Çalımbay: "Beşiktaş'ı çalıştırmaya hazırım"
Beşiktaş'ın veya Milli Takım'ın başıan geçmesi halinde para konuşmayacağına dikkat çeken Rıza Çalımbay, Siyah-Beyazlıları çalıştırmak için hazır olduğunu ifade etti.
Atiker Konyaspor’dan kırgın bir şekilde ayrılan ve şimdilik vaktini oyuncu izlemekle geçiren Rıza Çalımbay, Fanatik’e konuştu: “Öncelikle futbol hayatım mükkemmel geçti. 20 yıl Beşiktaş’ta futbol oynadım. Milli takımda da yıllarca oynadım. Beşiktaş tarihinde de en çok oynayan ve en çok şampiyonluk gören futbolcu oldum. Çok gaddar bir futbolcu değildim. Toplasanız 2 veya 3 sarı kart görmüşümdür. Nereden geldiğimi çok iyi biliyorum. Futbola minnettarım ve asla ihanet etmem.”
‘Beşiktaş’ın yeri çok ayrı’
“Beşiktaş’tan eğer teklif gelirse reddetmek mümkün değil. Beşiktaş ve Milli Takım’da asla para konuşmam. Beşiktaş benim doğduğum yer. Kulübü benden kimse daha iyi bilemez. Beşiktaş dışında hiç bir takımın formasını giymedim. Yaşamadığım ve tatmadığım hiç bir şey yok. Şartlar uyarsa, görüşülür, konuşulur. Benim Beşiktaş olayım herkese göre farklı. Orada başladım ve orada bitirdim. Beynimin Beşiktaşlı olduğunu herkes iyi biliyor.
‘Sıkıntı çözmeyi bilirim’
“Anadolu’da çalıştığım takımlar var. Hep krizde olan takımlara gittim. Önce Göztepe’ye gittim ve asla maddi bir konuşma açmadım. Göztepe gördüğüm en büyük camialardan birisi, orada iyi günler geçirdim. Sonrasında maddi açıdan büyük sıkıntılar yaşandığı için ayrılmak zorunda kaldım. Sonra Denizli’ye gittim. Düşme potasındaydı ve ben onları 5. yaptım. Avrupa Ligi oynama başarısı gösterdim. İyi maçlar çıkartarak Avrupa’da da adımızdan söz ettirdik. Antalya, Rize, Sivas bunları hep üst yerlere çıkardık. En son Trabzonspor’u aldım ve takım 11. veya 12.’ciydi. Orada da transfer sıkıntısı vardı. Buna rağmen sezonu 5. sırada bitirdik.”
'Beşiktaş’ta sıkıntılar çektik’
“Rizespor’un başındayken Beşiktaş’tan teklif aldım. Hayatımda en çok istediğim şeylerden biriydi. Doğal olarak ‘hayır’ diyemedim ve Beşiktaş’ın başına geçtim. Ligden kopmuş, kupadan elenmiş bir takım verdiler bana. Ben o takımı alıp, Avrupa Ligi’ne götürdüm. 2. yarının lideri yaptım. Transfer yapamadık. Mali açıdan büyük sıkıntılar çektik. Buna rağmen iyi bir grafik çizdik. Şimdi de öyle bir durum varsa ben göreve hazırım, Beşiktaş’ın düzlüğe çıkması için gerekeni yaparım.”
'Konya'da çok üzüldüm'
“Biz Konyaspor’dan ayrılırken hayal kırıklığı yaşadık. Takıma, futbolculara çok inanmıştık. Her şey çok daha iyi olacaktı. İstediğimiz transferleri yapamadık. Benim istediğim zaman transfer yapılmadı ama şu an istenilen adamlar alınabiliyor. Ben sol bek istedim bana sağ bek getirdiler. Bu beni üzdü ama hırslandırdı. Konya’da devam etseydik şu an bulunduğu yerden belki de daha iyi bir yerde olacaktık. Başarılıyken ayrıldım en çok bu beni üzdü.”
'Kocaman hazır kadro aldı'
“Ben kimseyle kendimi bir tutmuyorum. Aykut hoca takımın başına geldi. O takımın kahrını ben de fazlasıyla çektim. Aykut hoca geldi, hazır bir kadro buldu. Aykut Kocaman da Konyaspor’a hizmet etmiş hocalardan. Bunlar futbolun içinde olan şeyler ama Konyaspor’dan ayrılmasaydık şu an daha iyi yerde olabilirdik.”
