1 puana dua etmek!
Molde yenilgisi, Fenerbahçe için hesapta olmayan bir mağlubiyetti. Hafife alınan o Molde'nin grupta hangi pozisyonda olduğunu da bir incelemek lâzım. Şimdi Pereira, Celtic maçında alınan 1 puanı "değerli" olarak niteliyor. Çok doğru söylüyor.
Avrupa Ligi'ndeki maçların konsantrasyonu bambaşkadır. Celtic-Fenerbahçe maçında bunu iki taraf adına da gözlemleme fırsatı bulduk. Kendi evinde taraftarıyla bütünleşen, rakibi baskı altına alan Celtic ilk yarıda istediklerini büyük ölçüde gerçekleştirdi. Molde hezimeti sonrası mutlaka kazanmaya ihtiyacı olan Fenerbahçe'nin ilk 45 dakikalık bölümdeki oyununu hiç beğenmedim. Neyi tam yaptılar Allah aşkına?
Celtic Park'taki müsabakanın ilk yarısında ev sahibi takım iştahlı, ne yaptığını bilen bir görüntüdeydi. Pereira'nın çalıştırdığı Fenerbahçe ise kanatları kullanamayan, ofansif etkinliği yerlerde sürünen ve savunma zaafı kabak gibi ortada olan bir ekip hüviyetindeydi. Fenerbahçe, kaliteli oyuncularını da ilk yarıda hiç kullanamadı. Volkan Şen'in yerine oyuna giren Fernandao'nun skoru 2-1'e getiren golü ise rakipten büyük bir ikramdı! Brezilyalı oyuncuyu da pozisyondaki takipçiliğinden ötürü tebrik edelim.
Pereira, savunma yapmayı öğretsin!
Maçın ikinci yarısında Fenerbahçe, Diego'nun oyuna ağırlığını koymasıyla farklı bir görüntü çizdi. Celtic karşılaşmasının ikinci yarısı, kalitenin daha çok öne çıktığı bir bölümdü. Sarı-lacivertli takımın duran toplardaki zaafiyetini de acilen gidermesi gerekiyor. Savunması kötü, ofansif hattı iyi olan Fenerbahçe, değişmek zorunda. Vitor Pereira'nın, yedikleri golleri futbolcularına izletip nasıl savunma yapılacağı konusunda uyarması gerek. Futbolcular, ne alan markajı yapabiliyor ne de adam markajı. Yedikleri goller evlere şenlik!
Celtic, güçlü ve Şampiyonlar Ligi seviyesinde bir takım. Bunu kabul ediyoruz. Fenerbahçe'nin böyle bir rakip karşısında ikinci yarıda ortaya koyduğu mücadele gücünü beğendim. Mücadele zaten kesin gerek. dünyanın dev takımları da mücadele etmek zorunda. Kaliteyi ortaya çıkarabilmek ise Pereira ve futbolcuların görevi. Bu da ayrı bir tartışma konusu!
Ba ve Fabiano takıma ne katıyor?
Teknik adamlar gittikleri takımlara bildiği oyuncuları aldırır, transfer ettirir. Fakat; Vitor Pereira'nın savunmacı Ba ve kaleci Fabiano'yu hangi amaçla Fenerbahçe'ye aldırdığını anlayamıyorum. Fabiano'nun ciddi eksikleri var. Bana göre Fenerbahçe kalitesinde bir takımda Fabiano'nun işi yok. Ba ise ciddi pozisyon hataları yapabilecek potansiyelde bir oyuncu. Fabiano ve Ba, bana da takımına da güven vermiyor!
Pereira'nın oynatmak istediği, hedeflediği oyun heyecanlandırıcı olabilir. Fakat; bunu maçın genelinde halen göremiyoruz. Sadece belirli bölümlerde var... İkinci yarının 20 dakikalık bölümünden bahsediyorum. Fotoğrafın bütününe baktığımızda Fenerbahçe'nin istediği seviyeye ulaşması pek kolay görünmüyor. Bu anlamda Pereira'ya büyük iş düşüyor.
Ajax maçı artık 10 kat daha önemli...
Molde yenilgisi, Fenerbahçe için hesapta olmayan bir mağlubiyetti. Hafife alınan o Molde'nin grupta hangi pozisyonda olduğunu da bir incelemek lâzım. Şimdi Pereira, Celtic maçında alınan 1 puanı "değerli" olarak niteliyor. Çok doğru söylüyor. Grupta işler tabi ki değişebilir. Ancak; Vitor Pereira'nın Fenerbahçe'yi ileriye taşıyabilecek potansiyelde biri olup olmadığı konusunda ciddi kaygı ve şüphelerim olduğunu söylemeliyim.
Öte yandan takım savunması konusunda Fenerbahçe'nin çalışması gereken noktalar olduğu fikrindeyim. Kadro kalitesine, yıldız oyuncularının varlığına lafımız yok ama... Fenerbahçe, kalitede devamlılık konusunda çıtayı yukarılara koyabilmeli. 1 puanı da hafife almamak gerek. Ajax maçı, Fenerbahçe'nin Avrupa Ligi'ndeki geleceği ve Pereira'ya güvenme konusunda çok kritik bir aşama olacak!
@ekaralinc