Engelsiz şampiyonların gözü olimpiyatta
Bedensel engelli milli halterciler Dilfiroz Kuzdağı ve İzzettin Kanat, Avrupa şampiyonalarında elde ettikleri derecelerin ardından, gözünü 2016 Rio Paralimpik Oyunları'na çevirdi.
Çocuk yaşta geçirdikleri hastalıklar yüzünden bedensel engelli olan iki sporcu, hayata küsmek yerine yöneldikleri sporda, kazandıkları başarılarla dikkati çekiyor.
Bedensel Engelliler Halter Milli Takımı'nın, 24-28 Kasım tarihlerinde Macaristan'da düzenlenecek Avrupa şampiyonası için Sivas Sıcak Çermik Kaplıcaları'nda gerçekleştirdiği kampta bulunan Kuzdağı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 7 aylıkken geçirdiği çocuk felci nedeniyle bedensel engelli olduğunu, 2008 yılında bilek güreşi yaparak başladığı sporda, 2012 yılında halterle tanıştığını anlattı.
Halter sporuna ilgisi nedeniyle 2 yıl önce eşinden ayrıldığını dile getiren iki çocuk annesi Kuzdağı, "Halteri çok seviyorum, sevmesem zaten bırakırdım. Halterden vazgeçemiyorum, bu yüzden eşimden ayrıldım. Kamplara gidiyordum, eşim bunu istemiyordu, sürekli kavgalara neden oluyordu. Ben o yüzden 'halteri tercih ediyorum' dedim. Eşim haltere izin vermediği için ve çocuklarımın geleceği için eşimden ayrılmaya karar verdim" diye konuştu.
Türkiye şampiyonluğu elde ederek milli takıma katıldığını aktaran Kuzdağı, 2013 yılında Rusya'da düzenlenen Avrupa şampiyonasında 85 kilo kaldırarak ikinci olduğunu kaydetti. Verimli bir kamp dönemi geçirdiklerini söyleyen Kuzdağı, "Macaristan'da yapılacak Avrupa şampiyonasına hazırlanıyorum. İlk hedefim Avrupa'da güzel bir derece yapıp olimpiyatlara tam adım atmak. Daha sonra ise olimpiyatlarda çocuklarımın ve kendi geleceğim için şampiyon olmak istiyorum" şeklinde ifadeler kullandı.
Spor sayesinde üniversiteye başladığını, Gaziantep Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu Antrenörlük Eğitimi Bölümü'nde eğitim gördüğünü bildiren Kuzdağı, tüm engellileri spor yapmaya davet etti.
- "Spor sayesinde insanın kendine güveni geliyor"
Milli sporcu 40 yaşındaki İzzettin Kanat ise 3 yaşında geçirdiği ateşli havale nedeniyle engelli olduğunu söyledi. Spora, vücut geliştirme ve bilek güreşi yaparak başladığını, 11 yıl önce de halterle tanıştığını anlatan Kanat, bu süre zarfında Türkiye şampiyonlukları ve iki kez Avrupa ikinciliği sevinci yaşadığını kaydetti.
Kanat, şampiyonaya iddialı hazırlandığını belirten, "Hedefim Macaristan'da yapılacak Avrupa şampiyonasında madalya ve kota alarak olimpiyatlara gitmek ve ülkemi en iyi şekilde temsil etmek" ifadesini kullandı.
İnsanların sporu severek yapması halinde başarıya ulaştığını vurgulayan Kanat, şunları kaydetti:
"İrade, hırs ve bu işi sevmek lazım, biraz da sosyal imkanların iyi olması lazım. Sporu istediğim için yapıyorum. Şampiyonluk, milli olmak gibi bir isteğim yoktu. Sokağa çıkıyordum, sırtımda çanta antrenmanlara gidip geliyordum. İlk zamanlar hedeflerim yoktu, sonradan hepsi kendiliğinden geldi. Spor sayesinde insanın kendine güveni geliyor, insan kendini biraz daha güçlü hissediyor. Değişik insanlar tanıyorsun, değişik ülkeler geziyorsun, arkadaşların oluyor, bir de tabii ki ülkeyi temsil ediyorsun."
Engellilere kimseden bir şey beklememeleri gerektiğini tavsiye eden Kanat, "Ellerinden ne geliyorsa onu yapsınlar, spor olur, müzik olur, resim olur, mutlaka ellerinden bir şey geliyordur. Kendi çabalarıyla bir yerlere gelsinler çünkü her yerde bir engel vardır. Önemli olan onu aşacak iradeye sahip olmaktır" şeklinde konuştu.