Spor yazarlar Fenerbahçe için ne dedi? | "Böyle bir adamı bu devirde nerede bulacaksın?"
Spor yazarları, Fenerbahçe'nin Süper Lig'in 13. haftasında deplasmanda Çaykur Rizespor'u 5-2 mağlup ettiği karşılaşmayı kaleme aldı. İşte detaylar...
Uğur Meleke: "Maçların kaderi 55'inci dakikada değişti!"
Dün akşam saatlerinde Rize’de üç perdeli bir müsabaka izledik hep birlikte. İlk 15 dakikada çok güçlü bir oyun ortaya koyan Rize, iki de golle müthiş başladı maça. Sonra el Fenerbahçe’ye geçti, 15’le 45 arası sekiz farklı Fenerbahçeli 15 şut yolladılar Rize kalesine. Ancak tek devrede altı kurtarış yapan Fofana’ya takıldılar.
46’da başlayan üçüncü perde, galibiyeti misafir Fenerbahçe’ye getiren bölümdü. Fenerbahçe’nin ruhani lideri Asensio yine gerektiği anda devreye girdi, bu sezon ligin kilit adamlarından olacağını kanıtladı bir kez daha. İlk devrede Fenerbahçe’nin en büyük eksiği iki bekinin (Mert ve Levent’in) kısıtlı hücum katkısıydı. Tedesco’nun oraya 55’te yaptığı müdahaleyle kanat akışkanlığı arttı, 10 dakikada maçı kopardı Fenerbahçeliler.
Dün tabelada adı yazmasa da, Jhon Duran’ın da çok iyi oynadığını düşünüyorum ben. (Hürriyet)
Halil Özer: "Vazgeçmeyenler"
Beşiktaş önünde ve sonra Rizespor karşısında 2-0’dan maç çevirmek her babayiğidin harcı değil...
Ama Fenerbahçe bunu başardı. Çünkü Fenerbahçe takımı pes etmeyen bir yapıya sahip. Mücadele gücü en yüksekte sonuna kadar maçı kovalıyor. Futbolda asla vazgeçmeyenler her zaman kazanır. Fenerbahçe de asla vazgeçmiyor.
Şimdi ilk yarıya bakıyorsunuz... Fred, Nene, Duran, Asensio, Levent, Mert Müldür maça hayalet gibi başlıyor.
Fenerbahçe oyun kurmadan, kendine gelmeden, ne olduğunu anlamadan iki gol yiyiyor. Tabii buna kötülerin bu kadar çok olması da etken.
Erken goller gelince oyun sistemi ve oyun disiplini de dağıldı Fenerbahçe’nin. Gelişigüzel panik atakları ile gol aradı. Ancak bunda da kaleci Fofana ya da kötü vuruşlar engel oldu.
Kerem’in çabası sonradan düzelen Asensio’nun toparlanması da fazla işe yaramadı. Duran’ı bir türlü topla buluşturamadılar. Rizespor’un topa sert, kalabalık defansını göbekten aşamadılar. Aslında bu bölgeden de fazla denemediler. Hep kanatları kullanmaya çalıştılar. Sol kanat belki Kerem ile etkili oldu ama ne Mert Müldür ne de Levent gerekli bindirmeleri sağlayamadılar.
Ama şu var. Fenerbahçe’nin geleneksel hastalığı kim bilir belki de DNA’sında bulunan faktörler yine devreye girdi. Kalesine iki top geldi iki gol yedi. Rakip kaleye 15’e yakın şut attı bir tane gol atamadı.
İlk yarıda hakkını veren sadece İsmail ve biraz da Kerem vardı. O kadar. Onun dışında kalan oyuncular kendi standartların üstüne bile çıkamadılar.
Tabii ilk yarıda yaşanan şoklardan sonra Fenerbahçe’nin 2. yarıya farklı çıkacağı belliydi.
Ve ilk dakikadan itibaren kendi oyununu oynamaya başladı.
Tedesco sahaya hiç değişiklik yapmadan çıktı. Sadece takım içinde oynamalar yaptı. Ancak beklediği gol öyle bir anda geldi ki maçın bütün seyrini değiştirdi. İlk yarının yıldızı kaleci Fofana topu elinden kaçırınca Asensio fırsatçı bir golcü gibi fileleri havalandırdı.
Bu golden sonra ise Fenerbahçe rahatladı ve kendi oyununu oynamaya başladı. Bu sefer paniği Rizespor yaptı. Ancak özgüvenini yeniden kazanan Fenerbahçe’nin önünde durmak çok zor oluyor.
Asensio’nun yıldızlaştığı dakikalarda goller arka arkaya geldi. Özellikle Asensio’nun attığı 3. gol fizik kurallarını alt üst eden bir goldü. Bu adam son haftalarda gösterdi ki Fenerbahçe için bir nimet. Aynı Alex gibi maç alıyor, takımını sürüklüyor ve skor yapıyor, liderlik üstleniyor. Böyle bir adamı bu devirde nerede bulacaksın?
Tabii bir de Nene’yi 2. yarıda unutmamak lazım.
Sonuç olarak Fenerbahçe çok zor maçı çevirmeyi başardı. Ancak ilk yarının ilk 20 dakikasında yaptıkları hatalar muhtemelen hem futbolcular hem de Tedesco için ders olacaktır. (Milliyet)
Serkan Akcan: "Viraj kabiliyeti"
Fenerbahçeli futbolcular, Galatasaray derbisinde yaşanacak stresin katbekat fazlasını Rize deplasmanında bünyede taşıyor gibiydi. Beşiktaş derbisindeki başlangıç senaryosunun bir benzeri yaşandı Rize’de. Fenerbahçe’yi henüz oyunun kurulum aşamasında bire bir eşleşmelerle hataya zorlayan Rizespor bu baskının meyvesini çok erken topladı. Üstelik Fenerbahçe’nin en güvendiği oyun kurucularına rağmen bunu yaptılar. Kaleci Ederson ile Fred arasındaki pas bağlantısına oynayan Rizespor bu hızlı geçiş golünün ardından bir de frikik golü bulunca tabela bir anda 2-0’a geldi.
