"Çok acı bir olay yaşandı"
Kolay değildi Fenerbahçe’nin işi... Maç eksiği ile yine düşme hattına inmiş, kazanamazsa orada kalacaktı. İkinci yarı eksik rakip karşısında Fenerbahçe’yi gole yakın tutan Valbuena gerçeğiydi. Ailece Konyaspor ceza alanı ve çevresine yerleşen Fenerbahçe’yi engelleyen, maçın başında blok halinde rakibi bekleyen Konya savunmasının ceza alanına gömülüp topa dokundurmamasıydı. Bu arada her fırsatta Fenerbahçe kalesine gidiyordu Konyaspor forvetleri ve ikinci yarının daha heyecanlı yaşanmasını sağlıyordu. Konyaspor, eksik adamını rakibinin azalan kendisinin değişmeyen fizik gücüyle telafi etmişti. Ersun Yanal, hazır gelen ama Fenerbahçe’de forma beklerken maç eksiği edinen Zajc’ı ilk yarıdaki bir gol pozisyonundan sonra ikinci yarıya daha iyi başlamasına karşın 63. dakikada oyundan alıp yerine Ayew’i koydu. Konyaspor’un 76. dakikadaki Yatabare-Traure değişikliği on kişilik takımın oyundan düşmek bir yana, öne yaslanmış ve boyu uzamış rakibi karşısında galibiyet aradığını gösteriyordu. Fenerbahçe’nin hamlesi Moses’in yerine Alper’i almak, gol ararken onun dağıtıcı özelliğinden faydalanmak ve Jailson’un yerine Eljif’i koyup uzak şut şansını arttırmaktı. İşe yaradı ama Alper’in attığı golde ofsayttaki Mehmet Topal’ın da hamlesi vardı ve gol iptal edildi. Fenerbahçe çok üzülmesin; bu maç dokunuşlar olmasa da farklı bitmezdi. Üzülecek bir şey lazımsa... Artık Kadıköy’de maçın üçte ikisini eksik oynayan rakipleri bile mağlup edemeyen bir Fenerbahçe var puan cetvelinin alt sıralarında. Acı bir olay aslında.
Aslında rakibine kafes dövüşçüsü gibi çift taban giren Skrtel’in kart rengi kırmızı da olabilirdi ama sarı kart da maçın gidişatını etkileyen unsurlardan biri oldu. 36. dakikada Fofana’nın dört Fenerbahçe savunmasını tesbih gibi dizerek attığı goldeki savunma hatası sarı kartlı Skrtel’in gerekli hamleyi yapmaktan çekinmesiyle başladı. Konyaspor’un golüne gelmeden “ikinci dokunuş” yapılmıştı bile. Jailson’u ceza sahasında adeta “darp ederek” durduran Zuta’yı VAR’dan izleyen hakemin penaltı yerine devam kararıydı ikincisi... Konyaspor’un golünden beş dakika önce ise maçın üçüncü dokunuşu yaşanmış, orta sahada Sadık’a çelme takan Konyaspor golcüsü Jahovic hakemin VAR’da incelemesine rağmen kırmızı kartla oyun dışı kalmış Konyaspor on kişiydi. Kilit çözülmüştü artık. Fenerbahçe savunma bekleri oyuna girmeden Konyaspor bloğunu açamayacağını anlayınca Dirar’ın kestiği topa Jailson’un dokunuşu en azından soyunma odasının taziye evine dönmesini önlemiş olmalı.
Gol iptali doğru - Ahmet Çakar (Sabah)
Gün geçmiyor ki VAR uygulaması, Türk futbolunda büyük tartışmalara yol açmasın. Dün gece de bazı kararlar VAR'a rağmen çok tartışılır. İlki Skrtel'in Zuta'ya yaptığı hamle. Fırat Aydınus, avantaja bırakıyor, pozisyon sonuçlanınca da Skrtel'e sarı kartı veriyor. Fakat pozisyona bakıyoruz ki Skrtel ayaklar yukarıda, çift bacak atlamış ve Konyalı oyuncunun kaval kemiğine teması var. 'Herhalde VAR hakemi çağırıp attıracak' diyoruz. Tık yok! Ve Skrtel sahada kalıyor. Ardından bir yan topta Konyalı Zuta, Jailson'u suratından itiyor. Ne Jailson ne de kendisi topa vuramıyorlar. Bu sefer VAR hakemi Fırat'ı videoya çağırıyor. 'Herhalde penaltıyı verecek çünkü top onlara doğru gelirken, Zuta, isteyerek Jalison'un suratından itiyor' diyoruz. Ama Fırat, garip şekilde yine hata yapıp penaltıyı veremiyor. 33'te ise ciddi problem yaşanan bir VAR uygulaması. VAR'da ya hakem yok ya da kötü niyetli bir hakem var.
