Ağaoğlu: "Kulübe bir operasyon yapıldı, net!"
"Lig 3'üncülüğü tatmin etmez"
"Ligin genelini değerlendirdiğimizde Trabzonspor için 3.'lük başarı mı? Trabzonspor için liderliğin dışındaki herhangi bir sonuç tatmin edici bir sonuç olmaz. Yaşadığımız çok ciddi sıkıntılar oldu. Sakatlık ve şanssız puan kayıpları oldu. Bunları değerlendirdiğimizde Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın üstünde bitirmek küçümsenecek bir sonuç değil. Daha iyi de olabilirdi ama daha sıkıntılı sonuçlarla da karşılaşabilirdik. 15, 16 puan küme düşme potasındaki puan. Puan baremi birbirine çok yakın. Atbaşı giden bir yarış var. Takımların yapacağı hamleler ligin sonucu belirleyecek. Bu açıdan baktığımızda 10 üzerinden 7, 7.5 fena değil."
"Ndiaye için ayın 3'ünü bekliyoruz"
"Ndiaye ve kulübü ile prensipte anlaştık. Ayın 3'ünü bekliyoruz. Kiralık olarak kadromuzda. Transfer penceresi açılır açılmaz duyuruyu yapacağız. Satın alma opsiyonu var. Biz Sörtloth'u da aynı şekilde aldık.
Sörloth konusunda çok sıkıştırıldık. Bonservisini almamızı istiyorlar. Sosyal medya garip bir yer. Biri bir şey yazıyor, diğerleri onun peşinden koşuyor. Onun üzerinden yönlendirmeyle iş yapacak olursak sıkıntıların en büyüğünü yaşarız. Ndiaye'nin de satın alma opsiyonu var ama bizim elimizde."
"Ünal Hocayla başladığımızda çok eleştiri aldık"
"Trabzonspor camiasının 1 numarası diye bir kavram yok. Trabzonspor'un hizmetinde olan insanlar var. Trabzonspor'a belli bir süreç için hizmet etmeye gelmiş yönetim kurulunun başkanıyım. Bu sürece nasıl geldiğini söylemeden önce şunları söyleyeyim. Ünal Karaman'la birlikteliğin nasıl olduğunu hatırlayalım. 8 Nisan'da göreve geldik ve Rıza hocayla 6 maçlık bir birliktelik olduk. Rıza hocayla yolları ayırdık. 1 aylık bir süreçte hocamız göreve geldi. Sosyal, yerel ve ulusal medyada farklı isimler vardı. Sayın Ünal Karaman'ın ismi hiç gündemde değildi.
Biz Ünal Karaman'la anlaşma yolunu seçtiğimiz zaman destekleyenler oldu ancak çok ciddi bir şekilde de eleştirilere hedef olduk. Bu eleştirilerin temelinde Ünal Karaman'ın Trabzonspor ayarında bir takımı çalıştırmadığı, Süper Lig'de geçirmiş olduğu sürede başarılı sayılabilecek neticeler elde edemediği ve en son Karabükspor'da çalıştığı şekilde şık olmayan eleştiriler oldu. Hafızalarımızı zorlamak zorundayız. Sağlıklı bir eleştiri yapmak istiyorsak hafızamızı zorlamak zorundayız. Dozunu aşan eleştiriler yapmaya kimsenin hakkı yok. O günkü televizyon eleştirilerini ve şimdiki sosyal medya eleştirilerini hatırlayalım. Gerçekler doğrultusunda bu kulübü yönetme sorumluluğu size verilmiş. Eleştirilerin dozu ne olursa olsun doğru kararın arkasında durmak zorundasınız. Lige başlarken parlak sonuçlar alamadık. O zamanki kadromuz çok fazlaydı ve maliyeti fazlaydı. Bizim bir şekilde kadronun maliyetini düşürmemiz lazımdı. Orada göze batan bazı oyuncuların maliyeti yüksekti. Galatasaray maçını takip eden süreçte Yeni Malatyaspor maçı oynadık. Trabzonspor'un dönüm noktalarından biriydi."
