Fikret Orman döneminde 50 vukuat... (Belgeli)
6- Mertcan Çam ile ilgili bu belge yayımlanınca “Günü gelince açıklarız” diyen Fikret Orman, aradan 5 ay geçtikten sonra “Mertcan Çam sözleşme şartlarına uymadı. Bu transferden vazgeçtik” dedi. Mertcan Çam ise Instagram hesabından yaptığı paylaşımda “Yüzümü bile görmediniz, niye aldınız, niye vazgeçtiniz” dedi. Bir de gülücük yolladı.
7- Mertcan Çam’ın bonservisi için Beşiktaş’ın Trabzonspor’a verdiği 175’er bin Dolar’lık 5 adet çek, Trabzon’da bir faktoring şirketine kırdırıldı. Haliyle Beşiktaş’ın toplamda 875 bin Dolar’ı adeta havaya uçtu. Bu transfer gerçekleşseydi eğer, Mertcan Çam ile normal şartlar altında 4 ya da 5 yıllık sözleşme imzalanacaktı, Beşiktaş’ın kasasından bu doğrultuda tahmini 4-5 milyon Euro çıkacaktı. Aynı Mertcan Çam geçen sezon Trabzon Hekimoğluspor’da yıllık 50 bin Euro’ya top koşturdu.
8- 2016-17 sezonunda Trabzonspor’da forma giyen Mehmet Ekici’nin, devre arasında Beşiktaş’tan başka bir kulübe gitmemesi için Trabzonspor ile Beşiktaş arasında gizli kapaklı bir protokol yapıldığı belgelerle ortaya çıktı. Bu yüzden Fenerbahçe’nin önerdiği 2 milyon Euro bonservis ücretini geri çeviren Trabzonspor, bunun karşılığı olarak bonservis bedeli en az 2 milyon Euro edebilecek olan Beşiktaşlı Olcay Şahan’ı sadece 200 bin Euro bonservis bedeli karşılığında kendi bünyesine kattı. Ahbap çavuş ilişkisi çerçevesinde yapılan bu transferde bile bir menajer 500 bin Euro komisyon aldı.
9- Beşiktaş Süleyman Seba Tesisleri’nde bulunan ve ortak alan olan Fulya otoparkının, ihalesiz bir şekilde ve sudan ucuz bir fiyata 15 yıllığına Mehmet Sağın adlı bir iş insanına kiraya verildiği belgelerle ortaya çıktı. 10 yıl önceki kiracı aylık 95 bin lira üzerinden 1 yıllık kirayı peşin ödemesine karşın, Mehmet Sağın ile aylık sadece 30 bin lira üzerinden 15 yıllık sözleşme imzalandığı belgelendi.
10- Beşiktaş yöneticisi Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu ile... Fulya’daki otoparkı kiralayan Mehmet Sağın adlı iş insanının, CVS adlı bir şirkette ortak olduğu belgelerle ortaya çıktı. Öyle ki, CVS adlı şirketin, Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun ortağı olduğu Kültür Hukuk Bürosu ile aynı adreste bulunduğu belgelerle saptandı.
11- Otopark skandalı sırasında “Fulya otoparkında ağabeyim ile Mehmet Sağın’ın ortak olduğu kanıtlanırsa görevi bırakırım. Kanıtlamayan şerefsizdir” şeklinde kelime oyunları yapan Şafak Mahmutyazıcıoğlu, bu ortaklığın CVS adlı başka bir şirkette olduğu resmî belgelerle kanıtlanınca susmayı tercih etti. Bu arada işletme ruhsatı olmayan bu otoparkın halen kaçak olarak çalıştırıldığı bildirildi.
12- Fenerbahçe ve Galatasaray’a sıfır bonservis karşılığı önerilen Alvaro Negredo için Beşiktaş’ın 2,5 milyon Euro bonservis bedeli ödediği ortaya çıktı. Bu haberin de şahsım tarafından yayınlanması üzerine genel kurulda sert bir tepki koyan Fikret Orman, “Bu gazeteci hakkında dava açtım” dedi. Aradan 1,5 yıl geçti, ortada henüz dava yok.
13- Negredo olayının büyümesi üzerine durumu tekrar değerlendiren Fikret Orman, düzenlediği basın toplantısında “Negredo’nun menajerini İstanbul’a çağırdım. Belgelerle birlikte haftaya gelecek” dedi. Aradan 1,5 yıl geçti, menajer henüz gelmedi.
