Doğuş Balbay: "Zor yol beni daha çok motive ediyor"
Doğuş Balbay, Türkiye'de ve Avrupa'da takım ile kendisinin bireysel performansından, milli takımdan, Amerika'daki dönemine kadar bir çok konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.
"HEDEFLERİMİZE EMİN ADIMLARLA İLERLEMEK İSTİYORUZ"
THY Avrupa Ligi'ni 4'üncü sırada bitirmek istediklerini ve bunun için de maç kazanmaya devam etmeleri gerektiğini belirten Doğuş Balbay, "Şu anda Avrupa Ligi'nde çok daha iyi bir konumda olabilirdik ama şu anda da bulunduğumuz konum geçen seneye oranla çok daha iyi. Hedeflerimize adım adım yaklaşıyoruz ama tabii ki ucu ucuna kaybettiğimiz maçlar var. Eğer onları da kazanmış olsaydık çok daha rahatlayacaktık. Özellikle play-off hedefimizde saha avantajını elde etmek bizim için çok önemli. Şu anda ki hedefimiz Avrupa Ligi'nde normal sezonu ilk 4 içinde bitirebilmek. Şu anda 4'üncü sıradayız, maç kazanmamız için buna devam etmemiz lazım. Bu alışkanlığımız var. Deplasmanlarda belki bir kaç tane kötü mağlubiyet aldık ama önümüzde daha uzun bir sezon var ve adım adım ilerleyerek hedeflerimize emin adımlarla ilerlemek istiyoruz" şeklinde konuştu.
"BASKETBOLUMUZDA GELİŞTİRMEMİZ GEREKEN YERLER VAR"
Yeni sezonda takıma katılan her oyuncunun büyük bir özveriyle çalıştığını ve takım kimyasının çok iyi olduğunu vurgulayan Balbay, "Kötü geçirdiğimiz bir sezonun ardından bir değişime gittik. Çok yeni arkadaşlar katıldı aramıza. NBA tecrübesi olan arkadaşlarımız oldu, Avrupa'da çok kariyerli oyuncular aramıza katıldı. Bu adaptasyon sürecini de çok çabuk geçtik açıkçası ve sezonun ilk resmi maçı da Cumhurbaşkanlığı Kupası'ydı ve kupayı kazanarak başladık. Orada iyi bir takım olacağımızın sinyallerini verdik. Her gelen arkadaşımız özveriyle çalıştı ve kolayca adapte oldu takıma ve Ergin hocanın sistemine. Kısa sürede sezona iyi bir başlangıç yaptık. Hem Türkiye'de hem de Euroleague'de iyi bir konumdayız diyebilirim. Bence hala çok daha iyiye gidebiliriz. Basketbolumuzda geliştirmemiz gereken yerler var ve hala geliştirebiliriz. O yüzden bununla yetinmemiz gerekiyor ama hem takım kimyamız hem de takım içerisindeki arkadaşlık çok iyi. Güzel bir birlikteliğimiz var ve bu şekilde devam ediyor" ifadelerini kullandı.
"ÖNEMLİ OLAN PES ETMEDEN ÇALIŞMALARI"
Anadolu Efes'in tecrübeli oyuncuları katmasının yanında genç oyuncular Metecan Birsen ve Buğrahan Tuncer'e de değinen kaptan Doğuş Balbay, "Metecan ve Buğrahan bize oranla bir kaç yaş daha genç oyuncular. Türkiye Ligi'nde de onlar tecrübeli. Çünkü çok ciddi süreler aldılar. Türk oyuncuların bize gelmesi aramıza katılması bu yüzden önemli. Buraya gelen oyuncular geçen sene takımlarındaki en iyi oyunculardan hatta Türkiye Ligi'ndeki en iyi genç oyuncular ve bize en başında beri katkı veriyorlar. Zaman zaman Avrupa Ligi'nde süre alamasalar da Türkiye'de ellerinde geleni yapıyorlar. Bir çoğunun ilk Avrupa Ligi senesi. Eminim Avrupa Ligi'ne de adapte olunca onlar daha iyi olacaklardır. Adım adım pes etmeden çalışmaya devam ediyorlar. Orada da süre alacaklarına inanıyorum ilerleyen zamanlarda. Şu ana kadar çok pozitifler. Hem antrenmanları hem de kişisel gelişimleri devam ediyor. Önemli olan pes etmeden çalışmaları" dedi.