"Hocanın kırılgan bir yapısı var"
Kendi paçamı kurtarma uğruna kulübü ateşe atma hakkını bize kimse vermiyor. Orada normal olmayan bir şey vardı. O maç sonrası ağır bir skor, felaket bir oyun ve hezimet... Sonrasında hocamız önce soyunma odasında yönetici arkadaşımıza, havaalanında ise bana istifa etti. Ben pazartesiye kadar beklemek istedim. Olaylar orada başlamıştı. Burada kulübün doğrusu olarak tercihi hocadan yana kullanıp oyuncularla yolları ayırmaktı. Bunu yaparken de çok yoğun eleştiriler aldık. FIFA'dan da almış olduğumuz transfer yasağı vardı. Dış transfer penceresini açamıyorsak 1461'de oynayan futbolcuları alabilmek için yoğun bir çabamız oldu. Hocamız transfer yapılamayacağı için 'Transfer yapılmayacak ben görevi bırakayım' demiş. Hocanın kırılgan bir yapısı var.
"Hocanın transferlerden haberi var"
Trabzon enterasan bir yapı. Kendilerinin yönetemediği bir Trabzonspor'u şampiyon olsa dahi sahiplenmeyen bir yapı var. Her maçtan sonra bir bakıyorsunuz hocaya yönelik eleştiriler yer almaya başlıyor. Diğer tarafta ise hocayı yedirmeyiz diyen bir kesim. Sizin ne haddinize? Siz kimsiniz ki kulüpte göreve devam eden hocayla alakalı olarak bu cümleleri sarf ediyorsunuz. Bazı yerlerin kaynamaya başladığı o günden belliydi. Hocamız da maalesef bu eleştirilerin etkisinde kalıp AEK ve Krasnodar maçından sonra enterasan iki açıklama yaptı. 'Transferleri ben yapmadım' dedi. Evet transferi kulüp yaptı ama senin haberin vardı. İki tanesi hariç. Deniz ve Andusic. Bunların da maliyeti çok azdı. Burada herhangi bir kayıp olmayacağı için bu iki oyuncu dışında yapılan bütün transferlerde hocanın haberi var.
"Basın toplantısında söylenmemesi gereken şeylerdi"
"Bu tavır kendi fikri miydi yoksa büyüklerinin abilerinin fikri miydi bilemiyorum tabi. Sizin bilginiz dahilinde Sörtloh 20 gole katkı yaptı. Sparta Prag maçında 90'da golü attı. Sparta Prag'a elenseydik, Avrupa kupaları ve 9 milyon Euro hayaldi. İzleme önerdi, sizin de bilginiz var. Yönetim kurulu da transferleri gerçekleştirdi. Başarının paydaşları fazladır. Ancak başarısızlıktaki tek sorumlu başkandır. Her puan kaybından sonra takımı değil, beni eleştirin dedim. Hocanın transfer yapması pek mümkün değil. Krasnodar maçından sonra 'Söylemekten zorlandığım şeyler var' dedi. Bana göre bunlar basın toplantısında söylenmemesi gereken şeyler. Ben şartlar ne olursa olsun sana inanıyorum, güveniyorum. Seninle birlikte bir yola çıktık ve yolun sonuna da birlikte gideceğiz. Benim tahminim, büyüklerinin etkisi altında kalarak bu beyanatları vermekten geri kalmadı. Sivasspor maçının ardından Genel Sekreter ve Futbol Şube Sorumlusu'na, 'Ben ayrılsam iyi olacak' demiş. Arkadaşlar hemen tepki göstermiş, 'Hocam ne oldu' diye."
"Benim sözlerim özleştiriydi"
"Konyaspor maçı sonrası yapmış olduğum bir açıklama var. Şöyle diyorum: 'Son 5 6 maçtır ikinci yarılarda oynadığımız futbol bize yakışmıyor. Çok baskı yiyoruz, korku filmi gibi maç izliyoruz.' Burada yapılan bir eleştiri var. 2 aydır şunu tekrarlayan bir insan bu eleştiriyi yapıyorsa adı özeleştiridir. Bunu birtakım insanlar yakalayıp hocaya, 'Başkan burada seni eleştirdi, bu laflar sanaydı' diyor. Kayserispor maçı sonrasında hocanın beyanı oldu. 'Herkes ayağını yere sağlam basacak, kulüp başkanı dahil' diye bir de sözleri var. Kaptana görevi bırakacağını söylemiş. Kaptanımız ise, 'Burada bir şey yok' demiş. Divan Başkanı ve Genel Sekreter ile görüştü Kayserispor maçından sonra. Ben hocayla görüşmedim. Karşılıklı fesihte hocanın taleplerinin karşılanacağını söyledim."
