Barış Ertül yazdı! Olimpiyatların kurtuluş reçetesi

İşadamı, turizmci Besim Tibuk IOC’ye (Internacional Olympic Committee) bir mektup yazmış.
 
Demiş ki, “mevcut Olimpiyat Oyunları modeli sürdürülebilir bir model değil. Yeni bir modele ihtiyaç var. Oyunları ekonomik, idari ve sportif anlamda büyütecek bir modele... Bu konuda bizim bir fikrimiz var; en azından tartışmaya açın.”
 
Cevap gelmemiş.
 
Besim Tibuk şimdi bu yeni model taslağını Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Uğur Erdener’e gönderiyor. Basın olarak bizim de e-posta kutularımıza düştü. Çok önemli tespitler var gerçekten. Tartışmaya, sahiplenmeye değecek farklı yönleri olan enteresan bir fikirle karşı karşıyayız.
 
SABİT OLİMPİYAT ÇANAĞI
 
Yeni model özetle diyor ki, Olimpiyatlardaki branş çeşitliliği sürekli artıyor. Katılımcı ülke sayısı artıyor. Bu da sürekli artan ziyaretçi, sporcu sayısı demek. Olimpiyatların yatırım ve operasyon maliyetleri katlanarak büyüyor. Olimpiyatlara ev sahipliği yapan ülkeler, şehirlerin üzerinden adeta ekonomik bir dozer geçiyor. Artık bu maliyetleri sabitlemek, zarar üreten bir modelden gelir, kar üreten bir modele geçmek lazım. Bu da sabit bir olimpiyat çanağı inşa etmekten geçiyor. Mesela Olimpiyatların sabit adresi, tarihine de uygun olarak Atina olabilir. Etrafına yerleşkeler konumlayarak organizasyon zenginleştirilebilir. İstanbul, İzmir, Roma, Selanik, Napoli, İskenderiye pekala yerleşke alternatifleri olabilir. Buralarda konumlanacak sabit Olimpiyat Çanağı, sabit bir yatırım maliyeti üzerinden, dört yılda bir enkaz yaratan bir ekonomik yapıdan, gelir üreten bir modele geçiş sağlayabilir.
 
SAAT FARKLARI, RÜŞVET SKANDALLARI...
 
Böylece, dört yılda bir farklılık gösteren, yayınların izlenebilirliği ve dolayısıyla ekonomik değeri bakımından baltalayıcı nitelikteki saat farkları konusu da çözümlenmiş olabilir. Hatta yine dört yılda bir tüm dünyanın başını ağrıtan rüşvet skandallarından da kurtulmuş oluruz. Tokyo’nun İstanbul ve Madrid’e tercih edildiği 2020 seçimlerini, 2012 için Londra ile ilgili çıkan dedikoduları, 1998 Salt Lake’teki skandalı ve beraberindeki istifaları hatırlayın.
 
SPOR BAKANLIĞI, GÖREVE...
 
Bakınız, Rio 2016 Brezilya’daki tüm karışıklıklarla, kriz ve isyanlarla geride kaldı.Toplum, “biz bu kadar fakirken, tüm bu yatırımlara ne gerek vardı” diye ayağa kalktı. Biliyorsunuz 2020 Tokyo’da. Göreceksiniz, orada da ne sorunlar yaşanacak. Şimdi sırada 2024’ün sahibinin belirlenmesi var. Karar 2017 Eylül’ünde verilecek. Adaylardan Roma, “altından kalkamayız; şehrin altyapı sorunlarına odaklanacağız” diyerek adaylıktan çekiliyor. Budapeşte çelişki içinde. Son anketlerde halkın yüzde 50’si olimpiyatların Budapeşte’de düzenlenmesine karşı. Belki onlar da çekilecekler. Geriye Paris ve Los Angeles kalıyor. Ben diyorum ki, fırsat bu fırsat “Sabit Olimpiyat Çanağı”nı tartışmaya açalım. Spor Bakanlığımız bu konuyu sahiplensin. İtalyanlarla, Yunanlılarla işbirliğine gidelim ve bu konuyu dünyanın gündemine taşıyalım. En azından tartışmaya açılmasını sağlayalım.
 
Konu nereye evrilirse evrilsin, emin olun önce Olimpiyatların bekasına, sonra da bize yarar.
 
BARIŞ ERTÜL