14- Fikret Orman, “Negredo olayı ile ilgili değil bir belge, sözlü bir iddia bile varsa kabul edeceğim” dedi, aradan kısa bir süre geçtikten sonra Takvim Gazetesi’ne röportaj veren Galatasaray Futbol Direktörü Cenk Ergun “Negredo bize bedava önerildi ama biz almadık, Gomis’i tercih ettik” dedi.
15- İş insanı Atalay Demirbaş, Beşiktaş yöneticesi Umut Güner’e Beşiktaş ile ilgili yapılacak bir iş karşılığında 150 bin Dolar nakit ve 400 bin Lira değerinde bir kol saati hediye ettiğini söyledi. Atalay Demirbaş, alışverişin yarıda kalması üzerine 150 bin Dolar’ı ve kol saatini alabilmek için girişimde bulunduğunu beyan etti. Aynı Atalay bu gelişmeler çerçevesinde elindeki belgelerle Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
16- Atalay Demirbaş, “Şafak Mahmutyazıcıoğlu, bir emlak alışverişi için, Beşiktaş Kulübü’nün toplam 10 milyon Dolar’lık sıralı çekini, gözümün önünde Kuzu Grubun CEO’su Özen Kuzu’ya Kuzu Grup binasında elden takdim etti. Şafak Mahmutyazıcıoğlu ve yakın arkadaşları bu işin karşılığında 3 milyon 200 bin Dolar alacaklardı” dedi. İmzalı beyanda bulunan ve kameraya da konuşan Atalay Demirbaş, “Benim 1 milyon 800 bin Dolar tutarındaki komisyonumu ödemedikleri için bu açıklamayı yaptım” şeklinde konuştu.
17- Beşiktaş Kulübü’ndeki 5268 üyenin yıllık aidatlarının sadece üç gün içinde belli kişiler tarafından ödendiği belgelerle ortaya çıktı. Bu konuda bir rapor hazırlayan Beşiktaş Kulübü Denetim Kurulu, tepki göstererek uyarıda bulundu. Öte yandan bu 5268 kişinin aidatının, seçimlerde gücü elinde bulundurmak isteyen malum kişiler tarafından toplu halde yatırıldığı ve bu uygulamanın uzun yıllardan beri devam ettiği öğrenildi. Konu yargıya taşındı. Dava halen devam ediyor. Yığma-bindirme olarak tanımlanan bu binlerce delege yüzünden seçimlere şaibe karıştığı ve belli kişilerin yine bu şekilde koltuklarını koruduğu bildirildi.
18- Beşiktaş’ta yok denecek kadar az oynayan Aras Özbiliz için bonservis bedeli,
menajerlik ücreti, yıllık maaş ve fesih bedeli olarak kulübün kasasından yaklaşık 8 milyon Euro çıktı. Daha da ilginci, bu futbolcunun sözleşmesini yakın bir zaman önce 1 yıl daha uzatan Beşiktaş, aradan 3 ay geçtikten sonra aynı sözleşmeyi bu kez feshetti, bu çerçevede yüklü miktarda fesih bedeli ödemek zorunda kaldı.
19- Kalitesi son derece düşük olan çok sayıda futbolcu ile astronomik sözleşmeler imzalandı. Örneğin Orlando City Kulübünde yılda 163 bin Euro kazanan Cyle Larin ile yıllık 1 milyon 600 Euro üzerinden 4,5 yıllık mukavele yapıldı.
20- Beşikaş Kulübü’nde bazı yandaşlara ya da yakınlarına danışmanlık ücreti adı altında çeşitli paralar verildiği ortaya çıktı. Örneğin, Türkiye Spor Yazarları Derneği üyesi olan ve Beşiktaş’ın son genel kurulunda Divan Başkanlığı yapan Atıf Keçeci bu kapsamda bulunuyor. Atıf Keçeci’nin kızı A. Keçeci’ye değişik tarihlerde “danışmanlık ücreti” verildiği belgelerle kanıtlandı.
21- Beşiktaş Kulübü’nün Fulya davası sırasında son derece şaşırtıcı bir gelişme yaşandı. 3 hakimden biri olan Kasım Taşdan’ın, Fikret Orman ve Şafak Mahmutyazıcıoğlu ile çok samimi görüntüleri ortaya çıkınca, karşı taraf reddi hakim talebinde bulundu, önce direnen Kasım Taşdan sonunda davadan çekilmek zorunda kaldı. Bu süreç sonrası avukatlığa dönen Taşdan, halen Fikret Orman ve Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun yakın çevresinde bulunuyor.
