"Büyük takım hocası böyle konuşmaz"
AJANSSPOR – Spor dünyasından öne çıkan gelişmeler, Türkiye’nin spor ekranı S Sport’tamasaya yatırıldı. Selçuk Aytekin’in moderatörlüğünü yaptığı Sabah Sporu Extra programında Radyospor Genel Yayın Yönetmeni Barış Ertül, analiz, görüş ve tespitlerini paylaştı. Barış Ertül’ün S Sport’ta yaptığı değerlendirmeler şu şekilde:
"Rövanş maçına en güzel başlığı Fotomaç atmış"
"Rövanş maçına en güzel başlığı Fotomaç atmış. Fener gibi oyna 3’te olur 5’te…Soldado büyük ihtimalle kulübe olacak. Düşük bir ihtimal kulübede bile olamayacak. Robin van Persie hazır değil, tam olarak fit değil. Keşke Soldado oynasaydı. Vardar maçında yeterdi bu haliyle. Trabzonspor maçına girerken Soldado heyecan yarattı. Oyunun son döneminde Aatıf ve Soldado vardı. Üçgenler, ikiye bir oyunlar, son 25 dakikada taraftarda havaya girdi. Penaltı golü göstere göstere geldi. O pozisyon olmasa başkası olurdu.
"Soldado Fenerbahçe’nin ihtiyacı olan bir oyuncu. Vardar buraya “Çanakkale geçilmez” oynamaya geliyor. 4-4-1-1 gibi bir formasyon ile oynayacaklar. Birbirlerine yakın oynayacaklar. Fenerbahçe ise yüklenecek. Atak sonlanmadığı sürece, o topu ne kadar çabuk alırsan önemli."
Aykut Kocaman'ın açıklamaları hakkında
"Burada Aykut Kocaman büyük takım teknik direktörü gibi konuşmuyor. Şuan ligde Gomis en iyi golcü. Daha sonra Burak Yılmaz geliyor. Bu iki oyuncudan birini Fenerbahçe kadrosuna koy, etkileri azalır. Fakat haklı olduğu nokta var. Topun o noktaya, son pas yada şut tercihine gelebilmesi için atak yapmak gerekecek. Topun ayağında olması ve rakip yarı sahaya yerleşmiş olman gerekir. Tabii hızlı hücum ile 3-4 saniyede de kaleye gidebilirsin ayrı konu ama büyük takım rakip yarı sahada yerleşip, kaybettiği topu hemen kapıp tekrar yüklenmesi gerek. Mehmet ve Josef bunu yapıyor evet ama topu kaptıktan sonra hazır sen orada iken alırsan ve kullanırsan işte bu geçiş oyunu oluyor zaten."
Bu sözleri Mourinho, Ancelotti, Guardiola söyler mi?
"Kapılan topları üçüncü bölgeye 10-15 sn. içinde geliyorsa haliyle Valbuena, Robin van Persie, Giuliano, Dirar gibi isimler vs. hareket edecek zaman bulamıyor. Topu kapıp pas yapmaya başlayınca bir anlamı kalmıyor. Büyük takım hocası bu kadar korkak olamaz. 'Bitirdiğim 11 önemli' sözünü bir gün Ancelotti, Mourinho yada Guardiola’dan duydun mu? Ben ilk defa duyuyorum. Büyük takım her zaman en iyi 11’i ile başlar. Mutlaka yedek planları vardır. En ofansif 11’i burada kullanmam, önce rölantide başlarım, sonra yedire yedire kadroyu kullanırım olmaz. Tudor şuan en çok eleştirilen isim Gomis, Belhanda, Ndiaye hatta hazır olsa Feghouli’yi de berabere oynatır. Antreman metodolojisine, kompakt takım karakterine, takım analizini destekliyorum ama iş büyük takım hocası olmaya geldiğinde o şekilde konuşmuyor."
"Korkak ifadesini kullanırım"
"Mehmet Topal-Ozan’ın yerine Toni Kross-Modrid koyunca aynı sistem değil mi? ama aynı oyun oynanmıyor. Bu oyuncuların 6-8 numara özellikleri ile ilgili. Mehmet-Ozan’ın özellikleri bu oyuncularla aynı değil. Farklı tanımlamalar var ama merkez orta saha oyuncularına farklı görevler biçildi. Bu oyuncuların karakterlerinden ortaya çıktı. 4-3-2-1 gibi çıkan takım, 4-3-3 gibi takıma baskı kurabiliyor. Aslında formasyonlar çok önemli değil. Bu formansyonlar üç aşağı, beş yukarı aynı. Takımın karakteri önemli. Josef’in yerine Ozan’ı tercih edersen top bende kalsın topu kazanmam, topu dikine oynamamdan önemli demek. Sonra Ozan’ı çıkartırım Alper’i oraya kaydırırım diyorsan o zaman korkak ifadresini kullanırım."
