Bilgi çalmakla suçlanan isim Beşiktaş'a dönüyor!

Beşiktaş'ta herkes bu ayın ortasında yapılacak divan kurulu toplantısını bekliyor. Divanda başkan Ahmet Nur Çebi'nin eski başkan Fikret Orman'a son bir kez kapsamlı bir cevap vermesi bekleniyor.

Diğer taraftan ben, Yargıtay'ın "Haklısınız, zarara uğratıldınız" dediği Fulya davasında yönetimin nasıl bir tutum alacağını merak ediyorum. Yani bu davaya sahip çıkılacak mı, çıkılmayacak mı? Zarara neden olan Yıldırım Demirören ve yönetimi aleyhine zarar tespit davası açılacak mı, açılmayacak mı?

EN RADİKAL EYLEM ABDULLAH AVCI'NIN GÖNDERİLMESİ

Yaklaşık 4 aylık sürede Çebi yönetiminin yaptığı en büyük değişim Abdullah Avcı'yı gönderip yerine Sergen Yalçın'ı getirmek oldu.

Onun dışında günü kurtaracak parayı bulma arayışlarıyla geçti zaman. Bir delik kapatılırken bir diğeri patladı.

Tamam, Fikret Orman kulübü büyük borç batağında bırakıp gitti.

İyi ama çözüm ne?

Çebi yönetimi, henüz kendi içinde görev dağılımını tamamlayabilmiş ve organize şekilde çalışmaya başlamış değil. İletişimde muhatap kim, transferin bir numaralı sorumlusu kim? Teknik direktörün, altyapı hocasının muhatabı kim? Yönetişim var mı, sinerji var mı, enerji var mı? Var olduğu pek söylenemez. Tabir caizse her şey Sergen Yalçın'ın eline bakıyor. O takımı düze çıkartırsa biraz nefes alınacak, zaman kazanılacak... Halihazırda bir çok şey el yordamıyla gidiyor. Çebi çırpınıyor ama her şeye hakim olabilmiş değil. Kulübü birlikte yöneteceklerini söylemişti ama başkanlık makamının bazı hallerde gerektirdiği 'olur' ve 'olmaz'larına direnç olduğunu duyuyorum.

Çebi yönetimi göreve gelirken ilk 15 günde ortaya konulan çeşitli konularda; kurumsallaşma, profesyonelleşme, yeniden yapılandırmada masaya yatırılan yol haritalarının sağlıklı izlendiği söylenemez. Bu mevzularda dışarıdan gönüllü mesai harcayan insanların hevesleri kırılmış durumda.

SERGEN YALÇIN'I NEDEN ÖNCE KULÜP DUYURMADI?

Bir basit örnek: Kurumsal iletişimde devrim vaadinde bulunuldu ama Sergen Yalçın'ın gelişi, kulübün kurumsal hesaplarından önce yöneticilerin sosyal medya hesaplarından duyuruldu. Oysa bu çok kıymetli iletişim bilgisi, kulübün kanallarından paylaşılsa, takipçi ve etkileşim açısından büyük kazanç sağlanacaktı.

Orman yönetiminde de transferler ilk önce, kulübün ana sponsorunun rakibi olan GSM firmasının dijital kanalından öğreniliyordu!
Kurumsallaşma, taş üstüne taş koymakla mümkün. Örülmeye başlanmış duvara bir tuğla daha eklemek, gedikleri sıvamak; varsa yanlış konulmuş tuğlayı düzeltmektir biraz da kurumsallaşma...

Ama Türkiye'de bu işleyiş hep 'sil baştan yıkmak', olarak anlaşılıyor. Böylece 'tecrübe edilmiş bilgi' birikimi heba ediliyor. Her yönetimin seçimlerde ağzından düşürmediği ve göreve gelir gelmez el attığı yapıların başında altyapı ve scout oluyor.

OZAN KÖPRÜLÜ HAMLESİ GENÇLER İÇİN BÜYÜK ŞANS

Çebi yönetimi de altyapıda değişikliğe gitti. 100. yıl şampiyonluğunda emeği olan, Sergen Yalçın ile aynı takımda oynayan Yasin Sülün ile yollar ayrıldı. Olabilir. Ama nasıl? İnsan kaynaklarından bir kadın personelin telefonuyla!

Her yaş grubuna bakmak üzüre istihdam edilen psikologların çoğuyla yollar ayrıldı.

Oysa mevcut altyapı, U19 Milli Takımı'na gelecek vaat eden çok sayıda oyuncu veriyor. Biri de işte Göztepe maçında oynayan Rıdvan Yılmaz...