"ÜZERİNE KOYARAK DAHA İYİYE GİTMELİYİM"
Kendi bireysel performansı ile ilgili olarak da konuşan Doğuş Balbay, her geçen gün daha iyiye gittiğini ancak her zaman üzerine koyması gerektiğini belirterek, "Geçen seneye oranla çok çok daha iyiyim. Çok daha öz güvenli ve basketbolu bilerek oynuyorum. Eksik yanlarım vardı ve onların üzerine gittim. Onlarda artış oldu tabii ki ve hala istediğim seviyede değilim ama en azından bir gelişim gösterdim eksiklerim konusunda. İyi yaptığım şeyleri de iyi yapmaya devam etmek istiyorum. Sonuçta defansif oyuncu olarak tanınıyorum uzun süredir ve bunu devam ettirmek istiyorum ama eksik yönlerimin de yavaş yavaş üzerine koyup bazı kritik maçlarda önemli sorumluluklar alıp takımımın maç kazanmasına katkı sağladım. O yüzden bunlara devam etmem gerekiyor açıkçası ve üzerine koyarak her geçen gün daha da iyiye gitmem gerekiyor" şeklinde konuştu.
"BASKETBOL ARTIK TAMAMEN DEĞİŞİYOR"
Basketbolda sistemin tamamen değiştiğini ve bu değişimin alt yapılardan başlaması gerektiğini vurgulayan Balbay, "Açıkçası sadece guard pozisyonunda değil. Basketbol tamamen değişiyor. NBA'yi de takip ediyoruz. Artık uzun mesafeli atışlar, akrobatik dunklar, smaçlar veya çok güzel yön değiştirme hareketleri. Artık herkesin top hakimiyeti daha da fazlalaşıyor. Şut yeteneği daha da artıyor. Onun dışında uzunlar eskiden nadir şut kullanırlardı. Artık basketbolda değişiyor ve gelişiyor. O yüzden bu değişime ayak uydurmak lazım. Bu alt yapı antrenörlerimizden başlıyor. Küçük yaşta yetişen çocuklar dahil değişen bir süreç bu. Onları da adapte etmek gerekiyor bu basketbola. Çünkü sürekli değişen, daha hızlı oynanan ve düşünerek oynanan bir basketbola özellikle Avrupa'da yani iki üç hamle sonrasını düşünmeniz gerekiyor artık. Ama basketbol hem seyirci kalitesi olarak hem de ülkemize gelen oyuncuların kalitesi her geçen gün artıyor. Ama önceki senelere oranla basketbol çok farklı bir yönde ilerliyor" açıklamalarında bulundu.
"ERGİN HOCANIN ÇOK ZOR BİR SİSTEMİ YOK ANCAK BU SİSTEME SADIK KALMALIYIZ"
Başarılı antrenör Ergin Ataman ile ilgili olarak da çok basit bir sistemi olduğunu ve hocanın bu sisteme sadık kalarak sahaya iyi bir oyun yansıtmaları gerektiğini ifade eden Anadolu Efes Kaptanı Doğuş Balbay, "Ergin Ataman'ın kendine has bir sistemi var ve uzun senelerdir bu sisteme sadık kalarak takımlarını oynatıyor. Bu sene yeni oyuncularımız gelmesine rağmen çok fazla bu sisteme ayak uydurduk ve kısa dönemde adapte olduk. Açıkçası bizden istedikleri çok zor değil. Hocanın bizden istedikleri basit şeyler ve onları da sahaya yansıtmamızı istiyor. Eğer Ergin hocanın istediği sistemde bunları sahaya yansıtamıyorsak süre bulamıyoruz bu da antrenörün çok doğal hakkı bir oyuncuyu oynatıp oynatmamak. O yüzden Ergin Ataman'ın söylediği gibi çok zor bir sitemi yoktur ama kesinlikle ona sadık kalmanız gerekiyor. Hem hücumda hem de savunmada. Her oyuncudan istediği farklı şeyler de olabiliyor. Önemli olan o direktifleri yerine getirebilmek ama Ergin Ataman'la çalışmak büyük bir zevk. Çok kariyerli bir yerli antrenörümüz ve oyuncularına güvenen, sorumluluk veren bir antrenör. Şu ana kadar da her şey çok güzel gidiyor" diye konuştu.
