Böyle yorumladılar: Galatasaray karakter koydu, Beşiktaş'ın seri yanlışları
Spor yazarları Atilla Gökçe, Uğur Meleke, Şansal Büyüka, Cem Dizdar, Ömer Üründül, Güntekin Onay, Serdar Ali Çelikler, Ali Ece, Galatasaray-Beşiktaş derbisini değerlendirdi.
Attila Gökçe: Garip bir derbi izledik
Attila Gökçe (Milliyet): Garip bir derbi izledik. Galatasaray, dün Beşiktaş gibi ezeli rakibi karşısında hem istediği oyunu oynadı hem de beklediği golleri attı. Haftalardan beri özel yaşamındaki sıkıntılar nedeniyle performansı da tartışılan İcardi ise günün golcüsü oldu. Beşiktaş’ı izlerken garip durumlara tanık olduk. Şenol Güneş’in gelir gelmez ayağının tozuyla 5 gollü Ümraniye galibiyetinden umutlananlar, Hoca’nın pozitif enerjisiyle bu maçta da çok fazla beklenti içine girdiler. Ne var ki Beşiktaş sanki hocası ile hiç çalışmamış gibi hem bireysel, hem de takımca kötü bir oyun sergiledi.
Uğur Meleke: Oyun farkıyla Galatasaray
Uğur Meleke (Hürriyet): Ligin ilk 12 haftasında Galatasaray %58’le topla oynamış, maç başına 19 şut atmış, rakip ceza alanında ortalama 32,5 kez topla buluşmuş ve tüm bu kategorilerde Beşiktaş’a ciddi bir farkla üstünlük kurmuştu. Ancak siyah beyazlıların Galatasaray’dan üstün olduğu bir kategori vardı ki, kalan tüm istatistikleri anlamsızlaştırıyordu: Gol... Galatasaray’ın sorunu netti: Verimlilik. Ama bu kez o 11 maçtan farklı bir faktör vardı sahada. O faktörün adı da formda bir Icardi idi. İki harika gol attı. Bir kez de direğe takıldı. Beşiktaş’sa Güneş’in görevdeki ilk maçına nazaran daha resesifti. Daha çekinik bir görüntü sergiledi, daha fazla uzun top tercih etti ve ön tarafta daha az kalabalıklaştı. Ismael dönemindeki N’Koudou çalımlarına mahkum oyuna döndüler çoğunlukla. Galatasaray oyun farkıyla haklı bir galibiyetle ayrıldı dün Ali Sami Yen’den.
Cem Dizdar: Demek ki konu hoca değilmiş
Cem Dizdar (Fanatik): İkinci devre Galatasaray golüne kadar “denge”de giderken pozisyon değil, “an” maçına dönmüş karşılaşmada Mauro Icardi takımdaşı Oliveira’nın kafasına bıraktığı topla tabelayı değiştirdi. Merakım şuydu; “bembeyaz (belki de sapsarı) saçlı” biri ceza sahası içinde nasıl üç, dört kez unutulur? Nihayetinde Beşiktaş Şenol Güneş yönetiminde de kaybetti! Demek ki, konu bu değilmiş! Galatasaray denge/kontrol oyununda fırsat yaratıp yarattığını değerlendirerek maçı kazanmayı bildi. Hatta gol sayısından daha fazla fırsat yaratarak...
Şansal Büyüka: Kalite her zaman kazanır
Şansal Büyüka (Milliyet): Galatasaray’da maç boyu kötü oynayan yoktu… Beşiktaş’ta kaleci Mert ile Gedson Fernandes dışında iyi oynayan yoktu… Mertens ile İcardi, Galatasaray’a gelmişlerdi ama henüz kalitelerini, kariyerlerini getirmemişlerdi… Mertens ile İcardi, Beşiktaş maçıyla birlikte kalitelerini, kariyerlerini Galatasaray’a ve Türkiye‘ye getirdiler… Bakmayın ara sıra kriterlerin şaşırdığına... Genellikle kalite her zaman kazanır...
