Aykut Kocaman: Valbuena oyuna girince sorunlarımız çözüldü
Video-Aykut Kocaman: Valbuena oyuna girince sorunlarımız çözüldü
İkinci attığımız gole kadar değişen bir şey yoktu. İkinci yarıda baskılı oyun vardı. İkinci alanı Osmanlıspor iyi kapattı. Baskıyla kazandığımız toplarla gol aradık. Duran toplarda ligin iyi takımlarındanız.
İkinci yarı Valbuena oyuna girince sorunlarımız çözüldü. Gol oldukran sonraki sürede nispeten rakip daha çok açıldı. İkinci golden sonraki süreçte; bizim için olumlu şeylerin yanı sıra olumsuz şeyler de oldu. Rakip kendisini daha iyi hissettirdi. Bütünlük açısından biraz daha hamlelerde zayıflık yaşadık.
Alper oynadığı süre içerisinde ondan istediklerimi yapmaya çalıştı ama çok kapalı bir takım vardı. Burada skoru elde etmek için zorluklar olacağı belliydi. Sadece Alper'in sorunu değildi. Takımın genel sorunuydu.
Maçı değerlendirmenin bir anlamı olmadığını söyleyen Kocaman, “Kazanılması gereken maçlar oynuyoruz. İçerideki maçları kazanma ritmini oluşturamamamız, puan ortalamasının altında kalmamız ve iç sahada yediğimiz 19 gol, bütün maçları kazansak da istediğimizi elde edememe durumunun doğmasına neden oldu. Kalan haftaları kazanarak, rakiplerimizin birbirleriyle oynayacakları maçları ve her rakip için de ekstra 1 hafta beklemek durumundayız. Rakibimiz geçen yıl Avrupa Ligi’nde gruptan çıkan bir takım. Ancak bu sezon istedikleri gibi gitmedi ve moral aradıkları bir maça çıktılar. Bütün maçlarını seyrediyoruz. Bu kadar yüksek şiddetteki arzulu oyunları çok daha fazla puan getirebilirlerdi. Savunmayı iyi kapattılar. Bu savunmayı geçebilmenin 2 yolu vardı. Baskı altında eksik yakalamak ve duran toplardı. Kuvvetli baskıyı oluşturamadık ve duran topları doğru kullanamadık. Valbuena değişikliğinden sonra duran toplarda kalitemiz arttı. 2. gole kadar olan süreç son derece doğru geçti ancak bu golden sonraki süreç Türk işi futbola döndü. Osmanlıspor, maç boyunca bulamadığı pozisyonu son 20 dakikada buldu. Gol bulmaları halinde maç tehlikeye girebilirdi. 2-0’dan sonra çok pozisyonumuz vardı. Bunları atabilseydik, 3. golü bulup rahatlayabilirdik” dedi.
Başlayan takım kadar bitiren takım da önemli”
Karşılaşmanın tekrar oynanacak olması durumunda bile yine aynı kadroyu sahaya süreceğini söyleyen Aykut Kocaman, “Maçlar oynandıktan sonra oyunla ve gelişmelerle ilgili pek çok şeyi değerlendirip düzeltmeye çalışıyoruz. Bu maç yeniden başlasa, yine aynı şekilde başlamak benim tercihim olurdu. Başlayan takım kadar bitiren takım da önemli. Bu işin yasalarından birisi artık bu. Bu kazanmaya odaklı bir oyun ve kazanmak zorundasınız. Fenerbahçe-Trabzonspor maçında, benim sportif direktör olduğum maçta 30’a yakın şut çekilen ve tek kale oynanan maç vardı ve bu maçta şampiyonluk gitti. Çağlayan gibi aktığımız maçlarda puan yitirdik. Bir planlama yapılıyor. Bu nedenle başlayan takım kadar bitiren takım da önemli. Oyuncuların asli görevleri en doğruyu yapmak ve antrenörlerin görevleri de oyunculardan maksimum verim almak” açıklamasını yaptı.
“Egemen takımları konuşurken rakipleri unutmamalıyız”
Her takımın genel karakterinde sıkışan oyunu açmak olduğunu söyleyen Kocaman, “Futbol takımlarının genel karakteristik özelliği budur. Bazen bir şeyler tıkanır ve bu kilidi açmak için bir şeyler yapılır. İlk yarıda bir düzen vardı ancak topun akışını biraz daha hızlandırmamız gerekirdi. Bunu içeride de konuştuk. Bunu yapmaya çalışırken son derece motive olmuş bir rakip vardı. Egemen takımlar üzerinden konuşurken, rakipleri hiç yerine konuşuyoruz. Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray’ı konuşurken böyle yapıyoruz. Barcelona ve Real Madrid için de geçerli bu. Fenerbahçe maçın başında 1 gol atacak, 10 dakika sonra 1 gol daha atacak, sonra 1 gol daha Böyle bir şey yok. Rakipleri yok saymamak gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“Cüneyt Çakır’ın vermediği faulün devamı buralara geldi”
Şampiyonluk yarışındaki rakiplerinin birbirleriyle oynayacağı karşılaşmalarda çıkacak olan sonuçların da kendileri için yeterli olamayabileceğini söyleyen Kocaman, “Maksimum puan kaybı, rakiplerin oynayacağı 2 maçın da berabere bitmesi durumunda 8 olacak. Beşiktaş’a 2’li averajda gerideyiz. Cüneyt Çakır’ın kulakları çınlasın. Sarı kartlık pozisyonda vermediği faulün devamı buralara geldi. Başakşehir’e karşı öndeyiz, Galatasaray’la eşit durumdayız. Bizim 72 puana ulaşmadan şampiyonluk kelimesini kullanmamız mümkün değil. Diğer taraftan rakiplerimizin sadece kendi aralarındaki maçlarda değil, ekstra 1 maçta daha puan kayıplarını beklememiz gerekiyor” diye konuştu.
“Bireysel hatalar artık olmuyor”
Kalan haftalarda da rakiplere karşı aynı şekilde davranmaya devam edeceğini ifade eden tecrübeli teknik adam, “Bu sene içerideki maçlarda yaşadığımız puan kayıpları, şampiyonluğu yitirecek noktaya getirdi. Birazcık bireysel hatalar ortadan kalktı. Artık zor pozisyon veren ve zor gol yiyen bir takım olduk. Avrupa Ligi’ndeki Vardar yenilgisinin olduğu dönemde özgüvenlerin aşağıya çekildiği bir ortam oluştu. Sadece ben değil tüm Fenerbahçe’lilerin sıkıntılı olduğu bir dönem oldu. İlk golle ilgili olarak bir şey söyleme şansım yok. Topun çizgiyi geçtiği söyleniyor. Umarım geçmiştir. Öbür türlü çok sevineceğim bir durum olmaz. Teknik anlamda geçtiyse rahatlatıcı bir durum olur” dedi.
Soldado’yu oyundan çıkarken tebrik ettiğinin altını çizen Kocaman, “Maçın ikinci yarısında 1-0’dan sonra ve 2-0’dan sonra 3. bölgede baskıyla çok top kazandık. 1 tane ciddi bir top kaybı yaşadık ve yüzde 100 bir gol pozisyonu yaşadık. Bunun tartışmasını yaptık kendi aramızda. Rakipleri seçme şansımız yok. Böyle bir şansımız olsa farklı şeyler seçmek isterdim. Motivasyonu yüksek rakipleri açma şansınız zor oluyor. Etap etap gideceğiz. Bu maçları kazanmak için çaba göstereceğiz ama kazansak da nereye varacağımızı bilememek bizim için sıkıntılı bir durum” diyerek sözlerini tamamladı.