"Sosyal medya hesapları İstanbul'dan yönlendirildi"
Sosyal medya üzerinden patlayan bir hareketlenme oldu. Tweet sayısının 100 bine ulaştığı söyleniyor. Bu Trabzonspor'un alışık olduğu bir şey değil. Yapılan araştırmada birçok hesabın İstanbul'dan yönlendirildiği görüldü. Sayın Süleyman Soylu, Ankara'dan Ünal hocayla görüşmeye geliyor, deniliyor. O esnada ulusal bir kanalda açıklamalar yapıyor. Hayrettin Hacısalihoğlu bugün bir Tweet atmış. Ben kimsenin kulübe güldüğünü düşünmüyorum. Kendisi bu kulüple alay edildiğini düşünüyorsa dönüp kendisine baksın, bu işin içinde payı ne kadar? Hakaretler ve tehditler aldım. Benim 30 senede zor ezberlediğim eşimin telefonuna tehdit ve hakaretler geldi.
Maaşları ayın 1'inde değil, 28'inde ödeyen bir Trabzonspor olduk. Böyle bir futbolcu topluluğunu yönetme sıkıntısı içine sokmadık hocamızı. Önündeki engelleri temizledik. Ertuğrul Doğan çok kritik hamleler yaparak Trabzonspor'un ileriye sıkıntılar çekmesini engelledi. 'Kan golü içinde yüzeceksiniz' ya da 'Mermiye bu kadar hızlı koşan bir adam görmedim' tarzı mesajlar için 6222 suç duyurusunda bulunduk. Bana dün şöyle bir mesaj geldi.
"Eren Bülbül'ün ailesinden mesaj aldım"
Eren Bülbül'ün annesi ve ağabeyi, 'Başkanım aldığınız her türlü kararın arkasındayız. Hiç üzülmeyin, moralinizi bozmayın. Bu taraftar her daim sizin yanınızda. Anamın ve benim dualarım sizinle' diye mesaj attı. Bitti. 100 bin tane mesaj gelir ama gelen tek bir mesaj asla pes etmeyeceğini gösteriyor. Bu her şeyi sildi. Mermiye de koşarım, kan golünde de boğulurum. 14 yaşındaki oğlunu kahpe kurşunlara şehit veren anne benim için dua ediyorsa benim için bitmiştir. Bu mücadelenin içinden çekilmeyiz. Dürüst olup işin doğrusunu anlatıyoruz. (Gözleri dolarak)
Sayın Berat Albayrak, yeniden yapılandırma ve kulüplerin borçlanmasının önüne geçmek için hamle yaptı. Sadece Trabzonspor için değil, bütün kulüpler için.
"Erol Bulut için Alanyaspor ile görüştük,"
O meşhur gecede her şey 1 saat içinde patladı. Ortalık birbirine girdi. Şota'yı en son Nwakaeme'yi transfer ederken konuştum. Mustafa Denizli ile de anlaşmışız... Kendisi de açıkladı en son 2 sene önce bir araya geldik. Hiçbir teknik direktörle bu süreç içinde görüşmedik. Erol Bulut için Alanyaspor ile görüştük, çay içtik. (Gülerek) Trabzonspor'un şu anki teknik direktörü Hüseyin Çimşir. Yardımcıları konusunda da kendisiyle görüşüyoruz. Yardımcılarından biri yabancı olacak. Başarıya ulaşacağız.
Yabancı yardımcı kim olacak?
Hüseyin Çimşir'e bunu ilk gün söyledim. Görevinin başında. Çok büyük bir sorumluluk ama 12 yaşındaki bu kulübün kapısından içeri giren biri için de çok büyük bir onur ve fırsat.
Yabancı yardımcı kim olacak?
Aklımızda bir isim yok. Bunu fikir olarak konuştuk. İtalyan mı olur Fransız mı olur? Zamanımız var. Yardımcılarımızdan biri Muzaffer hoca olacak.
"Bir de sürpriz bir isim inşallah gerçekleşir."
1 ve ya 2 transfer daha gerçekleşebilir. Mevkileri söylemeyelim. Bugün Türkiye'nin en güçlü forveti bizde. Her yere oyuncu alabiliriz. Savunmayla alakalı olarak belki bir takviye olur. Bir de sürpriz bir isim inşallah gerçekleşir. Yıldız geliyor diye kimse havaya girmesin.
