Astımı tekvandoyla yendi
Küçük yaşta yakalandığı astım hastalığına bağlı geçirdiği solunum krizleri nedeniyle yaşamını doktor kontrolünde sürdüren Gülizar Nar, tekvandoyla sağlık buldu.
Astımla 3 yaşından beri mücadele eden ve ilkokul yılları boyunca haftada iki gün hava tedavisi gören Gülizar Nar, spor sayesinde astım hastalığının üstesinden geldi. Beykoz Su Ürünleri Meslek Lisesi 2. sınıf öğrencisi olan Gülizar Nar, 5 yıl önce başladığı tekvandoda, ilk başlarda dinlenerek ve hava ilacı kullanarak yaptığı antrenmanları ilerleterek, siyah kuşağa kadar yükseldi.
İstanbul Fetih Kupası'nda 3. olan Gülizar Nar ile antrenörü Mustafa Zurnacı, yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Tekvandoya başlamadan önceki hayatından bahseden Nar, "Hastalığım nedeniyle arkadaşlarım oynarken onlara katılamıyordum. Onlar oynarken hemen yorulup aralarından ayrılıyordum. 11 yaşıma kadar haftada iki gün acil servise götürülüp, hava tedavisi aldım. Spora başlayana kadar düzenli olarak nefes spreyi kullanıyordum" dedi.
Nar, spora başladıktan sonra yaşadığı değişimi şöyle dile getirdi:
"Çocukken ailem, evden bile çıkmama müsaade edemiyordu. İlk başlarda astım spreyiyle idmanlara çıkıyordum. Spora başlayıp düzenli takip ettikten sonra hastalığımda azalma oldu. Zamanla kullandığım ilaçları bıraktım ve en sonunda astım hastalığım tamamen bitti. Artık hiç astım nöbeti yaşamıyorum."
"Spora başlasınlar, kurtulsunlar"
Nar, kendisi gibi astım hastası olanlara spor yapmaları tavsiyesinde bulunarak, "Onlar da düzenli spor yaparak bu hastalıktan kurtulabilirler. Spora başlasınlar, kurtulsunlar" diye konuştu.
Türkiye seçmelerine katılmak ve milli takıma seçilebilmek için hazırlanan Nar, tekvandoda dünya şampiyonu olmayı hedefliyor.
Gülizar Nar'ı yetiştiren tekvando antrenörü Mustafa Zurnacı ise oyuncusuna özel antrenman yöntemleri uyguladığını söyleyerek, şöyle konuştu:
"İlk 1,5 sene yavaş, düşük yoğunlukta antrenmanlar yaptırdım. Hava spreyiyle antrenmanlara katıldı. Zamanla antrenmanların dozunu yükselttik. Bu arada daha az hava spreyi kullanmaya başladı. Kendisi de çok istekli olduğu için hızlı bir gelişme kaydettik. Spor yaparken doktor kontrollerini de gözardı etmedik. Zaten bir süre sonra ilaç kullanmadan spor yapmaya başladı."
"Astım hastalarının spor yapması, astımın kontrolünü kolaylaştırabilen bir faktör"
Astım hastalığı hakkında bilgi veren Memorial Şişli Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Necla Songür de bu tip hastaların ilaçlarını aksatmadan spor yapmaları gerektiğinin altını çizdi.
Hastalığın, hava yollarında daralmalar ve özellikle iltihapla karakterize bir hastalık olduğunu dile getiren Prof. Songür, "Hastalık, hem çocukluk hem de erişkin yaşlarında oldukça sık karşımıza çıkmakta ve kontrol edilmediği takdirde kişinin yaşam kalitesini bozabilmektedir" ifadelerini kullandı.
Astımın spora engel olmadığını anlatan Songür, bu tip hastaların uzman doktor gözetiminde düzenli takip ve tedavilerinin yapılması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Dünyada astım tanısı olup da spor yapan, sporun çeşitli dallarında başarılı olan, hatta olimpiyatlarda altın madalya kazanan pek çok sporcu bulunmaktadır. Astımı tetikleyici unsur, egzersiz olsa bile astım hastaları spordan hiçbir şekilde mahrum bırakılmamalıdır. Aksine kişi, astım ilaçlarını düzenli kullanıyorsa ve hastalığı kontrol altında ise spor yapması, iyileşmesine katkıda bulunan, kişinin kapasitesini artıran ve astımın kontrolünü kolaylaştırabilen bir faktör haline gelmektedir. Fiziksel kondisyonu iyi olan sporcularda astım ataklarının ciddi bir şekilde azaldığı, birçok çalışmada gösterilmiştir. Bu nedenle astım hastalarına fiziksel fonksiyon kapasitelerini geliştirecek spor faaliyetlerinde bulunmaları önerilmektedir."