Bülent Tulun: Fatih Terim bir daha Galatasaray'ın başına zor gelir
Galatasaray'ın önemli isimlerinden Bülent Tulun, FatihTerim'den Eric Gerets'e, Didier Drogba'yla Weslej Sneijder'den Cicaldau ve Morutan transferlerine kadar birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu.
"HEM FUTBOLCU HEM HAKEM"
-Futbol tutkunuz ne zaman başladı?
Futbola merakım mektep zamanında başladı. Önce Beşiktaş Genç Takımı, arkasından üniversitedeyken İkinci Milli Lig’de Beyoğluspor’da top oynadım. Üniversite bittikten sonra 4 sene yan hakemlik yaptım. Türkiye Futbol Federasyonu’nunda Kemal Ulusu ve Şenes Erzik başkanlığı dönemlerinde Merkez Hakem Kurulu üyeliği yaptım.
"LİSEDEN GALATASARAYLIYIM"
-Galatasaray kulübü ile yollarınız nasıl kesişti peki?
1960 yılında Galatasaray Lisesi’ne girdim. Orada okudum ve Galatasaraylı oldum. Yönetime ise ilk defa 1994 senesinde Başkan Alp Yalman ile girdim. Daha sonra Faruk Süren başkan ile çalıştım. Ardından gelen başkanlarla özellikle futbol konusunda işin içinde bulundum.
"TRANSFERİN SIRRI İYİ İLİŞKİLER"
-Galatasaray’da görev yaptığınız dönemlerde transferler nasıl gerçekleşiyordu?
Teknik direktörler daha çok mevkii anlamında talepte bulunurlardı. İlla şu oyuncuyu istiyorum demezlerdi. Özellikle yabancı hocalar böyle yapardı. ‘Şu pozisyonlar için oyuncular lazım. Şu isimler olabilir. Senin de önerilerin var mı?’ deniyordu. Ondan sonra araştırmaya giderdim. Benim Avrupa’da sıcak temaslarım vardı. Dolayısıyla çok zor olmuyordu. Çünkü her şeyin başı iyi ilişkilerdir.
"YILDIZLAR İÇİN GALATASARAY'IN ADI YETTİ"
-Örneğin Didier Drogba ve Weslej Sneijder transferleri nasıl oldu? Size menajerler mi önerdi?
Drogba serbestti. Onun Fransa’daki menajeri benim yakın dostumdur. O haber verdi. Fatih Terim’e konuyu ilettim. O da memnuniyetle kabul etti. Sneijder transferinde ise onun menajeri Hollandalı eski milli futbolcuydu. Onunla da dostluğumuz vardı. Gittik Inter ile konuştuk ve anlaştık.
-Her iki futbolcuyu Galatasaray’a gelmeleri konusunda ikna etmek zor oldu mu?
Hayır zor olmadı. Galatasaray dünya futbolunda çok bilinen bir marka. Hâlâ öyle... Her ne kadar şu an başarılı olmasa bile Galatasaray bir markadır.
"GÜNEY AFRİKA'DA DROGBA TELAŞI"
-En stresli ve yorucu transfer hangisiydi?
Drogba’nın transferi hızlı ve yoğun geçti diyebilirim. Çünkü Afrika Kupası için Güney Afrika’daydı. Çok kısıtlı bir zaman vardı. Onun için uçağa atladık ve Güney Afrika’ya gittik. Orada sözleşmeyi imzaladık. Tabii mukaveleyi tasdik ettirmek lazımdı. Allah’tan büyükelçilikte görevli Galatasaraylı bir kardeşimiz vardı. Onun vasıtasıyla bu sorunu çözmüştük.
"İSKANDİNAVLARI GÖZÜ KAPALI ALIRIM"
-Aldıktan sonra hayal kırıklığına uğradığınız oyuncu var mı?
Pek olmadı. Son dönemde yani sayın Ünal Aysal döneminde yaptığımız transferler Elmander, Drogba, Sneijder, Muslera, Ujfalusi …Bunlar hep bilinen oyunculardı. Araştırmaya ihtiyaç duyulmayan, lider vasıflı futbolculardı. Özellikle benim İskandinav kökenli oyunculara karşı sempatim vardır. Ahlâklı, çalışkan ve mütevazi insanlardır. Şu anda bile Nelsson’un nasıl oynadığını görüyorsunuz. İsveç, Norveç ve Danimarka’dan gözün kapalı oyuncu alabilirsiniz.
-Gerçekleştiremediğiniz bir transfer oldu mu?
Hayır…Zaten o zamanlar yabancı oyuncu sayısı kısıtlıydı. Şimdiki gibi böyle 8-9 yabancı ile sahaya çıkılamıyordu. Buna karşılık o dönemler altyapımız iyiydi. Alttan çok oyuncu geliyordu. Epey zamandır, 8-10 senedir altyapıdan oyuncu çıkartamıyoruz.
