Ali Koç'tan seçim öncesi flaş açıklamalar! Aykut Kocaman sözleri...

"Mustafa ağebeyim sayesinde Fenerbahçeli oldum. Zamanla bu sevdanın azalacağını düşünürken arttı. Bu macera da 2006’da başladı. Başkanımız beni yönetime almıştı. O dönemde son maçta Denizlispor maçında şampiyonluğu kaçırdık. Orada Fenerbahçe’nin hakkı yendi. Dönemin TFF’si nakış gibi işledi. O maç bitirilmemeliydi. Yönetime davet edildim ve seçim gününe kadar da kimseye bir şey söylemedim. Bazen özür dilemek, izin istemekten daha kolaydır. 2012 yılında da yönetimden ayrıldım, o dönemde de 3 Temmuz’u yaşadık. Taraftardan büyük destek aldım ve buna karşılık vermemek beni üzüyordu. Başkanlık da hep benim hayalimdi.

2015 yılında Başkanımız beni yine yönetime çağırdı ben de sebepleriyle giremeyeceğimi anladım. Ailem, G 20 zirvesi ve Başkanımızın yönetim şekli sebebiyle girmek istemediğimi söyledim. Daha sonra Fenerbahçe’ye aday olmam gerektiğini düşündüm. Bu konuyu da ailemle görüştüm, çok karşı gelmelerine rağmen kabul ettiler. Şu an en büyük itiraz küçük oğlumdan geliyor. Rahmi Bey, alınan karara saygı duyar. Sonuç ne olursa olsun Allah utandırmasın dedik ve yola çıktık. Artık çok kısa bir zaman kaldı."

"Büyük bir beklenti ve sevgi Fenerbahçe camiasında var. Diğer takım taraftarından da destekleyici mesajlar geliyor. Herhangi bir camiaya saygısızlık etmedim. Kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapmadım. Fenerbahçe’nin çok daha iyi yönetilmeyi hak ettiğini düşündüğüm için bu yola çıktım. Ne kadar sevilirsen sevil, işler kötü giderse bakış açısı değişir."

"Spor, ülkelerin marka değerini yükselten bir unsur. Doğru tohumlar atarsanız başarılı olursunuz. Ben de bunu düşünerek bu yola çıktım. Avrupa’da çok kulüp gezdim. Bambaşka bir dünya olduğunu gördüm. Bırakın arayı kapatmayı, aranın kapatılamayacağını gördük. Çağın çok gerisinde kaldık. Ben bir fark yaratmayı istiyorum. Fenerbahçe üzerinde Türk futboluna hizmet etmek istiyoruz. Bunlar için her şeyden önce samimiyet olması gerekir. Türk futbolunu etkileyebileceğimi düşünüyorum."

"Futbolda kine ve nefret var. Son 10-15 yılda böyle oldu. Yapıcı bir rekabet olmalı. Gittiğimiz her yerde saha içerisinde kora kor bir rekabet, ancak saha dışında yapıcı rekabet olduğunu gördük. Türk futbolunu hak ettiği yere getirmek için yan yana olmalıyız."

"Passolig taraftarı değilim. Tekerleği tekrar icat etmeye gerek yok. Avrupa’da bunun örneği yok. İtalya’da bu denendi olmadı. İnsanlar uğraşmak istemiyor, bu konuda bir zararı da var. Bence şart değil. Değişse iyi olur, değişmezse de dünyanın sonu değil. Pek bir zararı yok ama gerekli olduğunu da düşünmüyorum."

"10-15 sene önce Fenerbahçe Stadı’nda Gaziantepspor’la şampiyonluk maçına çıkmış ve 3-0’dam 4-3 kazanmıştık. Şimdi Gaziantepspor’un durumu ortada. Sürdürülebilir bir başarı istiyorsanız mali açıdan iyi durumda olmalısınız. Türk futbolundaki borçlar sürdürülebilir değil. Borcu borçla kapatmak, sürdürülebilir bir durum değil. Fenerbahçe, iyi yönetilmiyor. Günü kurtarma anlayışıyla yönetiliyor. Şampiyon olamayınca da yapısal sorunlar doğuyor. Rasyonel adımlar atılması gerekiyor. 3 büyük kulüp de kendi gelirleriyle Avrupa’da kalıcı başarı elde edebilir. Şampiyonlar Ligi şampiyonluğundan bahsetmiyorum, onlar bize çok uzak. Düzenli bir şekilde Şampiyonlar Ligi’nde yer almak… Shaktar, Benfica gibi kurada istenemeyen ekipler olmak…"

