"Bu oylama yönetimin hatası ve beceriksizliğidir"
AA muhabirine açıklamada bulunan Süren, bir spor kulübü olan Galatasaray'ın siyasetin içine çekilmemesi gerektiğini dile getirdi.
Siyasetin yapılacağı platformların belli olduğunu aktaran Süren, "Ben oylamada yoktum ve bu konunun gündemde olduğunu da bilmiyordum. Duygusal bir karar olarak gözüküyor. Bu konu hakkında derin bir yorum yapmam doğru olmaz. Bu oylama yönetimin hatası ve beceriksizliğidir." diye konuştu.
Belgin: "Yazıklar olsun"
Spor yazarı Kemal Belgin, Arif Erdem ve Hakan Şükür ile ilgili alınan kararın Galatasaray Genel Kurulu'na yakışmadığını söyledi.
Kararın tamamen Cumhurbaşkanı'na karşı yapılmış bir eylem olduğunu savunan Belgin, "Galatasaraylı, Beşiktaşlı ve Fenerbahçelilerin yatıp kalkıp Recep Tayyip Erdoğan'a dua etmeleri gerekir. Galatasaray Başkanı Dursun Özbek dün açıklama yaptı. Türk Telekom Arena'nın üst kullanım hakkının alındığını ve stadın yanına salon yapıldığını söyledi. Bu, nankörlüktür." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın protesto edilmesinin akıl alır gibi olmadığını dile getiren Belgin, şöyle devam etti:
"Türkiye'de Recep Tayyip Erdoğan gündeme gelmeden önce sizin haliniz niceydi. Hakikaten çok nankörler. Bu yaptıkları resmen, 'FETÖ'cü bunlar ama onlar sana karşı, o yüzden biz de bunların ihracını istemiyoruz.' demek. Başkaları yarın bir yerlere geldiklerinde hepsinin halini göreceğim. Ben hiç böyle fenomen bir adam görmedim. Bugüne kadar herkes şapkasını alıp kaçmıştır. İstediklerini yaptıramıyorlar, asıl dertleri bu. Yazıklar olsun."
Tüzemen: "Skandal bir karar"
Galatasaray Kulübünün kongre üyelerinden gazeteci Levent Tüzemen, genel kurulun Arif Erdem ve Hakan Şükür'le ilgili kararını "skandal" olarak niteledi.
Kararın son derece yanlış olduğunu ve bu iki eski futbolcunun Türkiye'den kaçarak gittiğini vurgulayan Tüzemen, şöyle konuştu:
"Türkiye'de darbe girişiminde bulunmuş, insanları öldürmüş, devleti yıkmaya yönelik hareketlere destek vermiş bu iki kişinin, Galatasaray'da o gün organize olan bazı kongre üyeleri tarafından kulüpten atılmalarını engellemenin yanlış bir karar olduğuna inanıyorum. Bu iki oyuncunun Türkiye'de kalmaları ve kendilerini aklayacak ifadelerde bulunmaları gerekirdi. Bunu Uğur Tütüneker yaptı ama Hakan'ın ve Arif'in bu şekilde davranmaları bu suça ortak olduklarının bir göstergesidir. Galatasaray gibi, spora ve sporcuya önem veren bir camianın bu oyuncuları kulüpten atmamaya çalışması skandal bir karar."
Hakan Şükür ve Arif Erdem'in yüz kızartıcı bir suç işlediğini ve bu suçun karşılığında "pişmanız" gibi bir ifade kullanmadıklarını aktaran Tüzemen, şu ifadeleri kullandı:
"Galatasaray yönetiminden aldığım bilgiye göre Hakan ve Arif tekrardan disiplin kuruluna verilecek ve yaptıkları yüz kızartıcı hareketten dolayı Galatasaray'dan atılacak. Bunun konuşmasını Galatasaray yönetimiyle bizzat yaptım, atılacaklar. Galatasaray kongre üyeleri 300 kişiden oluşmuyor. Yaptığım araştırmada da çoğunluğun kararı bu oyuncuların kulüpten atılmaları yönünde. Bu organize edilen grubun görüntüleri kayıtlarda vardır. Bu insanlar bence gözden geçirilmeli ve bu insanların kimlikleri deşifre edilip bu kararı neden verdikleri sorgulanmalıdır."
Domaç: "Bu skandalı değiştirecek çalışma yapılmalıdır"
Spor yazarı Haldun Domaç da Galatasaray Genel Kurulu'nda skandal bir karara imza atıldığını ve bu kararda el kaldıranların, halkına silah sıkan zihniyeti sahiplenenlere destek verdiğini savundu.
Salonda sonuna kadar bekleyerek ihraç kararına karşı çıkanların, Galatasaray Genel Kurulu'nun tümünün iradesini temsil etmediğini bildiren Domaç, şunları kaydetti:
"Ne yazık ki bu kişiler, vatanını terk edip gidenlere, hakkında tutuklama kararı olanlara sahip çıkmıştır. İzmir Marşı'nı söylerken büyük önder Atatürk'ün "Ben sporcunun zeki, çevik aynı zamanda ahlaklısını severim." söylemindeki ahlak kavramının içeriğini unutmuştur. Galatasaray Genel Kurulu bir an önce bu skandal kararı değiştirecek çalışmayı yaparak doğruyu bulmalıdır."
Demir: "Bu kararlarından utanıyorum"
Spor yazarı Turgay Demir ise şu ifadeleri kullandı:
"Galatasaray dün itibarıyla milyonlarca taraftarından koparılmıştır. Bir grup sözde kongre üyesi, milyonlarca Galatasaraylının yüreğini kanatmış, Galatasaray'a ihanet etmişlerdir. Hakan Şükür ve Arif Erdem, 15 Temmuz'daki hain darbe girişiminden sonra devletin, milletin yanında yer almamışlar ve FETÖ'nün yanında saf tutmuşlardır. Uğur Tütüneker benzer suçlamalar karşısında mertçe geldi, kendini aklama yolunu seçti, hainlerle bir olmayı seçmedi. O nedenle bugün Arif ve Hakan'ı Galatasaray Genel Kurulu'nda aklamaya çalışanlar bu millete ihanet edenlere dolaylı da olsa destek vermişlerdir. Bu kararlarından utanıyorum, milyonlarca Galatasaraylının da utandığına inanıyorum."