Jahovic, yere düşen Sadık'a basmamak için sendeliyor, buna rağmen basıyor ama vücut ağırlığını hemen diğer bacağının üzerine vererek Sadık'ın zarar görmesini engellemeye çalışıyor. Skrtel'in çift dalmasını es geçen VAR hakemi, bu sefer Fırat'ı yine videoya çağırıyor ve Fırat da inanılmaz bir şekilde hiçbir kötü niyetli basması olmayan Jahovic'i oyundan atıyor. İlk yarıda 3 tane büyük ve kritik hata ve maalesef VAR uygulamasına rağmen. İkinci yarıda yine VAR, F.Bahçe'nin bir golünü iptal ediyor. Valbuena soldan ortalıyor, Mehmet Topal kesin ofsayt. Arkasındaki Alper, ofsayt mı, değil mi tam belli değil. Topal topa hamle yapıyor, kafasının hemen bir santim üzerinden top geçiyor. Alper de kafayla golü yapıyor. Alper ofsayt olmasa bile, Topal ofsaytta topa, oyuna ve kalecinin hamle zamanlamasına müdahalesi var, dolayısıyla gol iptal kararı doğru.
Hayali santrfor! - Gürcan Bilgiç (Sabah)
Her şeyi ile maça çok hazır ve inanarak oynayan Fenerbahçe izledik. Konyaspor'un 10 kişi kalması istediklerini daha rahat yapmasını sağladı ama galibiyet için gereken gol için, temelinde santrfor kalitesinde kısa kaldılar. Nereden bakalım oyuna ? Jahovic'in kırmızısı tartışılabilir. Bence karar doğru. Çünkü sabit sağ ayağına rağmen, Sadık'a saplanan sol ayağını kaçırmaya çalışmadı. Darbe yeterli mi? O da takdir hakkı. Hatta Fırat Aydınus'un VAR'a gittiği Zuta-Jailson teması, penaltı kararı için daha net ver-i ye sahipti. Şunu da belirtelim. F.Bahçe Başkanı'nın hakemler hakkındaki açıklaması olmasa, bu iki pozisyon için de VAR olur muydu tartışılır. Elbette Skrtel'in Zuta'yı biçmesini hem hakemin hem VAR'ın atlaması da yukarda anlatığımz gelişmelerin sonucu. Konya 10 kişi kalmasa farklı olur muydu? 33'te çıkan karta kadar Fenerbahçe kalesine şutları, ortaları olmadığına bakarsak, Aykut Kocaman'ın önceliği mücadeleydi. Öne geçmeyi de başardı hatta.
Maçı ikinci 45'i için konuşmalıyız. Her şeyi deneyen, topu sürekli kanatlarda dolaştıran, etkili ortalarla pozisyon arayan Fenerbahçe takımı vardı. Hani derler ya, "İstedi ama olmadı." Durum aynen budur. Konya gibi organize olan bir takımda gedik yaratmak zaten zordu. Bu kadar baskıya ve arzuya rağmen istediklerini alamamalarının temelinde Slimani gibi bir "hayali santrfor" etkisi vardı. Ofsayt rekoru kırdığı gibi, çok gereksiz hücum faulleri ile de "bitik" halini tescilledi sanki. Soldado takımına sadece Kayserispor maçını kaybettirmedi aslında, dünkü iki puanın da sorumlusu oldu. Ersun Yanal, Valbuena'yı 11'e alarak ona hem hücumun kurgusunu verdi, hem de Aykut Hoca ile bir hesaplaşma yapmasını sağladı. Dirar şüphesiz en etkili hücumcu oldu, Isla'nın dublörlüğünde başarılıydı. Bir de en sevimli oyuncu olmasına rağmen bir stoperin bu kadar çabuk çalım yemesi Sadık'ın yumuşak karnı. Dikkat etsin, rakip takımların taktik alternatifleri içine girebilir.
Fenerbahçe ile Atiker Konyaspor arasında oynanan ve 1-1 berabere biten müsabakanın ardından spor yazarları maçı değerlendirdi.