"3 kulüp için 7.5 milyar TL borç var deniyor. Fenerbahçe’de bu durum şeffaf değil. Verilen raporlarda Fenerbahçe'nin tam borcu 'bana göre' tam olarak bilinmiyor. Geçen sene gelen raporlarda 'borca batak' deniliyor. Fenerbahçe’nin hisseleri rehinde, basketbol salonu rehinde. Birçok gelir temlik edilmiş. Bunu çok az insan biliyor. Taraftar da öncelikli olarak transfer istiyor. Finansal Fair-Play sorunları var. Ben bu meseleyi halledebilecek vizyona sahibim. Ancak bunu tek başımıza yapamayız. Hepimiz tek tek tuğlaları dizeceğiz. Öncelikle biz maddi ve manevi elimizi taşın altına koyacağız. Ben hayal vaat etmiyorum. Benim için verdiğim sözü tutmak çok önemlidir."

"Fenerbahçe’nin gelirleri azalıyor, giderleri artıyor. 200-220 milyon TL faiz ödeniyor her sene. Fenerbahçe taraftarı, 3 Temmuz’daki duruşunu bugün göstermiyor. Tribünlerin boş olmasının nedeni olarak ekonomik durumu göstermek yanlış olur. Ali Koç olarak karşılık beklemeden Fenerbahçe’ye vereceğim bir meblağ var. Bu bir hibe olacak.  Bunu 2 Haziran’da açıklayacağım. Fenerbahçe Spor Kulübü Derneği’ne verilecek ve hisse artırımıyla A.Ş.’ye verilecek. Bunun dışında bir de hatırı sayılır sponsorluk olacak. Bunun dışında sponsor olunacak bölgelerin tamamına en üst seviyede anlaşmalar yapılacağını garanti edebilirim. UEFA, yatırımcıları ürkütmek istemiyor, geçmiş dönemlerin sıkıntılarını yeni yatırımcıların üzerine bırakmak da istemiyor. Bu dönemde çok eleştirildim. Gidip neden Barcelona’ya sponsor oluyor diyorlar?"

"Başkanla Fenerbahçe TV’ye çıkalım, gelin konuşalım diyorum. Herhangi bir program yapımcısına da söylüyorum, ikna edebilirlerse aynı programda yer alalım istiyorum. Medyaya çıkmak konusunda da geç kaldık. Öyle bir destek var ki her yere davet ediliyoruz. Bu süreçte benim yaşadıklarım son derece adaletsiz bir durum. Biz seçilirsek, bundan sonraki seçimlerde kimse bunları yaşamayacak. Hiçbir tesisi kullanamıyoruz. Faruk Ilgaz Tesisleri’nde toplantı yapmak istiyoruz ancak izin vermiyorlar. Fenerbahçe’nin hiçbir yayın organında yer alamıyoruz. Üye bilgilerine ulaşamıyoruz. Galatasaray seçimleri yapıldı, kanun çerçevesinde verilebiliyor. Bize verilmeyen bilgileri kendileri kullanıyor. Üye olan kişinin üyelik bedelini vermeyen bir ortam var. Bu sistematik bir hale geldiği zaman bu hem etik değil hem de tüzüğe aykırı. Üye olmaması gerekenler, üye oldu. Fenerbahçeli olmayanlar üye yapıldı.  "

"Karalama kampanyası yaptılar, yine sesimi çıkarmadım. Ancak bıçak kemiğe dayandı ve artık konuşmak zorunda kaldım. Bu hale gelmemesi için çok uğraştım. Bu duruma gelmemesi için çok uğraştım. Bu durum Fenerbahçe’ye yakışmıyor. Son dönemde üzülerek konuşmaya başladım. İki tane vizyon sunuyoruz. Adaylar birisini seçecek. Seçilirsek mutlu oluruz, seçilmezsek de dünyanın sonu değil."

"Benim hakkımda bir suç duyurusu yapılmış. Bana bir belge geldi, 101 kişi benim hakkımda suç duyurusunda bulunmuş. Benim FETÖ’cü olduğum, 3 Temmuz’u benim yönettiğim iddia edilmiş. Başkanımızın, benim bir FETÖ projesi olduğumu söylediğini duydum. Bu ülkede Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ, bir teröristin ifadesiyle hapse girdi. Ben bunu ciddiye almak zorundaydım.  Bir ağabeyime bu durumu anlattım. Kendisi, ‘Bana da söyledi’ dedi. Şimdi bu ismi açıklasın diyecekler. Ben bu ismi söyleyemem. Ben sizinle televizyona çıkmak istiyorum. Ben size hem kırgınım hem de kızgınım. Benim ailemi, bir terör örgütüne üye olmakla suçluyorsunuz. Başkanımızın, söz konusu Fenerbahçe olunca gözümün kara olacağını bildiğini sanıyordum. Bu konular beni kamçıladı. Büyük hayal kırıklığına uğradım ama daha da cesaretlendim."

