Yazarların Fenerbahçe-Rennes maçı yorumları: Gerçek bir meydan okuma!
Spor yazarları Mehmet Demirkol, Uğur Meleke, Şansal Büyüka, Ömer Üründül, Ercan Güven, Faik Çetiner, Gürcan Bilgiç Fenerbahçe- Rennes maçını değerlendirdi.
Mehmet Demirkol: Gerçek bir meydan okuma
Mehmet Demirkol (Fanatik): Rennes 4-3-3 temel dizilişiyle sahadaydı. Çok hareketli, çok hızlı bir tek pas oyunuyla baş döndürdüler. Genesio, iyi çalışmış ve ilk maçta 4-4-2'sinin yaşadığı sıkıntıların çözümünü bulmuş gibiydi. Ne olduğunu anlamadan maç 3-0’a geldi. Kolay şutlar olmadığını bilerek Altay’ın da olaya müdahale edemediğini söylemek lazım. 61’de Jesus’tan 4-4-2 hamlesi geldi. Özellikle Emre’nin sağ kanata müthiş bir akışkanlık getirdiğini söylemek lazım. Tek eksik hücum alanındaki akışkanlığı ve beceriyi artıramamak olmasına rağmen 3-0’dan 3-3’e dönebilmek gerçek bir meydan okuma. Fenerbahçe bu sene sık sık yaptığı gibi çok güçlü bir mesaj verdi. Bu seviyede bu kadar kötü başlayıp Rennes’i 2. kez toplam 5-0’dan yakalamak, yenilgiyi asla kabullenmemek... Bu çoktandır unuttuğumuz bir Fenerbahçe.
Uğur Meleke: Futbolculara hayal kurdurmaya başladı
Uğur Meleke (Hürriyet): Rennes şu anda Avrupa Ligi’nin en iyi beş takımından biri. Yani bu maç Fenerbahçe için bir ‘gerçeklik testi’ idi... Fransa’daki ilk maçtan Genesio dersler çıkarmış, sarı-lacivertli savunma hattının iki kenarına yaptılar koşuları. Ancak Jesus öyle bir teknik adam ki, “Avcı ne kadar hile bilirse, ayı o kadar yol bilir” atasözünü anımsatıyor insana. Genesio her şeyi doğru yaptığını düşünürken Jesus 60’ta dört oyuncu birden değiştirdi; takımı 4-1-3-2’ye çevirdi, hücum presin yoğunluğunu artırdı ve müthiş bir geri dönüşe daha imza attı Kadıköy’de. Jesus’un Fenerbahçe’sinin bu Rennes’e karşı 3-0’dan geri dönmesi, sonraki turlar için de kesinlikle hayal kurdurmuştur futbolculara.
Şansal Büyüka: Fenerbahçe seyircisi Altay'a niye homurdandı anlamadım!
Şansal Büyüka (Milliyet): Fenerbahçe seyircisi gollerden sonra kaleci Altay’a neden homurdandı, anlamadım… Bırakın Altay’ı B.Münih kalesinden Neuer‘i getirip koysanız, gol olan bu vuruşları gene çıkartamazdı… Açık konuşalım; Rennes 3-1‘i yeterli görmüş olacak ki, ikinci yarıda bu skoru korumak adına adeta üstüne yatmak istedi… İşte Fenerbahçe‘nin inadı ve yenilgiye isyanı burada devreye girdi… Biraz daha süre olsa, Fenerbahçe Türk futbol tarihine geçecek bir mucizeye imza atabilirdi… Ama 3-0‘dan sonra 3-3‘ü yakalamak camiayı mutlu etmeye yetti… Rennes, Fenerbahçe‘den daha kaliteli ve daha atletik bir takım… Unutulmasın; sadece önde oynayan üç oyuncularının toplam maliyeti tam 70 milyon euro…
Ömer Üründül: Geri dönüş gerçekten önemli
Ömer Üründül (Sabah): Rennes süratli ve bitirici ataklarla 3 farklı öne geçti. Artık her şey çıkmaza girmişti. Ama ikinci yarıda roller değişti. Seyircisiyle bütünleşen Fenerbahçe oyunu tamamen domine etmeye başladı. Sonra Jesus'tan her zamankinden biraz daha erken, biri Gustavo'nun sakatlığı yüzünden 4 değişiklik birden geldi. Sonra Fenerbahçe hiç ümidini yitirmeden bastırdı. Rennes gibi bir takıma 0-3'ten geri dönüş gerçekten çok önemliydi. Bilhassa zorlu rakipler karşısında üçlü defans uygulanıyorsa orta sahanın kenarında savunma yönü zayıf Lincoln'ün oynaması yanlış. Arao sakatlıktan sonra fizik olarak çok düşmüş. Dün gece çok verimsizdi. Takımın dinamosu Crespo ikinci devre kendine geldi. Jesus da herhalde maçtan sonra Zajc'a hiç şans vermemesinin ne kadar yanlış olduğunu düşünecektir.
Ercan Güven: Fenerbahçe çok büyük iş başardı
Ercan Güven (Milliyet): Tahtaya vurup “nazar değemesin” demekten başka yapacak bir şey yok Fenerbahçe için. Çünkü çok büyük iş başardı Sarı-Lacivert takım. Rennes gibi bir rakibi deplasmanda berabere kalıp Kadıköy’de 0-3’den 3-3 getirmek, grup lideri olup son 16’ya play-ofsuz katılmakla eş zorlukta.
Faik Çetiner: Terini akıtanlara helal olsun
Faik Çetiner (Fanatik): Tecrübeli Rennes ilk 45 dakikada ani ataklarla 3 gol birden buldu. Umutlar tükenmiş gözükürken gelen Valencia'nın golü, ikinci yarı için moral oldu. Rennes’in ikinci yarı geriye yaslanmasıyla Fenerbahçe'nin baskılı oyunu son yarım saat hamleleri ile müthiş bir geri dönüşüne imza attı. Son yarım saatte Kadıköy’de Fenerbahçe rüzgarı vardı. Bu maç aslında yazılacak değil, yaşanacak bir 90 dakika olarak tarihe geçmiştir. Terini akıtanlara helal olsun...
Gürcan Bilgiç: Saygı duyulacak bir takım ruhu
Gürcan Bilgic (Sabah): Rennes takımının oynadığı oyuna, hıza, pas kalitesine bakınca ilk yarının skoruna, "Neden" diye sorma hakkı elinizden gidiyor. Üçüncü bölge baskısını mükemmel yaptıkları gibi, baskıyı yediklerinde de "mükemmel" çıktılar. Fenerbahçe, 60'dan itibaren "bire bir" oyuna döndü. 0-3'ten 3-3'e dönen bir "Kadıköy mucizesi" gerçekleşti. Hakeme rağmen, Rennes takımının "kibirine" karşı yaptılar bunu. Saygı duyulacak bir takım ruhu, ayakta alkışlanacak Jesus organizasyonu ve inancını koruyan Fenerbahçe taraftarı ile "kahramanlarla" dolu bir maç yaşandı. Yine helâl olsun...