"Ezici üstünlük ile Alper tercih edildi"
"Josef'in yerine hangi oyuncu oynasın anketi yaptık, %71 ezici bir üstünlük ile taraftar Alper’i seçti. Bu yaklaşık 1.5 saatlik anketti ve 2000 üzerinde oy kullanılmış. İyi bir örneklem. Hangi seçimde çıkmış %71 oy. Her 10 kişinin 7 tanesi Alper oynasın diyor. Büyük bir oran var. Neden Alper tercih ediliyor? Burada biz anketi, Mehmet Topal – Josef mi yoksa Mehmet Topal - Alper mi diye sorsakta çoğunluk yine Mehmet Topal-Alper diyecekti. Yani bu oran 58 yada 60 olurdu. Tamamen Ozan konusu da değil bu. Konu Fenerbahçe’nin 6-8 numaralarının durumu. Mehmet Topal ne kadar Kross’a ve 8 numara oyuncusu ne kadar Modric’e benziyor orası önemli. Marj ne kadar azalırsa sen o kadar büyük olursun."
"Taraftarın yavaş oynayan, yana yada geriye oynayan oyuncuya sabrı kalmadı "
"Alper’in defansif karakterini geliştirip Mehmet Topal’ın yapamadığı driplingleri yaparak ilerlemesi, Josef’in yerine Mehmet Ekici’nin savunma yönünü güçlendirip ayrıca kreatif özelliklerini kullanması lazım. Eğer bunu yapamazlarsa mesela Mehmet Ekici, 10 numara pozisyonunda Giuliano’yu kesebilecek mi? Giuliano’yu tehdit edemezse defansif yönünü güçlendirip diğer bölgeye gitmesi lazım. Ne devesin ne kuşsun. Fenerbahçe’ye devekuşu lazım değil. Bende birçok kişi gibi Mehmet Topal-Alper hatta önlerinde Aatıf’ı kulllanırdım. Valbuena’nın boşluklarından faydalanıp, adam eksiltme özelliği ile kullanılması gerektiğini düşünüyorum. Ben bu taraftarın önüne Mehmet Topal-Josef yaparım o yoksa Mehmet Topal-Ozan yaparım dersen kendine yaparsın. Taraftar bunu artık anladı. Ozan’ı ıslıklamaya başladı. Taraftarın sabrı kalmadı. Yavaş oynayan, yana yada geriye oynayan oyuncuya sabrı kalmadı ve isyan etme noktasına geldi. Trabzonspor maçında Ozan ısınmaya bile gidemedi."
"Galatasaray'ın oyunu Fenerbahçe'yi etkiledi"
"Aykut Kocaman sanki Fenerbahçe taraftarı yanlış yapıyormuş gibi de oradan dönmüş gibi konuşuyor. Ben öyle görmüyorum resmi. Takım, taraftarın istediği ruhu gösterince arkasından itmeye başlıyor. Bu durum birazda Galatasaray’dan ileri geliyor. Son iki lig maçında oynadığı agresif oyun, hırslı oyun ve aynı zamanda hızlı oyun ile etkili olarak yapmaya başladılar. Taraftar dedi ki, biz neden bunu yapamıyoruz. Galatasaray henüz yeni kurulmuş bir takım ve teknik adamı eleştiriliyor. Bizim takımımız daha oturmuş bir takım, teknik adam olarak biz daha iyiyiz bunu neden yapamıyoruz? diye düşünüyor. Fenerbahçe’nin yönetimi ve teknik ekibi bunu görmesi lazım."
"Fenerbahçe, sahasında oynadığı Trabzonspor maçında 2-1 geriye düştüğü zaman gitti 2-2’yi yakaladı hatta 3-2 bile yapabilirdi. Fakat bunu o kadar kısıtlı bir zamanda oynadı ki, maç sonunda Aykut Kocaman “az uzatma oldu” veya “su molası” gibi ifadeler kullandı. Koz cebinde olduğu sürece koz değildir. Koz kullanılınca koz olur."
"Fenerbahçe çok gol atacağım diye sahaya çıkmalı"
"Aykut Kocaman basın toplantısında 'birinci adım gol yememek' demiş. Bir yersek dört tane atmamız lazım, dört atmakta modern futbolda kolay bi iş değil. O yüzden önce sıfır’a karşı bitsinde iki atıp uzatabilir miyiz yada üç atıp eleyebilir miyiz? Bakacağız. Büyük takım hocası böyle bir laf edemez. Bu çok vahim bir tablodur."
"Sen ne zaman gol yemezsin Vardar takımından. Vardar’ın gol atacak mecali kalmazsa, topu uzun vurup uzaklaştıralım diye düşünürken, nadir geldiği kontratakları da etkisizleşir. Sen savunma güvenliği ile oynarsan Vardar ister istemez gelir. Fenerbahçe üstün oynadığı kadar, rakibi hırpaladığı kadar gol yemez. Fenerbahçe saha ve seyirci avantajı ile Vardar’dan gol yememeği düşünmez. Kazara olur da iyi atakla gelir ve gol yerse bile ben sana dört tane atacağım hissini verirsin. Fenerbahçe çok gol atacağım diye sahaya çıkmalı."
