3 puanı sildir, transfer yap!
Ara transfer başlayalı 7 gün oldu. Limit sorunu olmayan Galatasaray, planladığı isimleri almaya başlarken Beşiktaş ve Fenerbahçe, onlarca isim ortaya atılsa da, daha ıslak imza attıramadı.
Çünkü TFF’nin belirlediği bütçe harcama limitleri dolu. Hatta Fenerbahçe, aşmış durumda.
Yeni bir sponsorluk veya reklam geliri elde edemezse transfer yapmak için cezayı göze almak zorunda.
Beşiktaş’ın da, yöneticiler kendileri beyan etti; sadece 2 milyon liralık transfer hakkı bulunuyor.
Evet, yeni gelir bulamazlarsa Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin cezasız şekilde transfer yapması çok zor.
İster misiniz, iki kulüp de puan silme cezasını göze alarak, transfer yapsın! Yani ha bir maç kaybetmişsin ha 3 puanın silinmiş! Elbet, 3 puan silme aşamasına gelmişken transfer yasağı gibi yan cezalar da söz konusu olabiliyor.
Varsa cesareti olan denesin! Lakin, ilk devrede aldıkları puanlara bakınca kimsenin puan sildirmeyi göze alacak lüksü de bulunmuyor.
5 YIL TRANSFER YASAĞI
Türkiye Futbol Federasyonu, şimdi kulüplere “5 yıl transfer yasağı koyuyorum, herkes hesabını kitabını düzeltsin. Altyapılara yönelsin” dese, kulüplerin büyük çoğunluğu “Tamam” der. Ha, Galatasaray, şu koşullarda böyle bir talebi kabul etmez.
Çok bozuk bir mali tabloya rağmen UEFA’dan men cezası almadan kurtulmayı başaran ve üst üste iki sezon Şampiyonlar Ligi’ne giderek önemli bir gelir elde eden Galatasaray, kabul edelim ki, Beşiktaş ve Fenerbahçe’den bu konularda daha mahir!
Uzun vadeli bakıldığındaysa Galatasaray’ın da mali portresi iyi değil.
Zaten Türkiye Bankalar Birliği ile yapılan anlaşmada ana para artı faiz ödemesi başladığında ak-kara belli olacak. Şimdiden belli de, neyse…
CENGİZ, MUHALEFETE ‘SIKIYSA’ VERDİ
Son iki sezon şampiyonluk yaşasa da Galatasaray muhalefeti, Mustafa Cengiz yönetiminden memnun değil. Malum idari yönden ibra edilmedi ve konu mahkemeye kadar taşındı. Gelinen son noktada muhalifler, yargıya başvurarak, yönetimin seçim kararı almasını talep etti. Hukuki süreç bu sezona yetişir mi, bilinmez ama Mustafa Cengiz, iki gün önce ilginç bir açıklama yaptı.
Cengiz, bankalarla yapılan borç yapılandırması anlaşması çerçevesinde şahsi 1.1 milyar liralık kefalet verdiğini ve eğer başkanlıktan ayrılırsa gelen yeni başkanın bu kadarlık bir kefalete imza atması gerektiğini söyledi.
Lafın özü, “Sıkıysa beni gönderin” demeye getirdi Mustafa Cengiz!
YANAL, ELDEKİNİ KULLANSIN ÖNCE
Ersun Yanal, Fenerbahçe’nin başına geçtikten sonra geçen sezonun devre arasında 5 oyuncu transfer etti. Bu sezon başındaysa 12… Toplam 17 oyuncu! Buna karşın ne sol bek ne de stoper sıkıntısını gideremedi.
Demek ki oyuncu alarak sorunu çözemiyorsun. O vakit elindekileri geliştir veya dönüştür. Antrenmana inanan Jurgen Klopp’tan biraz feyz alınsa, kulübün de mali yükü biraz hafifletilmez mi?
