Ahmet Nur Çebi: "Ağlamaya devam edeceğim"

"Sergen Yalçın'ı getirerek cesaret gösterdik"

Çebi sözlerine, "Abdullah Avcı ile yolları ayırdık. O da bunun doğru olduğunu düşündü. Bunu da ifade etti. Takdiri yönetim kuruluna bırakmıştı. Biz de Sergen Yalçın'ı göreve davet ettik. Beşiktaş'ın çocuğu olduğu için pazarlıkta da elimizde kuvvetliydi. Ekonomik koşullar sebebiyle öze dönme mecburiyetimiz vardı. Camiamız da bu yönde baskı yaptı. Bu söylemler de önemli. Divan Kurulu üyelerinden de böyle talepler geldi. Sergen Yalçın'ı getirerek cesaret gösterdik. Önemli bir karardı. Doğru bir karardı. 13'ten 3'e çıkmak bir başarıdır. Ama şampiyon olamamak da mutsuzluk kaynağıdır diyerek başladı.

"Hoca ile aramızda bir sorun yok"

Beşiktaş'taki herkesin kendileri için değerli olduğunun altını çizen Çebi, altyapıda A takım seviyesinde forma giyebilecek yeterlilikte oyuncunun olmadığını belirti ve uçuk kaçık transferler beklenmemesi gerektiğini anlattı. Ayrıca Sergen Yalçın ile aralarında problem olmadığını yineledi.

Beşiktaş Başkanı, "Abuk subuk puan kayıpları yaptık. Beşiktaş'taki herkes bizim için kıymetli bir değerdir. Hocamız çok pozitif ve sürekli kazanma arzusuyla sahaya çıkan, hücum oynatan bir futbol anlayışına sahip. Teknik taktik konusunda biz işin içinde değiliz. Sergen Hoca'nın en önemli tarafı, gençlere de değer vereceğini bize hissettirmiş olmasıdır. Hoca ile aramızda bir sorun yok. O da ben de ifade ettim. İkimiz de aynı şeyleri düşünüyoruz. Almanya'da genç çocuklar da olabilir. Ama altyapıdan gelen oyunculara yer vermemiz lazım. Altyapıda yeterince ehil oyuncu yok. Altyapıdan manevi keyif alabilirsiniz. Ekonomik desteği de olur. Dönüp baktığınızda Beşiktaş'ta top oynayabilecek çocuklar yoksa, altyapıdan gelen bir oyuncu diye oynatamazsınız.

Bazıları bazı şeyleri cımbızlıyor. 3-5 sene içinde, oluşmamış çocukları oluşturacağız. 2-3 oyuncu var. Onları da değerlendiriyoruz. İmkân vermezseniz kaleci de futbolcu da olamaz. Biz uzun vadeli düşünüyoruz. Uçaklara 3-5 milyon Euro değerindeki oyuncuları koyalım, popülizm yapalım istemiyoruz. Altyapıda maalesef durum böyle. Bunu kabul etmemiz gerekiyor. Maalesef sonuç ortada. Biz bugünden itibaren bir kararlılıkla devam edeceğiz. İyi seçeceğiz. Oyunculara emek vereceğiz. Emek verilen çocukların A takımda görev alması için gayret göstereceksiniz. Bazen de hoşgörü göstereceksiniz. Camı kırınca gelecek isimlerden olmasın Sergen Yalçın. Bir ömür burada kalsın. İnşallah emekliliğini de burada yapar. Ama hayat. Ne göstereceği belli olmaz" şeklinde konuştu. 

