"Başarının sırrı Güneş'in adaletidir"

"Şenol Güneş'in adalet kavramını iyi uyguladığını düşünüyorum. Kim sahada hak ediyorsa, formayı ona teslim ediyor. Yaşlı, genç önemli değil. İyi bir insan yönetimi var. Bu da başarıyı getiriyor."

2014 yılında Sezer Öztürk'le kavga ettiği için kadro dışı kalan ardından da Beşiktaş'tan ayrılmak zorunda kalan İbrahim Toraman, AKŞAM'a özel açıklamalarda bulundu. Futbolculuk kariyerini noktalayan Toraman, Beşiktaş'ın kazandığı iki şampiyonlukta da Teknik Direktör Şenol Güneş’in çok büyük bir payının olduğunu vurguladı:

- Üst üste ikinci şampiyonluk geldi. Üçüncü yıldız da takıldı. Beşiktaş'ı nasıl değerlendirirsin?

Beşiktaş, Süper Lig'in en iyi takımı olarak hak ettiği bir şampiyonluk aldı. 'Stadyumu, kadrosu, oyuncu grubu' derken, bütün hatlarıyla iyi bir ambiyans yakaladı. Şampiyonlar Ligi, Avrupa Ligi ve Süper Lig kulvarlarında son derece başarılı bir serüven geçirdi. Hak ederek de iki sezondur rahat bir şekilde şampiyon oluyorlar.

SAHA İÇİNDE BİR LİDERLERİ YOK

- Teknik Direktör Şenol Güneş’in bu şampiyonluklarda katkısı nedir?

Şenol Güneş beni ilk A Milli Takım’a çağıran hocadır. Sanıyorum 2003 yılı diye aklımda kalmış. İlk olarak adalet kavramını iyi uyguladığını düşünüyorum. Kim sahada hak ediyorsa, formayı ona teslim ediyor. Saha içini çok iyi analiz ediyor. Ayrıca geliştirici yönü herhalde Türkiye’nin en iyisi. Yaşlı, genç olması önemli değil. İyi bir insan yönetimi var. Bu da başarıyı getiriyor.

- Sence saha içinde takımın lideri olan bir oyuncu var mı?

Şu anda saha içi lideri olduğunu düşünmüyorum. Saha dışında zaten Şenol Güneş gibi bir lidere sahipler. Yeşil zeminde yaş olarak tecrübeli isimler olduğu için bunun avantajını sahaya yansıtıyorlar. Quaresma-Atiba-Marcelo-Gökhan bunların sadece bazıları... Ama artık birbirini iyi tanıyan bir takım halinde kompakt oyun oynuyorlar.

BAZILARI BAŞARIYI ÇEKEMİYOR

- Yönetimin bu başarılarda katkısı ne derecede olmuştur?

Fikret Orman ve yönetiminin başarısı açık bir şekilde görülmüştür. Ben feda döneminde top oynadığım için çok iyi hatırlıyorum. O zaman bir başlangıç yapıldı. Bütün temel doğru atıldı. 10 tane genç oyuncu, gurbetçi oyuncular, benim gibi 1-2 tane tecrübeli isimle kampa gittiğimizde bir karamsarlık vardı. O yıl cezamız vardı. Onu arada eriterek yapılanma yapıldı. O dönemde ben de çok fedekârlık yaptığımı düşünüyorum. 'İyi transferler, doğru atışlar' derken beş yıllık serüvende iki tane şampiyonluk geldi. Ama bu yatırımların temelleri geçmişte atılmıştı.

- Bu başarı gelecek sezon da devam edecek mi sizce?

Şu andaki oyuncu potansiyeli, ödeme sıkıntısı olmaması, seyircinin her maçı doldurması, bunun sürdürülebilir olabileceğini gösteriyor. Beşiktaş başarılı olduğunda farklı düşünen ve bunu çekemeyen bir yapı olduğunu düşünüyorum. Basın, hakemler vs. üzerine oynandığını düşünüyorum. Bütün bunlara göğüs germek son derece zor bir iştir. Ama Beşiktaş bunu başardı.

BEŞİKTAŞ'TA GİDENİN HİÇ ÖNEMİ YOK

- Sosa ile Gomez gitmişti. Şimdi de Aboubakar ile Talisca’nın gideceği konuşuluyor. Bu takımı etkiler mi?

Yıllardır hep savunduğum bir konu vardır. Beşiktaş çok büyük bir camiadır ve çok farklıdır. Bundan önce Mario Gomez-Sosa gibi oyuncular vazgeçilmez oyuncular olarak görüyorlardı. Kim olursa olsun, Beşiktaş'ın üstünde değildir. Kim olursa olsun gelip, iyi bir şekilde hizmet edip, gitmeliler. Ben şu anda yapılanmayı çok beğeniyorum. Bu Güneş-Yönetim uyumunun eseri.

ÜZÜLMEZ DEĞİL ZARARLI BEN ÇIKTIM

- İbrahim Üzülmez’le yaşadığın çok tatsız bir olay oldu. Hâlâ aklına geliyor mu?