"200 BİN EURO YÜZÜNDEN RİBERY KAÇTI"
-Frank Ribery transferinde siz var mıydınız?
Hayır, ben yoktum. Ribery giderken vardım. O dönem büyük mali problemlerimiz vardı. Ribery’yi 200 bin Euro yüzünden elimizden kaçırdık ama çok ahlâklı bir adam değildi. O kadar çok takım değiştirmesi de boşuna değil.
"YETENEKLİYDİ AMA AHLAKLI DEĞİLDİ"
-Size haber vermeden mi ayrıldı?
Habersiz gitti. 200 bin Euro alacağı vardı. 2-3 ay geçmişti. FİFA aracılığıyla kulübe protesto çekti ve serbest kalma hakkını kullandı. Bizden ayrıldı. Yetenekli bir oyuncuydu ama dediğim gibi ahlaklı biri değildi.
"ERİC GERETS BİR BAŞKAYDI"
-Galatasaray’da birçok şampiyonluk yaşadınız. Sizin için en anlamlısı hangisiydi?
2005-2006 sezonunda Eric Gerets’le elde ettiğimiz şampiyonluktu. Gerets, çok sevdiğim bir dostumdur. Onu Galatasaray’a getirdim. Rahmetli Özhan Canaydın o görevi bana vermişti. Hoca için ‘top sende’ demişti. Gittim ve anlaştım. Gerets ile birlikte altyapıdaki 16 futbolcuyu profesyonel yaptık. Bunların birçoğu hâlâ oynuyor. Arda Turan, Uğur Uçar, Aydın Yılmaz, Ferhat Öztorun, Özgürcan Özcan, Cafercan Aksu…Saymakla bitmez.
"ADNAN POLAT İLE ANLAŞAMADI"
-Gerets, neden uzun süre görevde kalamadı?
Ben ayrıldıktan sonra Adnan Polat dönemiydi. Onlarla anlaşamadı. Halbuki çok zor bir zamanda Galatasaray’ı şampiyon yapmıştı. Hem maddi hem de transferler anlamında sıkıntılı bir dönemde bunu başarmıştı. Kıymetli bir hocaydı.
"FATİH TERİM'İN EMEĞİ ÇOK"
-Sizi etkileyen ve onunla çalışmaktan keyif aldığınız teknik direktör kimdi?
Tabii ki Fatih Terim. Yabancı hocalar arasında da Gerets.
-Fatih Terim ile çalışmak zor muydu?
Hayır zor değildi. Fatih Hoca, Türk futboluna mal olmuş bir teknik adam. Kendisini gençliğinden beri tanırım. Galatasaray’a çok emeği olmuş bir insandır.
"TÜRKİYE'YE ONDAN İYİSİ GELMEDİ"
-Sizin gözünüzde bugüne kadar Türkiye’de yapılan en flaş transfer hangisiydi?
Önce oyuncunun kimliğine bakacaksınız. İkinci olarak da Türkiye’de neler yaptığına…Bana göre ön sıralarda yer alan adam Drogba’dır. Sonra Hagi, Popescu’yu sayabilirim. Bunlar lider oyunculardı. Bu insanlarla çalışmak da kolaydı. Gerçek bir profesyoneldiler.
"DROGBA İSTERSE CUMHURBAŞKANI OLUR"
-Drogba ile hâlâ görüşüyor musunuz?
Özel günlerde mesajlaşıyoruz. Fildişi Sahili’nde önemli görevlerde. İsterse orada cumhurbaşkanı bile olabilir. (Gülüyor) Yani ülkesinde o kadar büyük bir isim.
"GERÇEK MESUT ÖZİL'İ GÖREMEDİK"
-Fenerbahçeliler de Anelka, Roberto Carlos ve Mesut Özil’in transferini daha değerli buluyor.
Mesut Özil’in Türkiye’de bir şey yaptığını pek görmedik. Yurt dışındayken iyi bir performans sergiliyordu. Ama maalesef Fenerbahçe’de kendini gösteremedi. Tabii ki Mesut Özil’in yanı sıra Anelkalar, Roberto Carloslar simge ve kıymetli isimler. Fakat bana göre en etkileyici oyuncuların başında Drogba gelir.
"GALATASARAY TÜRK FUTBOLUNA AYAK UYDURDU!"
-Şimdi de günümüze dönelim. Galatasaray’ın bu sezon kötü bir performans sergilemesinin sorumlusu kim?
