Beşiktaş'ta gözler ibrada! Çebi yönetimi borç ödemesine hazır mı?
Beşiktaş'ta hafta sonu mali ve idari ibra var. Ahmet Nur Çebi yönetiminin mali tablosunu mercek altına aldık. Kulüp borç ödemesine hazır mı? İşte cevabı
Beşiktaş ödemelere hazır değil
Peki Beşiktaş'ın mali tablosu nasıl? Bankalarla yapılan borç yapılandırma anlaşmasını ödemelerine hazır mı? Çebi yönetimi neyi doğru neyi yanlış yaptı. Konuya ilişkin spor ekonomisi üzerine yazı ve analizleriyle bilinen, Beşiktaş Denetim Kurulu üyeliğine de daha önce aday olan Kerem Akbaş ile konuştuk. Akbaş, sadece Beşiktaş için tüm kulüpler için ekonomik tabloda yolun sonunun parlak olmadığını söylüyor. Akbaş, Beşiktaş'ın borç yapılandırma anlaşmasının ödemelerine hazır olmadığını söylüyor.
Tüm kulüpler için yolun sonu pek parlak değil
1-Öncelikle Çebi dönemi ile Orman dönemini genel olarak bir kıyaslayabilir misiniz?
Mali açıdan kulübün genel tablosu nedir? Borcu harcı ne oldu? Niteliği nedir? Düne göre daha mı iyi yoksa daha mı kötü durumda Beşiktaş?
Sayın Ahmet Nur Çebi dönemi neredeyse tamamıyla pandemi etkisi altında geçtiği için elma ile elmayı kıyaslama şansımız çok yok. Sadece Beşiktaş değil, tüm kulüpler için yolun sonu pek parlak değil. Yapılandırma çalışmaları yoldaki çukurları doldurdu ama rotayı değiştirmedi, belki de biraz daha uzattı. Beşiktaş'ın yükümlülükleri varlıklarından daha hızlı arttığı için, varlıkların borçları karşılama oranı her sene daha kötüye gidiyor. Covid 19'un da etkisi ile bu oran 2020 yılında % 46 oldu.
31 Aralık 2018 ‘de Beşiktaş Jimnastik Kulübü ve Bağlı Ortaklıkları’nın toplam yükümlülüğü 2,4 milyar TL’ydi. Aradan geçen 365 gün de yani 31 Aralık 2019 tarihinde ise bu rakam 3,1 milyar TL’ye yükseldi. 2020 yılının son günündeyse mali tablo bize 3,7 milyar TL yükümlülük var diyor.
Bu borçların önemli bir kısmı tabii ki banka borçlarından kaynaklı. 2019 yılı sonunda 1.6 milyar TL olan finansal borçlar, 2020 yılında 2 milyar TL’ye yükselmiş ve 31.8.2021 tarihli bağımsız denetim raporuna göre de 3 milyar TL’ye ulaşmıştır.
Çebi yarı yarıya az harcayarak şampiyon yaptı
2- Pandemi ve yayın gelirlerindeki kayıplar da gözönüne alındığında Çebi dönemini nasıl yorumlarsınız?
Sayın Ahmet Nur Çebi döneminin bence en önemli ve en büyük başarısı 2020/21 sezonunda borsaya açık dört kulüp içinde futbolcu ücretlerini bir önceki sezona göre indiren ve diğer İstanbul kulüplerine neredeyse yarı yarıya daha az harcayarak şampiyon olmuş bir takım yaratmış olması. Aynı dönemde Fenerbahçe 508 milyon TL, Galatasaray 620 milyon TL futbolcu ve teknik ekip giderine katlanırken, Çebi ve yönetimi, 318 milyon TL harcadı ve şampiyonluk geldi.
Yapılandırma Çebi'nin büyük hamlesi oldu
3- Çebi döneminde mali açıdan yapılan iyi hamlelerle kötü hamleler nelerdir?
En iyi ve en kötü hamle aslında birer sezon arayla geldi. 2019/20 sezonunda kaznaılan her 100 TL’nin 91 TL’si futbolcular ve teknik ekibe ödenirken şampiyon olunan 2020/21 sezonunda her 100 TL’nin 60 TL futbolculara ve teknik ekibe ödendi ve %30’luk bir tasarruf sağlandı ki bu rakam kabaca 137 milyon TL. Ancak kurumsal hafıza maalesef hâlâ aynı kötü alışkanlıklar ile çalışıyor. Şampiyonlar Ligi için takım kurmak kulüplerimizin düştüğü tuzaklardan biri ve 2021/22 sezonunda bunu yaşadık. Sezonun tümüne ait rakamlar gelince daha net göreceğiz, ancak gerek kur artışı gerekse oyuncu profilinin Şampiyonlar Ligi'ne evrilmesi mali tabloda sorun yaratabilir.
Onun dışında yapılan hamlelerin en büyüğü ise tabii ki yapılandırma. 31 Aralık 2020 tarihli mali tabloda döviz cinsinden yükümlülükler 2019 sonuna göre aynı düzeyde ve kabaca 66 milyon Euro ve 2,1 milyon dolar. Ancak yapılandırmanın 2021 yılında yapıldığı ve döviz cinsinden finansal borçların TL’ye dönüldüğü biliniyor. Bu hamle faiz yükünü artırmakla birlikte kulübü kur riskinden koruyor. Böylece kulüp ne ile baş edeceğini biliyor. Eğer son yaşanan kur oynaklığı yapılandırmadan önce gerçekleşseydi fatura daha ağır olabilirdi.
