1- Futbol Federasyonu "Hakemler yeşil alanı terk edip soyunma odasına gitmeden hiçbir teknik adam yeşil alana ayak basamaz" cümlesini koysa, emniyet kemerini takmış olursun.
Size bir tavsiyem var; Hakem düdüğü çaldıktan sonra sahanın ortasındaki sivillerin de dahil olduğu rezilliği dondurun. Yalnız futbolcularla hakemler kalsın. Bu olayların hiçbirisi olmaz.
Futbolcu futbolcu ile itişir kakışır ve bu büyük cezalar ve olaylar da meydana gelmezdi. Sivillerin bu olaya girmesi demek zaten maçın güvenliğinin olmaması demektir.
TFF, yönetmelikteki bu basit cümleyi bu kadar yıldır atlamasa bunlar iki takımın başına gelmezdi. Soruyorum size İngiltere veya Almanya'da böyle olaylar yaşanıyor mu? Yaşanmıyor, neden? Çünkü teknik adamların hepsi sahanın içine girmeden soyunma odalarına gidiyorlar
Bu basit gibi görünen ama önemli maddeyi Futbol Federasyonu yıllarca yapmamışsa lütfen Spor Bakanı olaya el koysun ve bu federasyona bunu yaptırsın.
2- Fatih Terim çok enteresan bir cümle sarf etti. O cümleyi bir daha söylemedi. Neydi o cümle hatırlayalım; "Bu olaylar Fırat Aydınus, Yusuf Namoğlu'ndan devam ederek yukarıya doğru giden organize bir olay" şekline soktu sözlerini.
Yani bu işlerden anlamayan bir adamın Fatih'in söylediklerine göre yorumu çok net bir biçimde şu olması lazım; "Kim varsa o yukardaki veya yukardakiler Yusuf Namoğlu'na emir verdiler. Yusuf Namoğlu da emri kabul etti. Fırat Aydınus'u atadı. Fırat Aydınus da bu işi hep beraber organize yaptılar.
Bunun cevabını çok net bir biçimde Fatih'ten bekliyorum. Veya ne demek istediğini bir daha açıklasın. Öyle lafı ortaya atıp çekilmesin. Sonra da binlerce insan birbirini yemesin. Bu işlerin sonu tehlikelidir.
Yok 30 milyon Galatasaraylı, yok 30 milyon F.Bahçeli, 30 milyon Beşiktaşlı. Bırakın bu ayakları. Milletin sabrını sizler test etmeyin.
3- Böyle bir olay Şampiyonlar Ligi'nde olsaydı ne olurdu? Bir düşünün. Onun için de "Bu cezalar fazlaydı" falan demeyin.
4- Bakalım bu işlerin sonunda Tahkim Kurulu şu cümleyi söyletecek mi? Cezaları büyük oranda indirip millete "Yuh olsun" dedirtecek mi? Veya "Hayır cezaları onaylıyorum" diyecek mi?
Herkese "Helal olsun" dedirtecek mi. Hatta ve hatta hiç olmadı ya olacağını da zannetmiyorum, F.Bahçe - G.Saray Türkiye'nin örnek kulübüdür.
Bu iki takım Şampiyonlar Ligi'nde finale kalsaydı bu rezilliği bütün dünyaya yaşatırlar mı diyerek cezaları az bulup artırılmasını mı isteyecektir Tahkim Kurulu kardeşlerim?