Beşiktaş'ın muhtemel rakipleri hakkında
"En iyi senaryo ilk torbadan S.Moskova veya Shakthar çıkması tabii bu sayısal loto gibi bir şey olur. İkinci torbadan ise Sevilla ve Porto’yu çekelim. İkinci torbanın en zayıf takımları da bunlar. Dördüncü torbada S.Lizbon, Feyenoord, Celtic gibi takımların olduğu yerde Marbior yada Karabağ çekmek önemli. Şimdi bir ve ikinci torbadan göreceli olarak iki takım bulabiliyoruz. Özellikle de Karabağ iyi olabilir. Öncelikle averaj takımı olmamaya çalışacaklar. Tarihinde ilk kez gruplara kaldılar.
"Dördüncü torbadan hangi takım ’ben ezilmeyeyim’ zihniyeti ile geliyorsa, bizim o takımın grubunda yer almamız lazım. Celtic çektiğin zaman deplasmanda özellikle kimse için 3 puan cepte değil. Keza burada S.Lizbon yada Feyenoord için de aynı şey geçerli. Beşiktaş’ın kalitesinde, bu seneki takviyeler ile birlikte artık bizim 3.sıra ile yetinmememiz lazım. Biz hep ilk iki olursa çok iyi, üçüncü olup Avrupa Ligi’ne kalma noktasında baktık. Bugün artık onu bir adım öteye taşıyabiliriz. Beşiktaş’ın o potansiyeli var. Beşiktaş çok şanssız bir kura çekmezse, ilk iki hayalini geçmişe göre daha fazla kurabilir."
"Arda Turan hakkında yorumlarımız çok isabetliymiş"
"Arda Turan’ın 'bende taraftarım, böyle açıklamalar yaparım' sözleri, Türkçe’yi kullanış şekli, özensiz yazısı hepsi bir tarafa ama bizim yaptığımız yorumlar çok isabetliymiş. Tudor zeki bir adam ama benim düşündüğümden de zeki bir isimmiş. Arda Turan’ın takımın ahengini bozacağı yönünde düşünceleri nedeniyle. Bana göre A. Madrid performansı ile hakederek Barcelona’ya giden Arda Turan, nasıl ikinci 11’de bile oynayamaz hale geldi. Hatırlarsanız Messi-Suarez-Neymar’a alternatif Messi-Suareaz-Arda üçlüsü yapılıyordu, hakkederek buralara gelen Arda, nasıl bu noktaya geldi?
"Devamlılığını, teknik anlamda gelişimini bırakıp, 'biz Simeone ile bile bunları tartışıyoruz' sözleri ile Fatih Terim’e göndermelerde bulunma noktasına gelmesi, yürüyüşünün değişmesi ve o algıyı yaratması ile hatta sosyal medya kullanımı, sosyal hayatında yaptıkları ile Barcelona kariyeri bitti. Arda çok yetenkli bir oyuncu kendine kulüp bulabilir. Fakat Galatasaray’ın ahengine ve uyumuna bakıyorum, bu takıma lazım olmaıdığı gibi bu takım için bir risk. "
"Galatasaray'ın kotaları kaldırması lazım"
"Mülakat ile üye seçilecek haberinde yer alan üst düzey isimlere gidilmesi konusunda bana göre bir genellemeye gidilmesi gerekmez. Sicil kurulunun aslında böyle bir mülakat işlemine ihtiyacı yok. Orada Fetö’cü meselesi önemli. Bu aslında mülakat ile çözülecek bir durum değil. Bu aslında araştırma ile çözülür. Hakkında herhangi bir dava, kovuşturma, soruşturma vb. durum var mı? buna bakılmalıdır. Burada kişinin başvurusu zaten askıya alınabilir. Buraya bir de mülakat koymak için sanki kılıf bulmuşlar gibi duruyor. Başvuru formunda zaten sorulabilecek herşeyi soruyorlar ve sende yazıyorsun. Daha sonra başvuru askıda kalıyor, isteyen gitsin baksın itirazı olan var mı? diye. İtiraz eden var mı? ilanı yapılıyor yoksa ondan sonra sicil kurulunda üyeliğe kabul ediliyor yada edilmiyor."
"Mülakat olursa kötü mü olur? Hangi gerekçe ile reddedeceksin. Kulüp siyaseti yani Dursun Özbek yönetimi, kendine yakın olanları alalım ve bizden olmayanları geciktirelim düşüncesinde mi? Kurulların başvuruları tarafsız şekilde değerlendirmesi gerekir ancak ülkemizde bu pek olmuyor. Bence Galatasaray’ı önce halka açsınlar. Burada bahsettiğim sermaye piyasasına açılma gibi bir durum değil mesela öncelikle kotaları kaldırsınlar. Beşiktaş ve Fenerbahçe bu konuda ileriye gitti. Galatasaray’da hala liselilere tanınan kotalar var. Dışarıdan gelen kişi, her maddeyi sağlamasına ve referans bulmasına ragmen üye olmakta zorlanıyor."