Kampanyalar sürdürülebilir gelir yaratmaz
4- Bırakmam Seni kampanyasında vaat edilen gelirle gerçekleşen gelir arasında büyük fark var. Bunun sebebi nedir?
Tüm mecralarda işin ucunda ekonomik bir beklenti varsa, bunu yanına güven duygusunu koymamız gerekiyor. 'Bırakmam Seni' kampanyası çok anlamlı ve camia için sinerji yaratan bir kampanya oldu ancak bunlar tek seferlik gelirler olarak adlandırılabilir ve sürdürülebilirlik açısında sıkıntılıdır. Kulüplerin tek seferlik gelirlenden ziyade sürdürülebilir gelirlere ihtiyacı var. 'Bırakmam Seni' kampanyası en nihayetinde gönüllülük esaslı ve karşılıksız bir kampanyaydı. Fakat bunu kendi reklamını yapmak için kullananlar da oldu maalesef. Telefon ile bağlanıp vaadettiği parayı yatırmayan şahıslar, şirketler gördük ki bu Beşiktaş’a özel değil, tüm kulüpler maalesef bu tür kampayalar yapmak zorunda kalıyor ve bu tür sıkıntılar sıkıntılar oluyor. Bunu bir para kaynağı olarak değil de camia sinerjisi olarak görmek daha doğru olacaktır. Sürüdürlebilir gelir açısında baktığımızda bu tür kampanyaların finansal karşılığı pek fazla değil.
Beşiktaş banka faizini ödemeye hazır değil
5-Bankalarla yapılan borç yapılandırma anlaşmasında faiz ödeme süreci yaklaşıyor. Beşiktaş, ödemelere hazır mı?
Yani bir yandan faiz ödemesine girişirken diğer yandan kulübü çekip çevirecek finansal bir görünümü var mı?Beşiktaş 218 milyon TL dönen varlıklara karşılık 1.6 milyar TL kısa vadeli borçlar nedeniyle 1 milyar 414 milyon TL net işletme sermayesi açığı vermekte. Hal böyle olunca maalesef, değil faiz ödemesi, neredeyse hiçbir ödemeye hazır görünmüyor. Yapılandırma ilk haliyle ölü doğmuştu, yeni şekli ile bir nebze olsun iyileştirildi. Süreç ne Beşiktaş ne de diğer kulüpler için kolay olacak. Bugüne kadar Mersin İdman Yurdu, Gaziantepspor gibi batan kulüplere şahit olduk ancak borsaya açık kulüpler için böyle bir risk yok. Hem mali büyüklük hem de kitlesel destek gözönüne alındığında, kulüplerin öyle ya da böyle finansal anlamda hayatta kalacağı kesin. Ama hayal ettiğimiz kulüp mali yapısından oldukça uzaktayız.
Sorun gelir değil gideri yönetmek
6-Önümüzdeki dönemde Beşiktaş'ın nasıl bir mali politika izlemesi lazım. Yayın gelirinin düşeceği aşikâr, dövizdeki artış da malum... Sponsorluk kalemi doymuş görünüyor... Yeni gelir kaynakları nasıl yaratılacak?
Türkiyede asıl sorun gelir değil, gideri yönetmek diyebiliriz. 2020/21 sezonunda ligimizi 7., 8. sıralamada bitiren bir kulübün yayın geliri ülke futbolu olarak üzerimizde olan Portekiz, Hollanda gibi ülkelerin şampiyonlarının lokal yayın gelirlerinden aldıkları ile aynı seviyede. Hal böyle olunca sorunu giderde aramak gerekiyor. Tabii ki yeni gelir kalemleri için çalışmayı engelleyen bir tespit değil bu. Gideri indirebileceğiniz yer sınırlıyken gelirleri artırabileceğiniz yerin sınırı neredeyse yok.
Beşiktaş da kriptodan 400 milyon TL kazanabilir
7-Diğer rakipler kripto para piyasasından kaynak sağlarken Beşiktaş hâlâ bu konuda bir adım atmadı. Bu bekleyişin nedeni ne?
Beşiktaş bu piyasaya girerse buradan tahmini geliri ne olur yıllık?Kripto para piyasası oldukça oynak bir piyasa ancak Beşiktaş dahil tüm kulüplerin ekstradan gelecek 1 liraya bile ihtiyaçları var. Beşiktaş’ta bu konu ile ilgili bir çalışma yapılıyor ancak burada bir başka etken de marka değeri. Eğer buradan gelecek gelir rakiplerin oldukça altında kalırsa marka değeri olarak da bu kulübü olumsuz etkileyecektir. Nakit hitiyacını çözerken marka değerinin de gözetildiğini düşünüyorum. Çeşitli kaynaklarda Fenerbahçe’nin bu işten 400 milyon TL’nin üzerinde gelir elde ettiği bilgileri var. Beşiktaş’ın da geliri bu civarda olabilir.