'Kulübe ihanet etmem'
“Bir teknik direktör bir kulübü çalıştırırken başka bir kulüple görüşüyor. Bunun örneklerini çokça gördüm. Çok yanlış bir olay bu. Ben asla bir kulübe ihanet etmem. Ben onların yerinde olsam ‘önce hocanızla konuşun, anlaşın, öyle benimle görüşün’ derdim. Benim de başıma geldi ama ben önce siz aranızdaki meseleyi çözün sonra benimle görüşün cevabını verdim. Herkes böyle olmayabiliyor, bu da medyaya yansıyor ve sıkıntılara yol açabiliyor.”
'Kasımpaşa'yı taşıyacaktık'
“Hayatımda çoğu zaman risk aldım. Ama bunları hep olumlu bir şekilde atlattım. Hedefleri büyük olan bir hocayım. Kasımpaşa’yı çok seviyorum. Orada çalışırken elime büyük bir fırsat geldi. Belki de Başakşehir’in konumunda şu an Kasımpaşa olacaktı. Ama ilk sene yapılan planlarla 2. sene yapılanlar birbirini tutmadı. Bu yüzden yol ayrılığına gitmek zorunda kaldık.”
'Güneş doğru olanı yaptı'
“Yerli hocaların Milli Takım’a daha çok faydası olacağına inanıyorum. Milli Takım’da yaş sınırlaması olmaması lazım. Kim iyiyse onun oynaması lazım. Gençleştirme yapabilmek için biraz zamana ihtiyaç vardır. Şenol hoca bence doğru olanı yaptı, tecrübeli oyuncularla gençleri kaynaştırdı. Çok başarılı olacağına inanıyorum. İyi bir başlangıç yaptı, arkası da gelecektir.”
'Yabancıya düzen gelmeli'
“14 yabancı çok fazla. Eğer böyle bir niyetin varsa o zaman serbest bırakacaksın. Bu kuralın biraz azaltılması gerek. Yedek kulübesinde bile 4-5’den fazla yabancı oyuncu oturuyor. Eğer oturtucaksam neden alayım ki.. Almak için almamak gerekiyor. Burada kimse yabancı futbolcuya karşı değil. Yıllar geçti Alex, Hagi konuşuluyor mesela. Ama alacaksak kaliteli oyuncuların alınması gerekiyor. Bu da Türk futbolunu daha iyi yerlere götürebilir.”
'VAR hakemler için nimet'
“Eğer Avrupa Ligi’nde ‘Var’ sistemi olsaydı Galatasaray belki de o golü yemeyecekti ve Benfica’yı eleyecekti. Benim anlamadığım bizim ligimizde izledikten sonra bile yanlış kararlar veriliyor. Seyrediyorsan artık doğru kararı vereceksin. Konya- Galatasaray maçında olmadık bir penaltı verildi ve ortalık karıştı. ‘Var’ hakemler için bir nimet. Bunu iyi değerlendirmeleri gerekiyor.”
'Avantaj Başakşehir'de'
“Ligin kalitesi geçen yıla göre biraz düştü. Kimin şampiyon olacağı belli değil. Çok karışık bir sezon geçiyor. Şu an avantaj Başakşehir’de olsa da hiçbir şey belli değil. Arkadan Galatasaray geliyor. Neler olacağını hepimiz göreceğiz.”
'Dil bilmek çok önemli'
“Antrenörlük yaparken en önemli kısımlardan birisi yabancı dil. Benim ekibimde Almanca bilen İngilizce bilen insanlar var ve sıkıntı çekmiyoruz. Genç antrenörlerin yaptıkları işi sevmesi ve benimsemesi gerekiyor. ‘Çalışmadığın zaman gideyim yatayım, görev geldiğinde çalışayım’ düşüncesi çok yanlış. Kazanmak için çok çalışmanız gerekiyor.”
'İyi bir ekibe sahibim'
“Ekibimde çalışmayan adam gördüğümde hemen gönderirim. Çünkü bana futbolla yatıp, kalkan adamlar lazım. İyi bir ekibimiz var. Herkesin birbirine inancı var. Yeni isimler katılabiliyor zamanla. Biz iyi çalışıp, gideceğimiz takıma layık olmaya çalışıyoruz. Şu an ben takım çalıştırmıyorum ama zannedilmesin ki ben yatıyorum. Aksine daha çok çalışıyoruz. Yurt dışında, yurt içinde seyahatler yapıp, oyuncu keşfediyoruz. Eğer bir kulüple anlaşırsak bu oyuncuları da takıma kazandırmak için adımlar atacağız. Yeni oyuncular bulmak, kazandırmak zorundayız. Biz hep yurt dışındayız. Ben Bulgaristan’dan yeni geldim. Bulgaristan-Karadağ maçına gittim. Bir antrenörüm Arnavutluk, diğeri Kosova maçına gitti. Böyle dağıldık.”