Fatih Altaylı'dan sert açıklamalar
Beşiktaş üçüncü maçı kazanacakken kaybetti. O taraftarlar gidip kendilerine kına alsınlar. Belki 1-2 maç daha fazla oynanabilirdi o seri. Euroleague şampiyonunu 1 kez de olsa yenmek önemliydi. Takımlarına zarar vermeye başladı taraftarların büyük bölümü... Sporu, spor olmaktan çıkarıyorlar. Bu yasalar uygulanmadığı sürece, hesap sorulmadığı sürece bu işler devam eder. Yöneticilerimiz de öyle alçak ki bu kişileri kurtarmak için çaba sarfediyorlar.
Dünya şampiyonu da olsa bazen kulüpler böyle isimlerle yollarını ayırabilirler. Şu veya bu nedenle. Ancak ayrılmanın bir edebi ve ahlakı olur. Bu camiaya lig şampiyonluğu, Avrupa'da kupa kazandırmış bir hocayla biraz daha kibar bir şekilde yolları ayırırsın. Ancak Galatasaray yönetiminin herhangi bir noktasında böyle bir nezaket olmadığı için bunu beklemiyordum.
Can Topsakal benim Galatasaray Lisesi'nden arkadaşım. 'Ergin Ataman 55 milyon Euro harcadı' diyor Can. Peki bir şey soracağım; Ergin Ataman harcarken, basketbol şubesinin başında kimse yok muydu? Ergin Ataman kulüp kasasından para mı aldı kimseye sormadan? Böyle bir açıklama yapmak büyük bir acz itirafıdır. 'Biz bir şeye hakim değiliz kardeşim' demektir. Böyle bir yönetim anlayışı olabilir mi? Galatasaray yönetiminde bu zırvalıklar oluyor...
Ergin Ataman sapına kadar Galatasaray taraftarıydı ama mektepli değildi. Yerine getirdikleri Erman Kunter ise Galatasaray Liseli ama Beşiktaşlı. Bunun hiçbir sakıncası yok ama mantaliteyi anlatıyorum. Erman, oynadığı her dönem Galatasaray'ı reddetmiştir. Ben buna bir şey söylemiyorum ama Galatasaray yönetiminin kafasına söylediğim söz... Böyle bir şey olur mu?
Galatasaray Yönetim Kurulu, Ergin Ataman'la ilgili bir sürü yolsuzluk iddiası ortaya atıyor. Oyuncu transferleri falan filan... Ben kimsenin babası değilim, bunları bilmem. Öyleyse bugüne kadar niye çalıştın kardeşim? Can Topsakal'ın kardeşi Levent Topsakal da oyuncu menajeri mesela... Burada bir çıkar çatışması yok mu? Galatasaray nepotizmin (kayırmacılık) doruklarında... Galatasaray Başkanı'nın kardeşi transferden sorumlu bilmem ne... Galatasaray'ın yönetim anlayışından ötürü Galatasaraylılar'ın utanç içinde olduğu günler yaşıyoruz. Ne yazık ki bu günler de devam edecek gibi geliyor bana...
Bu yaşananlar Galatasaraylılar'ın Galatasaraylı olmaktan utanç içinde olduğu yönetimden kaynaklanıyor. Bu haber başkanın onay ve isteğiyle Galatasaray'ın taraftarlardan sorumlu yönetim kurulu üyesi olduğu iddia edilen Alper Narman tarafından sızdırılmış bu. Galatasaraylılar'ın elindeki bilgi bu. Sızdırılmış değil atılmış bir iftira...
Daha önce Faruk Süren'in de kullandığı bir loca var. Faruk Süren sözleşmesini yenilemiyor. Yönetim de bu locayı satmıyor ve Faruk Süren'e 'biz o locayı sana ayırmıştık' diyor. Bu laz fıkrası gibi. Adam loca almayacağımı bir önceki yönetime bildirmiş. Aradan 3 sene geçmiş, bir uyarı yok. Sen 3 sene önce parasını istemiyorsun, şimdi çıkmış 'Faruk Süren parasını ödemedi' diye haber yaptırıyorsun, ayıp!
Stat yapıldığı zaman 'burada 200 loca var, zaten çoğunu satamadınız. Bir locaya 'eski başkanlar' locası diyelim, yaşayan her başkana da 2 tane kart verelim' dedik. O dönemki yönetim kabul etmedi. Adnan Polat yönetimiydi zannediyorum. Farzedelim ki, Faruk Süren o locayı almış, parasını da ödememiş. Ödeyememiş... Dersin ki; 'Başkan bu işi nasıl yapalım?' Böyle bir haber yapılması hoş mu? Dursun Özbek için böyle bir şey olamaz çünkü hayatında Galatasaray maçına gelmemiş, ne loca, ne koltuk almamış bir isimdir.