"Camia, beyaz yalanlar söyleyenlerle şeffaflık sözü verenleri ayırdı"

Kulübün ekonomisini düzelteceklerini ifade eden Çebi, camianın beyaz yalanlar söyleyenlerle şeffaflık sözü verenleri ayırdığını vurguladı ve ekonomiyi uzun vadeli planlamayla düzeltmeye uğraşacaklarını ifade etti.  Çebi'nin bu konudaki açıklamaları şu şekilde:

"Haksız rekabet sağlıksız birşeydir. Uzun bir süre Türk futbolunda haksız rekabet olduğu insanın aklına geliyor. Büyük kulüpler transfer yapıyor. Anadolu takımları yapamıyor. Böyle bir durum vardı. Ekonomik anlamda kredibilitesi yüksekti. İmzayı attır, şampiyon ol. Şu anda herkesin ekonomisi fuzuli harcamaya müsaade etmiyor. Öyle olunca aşağıdaki arkadaşlarla aynı seviyeye gelmeye başladık. Getirdiğiniz oyunculara para veremediğiniz zaman olmuyor. Anadolu'da parasını alıyor orada mutlu oluyor. Artık dişe diş bir mücadele var. Alanyaspor'u örneğin takdir ediyorum. İyi planlamalar yaptılar. Biz de ekonomimizi düzelteceğiz. Başarılı sportif sonuçlar almak istiyoruz. Başkan hep parayı, sıkıntıyı konuşuyor diyorlar. Ben söylemeye devam edeceğim. Ne kadar yazarlarsa yazsınlar. Beyaz yalan söyleyenlerle, şeffaflık sözü verenler arasında seçim yaptı camia. Ailenin sorunlarını bilmek istemeyenler ailenin parçası olamazlar. Nasıl ağlamayayım? Ben ağlamaya devam edeceğim. Neyden kaçıyoruz? Sadece güzel günler yaşamak isteyenlerin Allah yolunu açık etsin. Biz bir camiayız. Ben görevimi yapmaya devam edeceğim. Ağlamayan bir başkanları inşallah ileride olacak. İşler oturmuş iyi giderken ağlamayan bir başkanları olur. Aslnda biz ağlamıyoruz. Durum tespiti yapmaya çalışıyoruz. Beşiktaş neyse, Fenerbahçe de Galatasaray da aynı. Birbirimizden çok farkımız yok. El birliğiyle çözülmesi gereken bir konu. Büyük kulüplerin mali imkanları kısıtlı olabiliyor. Aynı ölçüde transferler yapıyorsak, rekabet eşit oluyor."

"Yöneticilerin vereceği parayla bu iş dönmez"

'Bankalar Birliği ile ilgili son gelişmeler nedir? Nasıl bir senaryo ile yola devam edeceksiniz?' sorusu üzerine Çebi, "Bu şartlar altında yönetilmesi mümkün değil. Yöneticilerin vereceği parayla bu iş dönmez. Yeni yapılandırma için ne diyoruz? 2 yıl hiç para almayın. 55-60 milyon Euro bütçe var. Faizler 400 milyon TL civarında tutuyor. 1 yıl zaten bitti. Şimdi faiz ödemeyle ilgili gelen gelirler faizi karşılıyor. Giderlerimiz çok yüksek. Yöneticiler bütçeyi indirecek ki kulüp faizi ödeyebilecek duruma gelsin. Gelirleri çok artırma şansınız yok. Bütçe planlaması iyi olmalı. Bütçeyi aşağı çekmek gerek. Borçsuz bir Beşiktaş yaratmak gerek. Tüm senaryorlara hazırlıklı olmaya çalışıyoruz. 0 borç için uzun bir süre gerek. Bütçe kalmıyor. Bankalar da haklı. Sokakta paraları çarçur ediliyor. Onlar da haklı. 10-12 sene içinde kulüp borçsuz hale gelebilir" yanıtını verdi.

Yönetim kurulu kampanyaya ne kadar katkı yapacak?

Yardım kampanyasına da değinen Çebi, kampanyanın iyi duyurulamadığı eleştirilerine katılmadığını söyledi. Çebi, yönetim kurulu olarak kampanyaya verecekleri desteği rakam olarak da açıkladı!