"Bizim kullanabileceğimiz 12 milyon TL'lik limit var. "
Bizim kullanabileceğimiz 12 milyon TL'lik limit var. Bunu aşarsak transfer edeceğimiz oyuncunun maliyetinin 3 katını gelir olarak kulübümüze kazandırmak zorundayız. Biz lisans talimatına uyduk. Verdiğimiz çaba, yaptığımız itiraf ve direniş bunaydı. Trabzonspor masada güçlü. Güçlü olmasaydı %40'dan, %30'a düşmezdi. Bize TFF'den yazı geldi. 12 milyon TL'lik boşluğumuz var. Oraya bir şeyler sıkıştıracağız. Kulüpler kişilerle kaim değildir. Başarılarla hizmet etmişse Trabzonspor onu onurlandırır.
"Sosa'ya 2, Novak'a ise 2+1 yıllık teklif ettik"
Sosa ve Novak'a söyledim. Kendilerine Trabzonspor'un ödeyebileceği en yüksek rakam önerildi. Bir sıkıntıları olduğunu düşünmüyorum. Burada menajerleri biraz oynuyorlar. Yoruldukları zaman... İyi rakamlar önerdik. Kulübün imkanlarını sonuna kadar zorladık.
"Sturridge için bize ulaşan sözlü bir teklif var."
Altyapıdan gelen sağ bek ve sol beklerimize teklifler var. 1 milyon ve 1.5 milyon Euro'luk. Hocaya, 'İsterseniz gönderelim' dedim. Sturridge için bize ulaşan sözlü bir teklif var. Biz onunla devam etmek istiyoruz. Teklif menajerinden geldi ama kulüp ismi söylemedi.
"Uğurcan Çakır gözbebeğim. Teklifler geliyor onun için. "
Hüseyin hocanın raporu doğrultusunda gidebilecek oyuncular olabilir. Uğurcan Çakır gözbebeğim. Teklifler geliyor onun için. Şehrin sorumluluğunun bilincinde. Bu takıma ne kadar daha hizmet edeceğini ve takımdan ne zaman ayrılacağını kendisi çok iyi biliyor. Aynı zamanda sorumluluk üstelenen bir kardeşimiz. Bizim pırlantalarımızdan biri.
"Abdülkadir'le iki gün önce konuştum"
Abdülkadir'le iki gün önce konuştum, 'Mart başında oynayacak hale gelirim' dedi. Çok iyi gittiğini söyledi. Biz de o konuda doğrusunu yapması için büyük çaba sarf ettik. Kendisi Almanya'da yapılmasını istediği biz de böyle bir karar verdik.
Abdülkadir için yanlış tedavi uygulamadı. Kulübün karışmasını çok istiyorlar. Yapının çökmesi için çok bekleyecekler.
"Yusuf Yazıcı ile konuştuk."
Yusuf Yazıcı ile konuştuk. Ben moral vermek için aradım ama o bana moral verdi. Adaptasyon sürecini de atlatmıştı ve çok iyi gidiyordu. Arkadaşlara destek olmak için çapraz bağlarımı kopardım, diye espri yaptı. 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'na yetişeceğini düşünüyor. Yusuf Yazıcı bizi Avrupa'da temsil eden marka elçimizdir.
"Şampiyonlukla ilgili mesaj veremem. "
Şampiyonlukla ilgili mesaj veremem. Bu benim yapabileceğim bir şey değil. Şampiyonluk için mücadele edilir ve Trabzonspor da her zaman bu zirve yarışının içinde olmalıdır. İnsanları rahatsız eden de bu. Bekleyelim 6 ay sonra Trabzonspor bu ligi nerede ve nasıl bitirecek. Şampiyonluğun en önemli adaylarından biriyiz.
"Kulübe operasyon yapıldı"
"O kadar karaktersiz bir insan mıyım 24 saat yanında olduğum bir hocayı ben devamlı kuyusunu kazacağım, yerine birini getireceğim. Bu karaktersizliktir. Ama biz o değiliz. Yolun ortasında hocasız kaldık. Trabzonspor’un hocası Hüseyin Çimşir’dir. Başka ne olabilir? Kulübe bir operasyon yapıldı, açık ve net! Hocasız kaldık. Göndermek gibi düşüncem yoktu, ben öyle karaktersiz bir adam mıyım? Kuyusunu kazdı dediler, bu karaktersizlik demektir, ben o değilim, net!”