22- Fikret Orman 2012 yılında göreve geldiğinde “Yıldırım Demirören’den hesap soracağız” dedi. Sormak şöyle dursun, uluslararası bir denetim şirketine hazırlattığı raporu bile sümenaltı etti.
23- Fikret Orman 2012 yılının 25 Mart’ında göreve geldiğinde resmî kayıtlara göre kulüp borcu 431 milyon Türk lirası idi. O günkü dolar kurununun 1.79 olduğu göz önünde bulundurulursa, bu borç 241 milyon Dolar’ı buluyordu. Günümüz resmî rakamlarıyla ise mevcut borç 2 milyar 629 milyon Lira’ya, yani 462 milyon Dolar’a yükseldi. Diğer bir yaklaşımla Fikret Orman döneminde Beşiktaş Kulübü’nün borcu Türk Lirası bazında 6 kat, Dolar bazında ise 1.92 oranında arttı.
24- Fikret Orman döneminde şöyle bir tablo oluştu:
*2013 ve 2014 yıllarında Beşiktaş A.Ş.’nin yüzde 11.5 oranındaki hisse senedi satışından toplam 32 milyon 700 bin Dolar...
*6 Kasım 2013’de bedelli sermaye artırımından 37 milyon Dolar...
*Sponsorluklardan 270 milyon Dolar...
*Süper Lig’de kazanılan 2 şampiyonluk sonucu 202 milyon Lira.
*Şampiyonlar Ligi’ndeki 2 katılım sonucu 82 milyon Euro...
*Son 4 yılda futbolcu satışlarından toplamda 100 milyon Euro elde edildi.
Bunların dışında, yayın geliri, stat geliri, kombine geliri, lisanslı ürünlerin satışı, maç hasılatı, loca gibi pek çok kalem üzerinden önemli gelirler sağlandı.
Tablo güzel değil mi?
Ama kasada para yok!
25- Beşiktaş Kulübünün 5 yıl boyunca hukuk müşavirliğini yapan Avukat Kayhan Turan, 2 yıl önce görevden ayrılırken yaptığı yazılı açıklamada “İlk geldiğimde adaletsizlik ve çıkarlar üzerine kurulmuş bir sistem bulmuştum. Giderken de, değişen pek bir şey olmadığını görüyorum” dedi.
26- Beşiktaş taraftarı “Fikret Orman paralar nerede” şeklinde tezahürat yapmaya başladı. Türk futbol tarihinin en ağır ve anlamlı tezahüratlarından biri idi bu... Taraftarın özgün ve özgür bu tezahüratına karşın, Beşiktaş yönetiminden aydınlatıcı ya da tatmin edici bir yanıt henüz gelmedi. Gelir ve gider tablosunun Beşiktaş’ın resmî sitesinden yayınlanması çok kolay olmasına rağmen, Fikret Orman bugüne kadar kayıtsız kaldı.
27- Beşiktaş Kulübü’nün Beşiktaş Belediyesi’ne bile 13 milyon lira borçlu olduğu ve bu borcun da uzun yıllardır ödenmediği belgelerle ortaya çıktı.
28- Beşiktaş Kulübü, şahsım tarafından kaleme alınan yaklaşık 50 haber ve belge karşısında henüz tek bir dava bile açmadı. Sık sık “Açtık, açıyoruz, açacağız, açmak üzereyiz” denilmesine rağmen henüz tek bir dava bile açılamadı. Açılsaydı çok memnun olurdum. Bu şekilde diğer belgeler de ortaya çıkardı.
29- Beşiktaş adına sanal ortamlarda sahte hesaplar oluşturulduğunu bizzat eski yöneticiler dile getirdi. Erdal Torunoğulları’nın yanısıra Candaş Tolga Işık da bu şaşırtıcı olayı doğruladı. Ama ne ilginçtir ki, Fikret Orman sanal ortamdan sürekli dert yandı.
30- Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun yanında bulunan çok sayıda avukat, yayınlanan belgeler karşısında çaresiz kaldıkları için, hukuki zemini bırakıp, sosyal medya aracılığıyla çirkin saldırılara geçtiler. Mesleki onuru ayaklar altına alan bu avukatlar, çeşitli tehdit ve hakarette bulundular. Tabii gereken cevabı aldılar. Sustular.