İbrahim Üzülmez-İbrahim Toraman konusu benim aklıma bile gelmiyor. Bu olayın zararını ben gördüm. Onun gördüğünü düşünmüyorum. Hepimiz bundan sonra değişik yerlerde çalışacağız. Ona başarılar diliyorum. Benim için de yeni bir yol var."

ARDA TURAN TEK MAÇLA KURBAN EDİLDİ

- Arda Turan, A Milli Takım’ı bıraktığını açıkladı. Bu süreç hakkında ne söylemek istersiniz?

Milli Takım seviyesi çok farklı. Bana göre; oynayarak o tecrübeleri hissederek gelmesi son derece önemli. Arda Turan-Burak Yılmaz gibi isimler biraz sıkıntı yaşıyorlar. Arda Turan'ın en formda döneminde çağrılmaması Türk futbolunun zararına yazar. Çok yetenekli ve genç bir nüfusumuz var. Bunları iyi kullanmamız lazım. Mesela bir maçta tek bir kurban bulunmaya çalışılıyor. Ben de benzer bir durumla karşılaştım. Ama bu bir çözüm değil. Bu yanlışların düzeltilmesi lazım diye söyleyebiliriz.

TOSİC FEDAKAR MARCELO LİDER!

- Marcelo ile Tosic’in stoperdeki uyumu hakkında ne söylersin?

Tosic çok fedakâr oynuyor. İlk müdahale konusunda gününde olursa çok iyi, bazen de düşebiliyor. Bana göre; en büyük avantajı iyi bir takımda olması. Eksikleri bu yüzden hiç anlaşılmıyor. Marcelo geldiği günden bu yana açık konuşmak gerekirse, bu kadarını beklemiyordum. Oyunun sıkıştığı anlarda ileri çıkarak gol atan stoper önemlidir. Bunu çoğu maçta başardı. Ayrıca oyunu geriden kurabilen çok temiz bir ayağı bulunuyor. Marcelo'nun varlığı takımda son derece önemli. Adı satılacak oyuncular arasında geçiyor ama takıma çok ciddi katkı sağlıyor.

İNCEDEN OPERASYON

- Beşiktaş’a karşı bir algı operasyonu yapılıyor mu?

Efendi olmak futbolun en güzel yanıdır. Bazen sabırlı olmak bir yere kadar işliyor. Yeri geldiği zaman artık Fikret Orman dahil cevap verilmesini doğru buluyorum. Hakemlerin iyi olduğu kadar kötü olanları var. Bu unutulmamalıdır. Çok belli edilmese bile bir algı operasyonu hissedilmeden yapılıyor.

KENDİNE BAKMAZSAN SAKATLANIRSIN!

- BJK'da çok sakatlık oluyor. Neye bağlıyorsun?

Sakatlıklar Beşiktaş'ı bir gölge gibi takip ediyor. Darbe sakatlıklarına yapacak çok fazla bir şey yok. Ama oyuncular da kendine çok iyi bakmalı. Mesela ben uzun yıllar oynadım ama az sakatlandım. Bu biraz da oyuncunun kendine bakması ile alakalıdır. Bir ara insanlar, antrenman zeminine bağlamıştı. Ama bununla alakası yoktu.

STADI GÖRÜNCE HEYECANLANIYORUM

- Vodafone Park hakkında neler söylersin?

Ben yenilenmiş stadyumda sahaya çıkamadım. Ama inanın orada oynamayı çok isterdim. Yıllarca bu atmosferi yaşayan biri olarak Vodafone Park Türkiye’nin en iyisi. Yanından geçerken bile hâlâ heyecanlanıyorum.

HOCALIK DONANIMINA SAHİBİM

- Beşiktaş'tan jübile yapamadan ayrıldın. Bu içinde bir ukde olarak kaldı mı?

Futbol benim hayatımda tutkudur. Hayatımın bu zamanına kadar hep bu heyecanla oynadım. Ben yaklaşık 10 yıl Beşiktaş gibi büyük bir camiada oynadım. Ayrılık süreci esnasında Sivas’a gitme amacım biraz vefa içindi. Ben tekrar Beşiktaş’a dönerek jübilemi yapmak isterdim. Ama olmadı. Burada jübile aslında harika olurdu ama kısmet olmadı. Olsun belki bundan sonra kısmet olur.

TAMER HOCA BAŞARILI

- Tamer Tuna’nın ayrılışının ardından yardımcı hoca aranıyor. Beşiktaş’ta görev almak ister misin?

Beşiktaş camiası son zamanlarda çok sayıda teknik adam yetiştirdi. Tamer Tuna da bunlardan bir tanesi oldu. ‘Kültür, yaşanmışlıklar’ derken sayılar arttı. Ben 30’a yakın antrenörle çalıştığımı hatırlıyorum. Çok önemli şeyler öğrendiğimi düşünüyorum. ‘Teknik, taktik, zaman yönetimi, davranışlar, ilişkiler’ derken iyi bir donanım yakaladım. İnşallah bundan sonra bu tecrübelerimi sahaya da yansıtabilirim. (Akşam)