Ömer Üründül: Şenol Güneş’in seri yanlışları
Ömer Üründül (Sabah): Galatasaray ilk yarıda organize olamasa da oyunu karşı alana yıkarak baskılı bir futbol sergiledi. İkinci yarı ilk devreye göre biraz değişik başladı. Beşiktaş dengeyi kurmuştu, Galatasaray'da da bir bocalama devri başlamıştı. İşte bu arada bana göre Şenol Güneş'in hemen yapması gereken Redmond- Cenk değişikliği idi. Ama bunu yapmadı ve Galatasaray tekrar öne geçti. Güneş'in bundan sonraki hamleleri de çok yanlıştı. N'Koudou'yu çıkararak Sacha Boey'i rahatlattı, maç eksiği olan yorgun Cenk'in sol kanada geçmesi, yine formda olmayan Muleka'nın oyuna girmesi bütün saha içi dengelerini Galatasaray lehine çevirdi. Sonuçta Galatasaray çok önemli bir galibiyet alırken, Beşiktaş puan cetvelinde ciddi irtifa kaybetti.
Güntekin Onay: Karakter koyan taraf Galatasaray oldu
Güntekin Onay (Hürriyet): Derbide galibiyeti daha çok isteyen ve sahaya daha fazla karakter koyan taraf G.Saray idi. N’Koudou bu seviyenin, bu maçların oyuncusu değil. Fakat Beşiktaş’ın son yıllardaki tüm teknik adamları N’Koudou’ya bel bağlamaya devam ediyor. Beşiktaş’ta ise kaleci Mert, Cenk Tosun ve Gedson Fernandes dışında ayakta kalan isim yoktu. Şenol Güneş maç sonunda N’Koudou ve Umut Meraş’ı 11’de oynattığı için pişmandır. Açık konuşmak gerekirse dün Galatasaray maçı hak etti, Beşiktaş için ise bu futbolla son bölümde gelen baskıyla alınabilecek bir beraberlik iyi sonuç olurdu.
Serdar Ali Çelikler: Buruk'un zekice planı
Serdar Ali Çelikler (Habertürk): Eskiden beri söylenir "orta sahayı alan maçı alır" denir. Josef-Gedson ve Salih 3'lüsü ile Torreira - Oliviera ikilisi zayıf kalır değil mi? Baştan görünüş buydu. Ama ya orta sahada, merkezde topla uğraşmaz topu hızlıca ve uzun toplarla hızlı kanat oyuncularınıza atarsanız ne olur? İşte o zaman orta 3'lü fazla bile olur. Barış Alper, Rossier'i; Rashica, Umut ve sonra orada oynayan Tayfur'u per perişan ettiler. Okan Buruk'un bu zekice planını Şenol Güneş uyanıp çözemedi. Özetle Okan Buruk, "Yemişim orta merkezle uğraşmayı, direkt oyunla rakip kaleye akalım" dedi ve ters toplarla beklerin arkasına hızlı adamlarını kaçırdı. Beşiktaş ne set oyununda ne de karşılık oyununda ne de kontrada hiç bir şey yapamadı. Bu maçta her kenar oyuncusu Okan Hoca'nın taktiğini iyi uygulayarak alkışları hak ettiler. 1 ve 9 kalitesi en yüksek takım Galatasaray. Bu iki oyuncuyu verimli kullandığı sürece Galatasaray zirve yarışında olur.
Levent Tüzemen: Galibiyet Okan Buruk'un stresini alacak
Levent Tüzemen (Sabah): Galatasaray; taraftarıyla, hocasıyla ve futbolcularıyla derbiyi kazanmak için kafaca çok iyi hazırlanmış. Oyunun ilk dakikasından itibaren kontrolü ele geçirdiler, Beşiktaş'ın kanatlarına özellikle N'Koudou'ya hızlı atak yapacak geniş alanlar bırakmadılar. Galatasaray'ın ikinci yarıdaki müthiş oyunu karşısında Beşiktaş, gerçekten çaresiz kaldı. Okan hoca oyunun gidişatına göre doğru zamanda, doğru hamleler yaptı. Bu galibiyet, Buruk'un stresini alacaktır ve baskıları da geri çekecektir.
Ali Ece: Beşiktaş Ismael dönemindeki gibi oynadı
Ali Ece (Fanatik): Beşiktaş, derbide uzun süre sanki teknik direktörü halen Valerien Ismael’miş oynadı: Zorlama uzun toplar, Weghorst’u hemen dibinde Nelsson gibi hava toplarında çok kuvvetli bir stoper oynamasına rağmen Sivassporlu Mehmet Yıldız’mış gibi kullanma daha doğrusu kullanamama sahneleri... Galatasaray’ın kadro kalitesi zaten tartışılmaz, Okan Buruk hoca bu kez elindeki kozları doğru süreler ve mevkilerde kullandı. Şenol hocanın asıl etkisini Dünya Kupası arasından sonra ölçebiliriz.