"35 puan kümede kalacak puan olarak görüyoruz"
Süper Lig’in 25. haftasında Beşiktaş, MKE Ankaragücü’nü ağırladı. Müsabaka siyah-beyazlı takımın 2-1’lik üstünlüğüyle sonuçlandı.
"35 puan kümede kalacak puan olarak görüyoruz"
Karşılaşma sonrası açıklamalarda bulunan MKE Ankaragücü teknik direktörü Mustafa Reşit Akçay, "Kötü değildik. Her gün üstüne koyuyoruz ama geçmiş olsun denilmesi de bizi üzüyor. Tebrikler denmesini sağlamalıyız. Buna ihtiyaç var. Maçların sayısı azaldı. İster istemez puan almak zorundayız. Ensemizde hissediyoruz. Beşiktaş'a karşı kırılma anları oldu, beraberliği sağlayacağımız anlar oldu. Üzgünüz. Taraftarımıza puan hediye etmek isterdik olmadı. Ayakta durmaya devam edip mücadelemiz devam edecek. Performans açısından Gençlerbirliği maçında düşüş vardı, enerji boşalması gibiydi. Ama ondan sonraki süreçte oldukça toparlandık ama sonuç açısından başarılı olamadık. Futbolun değerlerini üretmeye çalıştık. Elimizden gelenin en iyisini yaptık ama sonucunu değiştiremedik. 35 puan kümede kalacak puan olarak görüyoruz ama kendi aralarında oynayacağı maçlar da belirleyecek. Beraberlikler olursa o da düşebilir ama 35-36 puanı bulmalıyız." ifadelerini kullandı
“En iyisini yapmaya çalışıyoruz”
Oyuncuların gösterdiği performanslar hakkında konuşan Akçay, “Fenerbahçe maçına kadar 4-5 maç birikim oldu. Bence esas şey Gençlerbirliği müsabakasında rakibimiz olarak görülen takıma karşı bütün takımın performansının aşağıda olması, bizi belki güveniz bir ortama itti. Yoksa Beşiktaş, Galatasaray, Trabzonspor ve Fenerbahçe gibi takımlarla oynarken oyuncular kendilerini ifade etmede daha yüksek bir konsantrasyona uğruyor. Ama dediğim gibi buradaki durum bir enerji boşalımı olabilir. Fiziksel olan değerleri bulabilirsiniz ama ruhsal olanları takip edip, yakalama şansınız zor. Biz ondan korkar endişe duyarız. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Rize, Antep ve diğer müsabakalarda kendimizi iyi ifade edebiliriz diye düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
“Bize ya idamlık ya da bayramlık çantayı verirler”
Antrenörlük mesleği ile ilgili konuşan Reşit Akçay, şunları söyledi:
“Antrenörlük benim için çok kolay. Bir şeyleri çok kötü gibi zamansız göstermek, kendime bir takım avantaj edici konuşmalar yapabilirim. Bence gerçeklerle yüzleşmeliyiz. Ben sorun çözmek için buradayım. Elime verilen her türlü oyuncuyu antrene etmeliyim. Benim görevim bu. Elimden gelenin en iyisini yapmakla sorumluluk alıyorum. Mazeret üretmeyi hiçbir zaman yapmadım. Antrenör de bunu yapmaması gerekir. İyi ücret alıyoruz, iyi şeyler sunuluyor. Zamanlama ile ilgili yönetimsel bazı hataları da söyleyip önümüze koyup kendimizi arkaya gizleyemeyiz. Eğer başaramazsam zaten 2 tane çantamız var; bir idamlık, bir bayramlık çantası. Bize ya idamlık ya da bayramlık çantayı verirler.”
“Bakış açımızı değiştirmeliyiz”
Kazanılan paralar hakkında fikir belirten Mustafa Akçay, “Bence bakış açılarımızı değiştirmek lazım. Futbolcular 10 yıl, 15 yıl sürdürüyorlar sonra kalp hastalığından ölüyorlar ve binlerce hastalık oluyor. Beyinlerdeki hücre sayıları kafa vuruşlarında ölüyor. Çalışma sonrası içler organlarında zarar oluyor. Bu adamların pek çoğu ya Alzheimer ya da kalp hastası oluyor. Bu adamların aldığı paralarla ilgili çok takıntıya düşmemeliyiz. Saygı duymalıyız” ifadelerini kullandı.
“Umut’un bizim cebimizde olması lazım”
Futbolda her daim umudun kendi ceplerinde olması gerektiğini söyleyen Akçay, “Çalışmalarla da yapabilecek olduğunuz bir takım değişimleri de sıralamaya koyuyorsunuz. Bunların bir kısmının fiziksel olduğunu psikolojik katkı vereceğinizi düşünüyorsunuz. Sonra oyuncularla konuşma yapıyorsunuz. Orada oyuncuların size yaklaşımlarına geri bildirimlere bakıyorsunuz ve bir umut oluşuyor. Yoksa başaramayız. Biz burada Ankaragücü ve çocuklarla bir enerji aldık. Antrenman biliminin bize verdiği tüm avantajları kullanıyoruz. Ama dediğim gibi sonuçta maçın sonucu size belirleyici oluyor” diyerek sözlerini tamamladı.