Doğru futbol düşüncesinin mucizesi!

Yaşamın içinde tek gerçek var ki önceden hissetmenizi sağlar. Doğru ve güzel düşünce! Bu kürenin yüzyılımızdaki sorunu; "akıl karıştırma yarışıdır!" Güçlü olanın daima kaba ve gaddar projeleri vardır.. Karşılığında tüm samimiyet ve güzelliğin kenetlendiğini görünce başarıya daha da haince saldırır. Bu filmin sonudur. Ama ara süreçte kimileri hazırlanan hedefleri ve kaptığı bilgileri kopya ederek ve ona giden yolu kural tanımadan elinde tutmayı hatta direksiyonda sürekli olmayı bitmeyen iştahla elinde tutmaya çalışır! Bunun nedeni de öncelikle tatmin olmayan sınırsız EGO'sudur.. Oysa kontrollü ego şarttır ve hedefe kilitlenince ZAFER getirir. İpin ucunu kaçırdığım yer tam da burasıdır .

Futbolda zaman zaman çöküntü yaşama ile ani ve mucizevi başarıların temelinde bu durum yatar!
Avcı ile başlayan serüven Terim ile son bulurken kilit futbolcu SELÇUK oldu. Oyunda planı gerçekleştiren en önemli kimlik başlangıçta adeta dışlandı. Lüks bir yanlışlıktı ve bu teoriye çanak açanların da sahadaki doğru futbol oynama paylaşımını parçaladığını acı biçimde izledik. Kaybedilen zaman bize acı sonlar getirdi!

                                                                        ***

Daha sonra futbol dünyamız grupta Hollanda ile ilk iki  sırayı paylaşırız hatasına kilitlendi! Aslında tokadı İzlanda'dan yememiz ve sahamızda Çek Cumhuriyeti'ne yenilmemiz uykudan uyanmamıza, yapılan yanlışları da zorunlu terk etmemize  neden oldu. Gözümüzde büyüttüğümüz Hollanda, teknik adamlık heyecanını yitirmiş Hiddink’in ardından gelen değişim ve sakatlanan Roben ile sıradan bir takım durumuna düşünce İzlanda ve Çek Cumhuriyeti ilk iki sırayı garantileme şansını yakaladı. Biz bu takımlara yenilerek 6 puan kaybedince kendimizi gözden geçirdik! Hani derler ya; bir musibet bin nasihatten iyidir diye! Aynen öyle oldu. Kavgacıların(!) takımı değişti. Mücadelenin şekli mucizelere şartlanan gerçeği getirdi. Umutlarımızı tazeledik; ciddi futbol ile! 
Neydi bu ciddi futbol? Öncelikle kontrolsüz oyun, sürekli saldırma ve taktiksel boşluk yerini oyunda taktiğe bağlı düşünce ve uygulama ile özgüvene, sabırlı, sakinliğe teslim etti. 

Bu anlamda seyirci etkisini arttırmak için değişik sosyolojik seçim ile tribünlerin dolması sağlandı. Maça gitmeyenlerin yerini takıma ve kazanmaya şartlanmış Konya ve stadı tercih edildi. Arda Turan'ın Barcelona motivasyonu ve Hakan Çalhanoğlu, genç Volkan, Ozan, Oğuzhan, Şener, Serdar Aziz ve usta klas Hakan Balta ortaya yepyeni bir gerçek kovalayan  takımın neferleri oldular. Terim tüm tenkitlere karşı kendini de adeta yeniden kanıtlarcasına motive edince ibre bizden yana döndü bir anda. Aslında doğrusu bu kadar toparlanma bekleniyor dersem yanılırım. Ama bizim son anda Selçuk patentli gollerle de hedefi vurmamız, belki de ilahi bir sınavın doğru yanıtıydı!

Bu başarının mimarlarını ve emekçilerini gerçekten kutluyor ve hepsini gönlüme kazıyorum. Çok mutlu ettiler bizi ve toplumumuzu.. Ayrıca diğer takımların aldıkları sürpriz sonuçlar ile bize tanıdıkları başarının adı olsa olsa MUCİZE'dir.Terim ve öğrencilerine teşekkürler .

İzlanda ve önceki karşılaşmadaki oyun ve taktik son derece düşünülmüş ve ezberlenmiş, sabır isteyen bir futbol gerçeğidir. Bu kadar ciddi bir taktikle sabırlı oynamak kolay değildir. Hollanda, Çek Cumhuriyeti ve İzlanda galibiyetleri büyü ve efsunlarla değil, akılcı bir taktik, sabırlı oyun ile taktiksel olarak kazanılan tarihi doksan dakikalardır. Belki öteki sonuçlar inançlı ter akıttığımız karşılaşmalara hediye olarak futbol ilahının bize uygun gördüğü bonuslardır..

Şimdi neredeyiz hemen bakalım. Artık Avrupa'nın başarı serüveninin içindeyiz. Endüstriyel futbol adına yapılacak şampiyonada kendi futbollarını ortaya koyacak takımların karşısında "biz de böyle oynarız" diyeceğimiz pazardayız. Bu gruptan üçüncü olarak değil; lider olarak çıkmadığımız için hayıflanmalıyız.. Başarı kanıtımız oradaki doğru futbolumuzla devam etmelidir. Dünya üçüncüsü ve Avrupa şampiyonalarında gösterdiğimiz başarı maalesef orada kaldı. Bu kez daha sonrası da istikrara ihtiyacımız olduğu gerçeğidir . 

Bir noktada uyarım olacaktır. Sayın Terim artık tartışılacak bir futbol adamı olarak eleştirilere muhatap almadan ama fikirlere de biraz daha samimi yaklaşımlarla bir empati içinde olma zorundadır. Ben kendi adıma yardımcıları Abdullah ve Alper hocaları da içine alan teknik kadrodan daha iyilerini bekleyen kişiyim .

Futbol için yapılan boş yatırımlar ve kendine oynayanların değil; kurumsal yatırım ve sonuçlarının kendi gençlerimizle de iddialı biçimde çözümlenmesindeki yavaşlığımız ve engellerin ortadan kalkması savunulmalıdır. Her türlü kapalı olan şans kapıları bu vesile ile açılabilir. Son derecede yaralı olan toplumumuzun sıkıntılarını ve bencilliğini futbolun içine sokmadan "bir tek olan" takımımızın bizleri temsil ettiği gerçeğinde odaklanarak daha da bütünleşmeliyiz.

Artık daha fazla konuşulacak ne var ki? Mutluyuz acıların içinde! Çölde bir damla su zerresi gibi, umut veren bir süreçteyiz futbolda. Hiç olmazsa bunun değerini bilelim. Hepinizi gözlerinizden öpüyorum çocuklar. Teşekkürler..