31- Medyada yok denecek kadar az eleştirilen Fikret Orman ve ekibi, belgelerle haber yapan gazeteciler için “sözde gazeteci” tanımını kullandılar ve hedef gösterdiler.
32- Fikret Orman, “Beşiktaş Stadı’nı biz yaptık” şeklinde yaklaşımda bulunmasına karşın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, canlı yayında “Beşiktaş’ın mı saha ya? Bizim verdiğimiz paralarla yaptılar” dedi.
33- Fikret Orman 18 Haziran 2013’te “3 yıl içinde yani 2016’da Beşiktaş’ın borcu kalmayacak. Bu bilgi ve beceriye sahibiz” dedi.
Aynı Fikret Orman 11 Ağustos 2018’de "Ben geldiğimde Beşiktaş'ın borcu zaten ödenebilir halde değildi” dedi.
Ve yine aynı Fikret Orman 16 Temmuz 2019’da “Borçları azaltıp başkanlığı bırakacağım” dedi.
34- Özellikle son 2 yılda yapılan transferlerin çok önemli bölümü kötü sonuçlandı.
35- Tek adam modeliyle kulübü yönetmeye çalışan Fikret Orman, insanları küçümser bir yapı içine girdi. Kulüp içi muhalefetten taraftara, medya mensuplarından rakip kulüp yöneticilerine kadar hemen herkes bu olumsuz yaklaşımdan nasibini aldı.
36- Süper Lig’de ve Avrupa’da sağlanan başarılar sırasında bile Şenol Güneş ve ekibi çok yıpratıldı, Orman ile Güneş sık sık ters düştü, nihayetinde ayrılık geldi.
37- 3 yıl önce Süper Lig’de ve Avrupa’da fırtına gibi esen süper kadro çeşitli nedenlerle adeta toz duman edildi.
38- Personele bile aylarca maaş ödenemedi.
39- Para bittiği için Bankalar Birliği ile sözleşme imzalandı. Kulübün yarınları da ipotek altına alındı.
40- Orhan Ak krizinde bile süreç çok kötü sürdürüldü.
41- Futbolcu menajerlerine çok yüksek oranda komisyonlar ödendiği belgelerle ortaya çıktı.
42- Beşiktaş Kulübü’nün tarihine geçen çok önemli kişilere ve yöneticilere sudan gerekçelerle ağır disiplin cezaları verildi, seçme ve seçilme hakları ellerinden alındı, adeta korku imparatorluğu yaratıldı, mevcut koltukları korumak için çok yakışıksız ve üzücü uygulamalar yapıldı.
43- Ahmet Nur Çebi ve Erdal Torunoğulları gibi yol arkadaşları yolda bırakıldı.
44- Futbolculara verilen çeklerin önemli bölümü karşılıksız çıktı. Maddi kaybın yanısıra çok büyük prestij kaybı yaşandı.
45- Futbolcular kulüpten ayrılmak için adeta sıraya girdi. Futbolseverlerin gözünde ayrı bir yeri bulunan Quaresma bile Fikret Orman için çok olumsuz ifadeler kullandı.
46- Süleyman Seba’nın binbir güçlükle Beşiktaş Kulübü’ne kazandırdığı Pendik 1903 Tesisleri bile yine belli kişilerin kazanç kapısı oldu, değişik ticari ilişkiler ön plana çıktı, o şahane tesis gitti, yerine kahvehane formatında bir iş yeri geldi.
47- Basketbol ve hentbol başta olmak üzere tüm amatör branşlarda küçülmeye gidildi, erkek voleybol takımı ise donduruldu.
48- Beşiktaş TV kapatıldı.
49- Son yıllardaki kötü icraatlar yüzünden kulüp resmen yere çakıldı, para bitti, huzursuzluk arttı, tribünler kaynadı, camiada bölünmeler çoğaldı, her bakımdan inanılmaz kötü bir tablo oluştu.
50- “Fikret Orman paralar nerede?”
Bitti.
En azından, şimdilik bu kadar!
Geri kalan maddeleri de yeri ve zamanı gelince yazarız.
*
Son durum ne mi?
Ortada bir tiyatro var.
Hep beraber izliyoruz.
*
Kalın sağlıcakla...