Çebi, "Bırakmam Seni beklentileri halen karşılamadı. Kampanyadan halen ümitliyim. Hangi Beşiktaşlıya sorsam kampanyadan haberi var. Duvarlarda dahi var. İmkânları bu kadar demek ki. Öyle değerlendirmek lazım. Sıra iş adamlarına geldi. 10 milyon TL yönetim olarak bağışlamaya karar verdik. 3-4 milyon TL'yi ben vereceğim. Kalanı arkadaşlar verecek. Hüseyin Yücel'in açıklamalarını duydum. Herkes 1'er milyon Euro verse iş çözülür demiş. Kim ne vermiş? Önceki yöneticiler neden 1'er milyon vermemiş? Hüseyin bize çok destek vermiştir. Sponsorluk desteği vermişti. Sponsorluk çalışmalarımız oldu. Yakın zamanda sponsorluk konusunda açıklamalar yapacağız" dedi.

Sponsorluk çalışmaları nasıl gidiyor?

Sponsorluk görüşmeleri hakkında konuşan Çebi, "Vodafone sponsorluğu bitti, Beko geldi. Beko, hep yanımızda oldu. Aile olarak böyle desteklerini gördük. Sırt ve kol için de sponsorluk çalışmaları var. Sırt sponsoru konusunda görüşmeler yapılıyor. Şort konusunda Tevfik Yamantürk devreye girdi. Karşılığından da fazlasını verdi. Beşiktaş'a yardım etmek istedi. Birçok iş adamı da kampanyaya gelmeye başladılar. Yıldırım Demirören ailesi 3 milyon lira nakit para gönderdi. Cemil Kazancı, bu rakama yakın bir bedel verdi. Sponsorluk dışında... En zor günlerde yanımızda oldular. Beko, Aksa, Güriş, Demirören ailesi yanımızda oldu. Amatörlerde gelir ve gider bütçelerinin denk yürümesini istiyoruz.

Beşiktaş'ın ekonomisinde değer veriyoruz. Bu koca çınar yok olmasın. İş adamlarımız geliyor. Ayın 9'unda bir program yapacağız. İş adamlarımıza bağlanacağız. Kaç adet forma alacaklarını soracağız. Bazen bir şeyler iyi başlar kötü gider. Biz de azdan başladı iyiye gidiyor. Ben de her şey 1 haftada olsun derdim. Manevi açıdan bu kampanya çok önemli" dedi. 

"Gelecek sene şampiyonluğu elde edeceğimize inanıyorum"

Beşiktaş Başkanı bir sonraki sezon için umutlu. Gelecek sezon şampiyon olacaklarına inandıklarını vurgulayan Çebi, "Gelecek sene şampiyonluğu elde edeceğimize inanıyorum. Bizi eleştirenler de oluyor. Bizi eleştirenler Beşiktaş'a olan aşkından ötürü eleştiri yapıyor. Bir gün Ahmet abilerini anlayacaklar" şeklinde konuştu.

Fulya davası ne oldu?

Fulya davası ile ilgili açıklamalarına devam eden Çebi, eski başkan adayı Hürser Tekinoktay'ın Beşiktaş'a hainlik yaptığını söyledi. Çebi'nin Fulya davası ile ilgili sözleri şu şekilde:

"Bağış kampanyasının başladığı günlerde Hürser Tekinoktay'ın biz davayı kazandık başkan gitsin parayı alsın diye bir söylemi var. Ya biliyor, ya bilmiyor. Ben konuyu eksik bildiğini düşünüyorum. Kampanyanın başladığı gün sen Beşiktaş'a niye hainlik yapıyorsun? Kendi reklamını mı yapıyorsun? Fulya ile olan davamız yıllar evvel görüldü. Tahkim karar verdi. Yapılan kontratların geçerli olduğu ve kontratlarda da olanların uygulandığı bir durum var. Yapılan kontratta bir haksızlık olmadığı söyleniyor. Yargıtay'dan onanmış. Cengiz Sarıkaya diye bir arkadaşımız var. Demirören'in olduğu bir yönetimin ve sürecin ibra olmaması adına dava açıyor. Hürser Bey de açıyor. Bu iki dava birleştiriliyor. Bu davanın sonucunda üst mahkemenin verdiği karar, "Mahkeme kararına gerekçe olarak Del Bosque ve Ferrari'ye ödenen tazminatlar sebebiyle derneğin zarara uğradığını kabul etmiş ve bu gerekçe temelinde ibraların iptaline karar vermiştir" diyor. Mahkeme, Fulya konusunda ibranın iptalinin söz konusu olamayacağını söylüyor. Fulya ile ilgili ibranın iptali gerekçe olamaz diyor. Yargıtay da onadı. Bahsi geçen Fulya konusu bu. Beşiktaş'ın sözleşmeye göre kaybı yoktur denilmiş ve iş bitmiş. Del Bosque ve Ferrari konusunda kayıp var ama Fulya konusunda aynı şey söylenmiyor." 