Köşe yazılarından öne çıkanlar şöyle:
Skrtel'e iki kırmızı kart çıkardı! - Ömer Üründül (Sabah)
Ne yazık ki yazarlık hayatımda ilk defa maçın teknik analizinden önce, ağır bir hakem ve 'VAR' eleştirisi yapmak durumundayım. Büyük takımların medyayla birleşerek yaptıkları yoğun baskılar yüzünden gerçekten ülkemizde bu iş iflas etmiş durumda... Ne maç yönetebiliyorlar ne de 'VAR' protokolünü biliyorlar. Hep vurguladım, 'VAR' uygulamasında Avrupa liglerinde kesinlikle hakemin takdir haklarının içindeki gri pozisyonlarda verdikleri kararlara müdahale edilmiyor. Jahovic'in hareketi kesinlikle kırmızı kart değildi. Fırat Aydınus'a pozisyon gözü önünde olan yardımcısı dahi 'kırmızı' demedi. Ama 'VAR' ısrar etti. Sonunda Aydınus baskı altında kırmızı çıkardı. Peki soruyorum Skrtel'in hareketinde niye 'VAR incele' demedi? Eğer Johovic'inki kırmızıysa Skrtel'inki 2 kere kırmızı. Yazıklar olsun....
Maça gelince Ersun Yanal'ın takım tertipi bana göre doğruydu. F.Bahçe hırslı ve tempolu oynadı. Ama 10 kişilik rakibine karşı bile üretkenlik sıkıntısı çektiler. Bunun bir önemli nedeni de Konyaspor'un sistemi oturmuş kompakt bir takım olmasıydı. F.Bahçe 10 kişi kalmış rakibinden bir gol yedi. Devre sonunda güzel bir gol atınca, ikinci yarı için artık herkesin fikri bu maçın kazanılacağı yönündeydi. Jailson'un attığı gol tıpa tıp İlhan Mansız'ın Dünya Kupası çeyrek finalinde Senegal'e attığı goldü. F.Bahçe'nin ikinci yarıdaki baskısı da galibiyet için yeterli olmadı. Yeni transfer Zajc'ın ilk maçıydı ama iyi bir kumaşı olduğu belli. Moses'i beğenmedim. İki isim iyiydi: Dirar ve Valbuena... Konyaspor'u takdir etmek lazım. Haksız yere 10 kişi kaldılar. Devre sonundaki yedikleri gol, eksik takım için moral bozucuydu. Ama disiplinli, yardımlaşmalı yürekli mücadeleye kaleci Serkan da ortak olunca zoru başardılar...
Fener’i sıkıntılı günler bekliyor - İlker Yağcıoğlu (Takvim)
Her maçtan sonra hakemleri konuşmaktan bıktım. Ama öyle kararlar veriyorlar ki bu lig nasıl bitecek bilmiyorum. Skrtel'in yaptığı hareket ya da Jahovic'in atılması bunları geçtim. VAR'a gidip 10 tane kameradan değişik açılardan izlediği pozisyonda Jailson'a yapılan harekete bir hakem nasıl devam der inanın anlamıyorum. Sizin işiniz sahada adalet dağıtmak. Siz işinizi yapın saha içini biz yorumlarız. Maça baktığım zaman zor geçeceğini tahmin ettiğim bir maçtı. Ligin en organize takımlarından birine karşı Fenerbahçe'nin zorlanması doğaldı. Öyle de oldu. Elindeki bütün hücumcularla sahaya çıkan Ersun hoca iyi kapanan Konyaspor'a karşı bir türlü istenilen pozisyonları yakalayamadı.
Slimani her zamanki gibiydi, Zajc sadece attığı şutta gözüktü. Aykut Kocaman'ın öğrencileri 10 kişi kalmalarına rağmen Kadıköy'de direnerek maçtan 1 puanla ayrılmayı başardı. Ersun Yanal eksik rakibine karşı takımını iyi yönetemedi. 10 kişi kaldıktan sonra Konya iyi kapandı. Fenerbahçe eksik rakibini bir türlü çözemedi. Kadıköy'de kaybedilen 2 puan Fenerbahçe'yi tehlikeli bölgede tuttu. Maç fikstürüne de bakarsak Sarı-Lacivertli takımı sıkıntılı günlerin beklediğini söyleyebiliriz.
MAÇIN EN İYİSİ: AYKUT KOCAMAN Konyaspor'un hocası takımını iyi yönetti.
MAÇIN EN KÖTÜSÜ: SLİMANİ Sahanın en kötüsüydü. Etkisiz kaldı.