Bakan Kasapoğlu: "Transfer, maaş, bonservis aşağı çekilmeli"
Koronavirüs salgınıyla ilgili konuşan Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, "Transfer, maaş, bonservis bedellerini mümkün olduğunca aşağıya çekmek gibi hamleler başta olmak üzere sınırsız olmayan kaynaklarımızı verimli kullanmak adına ne gerekiyorsa yapmalıyız" dedi.
Salgının ne zaman biteceği ve ne zaman normalleşeceğimiz konusunda kimse net bir şey söyleyemiyor. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın, Bilim Kurulu’nun da tavsiyeleri doğrultusunda geleceğe yönelik kısa, orta ve uzun vadeli planları nelerdir? Türk sporunu bundan sonra neler bekliyor?
-İnsanlık, tarihinin en büyük sınavlarından birini veriyor. Öncelikle hem ülkemiz hem de dünya çok önemli ve kritik bir süreçten geçiyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde; Sağlık Bakanlığımız ve Bilim Kurulumuz başta olmak üzere devletimizin bütün kurum ve kuruluşlarıyla, milletimizle, gençlerimizle, bu süreci çok güçlü bir şekilde yönettiğimizi düşünüyorum. Devletimiz bu süreçte tüm tedbirleri en ince ayrıntısına kadar alıyor. Milletimizin, özellikle de gençlerimizin bu sürece etkileri çok önemli.
"Çok çabuk reaksiyon gösterdik"
Malum koronavirüs salgını nedeniyle başta Tokyo 2020 Oyunları ile Avrupa Şampiyonaları olmak üzere pek çok ulusal ve uluslararası organizasyon ertelendi. Dünya’da da yerel ligler bazı ülkelerde son dakikaya kadar seyircili oynatıldı bazıları ise önce seyircisiz oynatıldı sonra ertelendi. Sırasıyla NBA, UEFA, Euroleague ve diğer yerel ligler tatil edildiğinde felaket tellallığı yapanlar bizim adı geçen bütün liglerden, organizasyonlardan her ülkenin salgın takvimine göre ortalama 35-40 gün önce tedbir almış olduğumuzu ya görmediler ya da bilinçli görmezden geldiler.
"Türk sporu irtifa kaybetmeyecek"
Ancak şunu gönül rahatlığıyla ifade edebilirim ki, bu süreçte başta sporcularımız olmak üzere spor camiamızın inancı, motivasyonu, azmi hiçbir şekilde gerilemedi. Bilakis yükseldi diyebilirim. Bu da bizleri fazlasıyla memnun ediyor. 2019 yılında yakaladığımız ivme, sporcularımızın bize yaşattıkları gurur ve heyecan inşallah yaşanacak yeni dönemde de hız kesmeden devam edecek. İçinde bulunduğumuz bu süreç Türk sporunda bir irtifa kaybına neden olmayacak. Ben, buna tüm kalbimle inanıyorum ve bu inancı spor camiamızda da gözlemliyorum. Bu konudaki en önemli husus, bu süreci hep birlikte bir fırsata çevirmek. İnşallah spor camiası olarak bu süreçten daha da güçlü, bizi daha yüksek hedeflere ulaştıracak bir inançla çıkacağız.
"Transfer, maaş, bonservis aşağı çekilmeli"
Pandeminin, kulüpler açısından ağır mali sonuçları olacak. Bir çok kulübün zorunlu olarak küçülmeye gitmesi söz konusu. Oyuncularla devam eden sözleşmeleri gereği yerine getirmeleri gereken yükümlülükler var. Ayrıca vergi, stopaj vb. konularda devlete, bankalarla yaptıkları anlaşmalar çerçevesinde bankalara karşı yerine getirmeleri gereken yükümlülükleri de var. Bu konuda kulüplerin ya da federasyonların sizden bir yardım talebi oldu mu? Bakanlık olarak statlar ve spor salonlarının kiraları konusunda bazı kararlar aldınız zaten, bu kararlara ilave yeni destek paketleriniz de olacak mı?
Kulüplerin mevcut finansal yapılarını, Kovid-19 Pandemik Salgını’nın bugün ürettiği sorunlar ve salgın sonrası durumu göz önüne alınarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Kaynaklarımızı çok dikkatli ve de tutumlu kullanmalıyız. Transfer, maaş, bonservis bedellerini mümkün olduğunca aşağıya çekmek gibi hamleler başta olmak üzere sınırsız olmayan kaynaklarımızı verimli kullanmak adına ne gerekiyorsa yapmalıyız.
