Fatih Terim, "Seçil Erzan" davasında ifade verdi!
Teknik direktör Fatih Terim, Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi'ne Seçil Erzan ve 7 kişinin yargılandığı dava için ifade verdi.
"Kulüple anlaştık, sizin de hesaplarınızı bizim bankaya taşıyalım hocam"
BBC Türkçe'nin aktardığına göre Fatih Terim'in ifadesi şu şekilde; "Yaklaşık 13 yıl kadar önce ben Galatasaray Teknik Direktörü olarak görev yaparken; Galatasaray Kulübü ile Denizbank arasında bir anlaşma yapılmış ve bu çerçevede kulüp, Denizbank ile çalışmaya başlamıştı. Buna yakın tarihlerde bir Şampiyonlar Ligi seyahatinde, uçak yolculuğunda bankanın genel müdürü Hakan Ateş ile tanıştım. 'Kulüple anlaştık, sizin de hesaplarınızı bizim bankaya taşıyalım hocam' dedi."
"İlk tepkim olumsuzdu"
"İlk tepkim olumsuzdu, çünkü yıllardır başka bir bankayla çalışıyordum ve çok sık hesap değiştirmeyi sevmem. Hakan Ateş o esnada çok ısrar etti, bankanın sağlayacağı avantajlardan bahsetti, kulüpteki diğer çalışanların da Denizbank’a geçtiğini anlattı. Bunun üzerine ben de diğer bütün kulüp çalışanları gibi bazı banka hesaplarımı Denizbank’a aktardım. Sonrasında Hakan ile arkadaş da olduk, ya da en azından ben öyle sandım. Çok yakın ilgi alaka gösterdi, bana en iyi hizmeti vermek üzere çok özel bir müşteri olarak hissettirdi."
Seçil Erzan’a özel bankacım olarak güvendim"
"Ben finansal meselelerden çok anlamam. Yoğun ve çok seyahatli çalışma hayatım sebebiyle de çok uzun yıllardır bir banka şubesine gitmişliğim yoktur. Çalışma hayatımın özellikle son 15-20 senesi boyunca para yatırma ve çekme işlemleri ile imzalanacak belgeler banka çalışanlarının bulunduğum yere gelmesi ile yapılmıştır.
Her zaman Seçil Hanım değil başka Denizbank çalışanları da gelirdi. Para getirirlerdi, para götürürlerdi, bazen imza alırlardı, bazen almazlardı. Seçil Erzan yıllardır benim özel bankacımdı. Ben Denizbank tarafından oluşturulan güven ve Denizbank’ın bana gösterdiği kişi olduğu için Seçil Erzan’a özel bankacım olarak güvendim.
Seçil Erzan'ın her tavsiyesini bankanın görüşü olarak gördüm. Bankanın yönetimi ona güvenmiş onu o pozisyona getirmiş hatta bana da bizzat gelip 'En iyi şube müdürlerimizden biri' demişler, ben de bunun üzerine ayrıca bir teyit yapmaya ya da sorgulamaya gerek görmedim.
Bana özel bankacım olarak hizmet veren Seçil Erzan, 'Hocam bankada şu kadar paranız var, bu ay bu paraya dokunmadınız heba olmasın, değerlendirelim' gibi sözler söylediğinde de ben doğal olarak bunun altında kötü bir amaç aramadım, bu durumu sorgulamadım. Sorgulamadım, çünkü doğal olarak güven duyuyordum."
"Biri dahi benim birini bir sözde fona yönlendirdiğimi söyleyemez"
"Bu 30’dan fazla müşteki ve sanıklardan tek biri dahi, benim birini bir sözde fona yönlendirdiğimi, aradığımı, arandığımı söyleyebilecek tek bir insan dahi olamaz. Varsa, lütfen gelsin çıksın söylesin, mahkemede söylesin, başka yerde söylesin. Benim bir yerlere para yönlendirdiğimi iddia eden tek biri vardır, o da bankadır ve bankanın reklam alanlarıdır.
Ben finans işlerinden anlamam, bu nedenle de kimseye anlamadığım bir konuda tavsiye vermem, kimse de bana böyle bir konuda akıl danışmaz. Buna kızım, yeğenim ve eski damadım da dahildir."
"Gerçeklerin yenemeyeceği yalan, tuzak, karalama yoktur"
"Tarafımın ismimin ve ailemin yaşadığı mağduriyet bile maddi olarak hiçbir şekilde karşılığı olmayan bir zarardır ve bu durum benim için çok daha önemlidir. Konunun adalet önünde tartışılması ve kim suçlu ise bunun ortaya çıkması en büyük arzumdur..
70 yaşımdayım, bunca yıldır en iyi öğrendiğim husus şudur: Gerçeklerin yenemeyeceği yalan, tuzak, karalama yoktur.
Ben bir bankaya güvendim ve bir banka müdürüne güvendim, biri paramı diğeri de itibarımı kullandı, kullanmaya devam ediyor. Benim kamuoyu açıklamalarım kimsenin adını lekelemek üzere değil gerçekleri paylaşma amaçlı olur."