"MİLLİ TAKIMIN HEDEFLERİ HER ZAMAN YÜKSEKTİR"
2010 yılında düzenlenen Dünya Şampiyonası'nda kürsüye çıktıklarını ve bunun bazı kesimler tarafından sürpriz olarak karşılandığını ancak milli takımın her zaman kürsüye çıkabilecek yetenekte bir takım olduğunu aktaran Balbay, "Bizim ilk hedefimiz oraya elemelerden kalmaktı ve garantilemekti. Biz bunu 2 maç kala garantiledik. Hala daha iki maçımız var. Ülkemiz için önemli maçlar bunlar. Belki sıralamaya etki etmeyecek ancak orada ülkemizi temsil ediyoruz. Oynanacak olan maçlar çok önemli. Onun dışında tabi ki Dünya Şampiyonası'na nasıl bir kadroyla gidilecek, aramızda hangi arkadaşlar olacak, kimlerin kadroda yer bulacağı çok önemli. Son zamanlarda milli takımında çekirdeği yavaş yavaş genç oyunculardan kurulmaya başladığı için bir değişime gidildi orada da. Bunun sonuçlarını da görüyoruz şu anda. Daha da iyiye gidecek milli takım alttan gelen oyuncularla beraber. Alt yaşlarda da çok ciddi başarılar elde edildi. Şimdi ligimizde de yabancı kuralının azaltılmasıyla beraber yerli oyuncular daha fazla sorumluluk almaya başladılar. Bunun da milli takıma etkilerini görüyoruz. Milli takımın hedefleri her zaman yüksektir. 2010'u herkes hatırlar ülkemizde neler yaptığımızı. Bazen buna sürpriz diyorlar ama milli takım bu tür sürprizlere hep açık bir takımdır. O kürsüye tekrar çıkabilecek yetenekte ve oyunculara sahip. O yüzden hedefimiz yüksek" şeklinde konuştu.
"FORMAYI HAK EDEN BİR ŞEKİLDE ALIR"
Basketbolla ilgilenen herkesin kendilerine desteklemesi gerektiğini belirten Doğuş Balbay, "İstediğimiz süreyi alamıyoruzdan ziyade hak eden herkes istediği süreyi alıyor ama dışarıdan da yerli oyunculara çok fazla eleştiri oluyor. Sonuçta yeni kuralın gelmesiyle Türk oyuncuların daha fazla süre alması gerekiyor ama maalesef bazen yeterli olmuyor insanlar için. Yine de formayı hak eden bir şekilde alıyor. Her zaman çalışan kazanıyor ama özellikle hem medyanın hem de herkesin bizlere destek olması lazım. Sonuçta bu kuralın gelmesiyle birlikte yerli oyuncuların süresinin artması ve milli takıma katkı vermesi hedeflendi. Bütün amaçlar o yönde yani. Hem medyanın hem de basketbol severlerin Türk oyunculara destek vermesi gerekiyor. Onların oynaması için veya oynadığında dahil onlara destek verilmesi gerekiyor. Verdiğim bu demeçte bu yöndeydi" dedi.
"ALL-STAR EĞLENCE HAVASINDA GEÇER, ÇOK FAZLA CİDDİYET BEKLENMEMELİ"
All-Star'ın tamamen eğlence amaçlı organize edildiğini ve bu seneki organizasyonun çok güzel geçtiğini ifade eden Balbay, "Oyuncular için All-Star bir şenlik havasında geçen, maçların ya da etkinliklerin çok fazla ciddiye alınmadığı daha çok eğlence havasında geçen bir organizasyondu. Gelen izleyicilere gösteri mayetinde güzel vakit geçirdiğimiz bir organizasyon. Açıkçası çok fazla ciddiyet beklenmemeli. Ancak federasyonumuz çok güzel bir organizasyona imza atmış. Bence herkes çok güzel vakit geçirdi. Belki bazı insanlara uzun gelmiş olabilir. Çünkü bizim maçın ikinci yarısında taraftarların ayrıldığını gördüm ama o da çok büyük bir problem değil işin açıkçası. Bizde oyuncu olarak oraya gidip stres attık. Her hafta stresli maçlar oynuyoruz. Bizde oraya gidip eğlence amaçlı seyircilere güzel bir basketbol izlettirmek istedik. Tabii ki ciddiyet yok. Yani müdafaa veya hücum yok. Biraz lakayitlik oluyor ama işin bir parçası açıkçası" ifadelerini kullandı.
