DEVRİM!
Büyük, etkileyici ve tatlı sert bir laftır Devrim!.İçinde kararlılık ,köklü değişim,kuralcılık ve yeniden varoluş yatar !Pek öyle sevmeyiz bu sözcüğü ..!? Geçmişte benim çocukluğumda adı Devrim olan çok kişi vardı!Şimdilerde isimler de değişti ve o da azaldı sanki. Bir ara Türkiyenin umudu olarak araba imal etme gerçeği adına ilk otomobilin adını Devrim koymuştuk. Ama Devlet Başkanına tanıtım merasiminde çalıştıramadılar(!) ve itibarı sıfıra indi. Oysa Arabaya benzin koymayı nasıl oldu da unutmuşlardı! Devrim yapma iddiasında olanlar amansız verici ve güçlü yaratıcı olurlar! Kabul ettirmeleri kolay olmayan bir yolun başındadırlar!Sabır ve emekler birbiriyle harman edilerek toplumu mutlu etme ,inancını arttırma, birlik beraberliği sağlama perçinleme adına Zafer kazanmak gerçeğidir Devrim!
İnsanlık siyasi,ekonomik ve sosyal anlamda bir çok kez Devrim iddiasıyla değişimler yaşamıştır.Bazıları çok başarılı olmuş kimilerinin ömrü de kısa sürmüştür .Tıpkı rüya gibi .Bizim futbol dünyamızda kısa vadede kulüplere gelen kimi T.Direktörler oyun anlayışı ve uygulamalarını "Devrim" olarak ifade edip deney alanlarını uzun tutma şansı yaratırlar.Ancak bu kolay kullanılan ama gerçekleştirilmesi zor olan kelimenin doktrinlerine sadık olmak şarttır .Devrimci kendi yaşamsal çıkarlarını geri planda tutar!Bu önemli bir öz veri ve karakter yapısıdır .Kahramanlarını yaratırken emeğine ve kendi imzasına sadık kalır, örnek olur. Başardığında da kendisine unutulmaz hayranlık duyulur .Sol beki sağ bek oynatmak ta bazen Devrim sayılır kendi çapında ama devam ettirme ve başarılı olma kararlılığı şarttır.Conti İtalya Milli takımında sol ayaklı sağ kanat oyuncusu olduğunda büyük bir değişim yaşanmıştı ve Dünya kupasını almışlardı!
Benim için şaşırtıcı taraf göreve gidiş gelişleri sık olan bazı kişilerin her gelişlerinde "Devrim yapacağım!" ironisidir!Hafızası zayıf veya öyle olmak isteyen toplum olarak geçmişin hatırlatması hiç önem taşımaz.!Okumayan sadece başlıklara bakan ve duyduğu dedikodulu kaba sözleri aklında tutan Günlük ruhsal yapımız önümüze konulana sadık kalmaktır!
Söylemek zorundayım Medya ve Lobiler bazı yanlışları süsleyerek çok büyütüyorlar ve kişileri kendilerini aşan Egolara sokuyorlar .Tehlikeli Ego kontrol edilemeyendir Ahmet Haşim bu anlamda çok uyarıcı bir dize sunmuştur bizlere ."Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden; Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak;Ve bir gün Semaya bakacaksın ağlayarak!"Başarının kıstası budur..
Futbolda görev alanların mantığı yanlıştır! Devrimi laf salatası yapan ve çıkar ile karıştıran, kendi mesleğindeki emekçileri veya görev yapanları dışlayarak sorumsuzca yetki kullanan skor dünyası yaratılmıştır. Futbol yapımız gelişmemizin en önemli engelidir!Endüstriyel futbolun son halini gören Dünya ortaya çıkan durumlardan ve kirlilikten nasibini alırken biz de ligimizi yabancılara açarak rekabet ve eğitim şansı vermediğimiz gençlerimizin gelişmesini önemsemeyerek adeta engellemekteyiz..Bu anlamda idol olan kişiler ve emekçiler adeta unutturulmakta ortaya yaş günü kutlaması gibi reklamlı pastalar konulmaktadır! Bunun en taze örneği Danimarka futbol eğitiminden aldığımız EMRE MOR olmuştur.Tüm maçlarda oynasaydı yerimiz değişecekti .Ama "genç" dedik ve çaresiz kalınca görev verdik!Hani bana başarılı iken GENÇ! şimdi de YAŞLI diyenlerin ayıbı gibi ! Hepsi bahane .!Çıkar salkımından payını alanlar rezilliklerini örtmek için başarı diye skor yutturuyorlar bizlere.Bu mantıkla Ömür biter futbol düzelmez!
Öncelikle yaşananların Devrim sözcüğü ile uzaktan yakından alakası yoktur!
Avrupa'da oynayan ve genelde eğitimini oradan alan gençlerle harman edilen futbol takımımız farklı yapıda hazırlık karşılaşmalarını reklama, motivasyona ve endüstriyel yapıya hizmet olarak sunmuş ve sahadaki futbola kimse bakmamış skor ile tüm hataları örtmüştür.Tercihlerde duygusal davranılmış riskleri anlamsız yere yüklenilmiştir! .Stoperde oynayan iki futbolcumuz kendi yerlerini değil, zarureti kapatmak adına görev alırken orada geçmişte görev almışların ıskalanması örtülerek farklı oyun anlayışı kupada sökmemiştir.Kanatları olmayan sadece ayağa pas ile baskısız oynayan yavaş takımımız neredeyse az atak ve sürpriz gol şansı kovalamak nedeni ile bizi oyun olarak dibe itmiştir!Volkan ve Emre Mor ile canlanan son karşılaşmada takımımız geç kalınan hatasından vaz geçmiş ama elin sonuçlarına muhtaç duruma düşmüştür!
Biz duygusal olmak yerine Radikal düşünse idik bu gruptan çıkacaktık ve belki de o havalı takım olma şansını sürdürecektik .Futbolda can sıkan 90 dakikaların takımı İrlanda değil biz yolumuza devam edecektik .Ayrıca gereksiz yere kamp içinde geçen olayların dışarıya sızması ve toplumda tartışılması, resimlerde görev almak istemeyen görüntülerin medyaya düşmesi, Başarısızlık sonrası tuhaf görüntüler,boyutunu aşan tribün tepkileri ve kabul edilmesi mümkün olmayan ayıp kirli sosyal medya hakaretleri kabul edilmez hatalardır..
Kısacası biz bu turnuvaya kötü futbolumuzla damga vururken "Eller aya biz yaya! "benzetmesi gibi "Biz tamam demeden bitmez!"motivasyonunun ters tepkisine muhatap olduk .Ve başkaları bizim için karar verdiler!
Sonuçta yine bir umut daha bitti futbolda ve yeniden iki yıl sonrası bitmeyecek hayallerin peşine takılacağız! Keşke prim talebi yerine başarı ve onu özleyen, harıl harıl başarıya aç olanlar görev alsa da sıçrama tahtasında adını "Futbol Devrimi" olarak yazdıran bir Efsaneye kavuşsak! Umutlar biterse hayat biter .Sağ olursak görürüz.