Jhon Duran’ın çabaları, Asensio’nun klası belki golü getirmedi ama Fenerbahçe fena oynamadığı bir ilk yarıda Tedesco’ya önemli mesajlar iletti. Asensio, Tedesco’nun en büyük şanslarından biri. İşler kötü gittiğinde İspanyol yıldız şapkasından tavşanı bir şekilde çıkarıyor. Rize deplasmanında harika bir ikinci yarı çıkarmakla kalmadı tüm takımı ayağa kaldırdı.
Bu sezon farklı
Asensio’nun ilk golünün ardından Tedesco’nun Mert Müldür ile Fred’i çıkarıp Talisca ile Brown’u alması maçın momentumunu Fenerbahçe’ye getiren bir başka detaydı. Sarı-Lacivertliler geçtiğimiz yıllarda en kritik virajlara gelindiğinde yoldan çıkmış yarışta geri düşmüştü. Ama bu sezon her türlü türbülansa rağmen Tedesco ve futbolcuları camiayı bir arada tutacak direnci gösteriyorlar. Fenerbahçe, haftaya Kadıköy’de Galatasaray derbisine çıkacak. Kazanırsa lig liderliğini rakibinden alacak. Bu psikolojik üstünlüğün Fenerbahçe’ye geçmesi anlamı taşıyor. Tedesco için de gerçek bir test maçı izleyeceğiz. (Fanatik)
Gürcan Bilgiç: "Bu büyük takım refleksidir!"
15 dakikada "iki'de iki" yapınca Rizespor, eski "kâbuslarıyla" yeniden buluştu Fenerbahçe. Kritik maçların şok kayıpları envarterde vardı çünkü. Derbi öncesinde, Kadıköy'de "liderlik" hazırlıkları yapılırken, Tedesco'nun seçimleri de tartışılır haldeydi, başta Levent ile Mert Müldür olmak üzere futbolcuların performanslarıda. Duran'ı sırtı dönük santrfor modunda, çok verimli olarak kullanmaya başladılar. Nene artık sağ çizgi oyuncusu değil, merkezde tamamlayıcı ikinci santrfor rolündeydi. Semedo'nun yokluğundan mı bilemeyiz, sağ kanat aksiyonlarından vazgeçmiş halde oynadılar neredeyse tüm maçı. Fenerbahçe'nin takım olarak skora itiraz etmesi, Duran'ın kaçırdığı müthiş pozisyonla başladı. 24. dakikaydı ve "yenebiliriz" duygusuna yeniden kavuştular. Skriniar, duvarı ören Rizespor direnişine sürpriz ataklar yaparken "bir fazla hücumcu" haline dönüştürdü kendini. Böylesine riskli oyunda Fenerbahçe orta sahasını toparlayan İsmail Yüksek oldu. Fred oyun kurgusunda "etkisiz eleman" olsa da, biri gole giden iki şutun da sahibiydi. Tedesco, risk taşıyan hamleler için Talisca ve Brown'u kenara gönderdiğinde fark bire indi. Sonrasında Nene, Talisca'ya golü hediye etti. Ardından Laci'nin ikinci sarısı. 10 kişi kaldı Rizespor. İki dakika sonra Asensio'nun şutu yerden sekerek gitti ağlara.
"Kâbus" derken, karşımıza çıkan "uyanış" oldu. Bu "büyük takım" refleksidir. Asensio, Skriniar gibi "büyük oyuncuların" takıma getirdiği eski karakterdir. (Sabah)
Ömer Üründül: "Dönüşün hikayesi"
Dünkü maçın en ilginç noktası şuydu; ilk 15 dakikada iki şipşak gollerle Rizespor öne geçti. İkinci devre başlarında da kısa bölüm içinde şipşak 3 gol F.Bahçe'den geldi. F.Bahçe'nin dünkü maça başlangıcı son derece düşük motivasyonluydu. Sanki rakip çantada keklikti. Son derece ağır bir oyun, iki farklı skor dezavantajına düşüş, ardından devre sonuna kadar baskı, şutlar var ama tek net gol pozisyonu o da Duran'ın. Üretkenlik yoktu! İkinci yarıda üst üste 3 gol geldi. Bu aslında geri dönüşün hikâyesiydi. Ama 3 golde de hazırlanmış bir organizasyon yoktu. Sonra bu moralle rakip de zaten 10 kişi kalmıştı. F.Bahçe 5 gole ulaşarak ilk yarıdaki kötü senaryodan hayata dönmüş oldu. Şimdi gelelim Tedesco'nun hatalarına… Çok olumsuz bir ilk yarıdan sonra ikinci devreye hiç oyuncu değişikliği yapmadan başlamak mantık işi değil. Hiçbir şey yapmayan Duran bu kadar dakika nasıl sahada kaldı? Her şeyden önce arkadaşları ile hiç uyumu yok. Bir tane de %100'lük golü kaçırdı. Son değişiklikte rakip eksik ve 2 fark varken takımın temel direği sarı kartlı İsmail'i koruma altına almalıydı. Asensio iki gol attı ama milli arada fizik açıdan eksiğini kapatmamış. Bir gerçek daha var. Birçok kişi de performansından dolayı En Nesyri'yi eleştiriyor, tabii ki hakları var; ama şu anda F.Bahçe'nin santrforu öncelikle En Nesyri'dir. (Sabah)