"Sergen Yalçın'ın söylediği şeyler konusunda netiz"

Sergen Yalçın ile aynı şeyleri düşündüklerinin altını çizen Çebi, "Sergen Yalçın ve biz çelişkili açıklamalar yapmıyoruz. 14 futbolcu konusunda lisans alma hakkım varsa, 6'sını niye tribünde oturtuyorum diye sordu hocamız. Beni sosyal medyada çok ciddi eleştirenler var. Bazen, "Ne yapıyorum. Adam doğru söylüyor" dediğim de oluyor. Ama troll hesaplar da var. Ben bunlara dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Eleştiri olabilir. Ama hakaret olamaz. Ben yalan konuşmam. Bir gün öyle, bir gün böyle konuşmam. Sergen Yalçın'ın söylediği şeyler konusunda netiz. 10 oyuncu ise 10'u da oynayabilsin. Ben oyuncuların tribünde oturmalarını kabul etmiyorum. 8 ideal. Daha aşağıya düşmesin. Ben daha fazla düşeceğini düşünmüyorum. 14, 12, 10 ve 8 olarak icraa edilecektir. Kaç kişiye hak verdiyseniz o kadar oynasın. Biz de Tahkim'e kaç tane yabancıya müsaade ediliyorsa, o kadar olsun diye itiraz ettik" dedi. 

Takımdaki futbolcularla yaptıkları görüşmelerde pazarlık konusu olan rakamları açıklamak istemeyen Çebi, Atiba'nın geleceği için net konuştu :

"Hocamız da Atiba'nın kalmasının iyi olabileceğini söylüyor. Abilik, profesyonel duruşu, 6-7 senedir formayı giymenin artıları var. Onları sahaya ve antrenmana yansıtması önemli. Erdal Torunoğulları kendisiyle görüşecek."

Caner Erkin ve Gökhan Gönül hakkında...

Sözleşmeleri sona eren Gökhan ve Caner'in durumuna da değinen Çebi, "Gökhan Gönül ve Caner Erkin oynamak istiyorsa, ekonomik şartlarımız belli ve devam ederiz. Şartlarımız uymuyorsa, bir başkası daha fazlasını veriyorsa, saygı duymamız lazım. Gitmeyen oyuncunun yerine oyuncu alabilmemiz çok kolay değil. Transfer politikasını ekonomiye göre yapacağız. Gidenlerin daha kimler olacağı netleşmedi. Burak ile bile kontratın bazı detaylarıyla ilgili konuşuyoruz. Kimse uçuk kaçık bir şeyler beklemesin. 1-2 tane güçlü bir santrfor, stoper olabilir. Elimiz açık olabilir. Onu belirtmek istiyorum. Biz keşke 2. sırada olabilseydik. Biz, Trabzonspor'un ceza almasını isteyerek Avrupa'ya giden bir Beşiktaş değiliz. Biz, başkalarının mutsuzluğu üzerine mutluluk inşaa etmiyoruz. Trabzonspor'un yerine 2. sırada olmak isterdik. 'Trabzonspor ceza alsın da ben Avrupa'da olayım' demek vicdanımla bağdaşmıyor. Ben Trabzonspor'un ceza almasını istemem. Ama kurallar bunu gerektiriyorsa, Beşiktaş'ı Avrupa'da en iyi şekilde temsil ederiz" açıklamasını yaptı. 

