Bu limitler, kulüpleri daha da batırır!
Tuğrul Akşar, TFF Harcama Limiti'ne dair neler söyledi?
Rekabetçi denge, dengesiz rekabete dönüşüyor!
Akşar'ın T24'teki kapsamlı yazsının çarpıcı sonuç bölümü şöyle:
"TFF'nin THL uygulaması, her ne kadar kulüplerin harcama bütçelerini kontrol ve denetim altına alarak, kulüplerin mali yapılarının güçlendirilmesini amaçlasa da, mevcut uygulama kulüplerin finansal yeterliğini sağlamaktan ve finansal dengeyi kurmaktan uzaktır. Aksine, harcamayı cesaretlendiren, günü kurtarmaya yarayan palyatif bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor.
Bu uygulama, rekabetçi dengenin orta ve uzun vadede daha da bozulması ve haksız-dengesiz rekabetin artması anlamına geliyor. Rekabetçi denge, dengesiz rekabete dönüşüyor! Bu uygulamayla, rekabet TFF aracılığıyla yeniden şekillendiriliyor.
THL uygulaması ile öncelikle harcamaların kontrol altına alınması bir kriz yönetim aracı olabilir ama Türk futbolunun bugün içinde bulunduğu finansal krizden onu kurtarabilecek bir özelliğe sahip değil. Önemli olan, kulüp futbolumuzun içinde bulunduğu yönetsel-ekonomik-mali ve sportif sorunlarının temelden çözülmesine olanak sağlayacak yapısal dönüşümleri sağlamaktır.
Daha çok harcatıyor!
THL uygulaması ile öncelikle harcamaların kontrol altına alınması bir kriz yönetim aracı olabilir ama Türk futbolunun bugün içinde bulunduğu finansal krizden onu kurtarabilecek bir özelliğe sahip değil. Önemli olan, kulüp futbolumuzun içinde bulunduğu yönetsel-ekonomik-mali ve sportif sorunlarının temelden çözülmesine olanak sağlayacak yapısal dönüşümleri sağlamaktır.
Bu uygulama kendi içinde tutarlı ve doğru gibi görülmekle birlikte, özkaynak açığı bulunan, sürekli zarar eden, varlıklarının üzerinde borca sahip kulüplerin mali disiplin altına alınmalarına çok da yarayacak bir uygulama olmayacakmış gibi duruyor. Çünkü, kulüplerin zaten finansal sorunları var ve bu darboğazdan ne yazık ki kurtulamıyorlar. Böylesi bir temel olumsuzluk söz konusuyken, bu kulüplerin daha fazla harcama limiti almaları, onları daha da fazla harcama yapmaya teşvik edecek. Bu anlamda, ben bu harcama limitlerini, harcama cesaretini artıran cömertlikte değerlendiriyorum.Oysa, bizim bu dönemde ve ortamda cesaretli olmaktan çok, mali konularda temkinli ve tedbirli olmamız gerekiyor. Kaldı ki, bugüne kadar kulüplerimizin mali konularda çok cesur bir karakter sergilemeleri, onları borç batağına sürükledi.
Parayı nasıl kazanacaklar?
Burada esas sorun bu limitlerin, bu kulüplere tanımlanmasından daha çok, bu harcamayı yapabilecek kaynak ve bütçeyi nereden ve nasıl bulduklarına odaklanmalı ve bunun hesabı kulüplere sorulmalıdır. Yoksa, “ben kulüplere harcama limitlerini belirledim. Bundan sonra artık sadece kontrol edeceğim” demekle bu iş çözümlenmez ve amacına ulaşmaz. Bu harcama limitleri, düşünce olarak, eğer krize karşı bir mücadele aracı olarak görülüyor ve böyle değerlendiriliyorsa, eleştiriye konularda yapılacak düzeltmelerle bir ölçüde uygulanabilir görülebilir. Ancak, amaç bu uygulamanın mutlaka ileride FFP ile entegre edilmesi gerekir. (Zaten Finansal Fair Play kriterleri de buna kulüpleri zorluyor) Bununla birlikte, modelin içerdiği bazı dengesizlikler giderilmez ise, uygulama felsefesi ve mevcut finansal durum, uygulamanın misyonunu ve vizyonunu farklı yöne çevirebilir ve kulüpler daha da borçlanabilirler. Bu konuya çok dikkat etmek gerekiyor.