Şahısları sorumlu tutmak pek doğru değil. Ama yapılan transferler, yönetim tarzı…Bunların hepsi etken tabii. Gerçekten bu sezon Türkiye’de kötü bir futbol oynanıyor. Futbol heyecan vermiyor. Galatasaray da buna ayak uydurmuş durumda. Tabii ki kulüpte bir sürü iç problemler de var. Bu huzursuzluk en alt kademelere hatta futbolculara kadar sirayet eder. O nedenle bu sezon Galatasaray’dan yana mutlu değilim.
"CİCALDAU VE MORUTAN İÇİN HAKLI ÇIKTIM"
-Takımdaki yabancı oyuncuları beğeniyor musunuz? Size kalsa hangileri ile yola devam ederdiniz?
Özellikle alınan iki Rumen oyuncu (Cicaldau ve Morutan) maalesef beklenin çok altındalar. Defansın göbeğindeki Nelsson ve Marcao iyi oyuncular. Ellerinden geleni yapıyorlar. Ama Rumen oyuncular genç ve yetenekli olmalarına rağmen kendilerini gösteremediler. Zaten sezon başında onlardan umutlu değildim. Nitekim haklı çıktım.
"RUMENLER BU İŞLERİ İYİ BİLİR!"
-Her iki oyuncu için ödenen paralar da tartışma konusu.
Evet, duyduğum kadarıyla çok ciddi paralar verilmiş. Fakat yaşları itibarıyla piyasaları var. Oyuncuların menajerleri çok enternasyonel insanlardır. Eğer Galatasaray vermek isterse muhakkak oyuncularına iyi bir yer bulurlar.
"ÖNEMLİ OLAN MALİ İBRA"
-Başkan Burak Elmas döneminin ibra edilmemesi doğru muydu?
Galatasaray’da ibra edilmemelere karşıyım. İbra, Galatasaray’ın geleneğinde pek yoktur. Ancak çok büyük mali bir yolsuzluk, yasalara aykırı bir iş yapıldığı zaman ve bu durum ortaya çıkartılırsa ibra edilmeyebilir. Bana göre geçerli olan mali ibrasızlıktır. Zaten idari ibrasızlık soyut bir kavramdır. Herkese göre değişir. Ama mali ibrasızlık için muhakkak yolsuzluk vesaire gibi bir şey olması lazım ki ibra edilmesin.
"TORRENT'İN 4 İSPANYOLLA GELMESİ GARİP"
-Fatih Terim’in yerine Domenec Torrent’in geldiğini duyunca tepkiniz ne oldu?
Öncelikle Türkiye’ye ilk defa gelecek bu tip hocalar mutlaka Türk yardımcı ile çalışmalı. Torrent’i getirdiler. O da 4 İspanyolla birlikte geldi. Futbolcuyla nasıl bir iletişim kuracak? Yanında Türk yardımcısı olmaması bana garip geliyor. Gerets, geldiği zaman kendi isteğiyle Reinhard Stumpf ve Erdal Keser’le yanında getirdi. Gerets aptal mıydı? 4 tane Belçikalı alıp gelmeyi bilmiyor muydu?
"BİZE KARİZMATİK HOCA LAZIM"
-Peki Torrent’in hocalık kariyeri Galatasaray’a yeterli mi?
Teknik direktörlük için önemli olan baskın karakter ve karizmadır. Çok iyi yardımcı olabilir ama Galatasaray gibi büyük bir takımı yönetecek kapasitede biri olduğunu göremedim.
"FATİH TERİM, BİR DAHA GALATASARAY'A ZOR GELİR"
-Size göre Fatih Terim tekrar Galatasaray’ın başına gelir mi?
Valla gelsin isterim ama biraz zor gibi görünüyor. Bu kadar karmaşık olaylardan sonra Fatih Hocanın da keyfi ve heyecanı kaçmış olabilir.
"SEÇİM İPTAL OLMAZ"
-Daha önce açıklandığı gibi 30 Nisan’da başkanlık seçimi yapılır mı?
Seçimin iptal edileceğini sanmıyorum. Neticede genel kurul başladı ve kesiksiz bir şekilde bitti. Gece yarısını geçti, olabilir. Uzayabilir... Hukukçulara göre seçimin iptal edilmesi mümkün değil.
"GALATASARAY'A BAŞKAN OLMAK YÜREK İSTER"
-Şu anda iki başkan adayı var. Eşref Hamamcıoğlu ve Metin Öztürk. Sizce kim kazanır?
Başa baş gider. Ama ikisinin de cesaretine hayranım.(Gülerek) Bu kadar kaotik bir dönemde aday olmak yürek işi. Kim kazanırsa Allah yardımcısı olsun.
"ÜNAL AYSAL, BU TEMPOYU KALDIRAMAZ"
-Sizin yakın olduğunuz eski başkanlardan Ünal Aysal neden aday olmadı?