Bu haber geçen hafta Sabah Gazetesi'nde verilmiş. Kimin verdiğini, verdirdiğini de çok iyi biliyoruz. Ve başkan Faruk Süren yazdığı mektupta 'Sayın Dursun Özbek mahiyetinize hakim olun. Bizi itibarsızlaştırmak için böyle haberler yapmasınlar. Galatasaray'a yakışmıyor' diyor. Son derece zarif bir mektup... Dursun Özbek yönetimi 'bizi itibarsızlaştırmaya çalışanlar var, biz de karşı hamlede bulunuyoruz' düşüncesinde herhalde... Benim burada, Galatasaray kürsüsünde, gazetede, Divan Kurulu'nda söylediklerimden rahatsız oluyor. Benim dostum diye de Faruk Süren'e faturayı çıkarmaya çalışıyor, ayıptır!
Galatasaray Başkanı yalan söylemez. Dursun Özbek 'benim kardeşim (Mehmet Özbek) bir kulüpte 8 sene yöneticilik yaptı diyorsa doğrudur. Ancak büyük ihtimalle o gece kulübüdür. Başka türlü bir yerde görmedim. İTÜ'de yöneticilik yaptı deniyor. Yalan çıkarsa çok gülerim. Yarın İTÜ'ye soracağım.
Gerek spor, gerekse ekonomi sayfaları Riva ihalesiyle ilgili sayfa sayfa haber yaptılar. Galatasaray'la ilgili verilen rakamların hiçbiri doğru değil. Başkanın doğru söylediği bir şey var. Galatasaray şu anda Riva ve Florya'yı sattıktan sonra eline geçecek para 202-205 milyon dolar arası bir para. Fakat bu parayla Galatasaray'ın borçlarının azaltıldığı tamamen gerçek dışı... Bu para çok açık söylüyorum; Dursun Özbek yönetiminde ettiği zararları finanse etmek için kullanılacak. Neden? Dursun Özbek yönetime geldiğinde Galatasaray'ın borcu yaklaşık 250 milyon dolar. Bugün o borç 280 milyon dolar... Hani sen para alıp borç ödemiştin? Ben bunu mali tabloyu açıklayan yönetim kuruluna sordum. Yapılan şu; Galatasaray'ın Sportif A.Ş diye bir şirketi var. Takımın sahibi olan şirket. Bir de sportif AŞ'nin büyük ortağı olan ve yönetimini belirleyen Galatasaray Spor Kulübü Derneği var. Bu araziler satıldı. Bu paranın bir kısmı tahsil edildi. Diğer kısmı da 4-5 yıl içinde tahsil edilecek ya da bunun sözleşmesi yine bir bankaya kırdırılacak.
Şöyle yapılıyor; Galatasaray Spor Kulübü Derneği bu parayı Sportif AŞ'ye aktarıyor ama dernek borçlanıyor. Toplam borç stoğunda bir değişiklik olmuyor. Denizbank'a olan borçları ödedikten sonra geçtiğimiz ay içerisinde Odeabank'tan 150 milyon TL yeni borç aldınız mı, almadınız mı? Yönetime geldiğiniz gün mü Galatasaray daha borçluydu, bu arazilerin satılmış olmasına rağmen bugün mü daha borçlu? 'Biz Galatasaray'ın futbol şubesinin zararlarını azalttık' diyorsunuz. Sportif AŞ siz geldiğiniz de mi daha fazla zarar yazıyordu, bugün mü daha fazla zarar yazıyor? Bütün bunları internetten bulabilirsiniz. Ancak işin bir de dernek tarafı var. Yani hem Galatasaray taraftarını hem de genel kurulu kandırıyorsunuz. Ve buna karşın sportif başarı da gelmiyor. Ünal Aysal yönetimi de borçları arttırıyordu ama sportif başarı vardı. Şimdi o da yok ve zarar daha da büyüyor.
Bruma ve Podolski gitti. takımın en iyi iki oyuncusu... Hakan Balta gitti, çok önemli değil ama Sabri gitti. Sneijder gidiyormuş. Galatasaray yönetimi bugün bir açıklama yapıp, 'Hollanda Milli Takımı'nın kaptanını alıyoruz' dese, Belhanda'ya mı, Gomis'e mi, Sneijder'e mi daha çok sevinirdi taraftar? Sen elindeki bu adamı gönderiyorsun. Para eder yollarsın, tasarruf edeceksin yollarsın buna da bir itirazım yok. Bir yandan çuvalla para harcayıp, bir yandan da elindeki iyi oyuncuları yolluyorsan ve bunu da Galatasaray'daki geleceği belli olmayan ikinci sınıf bir hocanın talimatıyla yapıyorsan işte bu sakat bir durum...