Üstelik Sergen Yalçın’ın futbola yeniden kazandırdığı ve bugün Fenerbahçe’nin en iyilerinden olan Ozan Tufan örneği de göz önünde canlı canlı dururken…
Ha Yanal, “Bu transferleri ben değil, sportif direktör Comolli yapıyor. Bana hesap sormayın” diyorsa, o da ayrı bir mevzu!
TERİM, BAŞKAN TEKNİK DİREKTÖRDÜR
Camp Nou’da 100 bin kişinin önünden, birden gelip maksimum 3-4 bin ‘suni taraftar’ın önüne düşen bir kariyer!
Arda Turan’dan söz ediyorum. Barcelona’ya giderek ve iyi bir sezon da geçirerek, Türkiye futbol tarihinin zirve işlerinden birine imza atan Arda Turan, sonrasında yaşadığı düşüşten bir türlü çıkamadı. Başakşehir’e imza atarken de onun geri dönüş yapamayacağı açık seçik belliydi. Arda Turan, ne yapsa da duygularını gizleyemeyen biri. O imza töreninde de bizim gördüğümüz şey, ‘diriliş’ değil, ‘düşüş’tü.
Buna rağmen toplarlasaydı ve adli vakalara karışmasaydı Galatasaray’a dönüşü çok daha erken olabilirdi.
Barcelona’dan direkt Galatasaray’a gelemeyişinde kabahatin büyüğü Dursun Özbek yönetiminindir.
Euro 2016’da Fatih Terim ile yaşadıkları olaylardaysa kabahatin büyüğü Arda’nın kendisinindir, zira olup bitenlere dair çıkıp hiçbir zaman net konuşamadı. Çünkü, Terim’in gücüne karşı koyamayacağını ve köprüleri tamamen atarsa Galatasaray kapılarının tamamen kapanacağını biliyordu. O yüzden içine attı ve sustu.
FUTBOLU DA BIRAKABİLİR
Dışarıdan göründüğü kadarıyla, onun da Terim’in de çevresindeki ‘eş dost’, aracılık yaparak, buzları eritmenin yollarını aradı.
Galatasaray-Başakşehir maçındaki ‘el öpme’ eylemi de bunun ilk adımı olarak okunabilir.
“Arda 1905 liraya imza attı, atıyor” derken, başkan Mustafa Cengiz “İlgilenmiyoruz, geçmişe değil, geleceğe yatırım yapıyoruz” dedi.
Demek ki başkanın Falcao’dan ağzı yanmış!
Ama daha da çarpıcı olan Terim’in, Arda sözleri nedeniyle Cengiz’e “Ben o cümleleri kurmazdım” demesiydi.
Cengiz ve Terim, kamuoyu önünde resmen karşı karşıya geldi.
Bu transfer olmazsa Arda Turan, bir travma daha yaşayacak. Ve belki de futbolu bırakacak.
Fakat bu transfer gerçekleşirse de Galatasaray’da en büyük gerçeğin Fatih Terim olduğu bir kez daha kabul edilecek.
Hep söylerim, Fatih Terim görevdeyse, ona sadece ‘Galatasaray Teknik Direktörü’ diyemezsiniz. O, ‘başkan teknik direktör’dür!
HÜSEYİN ÇİMŞİR KUMARI
Trabzonspor, puan tablosunda üç büyüklerden daha iyi durumda. Mali olarak da…
Buna rağmen “Güzel top oynamıyoruz” diyerek başkanla hoca kavga etti ve yollar ayrıldı. Tabii bu görünen gerekçe. Ünal Karaman ile yolların ayrılmasının faturasının ne olacağı, Hüseyin Çimşir’e bağlı.
Ahmet Ağaoğlu, Çimşir seçimiyle tarihi bir kumar oynadı. Şampiyon olunmazsa, Ağaoğlu’nun da koltuğunu koruması zor.
Çimşir neden seçildi peki?
Trabzonspor yönetimi acaba onda Barcelona’nın Pep Guordiola sonrası görev verdiği rahmetli Tito Vilanova ışığı mı gördü?