Spor yazarları Konyaspor - Fenerbahçe maçı için ne dedi?
Spor yazararı, Fenerbahçe'nin, Süper Lig'in 35. haftasında deplasmanda Konyaspor ile golsüz berabere kalarak şampiyonluk şansını mucizelere bıraktığı karşılaşmayı değerlendirdi. İşte detaylar...
“Derbiye U19 ile çıkın!”
Ercan Güven (Milliyet): Süper Kupa’ya “vatanı- milleti-futbolu” düşünüp protesto için U19 ile çıkan Fenerbahçe, artık biraz da kendini düşünsün ve Galatasaray derbisinde aynı işlemi tekrarlayıp, hem sezonu ezeli rakibi karşısında ezilip fark yiyerek bitirmesin, hem de protestosunu derinleştirsin. Namı yürüsün!
Çünkü rakibinin ivmelenip farkı açtığı sezonun son dönemecinde “Fenerkülçe” olmuş Fenerbahçe takımı! Konyaspor’un golü ofsayt olmasa durum daha da trajik hale gelecekti ama bu kadarı bile yetti milyonlarca Fenerbahçeliye…
Şimdi Galatasaray bir yenilecek, bir de Fenerbahçe’ye yenilecek! Kartal’ın matematiği böyle.
En iyisi Başkan Ali Koç’un yarım bıraktığı protestoya devam edip derbide takımı sahadan çekmesi galiba. Hiç olmazsa sezon işe yarasın!
"Vizyonsuzluğun kaçınılmaz bedeli"
Uğur Meleke (Hürriyet): Fenerbahçe’nin bugün itibariyle lig hedefinden de kopmasında birçok faktör rol oynadı, bu etkenler içinde en üste ben Fenerbahçe başkanının ve teknik adamının dar vizyonunu koyarım. Arabistan’daki Süper Kupa için dahi uçağa U19 takımını almak, Urfa’daki maça çıkmamak, Olympiakos ilk ayağında asları dinlendirmek feci kararlardı. O aşamalara gelen futbolcuların emeğine saygısızlıktı. Büyük takım tüm cephelerde tüm kupaları kazanmaya oynar çünkü. Kupa seçmez. Ancak neredeyse onlar kadar büyük bir vizyonsuzluk da devre arası transferindeki hamlelerdi: Fred’e ve Tadic’e alternatif olabilecek Lincoln’ün gönderilmesi, ligin en iyi yerli santrforlarından Umut Nayır’ın ikna edilemeyip Serdar Dursun’un alınması bence yanlış kararlar. Tüm bu vizyonsuz kararların bedelini ödüyor Fenerbahçe bence.
"Plan değil, tesadüf!"
Cem Dizdar (Fanatik): İsmail Kartal ikinci devreye iki değişiklikle yapıyı değiştirmeye gayret etti ancak bu kez de üst üste gelen Osayi Samuel ile İrfan Can Kahveci sakatlığına takıldı... Yani başlangıç planını bu kez zorunlu olarak revize etmek zorunda kaldı. Yine de Dzeko’ya top indirme inadını sürdürdülerse de Dzeko kaleci Jakup Slovik’e takılıp durdu. Devamında Tadiç ile Serdar Dursun yer değiştirince oynanacak oyun da belli oldu; kenarlardan üç uzuna top gönder! O andan sonra plan değil tamamen tesadüf devreye girecekti Fenerbahçe için, girmedi. Dolayısıyla matematiksel olarak Fenerbahçe’nin iddiası sürüyorsa da epeydir oynayamadığı ortada bir takım olarak bunca transfere rağmen çok ciddi sorun ve tartışmaların onları beklediğini tahmin etmek zor olması gerek... İlk başlığın da İsmail Kartal tercihi olacağı muhakkak...