"Yayıncı kuruluştan henüz ödemeleri alamadık"

'Yayıncı kuruluştan ödeme aldınız mı? sorusu üğzerine Çebi, "Yayıncı kuruluştan henüz ödemeleri alamadık. Yayıncı kuruluş bizden indirim istiyor. Gerekçe ne? Pandemi. Önümüzdeki seneler için de indirim istiyor. Biz de futbolcularımıza pandemi sebebiyle indirim istiyoruz. 'Pandemiden bize ne?' diyor. UEFA kural koyucu olmasına rağmen, bu pandemi döneminde bir kural koymadı. 'Kardeşim pandemi başladı. Futbolculara ödeme şöyle olacak' demedi. UEFA, futbolcuların sendikası gibi hareket etmesinden çok rahatsızım. Kulüplerin ayakta kalması için uğraş vermiyorlar. Futbolcuları kollayan bir UEFA ile karşı karşıyayız. Dünyada yer yerinden oynadı. İnsanlar sokağa çıkamadı, hayatlarını kaybetti. Herkes birşeyleri sineye çekiyor. Ama futbol ailesi bizle ne alakası var diyor. Top oynadın, tribünler boş. Bizde matbaa yok ki. UEFA, hepimizi yönlendirebilecek sağlıklı kararlar alabilmeliydi" dedi. 

"Kulüpler Birliği olarak bu işe biz el atmalıyız"

Alacaklarını alamadığını gerekçe göstererek Beşiktaş ile davalık olan Victor Ruiz'in yanlış bir açıklama yaptığını belirten Çebi, "Galatasaray'da Onyekuru, bizde Ruiz örneği var. Ruiz alacaklarımı alamadım diyerek yanlış açıklama yaptı. Ben olsam, "Pandemi dönemindeki alacaklarım ödenmedi. Pandemi diye birşey tanımıyorum" deseydi. Genelleme yaptı. Elneny niye gitmedi? Ödemeleri Mart-Nisan-Mayıs yapılmadı diye böyle mi yapmak lazım? Kasamıza giren para yoktu. Bağış kampanyasından gelen gelirlerle, ödemeler yapıyoruz. Ljajic ve N'Koudou'nun ödemeleri duruyor. Ben yedim, babam ödesin gibi bir durum var" dedi.

Çebi daha sonra yayıncı kuruluşun kendilerinden sürekli olarak indirim talep ettiğini ve artık Kulüpler Birliği olarak bu işi kendilerinin üstlenmeleri gerektiğini söyledi.

Çebi, "Buradan çıktıktan sonra başka bir toplantıya geçeceğim. Devlete ait bir TRT var. Spor kanalları var. Altyapıları da var. Kulüpler Birliği olarak bir şirket kuralım. Biz bu işi üstlenelim. Televizyon kanallarının masraflarını verelim, kârlarını verelim. Yoksa her gelen bizden indirim ister. Yayıncı kuruluş rakipsiz. 50-100 bin Euro koyarız. Bir tane şirket kurarız. TRT ile görüşürsün. Alın alacağınızı, masraflarınızı, kârınızı... Anlaşırsınız. Adamlar etraflarına bakıyorlar rakip yok. Aşağı indiriyorlar. Ben bu konuyu daha önce gündeme getirdim. Yine getireceğim. Yayıncı kuruluşa baksan yarısını verelim diyorlar" ifadelerini kullandı. 

"Kulüpler Birliği olarak bir şirket kuralım"

Çebi son olarak, "Buradan çıktıktan sonra başka bir toplantıya geçeceğim. Devlete ait bir TRT var. Spor kanalları var. Altyapıları da var. Kulüpler Birliği olarak bir şirket kuralım. Biz bu işi üstlenelim. Televizyon kanallarının masraflarını verelim, kârlarını verelim. Yoksa her gelen bizden indirim ister. Yayıncı kuruluş rakipsiz. 50-100 bin Euro koyarız. Bir tane şirket kurarız. TRT ile görüşürsün. Alın alacağınızı, masraflarınızı, kârınızı... Anlaşırsınız. Adamlar etraflarına bakıyorlar rakip yok. Aşağı indiriyorlar. Ben bu konuyu daha önce gündeme getirdim. Yine getireceğim. Yayıncı kuruluşa baksan yarısını verelim diyorlar.

