Asıl hedef şampiyonluk!

Şampiyonluk yarışı veren takımlardan ne Fenerbahçe ne de Beşiktaş bu hafta (27.hafta) kazanmayı hak etmedi. Kazanabilecek bir futbol oynadıklarını da düşünmüyorum. Hem Osmanlıspor'u hem de Kasımpaşa'yı, güçlü rakiplerine karşı ortaya koydukları dirençten ve mücadeleden ötürü tebrik etmek gerek.

Kritik haftalarda yaşanan puan kayıplarının telafisi zordur. Hedefiniz şampiyonluk ise rakibinizin aldığı ve alacağı sonuçlar psikolojik olarak futbolcuları da teknik heyeti de etkiler. Beşiktaşlı futbolcuların üstünde de bir baskı ve stresin olduğu dün gece aşikârdı. Fakat ; şampiyonluk için oynuyorsanız baskıya da strese de karşılık verebilmeli ve her şeye hazırlıklı olmalısınız.

 Çalımbay, işinin hakkını veriyor...

Maçtan önce Rıza Çalımbay ile ilgili çeşitli spekülasyonların ortaya atılmasını çok yadırgadım. Çalımbay, işini en iyi şekilde yapmak için mücadele veriyor. Futbolculuk dönemindeki azmi ve hırsı, teknik adamlık kariyerinde de devam ediyor. Kendisini, "Beşiktaş'a kesin bir güzellik yapar" şeklindeki absürd yaklaşımlarla haksız yere suçlayanlara en güzel cevabı sahada aldığı sonuçla vermiştir Çalımbay...

Kasımpaşa, Beşiktaş maçına en iyi şekilde hazırlanmış. Beşiktaş ise ofansif beceriksizlik ve defansif zaafiyetin el ele tutuştuğu maçta sahadan 2-1 yenik ayrıldı. Bu sonucu hak etti siyah-beyazlılar. Oturup yedikleri golleri bir izleyip, özeleştiri yapsınlar.

Takım savunması anlamında Beşiktaş'ı hiç beğenmedim. Ayrıca kaleci Boyko'nun performansı çok kötü. Boyko, kötü bir kaleci değil ama kendisini henüz futbola verebilmiş görünmüyor. Boyko, adaptasyon sürecini belli ki çok kötü geçiriyor. Acilen toparlanması şart. Kasımpaşa'nın da hakkını vermek gerek. Farklı galip gelebilecekleri maçı 2-1 kazandılar. Çok pozisyon buldu Çalımbay ve öğrencileri...

Şampiyonluk yarışının bittiğini düşünenler gerçekten yanılıyorlar. Beşiktaş'ın henüz 9. haftada şampiyon ilan edildiği günleri hatırlayınız. Bu satırların sahibi, o gün bu duruma nasıl karşı çıktıysa, yine karşı çıkmaya devam edecektir. Fenerbahçe teknik direktörü Vitor Pereira'nın da dediği gibi, bu yarışta puan kayıpları olacaktır. Önemli olan bunu en aza indirgemek ve rakipten daha az hata yapıp ipi göğüslemektir.

Stat, stat, stat...

Beşiktaş'ın Evliya Çelebi gibi dolaştığını sağır sultan bile duydu. Evet, siyah-beyazlılar sürekli deplasmanda gibi oynadı maçlarını. Büyük uğraşlar ve emek verilen Vodafone Arena Stadı, Bursaspor maçıyla birlikte açılacak. Fakat ; stat konusunun bu kadar çok gündemde kalmasına ve malzeme yapılmasına pek anlam veremiyorum.

Fikret Orman ve yönetiminin emeklerini elbette kimse hiçe sayamaz. Fakat ; stadın açılış coşkusu şampiyonluğun önüne geçmemeli. Ayrıca Orman, taraftarlarla sağlıklı iletişim kurulabilmesinin önünü açmalı. Beşiktaş camiasının lideri, kendisiyle çelişmemeli. Ağzından çıkacak cümlelerin nereye gittiğini iyi idrak etmeli. Yoksa tepkiyle karşılaşması doğaldır.

Yeni stat hem Beşiktaş'a hem de ülke futboluna hayırlı, uğurlu olsun. Zeminin oturması konusunda endişelerim mevcut olsa da gerçekten muazzzam görünen bir stat. Stat açılışı, asıl hedefin önüne geçmemeli. Futbolcular, ligin havasına konsantre olmalı. Bu durumun altını çizmek gerek... Yoksa, Fikret Orman ve yönetimi istemese de stadın açıldığı sezonda kaçan şampiyonlukla hatırlanabilir.