"Milli duyguları çok gelişmiş bir insanım. FETÖ algısından sonra siyasete gireceğim algısını yaratıyorlar. Gençler, samimi insan arıyor. Benim söylemlerim de çok ilgi çekiyor olabilir. Benim siyasetle falan işim olmaz. Belediye encümeni bile olmam. Başkanımız bunu yayıyor. Cumhurbaşkanımızı mı etkilemeye çalışıyorlar bilmiyorum.  Benim amacım, Fenerbahçe üzerinden siyasete girmekmiş… ABD’nin projesiymişim. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı, bunları söylememeli. 3.konu daha var. Devletimizi ilgilendiren bir durum. Bunu burada söylemeyeceğim, bu hafta açıklayacağım."

"Başkanımızla 2014 Haziran ayında bir sıkıntı yaşadık. Fenerbahçe’nin tekrar yargılanması için 600 bin imza topladık. Sonrasında bizim derneğimiz bir teşekkür mektubu yazdık. Buna çok öfkelenmiş. Neden teşekkür ediyorsunuz, siz mi hapiste yattınız dedi. Ondan sonra içimde bir soğukluk oldu. 1 sene görüşmedik, sonra seçime 1 hafta kala beni yönetime almak istedi. Benim ne olacağım belli değil, burayı kurda kuşa bırakmayalım dedi. Seçimden 1 gün önce de niye giremeyeceğimi anlattım. Sonra telefonlarımı kapattım. Tamam yönetime girme ama genel kurulda gel konuşa yap dediler. Bugün olmasa da yarın elimin taşına koyma zamanı geldi dedim. Artık ok yaydan çıktı. Bana o zaman baskı yapmasalar, belki de o gün o konuşmayı yapmayacaktım ve bugün de burada olmayacaktım."

"Aykut Kocaman, bir hocadan fazlası. 3 Temmuz’u birlikte yaşadık. İnsanlığı, adamlığı ve benim kalbimdeki yeri farklı. O takımı motive etmek, şampiyonluğu son maça taşımak çok zordu. Yobo’yu Nijerya’dan getirdik, 6 dakika kala havalimanında imza attık. Şampiyon olduk, UEFA’da yarı final oynadık. Devam etmeyi çok isterdim. Şu an bu konuda bir şey diyemiyorum. Devam ederse başarılı olacağını da biliyorum ama öyle bir beklenti var ki taraftardan bunu da göz ardı etmeyeceğim. Aykut Kocaman’la devam edip edemeyeceğimizle ilgili bir şey söyleyemem."

"Soyunma odasına girmemeyi tercih ederim. Ancak çok büyük maç öncesinde tüm yönetim motive ederdik. Böyle olabilir. Ancak müdahale etmek olmaz. "

Sadettin Saran ve Nihat Özdemir sözleri....

"Benim hayalim yeniden Fenerbahçe'yi tekrar birbirine kenetlemek. Bütün kırgınları unutup, yeni bir sayfa açmak. Onlar şu an benim yönetimde olmayacak ama onlar Fenerbahçe'nin değerleridir, kanaat önderleridir. Fenerbahçe'ye büyük katkı sağlayacak insanlardır. Fenerbahçe'nin stadının yeniden yapılmasında Sadettin Saran'ın yönetimde olduğu zaman büyük etkisi olmuştur. O vizyonu getirmiştir. Bütün değerlerinden Fenerbahçe'nin yararlanmamız lazım."

Obradovic yorumu

"Allah razı olsun bizde Obradovic gibi bir kişi var. Devam etmek istediği sürece kalacaktır. Espor ve engelli sporcular branşı açılmalıdır. Yarının Pogba'sı, Alex'i olacak isimleri Fenerbahçe'ye kazandırmak istiyorum. Altyapılardan oyuncular çıkarmak isterim."

"Alex’in yeri farklıdır. Bir kaptan olarak, Atatürk sevdalısı olarak örnek bir sporcu olmuştur. Hataları da olmuştur. Son döneminde hata yapmıştır ama bu şekilde gidişi kabul edilemez. Bir gün Fenerbahçe’ye hizmet etmelidir. Jubile sistemi olacaksa her futbolcuya olmalı. Teknik heyette yer alması için kendisini geliştirmesi gerekiyor. Her iyi futbolcu, iyi bir hoca olamaz."

AJANSSPOR