"Yönetimi değiştirmek için seçime gitmem"

Başkanlık yaptığı için pişman olup olmadığı sorusunu yanıtlayan Çebi, yönetim kurulunu değiştirmek için seçime gitmeyeceğini vurguladı. Ahmet Nur Çebi, "Beşiktaş'a başkan oluyorsanız pişman olamazsınız. Maddi manevi başkanlığın karşılığını vereceksiniz. Verdik yine veririz. Hiç kimse, "Yahu patron para verme, çek git demiyor" Biz imkanımız olduğu zaman vereceğiz. Ama bunların yetmeyeceği zamanlar olacaktır. Onun için camiaya çağrı yapıyorum. Bırakmam Seni kampanyası elbette yaraya merhem olacak. Şu anda yönetim kurulundan memnunum. Hepsi bağış kampanyasına destek oldu. Kimisi 1 milyon dedi, kimisi 250 bin dedi. Ben 3-4 dedim. Neyse. Neden yönetimi yenilememem gerekiyor? Muhalefet seçime gidelim ben de adayım desin. Sen bu işi yapamıyorsun. Senden daha iyi yapacağım desinler. Ben mevcut yönetimi değiştirmek için seçime gitmem. Benim yönetiminden önceki yönetim kurulu... Bitmeyen bir muhalefet. Derdiniz Ahmet Çebi'yi indirmek mi? O zaman niye gittiniz?" dedi.

"Sorunları çözerken, Beşiktaşlı iş insanları da destek olsunlar"

Yakın zamanda önemli talihsizlik yaşadığını belirten Çebi, sosyal medyada aleyhine yönelik karalama kampanyası olduğuna işaret etti. Siyah-beyazlıların 1 numaralı ismi, 'Biz kardeşim buraya gelmeyeceğiz, sen burada başkanlık koltuğunda otur. Seni yerin dibine sokacağız' diyeceksin. Seçime girmek isteyen gelsin. Troll hesaplarla çirkin çirkin yazılar yazmasınlar. Çocuğumuz bizi görmüyor, her gün hakaret okuyor sosyal medyada. Kolum kırıldı, kovid oldum. Yorgunum ve dinlenemiyorum. Bir mücadele veriyoruz. Şu 3-5 gün, 1 hafta çok önemli. 100 milyon TL bulmamız gerekiyor. Ben sorunları çözerken, camianın iş insanları da destek olsunlar. Bu 1 hafta bizim için çok önemli bir süreç. Ben de elimden geleni yapmaya devam edeceğim" ifadelerini kullandı.

"Küme düşme kaldırılsın"

Son olarak Ahmet Nur Çebi, Kulüpler Birliği toplantısında da gündem maddelerinden biri olan küme düşürülme tartışmalarına da değindi. Çebi, küme düşmenin olmasını istemediklerini dile getirdi. Ahmet Nur Çebi, Ajansspor'un daha evvel duyurduğu haberi de düşmenin kaldırılmasını istediğini söyleyerek doğrulamış oldu. Beşiktaş Başkanı, konu hakkında şu ifadeleri kullandı:

''Pandemi döneminde ligin oynanmış şu haliyle düşmenin olmasını istemiyorum. Bu dönem, düşmeyi kaldıralım. Sıkıntıları biliyorum. Bu dönemde pandeminin verdiği darbelerle küme düşen takımlarımız var. 3 takım daha fazla olsun. Beraber oynayalım. Daha önce Whatsapp grubunda söylemiştim. Eleştirildim. Şu anda ifade ediyorum. Küme düşen 3 takım da çok değerli. Bu dönem hepimiz çok hırpalandık. Zaten olağanüstü bir sezon geçirdik. Bu dönem böyle olsun" diyerek sözlerini tamamladı.