Sabri, Galatasaray'da doğup büyümüş ama parasını da almış. Ben bu 'evlat' düşüncesine karşıyım. Sen geçen sene Sabri'nin sözleşmesini apar topar uzatıyorsun, sözler veriyorsun. Sonra bu sözleri yiyorsun. Galatasaray etiğine yakışmaz bu. Biz bu takımdan kimleri gönderdik? Her oyuncu yollanır ama bunu bir şıklık içerisinde yapmak gerekir. Sabri'ye 'seneyede buradasın' deniyor sonra? Patron dediğin sözünü tutar.
Östersunds, Galatasaray'ın 20'de biri neredeyse... Galatasaray, UEFA'nın en başarılı takımlarından biri, Şampiyonlar Ligi'ne en fazla katılan takımlardan biriydi bir zamanlar. Ama futbol bu. Tromso faciası isimli filmi hatırlıyoruz. O yüzden futbolda her zaman her şey olabilir. Özellikle de Galatasaray bu kadar kötü yönetilirken, başında böyle bir hoca varken her şey olabilir.
Fenerbahçe medyadan izlediğim kadarıyla ciddi bir transfer hamlesi içerisinde... UEFA'nın takibindeki Fenerbahçe ve Galatasaray'ın bu kadar para harcaması benim garibime gidiyor. Galatasaray büyük ihtimalle Bruma'dan gelen parayla bunu yapıyor ama Fenerbahçe bunları hangi kaynaktan finanse edecek bilmiyorum. Ancak bir sponsorluk, reklam geliri sokabilecekse bu transferleri UEFA'ya açıklayabilir. Belki de rakamlar medyada uçuşanlar kadar yüksek değil. Kjaer'e 12 milyon Euro'luk bir para teklif edilmiş. Bunu bekliyor olabilirler. Fenerbahçe, 20 milyon Euro istiyormuş galiba... Ben bu transfer haberlerinin hiçbirine kasa paraya girmeden inanmam.
İlerleyen yıllarda futbolda rekabet ölecek. Real Madrid, Monaco, PSG, Manchester United, Chelsea ve Manchester City'den başka bir kulübün esamesi okunmayacak. Onlar gelirleri giderek büyütüyor, diğerleri ile uçurum büyüyor. Belki buraya Bayern Münih girebilir. Futbol başka bir yere gidiyor. Bunun doğal sonucu şu olabilir; bir süre sonra bu futbol takımları kendi aralarında bir lig oluşturabilir, NBA gibi... Daha önce Galatasaray olarak bizim de aramızda olduğumuz böyle bir plan vardı. Bugün artık bunun içerisine bir Türk takımının girmesi hiç kalmadı. Şenes Erzik'e 'UEFA bu kadar yüksek transfer bedelleri konusunda bir şey yapmayı düşünmüyor mu? diye sordum, Şenes ağabey, 'Platini bunları çok yapmak istemedi' dedi. UEFA'daki yolsuzlukların sebebi de bu. Futbolcuların yolsuzluklarının sebebi, çift fatura işleri, transferdeki açıktan ödemeler hepsi bu sebepten...
Beşiktaş, taraftar sayısını 100 milyona çıkarmak istiyor. Bu iş Çin'e gitmekle olmaz. Ben de Çin'e gittim birçok defa ama okuyucu sayımda artış olmadı. Bunun için uluslararası olmak gerekiyor. Beşiktaş'ın Avrupa'da da başarılarını çok tırmandırması gerekiyor. Çin'de büyük turnuvalarda yer alması gerekiyor. Buna rağmen kolay değil. Manchester United, Barcelona ve Real Madrid dışında bunu yapabilmiş kulüp yok. O kulüplerin, o ülkede mağazaları da var. Onun yerine Çinli bir yatırımcıyı Beşiktaş'a ortak falan getirseniz daha başarılı bir iş olur. Ne yazık ki bizim kulüplerimiz henüz bu fikre açık değil. Beşiktaş transfer konusunda ucuza çok güzel zıplamalar yaptı. Bu sene bunu yapmakta aynı performansı sergilemekte zorlanacağı ihtimalini görüyorum. İnşallah şansları yaver gider de Talisca'ya talip falan çıkmaz."
(HT Spor)