"Fenerbahçe vazgeçti"
Faik Çetiner (Fanatik): Kazanmak zorundaki Fenerbahçe’nin ilk 45 dakika içinde sadece Tadic ile net pozisyon yakaladığını gördük. O da kale önünden topu dışarı atmayı başarıyordu (!) Ya Konyaspor’a ne demeliydi. Sahadaki görüntüsü ile “Ben küme düşmenin en büyük adaylarındanım” der gibiydi. Üç pas yapamıyor, atağa kalkamıyor, sadece gol yememeye çalışıyordu. Fenerbahçe’de Dzeko ile Mert Hakan’ın oyun devam ederken saha içindeki taktiksel (!) muhabbetlerine gülmemek elde değildi. İkinci yarıda İsmail Kartal’ın hamleleri vardı. Mert Hakan’ı çıkartmak için Çağlar’ı Batshuayi’yi oyuna almak için Becao’yu dışarı aldı. İkinci yarının başında hesapta olmayan sakatlıklar yüzünden Osayi ve İrfan Can çıktılar, yerlerine Mert Müldür ve Cengiz Ünder (yüzde yüz fırsatları harcadı) girdiler. Bu yarıda da “hababam futbolu” devam etti. Fenerbahçe, Dzeko ile fırsatları harcadı. Son 10 dakikada Serdar Dursun da oyuna girdi Tadiç (ortaları kim yapacak) çıktı. Doldur boşalt sonuç getirmeyince maç başladığı gibi bitti. Beraberlik ile Fenerbahçe zirve yarışından vazgeçti. Fenerbahçe taraftarına yazık. Bu takım ve İsmail Kartal onları hiç hak etmiyor...
"Kırık diş!"
Gürcan Bilgiç (Sabah): Takımı, "Şampiyon yapsın" diye gelenler "Kırık diş" oldular en kritik 90 dakikada. Böyle maçların taktiğinin içinde, "Ekstra" performanslar gerekir. Rakibin santrforu attı, seninki yapamadı. Bu kadar basit aslında durum. F.Bahçelilerin klasiğidir, ilk fatura teknik adamındır. Verilen ve girilen pozisyona bakarım. Takım bunlarda üstünse, diğer taraf performanstır. Oyunculara kalır. Olmadı... Sivas'taki beraberlikle umutlar dibe vurmuştu aslında. Ne oyuncular bu baskı ile başa çıkabildi ne de İsmail Kartal bu yükü onların omuzlarından alabildi. Teker teker "Yoklar" arasına karıştılar. Üç maç, altı puanlık fark. G.Saray, altın tepside bekliyor şampiyonluğunu. Fenerbahçe, kart sınırındaki oyuncularının bazılarından da mahrum edilir Seyrantepe öncesi. Çünkü bu ligde sürpriz sadece F.Bahçe'nin yaşayabileceği bir durum. Düzeni kuranlar, "Başkalarının" sürpriz yaşamasına izin vermediler.
"Kâbus senaryosu"
Serkan Akcan (Fanatik): Bitime 3 hafta kala lider Galatasaray’ın 6 puan gerisine düşen İsmail Kartal ve ekibi için matematiksel olarak şans olsa da o şansın yüzdesi inanılmaz seviyelere düştü. İsmail Kartal’ın başlangıç planında Mert Hakan’ı kullanması beklediği sonucu vermedi. Devrenin bitimiyle birlikte Mert Hakan ile Becao’yu çıkarıp Batshuayi-Çağlar’ı alarak 4-4-2’ye geçmesine rağmen İsmail hocanın planı bir türlü tutmadı. Maçın son 10 dakikasında Tadiç’i çıkarıp Serdar Dursun’u oyuna alan İsmail Kartal sahada 3 santrforla kalarak yüksek toplardan medet umdu. Oysa bu riskli tercih antrenörlerin en büyük belası. Bazen çok santrfor hiç santrfor anlamına gelir.
Serdar Dursun girmeden önce Dzeko ve Batshuayi ile net kafa vuruşları bulan Fenerbahçe 3 santrfordan sonra topu hiç o pozisyona getiremedi. Fenerbahçeli her bir futbolcunun ayağında kilolarca ağırlık var gibi. Sezonun önemli bir bölümünde yarışı önde götürmüş olmalarına rağmen son 2 aydır yoğun bir stres altında kalan Dzeko ve arkadaşları için kalan 3 hafta kolay geçmeyecek.