Ünal Bey’in kendi yoğun işleri var. Dışardan yardımcı olabilir. Bugün Galatasaray başkanlığı yapmak; kenarda oturup şunu yapın bunu yapın demekle olmaz. Bizzat işin içinde bulunacak. Yani 24 saat çalışacak bir başkan gerekiyor. Ünal Bey’in hem kendi işleri var; hem de yaşı itibarı ile bu tempoyu biraz zor kaldırır.
"EŞREF HAMAMCIOĞLU BİR ADIM ÖNDE GİBİ"
-Ünal Aysal’ın desteklediği bir isim var mı?
Bilemiyorum. Eşref Hamamcıoğlu biraz daha ağır basıyor gibi. Fakat sonuçta bu Galatasaray kongresi. Belli olmaz.
"'ÇİLEK TRANSFER DEVRİ ÇOKTAN BİTTİ"
-Galatasaray’da bundan sonra Ünal Aysal’ın deyimiyle ‘çilek’ transferleri olur mu?
Zor…’Çilek’ transferleri Drogba ve Sneijder için söylenmiş bir sözdür. Galatasaray, şu anda ona benzer transferleri yapacak mali güçte değil.
"GEDSON FERNANDES FAZLA ABARTILIYOR"
-Gedson Fernandes’in Beşiktaş’a kaptırılmasına taraftar tepkili. Sizin yorumunuz nedir?
Bence Fernandes çok büyütüldü. Rizespor’da bir şeyler yaptığını göremiyoruz. Aman aman bir futbolcu değil. Konuştuğumuz Hagiler, Sneijderler, Drogbalardan sonra Fernandes sıradan bir oyuncu.
"EN BAŞARILISI FARUK SÜREN"
-Size göre Galatasaray tarihinin en başarılı başkanı ve yönetimi hangisiydi?
Tabii ki Faruk Süren yönetimi. 1996-2000 arası. 4 şampiyonluk, UEFA Kupası ve ondan sonra da Süper Kupa kazanıldı. O zamanki koşullarda en iyisini yaptı.
"SADECE İLHAN PALUT VE ÖMER ERDOĞAN BOĞUŞUYOR"
-Türk futbolunun en büyük sorunu nedir?
Altyapı sorunu. Oraya gerekli önem verilmiyor. Altyapıdan yeteri kadar oyuncu ve teknik direktör çıkmıyor. Süper Lig’e baktığınız zaman iki tane hoca aslanlar gibi boğuşuyor. Biri Konyaspor’da İlhan Palut, diğeri Hatayspor’da Ömer Erdoğan. Şimdi bunları hangi büyük kulüp alır, takımın başına koyar? Koymalı aslında. Bunların yolunu açmak lazım.
"KİM GELİRSE NİHAT ÖZDEMİR'DEN İYİSİNİ YAPAR"
-Nihat Özdemir’in istifasından sonra TFF Başkanlığı için birçok ismin adı geçiyor. Sizin gönlünüzden geçen biri var mı?
Kim gelirse Nihat Özdemir’den daha başarılı olur.
-Merkez Hakem Kurulu’nun 13 hakemin üzerini çizmesine ne diyorsunuz?
Rezalet…Türk hakemliğinde ismini duymadığımız bir MHK’nın başına geliyor. Birçoğu FIFA kokartlı olmak üzere onlarca hakemin işini bitiriyor. UEFA’nın bize yolladığı hakem direktörü Jaap Uilenberg çok ağı beyanat verip istifa ediyor. Burada sorumlu tabii ki TFF başkanıdır.
"FENERBAHÇE ÜZÜLDÜ, BİZ SEVİNDİK"
-Unutamadığınız maç hangisi?
O kadar çok maç var ki hangisini anlatayım. (Gülüyor). Mesela Gerets döneminde biz burada Kayserispor ile oynarken Fenerbahçe, Denizli’de berabere kaldı. O şampiyonluk çok kıymetliydi. Zor şartlarda ve kısıtlı bir kadroyla şampiyon olmuştuk. Yine Fenerbahçe’yi Olimpiyat Stadı’nda 5-1 yenerek Türkiye Kupası’nı almıştık.
"YETER Kİ GALATASARAY İYİ OLSUN"
-Son olarak gelecekle ilgili beklentiniz veya planlarınız neler?
Bir planım yok ama temennim var. İnşallah Galatasaray, önümüzdeki seneler çok daha iyi bir takımla hem ligde hem de Avrupa’da başarılı olur. Ben de onları keyifle izlerim.
KİMLİK KARTI
Adı soyadı: Bülent Tulun
Doğum tarihi: 15.04.1950
Doğum yeri: Gaziantep
Eğitim durumu: Üniversite, Yüksek Lisans
Mesleği: Ekonomist
Futbol kariyeri: Galatasaray'da futbol yöneticiliği ve spor direktörlük, Merkez Hakem Kurulu üyeliği.