Diğer isimlerden Oğuzhan Akgün, Ersin Destanoğlu, Halil Duman, Erdoğan Kaya, Kerem Kalafat, İlkay İşler de A takım için şans bekliyor. Daha Fatih Aksoy, Alpay Çelebi ve Sedat Şahintürk var kiralık gönderilen...

Demek ki tüm eksikliklerine rağmen Beşiktaş altyapısında bir üretim var. Sorun ürünü A takıma taşımaya gönülsüz davranan üstyapı. Misal Şenol Güneş, doğru düzgün iki tane U19 maçı izlememiştir Beşiktaş'ta...

Neyse ki bu defa bu çocukların bir şansı var: Ozan Köprülü... Altyapıdan Sergen Yalçın'ın yardımcılığına geçti. Soyadıyla müsemma, altyapıyla üstyapı arasında köprü olması ve kendi evlatlarının forma giymesine aracılık yapması bekleniyor.

FENERBAHÇE'DEN ARALIK'TA AYRILDI

Ozan Köprülü hamlesi ne kadar yerindeyse, Olgun Dehan Ögetbil'in scout ekibinin başına geçeceğinin konuşulması da bir o kadar şaşırtıcı. Hatta inanılmaz!

Ögetbil, geçen Aralık ayına kadar Fenerbahçe'de çalışıyordu. Ama sıkıntı bu değil. Zira daha önce Beşiktaş'ta çalışmıştı.

Ne güzel, o zaman değil mi?

Ancak çalıştığı dönemde yaşananlar pek de güzel şeyler değil.

Çünkü Ögetbil, Beşiktaş'tan gönderilmiş. Sebebi de yenilir yutulur cinsten değil.

Ögetbil, Beşiktaş scout ekibinin takip ettiği oyuncuların bilgilerinin kayıtlı olduğu bilgi bankasını izinsiz olarak taşıyıp götürmekle suçlanmış.

Beşiktaş yönetimine sunulan tutanakta Ögetbil'in 27 Temmuz 2018 tarihi itibarıyla işine son verilmesi ve hakkında hukuki işlem başlatılması isteniyor.

METİN ALBAYRAK VE 3 HOCANIN İMZASI VAR

Bu tutanağın altında dönemin altyapıdan sorumlu Beşiktaş Yönetim Kurulu Üyesi Metin Albayrak'ın yanı sıra Beşiktaş Futbol A Takım scout antrenörlerinin üçünün de imzası bulunuyor.

Dilerseniz, tutanağın orijinal metnini olduğu gibi aktaralım:

"Kulübümüz, Futbol A Takım'nda Scout Antrenörü olarak görev yapan Olgun Dehan Ögetbil'in 07.04.2018 tarihinde BJK Fulya Hakkı Yeten Tesisleri'nde bulunan ve kendisine tahsis edilen masaüstü bilgisayarındaki muhafaza etmekle yükümlü olduğu Kulüp Oyuncu bilgilerini, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ilkeleri doğrultusunda hareket etmediği ve veri güvenliğini tehlikeye sokarak izinsiz olarak taşıdığı/transfer ettiği tespit edilmiştir.

Bu bağlamda kendisinin iş akdinin 27.08.2018 tarihi itibarı ile fesih edilerek, Hukuk Departmanımız tarafından yasal yollara başvurulmasını rica ederiz.

Saygılarımızla,

İşbu tutanak aşağıda imzası olanlar tarafından tutulmuştur."

Serdar Topraktepe
BJK Futbol A Takım Scout Antrenörü

Mehmet Bulduk
BJK Futbol A Takım Scout Antrenörü

Bayram Bilim
BJK Futbol A Takım Scout Antrenörü

Metin Albayrak
BJK Yönetim Kurulu Üyesi

Bu tutanak, Beşiktaş Jimnastik Kulübü kayıtlarında mevcut. Dönemin hukuk departmanı Ögetbil için yargı yoluna başvurmamış.

Anlaşılan "Yapmış bir hata" kabilinden konu kapatılmış. Peki Ögetbil, kendisine iftira atıldığını söyleyip, yargıya başvurmuş mu? Hayır...

Ögetbil için böylesine somut bir durum varken, yeniden Beşiktaş scout ekibinin başına düşünülmesinin nasıl bir açıklaması var acaba? Nedir onu böyle kıymetli kılan? Futbolculardan onun kadar anlayan yok mu? Mesela kimleri keşfetmiş? Hangi oyuncu hakkında "Bu olmaz" demiş ve haklı çıkmış? Olur ya, belki de hakikaten haksızlık yapılmıştır.

Ögetbil masumsa da o vakit onun hakkında tutanak tutan ve görevine son verenlere hesap sorulsun!

İşte o belge!

(İmzalar hukuki nedenlerden dolayı kapatılmıştır.)