"ZOR YOL BENİ DAHA ÇOK MOTİVE EDİYOR"
Amerika'da yaşadığı dönemde basketbola olan bakış açısının çok değiştiğini ve orada oynamak isteyen genç basketbolcuların bazı fedakarlıklarda bulunması gerektiğini aktaran Balbay, "Benim Amerika'ya gitme amacım hem eğitimi hem de basketbolu bir arada götürmekti. Eğitimime çok önem veriyordum çünkü burada ve bazı aksaklıklar oldu son senelerimde. Çünkü 15 yaşında A takıma yükselmiştim ve bazen derslerim bazen de basketbol aksıyordu. Her ikisini birden çok zor yürütüyordum. Amerika Teksas Üniversitesi'nden de böyle bir burs gelince gitmeye karar verdim. Aslında çok kolay bir karar değildi ama ben hep zor yolu seçtim. Zor yol beni daha çok motive ediyor. O zamanlar İngilizce seviyem de çok iyi olmamasına rağmen orada üniversite okumaya gittim ama bana çok fazla şey kattı. Hayatı öğretti, eğitim ve diploma aldım. Orada basketbola olan bakış açım değişti. Çok farklı antrenörlerle çok iyi oyuncularla çalıştım ve her yönden bana katkı sağladı. Şu anda da gidecek bir çok arkadaşımız olabilir. Onlara da tavsiyem fedakarlık yapmaları gerekiyor. Yani ailenizden, arkadaşlarınızdan ve bir çok sevdiğiniz günlük rutin işlerinizden fedakarlık yapıp belki 4 senelik 5 senelik bir serüvene gidiyorsunuz ailenizden ve sevdiklerinizden uzak. Zor bir yarış var orada. Çünkü sizin gibi milyonlarca öğrenci, binlerce sporcu var NBA hayali olan veya bir diploma sahibi olmak isteyen. Onlarla aynı yarışın içerisine giriyorsunuz. Çok kolay değil ancak önemli olan çok çabuk pes etmemeleri. Bu yola baş koyan ailelerinde çocuklarına her türlü destek olmaları gerekir" diye konuştu.
"BENİM HAYALLERİM HEP YÜKSEK"
NBA'de oynamak istediğini ve bu doğrultuda çalışacağını belirten kaptan Doğuş Balbay, "Her zaman isterim. Hedefim de var. Daha önce de bunun örnekleri var. 35, 36 yaşında gidenler oluyor. Neden olmasın. Her zaman benim hayallerim yüksek. O doğrultuda çalışacağım. Olur ya da olmaz bilmiyorum ama hedefim o yönde. Hedefleri yüksek tutmak isidir her zaman" dedi.
"SÜRE ALDIKLARINDA NELER YAPABİLECEKLERİNİ TÜM DÜNYAYA GÖSTERDİLER"
NBA'deki temsilciler Cedi Osman ve Furkan Korkmaz'ın performanslarına da değinen Doğuş Balbay, "İkisi de çok çalışkan ve ayakları yere sağlam basan oyuncular. Gerçekten şu anda takımlarında süre aldıklarında neler yapabileceklerini tüm dünyaya gösterdiler. Cedi'nin tabi ki Furkan'a göre biraz daha avantajlı durumu var. Takımından dolayı daha fazla süre bulabiliyor ve Lebron James'in gitmesiyle beraber takımda bazı taşlar yerinden oynadı ve Cedi'nin süreleri biraz daha arttı. Tabii ki kendi de formayı hak ederek aldı. Şu anda da gösterdiği performans hepimizi gururlandırıyor. Furkan'la da sürekli görüşüyorum. Furkan'ın durumu biraz daha farklı tabii ki. Takastan önüne bir kaç oyuncu geldi. Sezon öncesinde de sakat oyuncuları iyileşti. Onun süreleri biraz daha kısıtlı ama takastan gelen oyunculardan Butler'ın sakatlanmasıyla beraber Furkan zaman zaman ilk 5'te çıktı ve neler yapabileceğini herkese gösterdi. Hem yeteneğini hem de kalitesini gördük. NBA'e ait olduğunu bize gösterdi. Önemli olan onun pes etmemesi lazım daha fazla çalışıp o süre geldiğinde bunu her şekilde değerlendirmesi lazım. Ama bizi hem Cedi Hem de Furkan gururlandırıyorlar. Bende eski takım arkadaşlarım oldukları için kendileriyle sürekli iletişim halindeyim. Milli takıma da katkı sağlayacaklarına inanıyorum her ikisinin de" diyerek röportajı noktaladı.