"Kulüpler planlama ve stratejide uzlaşmalı"
Bu dönem ve önümüzdeki süreçte sporda, özellikle de futbolda artık savurganlığın, üretmeden tüketmenin, ihracat yerine ithalatın öncelik alındığı bir dönem olmamalı. Herkes ayağını yorganına göre uzatmalı. Finansal Fair Play’in serbest bırakılması, UEFA’nın kulüplere maddi desteği gibi dış faktörler olabilir. Tabii ki bunları da değerlendireceğiz ama biz içerde artık israfa asla müsamaha göstermeyeceğiz. Bu çerçevede tüm kulüplerimizin bir planlama ve stratejide uzlaşarak, vakit kaybetmeden önümüzdeki sürece iyi hazırlanmaları gerektiğini düşünüyorum.
"Aslolan milletimizin ve sporcuların sağlığı"
Bazı ülkelerde, özellikle basketbolda ligler kaldığı noktada tescil edildi. Futbolda da Hollanda ve Belçika gibi ülkelerin böyle bir çalışma içinde olduğu görülüyor. Bizim ülkemiz açısından liglerin oynanmadan tescil edilmesi ya da şampiyon ilan edilmeden liglerin oynanmamış kabul edilmesi söz konusu mu?
Doğrudur, bazı ülkelerde, özellikle basketbolda ligler kaldığı noktada tescil edildi. Futbolda da örneğin Belçika ligi tescil etti ama UEFA hemen tepkisini ortaya koydu ve liglerin tescil edilmemesi gerektiği yönünde görüş bildirdi. Şimdi önceliğimiz Kovid-19 Pandemisine karşı milli mücadelemiz ve milletimizin sağlığı. O yüzden hep beraber buna odaklanmalıyız.
"Milli takım hocalarına da sorulmalı"
Herkesin merak ettiği, liglerin ne zaman başlayacağı ve sezonların ne şekilde sonuçlandırılacağı konusu. Mutlaka federasyonların yaptığı çalışmalar vardır. UEFA ve FIBA gibi çatı konfederasyonları da liglerin sıkışık bir takvimde oynanıp bitirilmesinden yana görüş belirtiyorlar. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın bu konuda federasyonlara bir tavsiyesi ya da ön gördüğü bir takvim var mı?
-Ben yerel liglerimizin bu sezon ve gelecek sezon takvimlerinin, UEFA, FIFA, FIBA, FIVB ya da Euroleague gibi organizasyonlar ile koordineli şekilde planlanması gerektiğini düşünüyorum. Bu süreçte, bahsettiğim çatı konfederasyon ve organizasyonların alternatifli takvimleri ve stratejileri önemli. Bunun ötesinde futbolda Avrupa Futbol Şampiyonası, basketbolda Olimpiyat Elemeleri düşünüldüğünde ben, A Milli Takım hocalarımızın da, milli takımlarımızın hedefleri doğrultusunda teknik olarak liglerin ne zaman başlayıp, bitmesi gerektiği ile ilgili görüşlerini de önemsiyorum. Bu konuları federasyonlarımız çalışıyorlar.Evet, lig takvimleri konusunda çatı federasyonlarla, organizasyonlar ile koordineli olmalıyız ama nihai kararı önce kendi sporcumuzun sağlığını düşünerek vermeliyiz.
"Koronavirüs sonrasında Türkiye daha güçlü olacak"
Pandeminin devam ettiği şu günlerde, bu küresel afet sonrası hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağı konusunda yaygın bir görüş var. Bunu spora indirgersek; spor dünyasında da paradigmaların yıkılacağı ve yeni anlayışların egemen olacağı, yeni bir düzen kurulacağı çeşitli spor adamları ve kanaat önderleri tarafından dile getiriliyor. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir? Pandemi, spor dünyasında ne gibi değişikliklere yol açabilir?
-Her fırsatta dile getirdiğim gibi... Kaynaklarımızı çok dikkatli ve de tutumlu kullanmalıyız. Bana göre, transfer, maaş, bonservis bedellerini çok aşağıya çekmek, sınırlı kaynaklarımızı arttırmak adına ne gerekiyorsa yapmalıyız. Bu dönem sporda artık savurganlığın yapılacağı bir dönem değil. ‘Post Corona’ denilen yeni dönemin dünyada ve ülkemizde birey, genç ve spor özelinde değişimini dikkatle takip ediyor ve üzerinde çalışıyoruz, Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi Koronavirüs salgını sonrası yaşanacak dönem, Türkiye’nin daha da güçleneceği bir dönem olacak.