Fikret Orman’dan Atıf Keçeci’ye... (Belgelerle... Beşiktaş’a kesilen faturalar ve Beşiktaş’ın hesap ekstreleri)
GAZETECİ MİYDİ, MODERATÖR MÜYDÜ, BASIN DANIŞMANI MIYDI!
İşte aynı Atıf Keçeci, Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun düzenlediği basın toplantısında moderatörlük de yaptı
Daha doğrusu moderatörlük adı altında bir şeyler yaptı.
O anda spor yazarı mıydı, Şafak Bey’in basın danışmanı mıydı, Beşiktaş Kulübü’nün avukatı mıydı, yoksa toplantıyı mı yönetiyordu, anlaşılamadı.
Bu belirsizlik nedeniyle durum öyle bir hale geldi ki, bir basın mensubu arkadaşımız, “Geç de Şafak Bey’in yanındaki koltuğa otur” dedi.
****
“İŞİM YOK, PRENSİPLERİM VAR...”
Aynı Atıf Keçeci, yaklaşık 5-6 ay önce telefonla beni aradı, “Atilla, yarın yemek yiyeceğiz. Sen, ben, Şafak Mahmutyazıcıoğlu, Umut Güner ve Ahmet Ürkmezgil de gelecek. Herkes birbirini tanısın” dedi.
“Gelmem” dedim.
“İşin mi var” dedi.
“İşim yok, prensiplerim var” dedim.
“Peki” dedi, kapattı.
****
FULYA OTOPARKI’NIN PERDE ARKASI...
Aynı Atıf Keçeci son 5-6 ay boyunca iyi çalıştı.
Şahsıma çok önemli bir destek de sağladı.
Nasıl mı? Fulya Otoparkı haberini yazdığım süreçte bir dost aracılığıyla bana müthiş bir bilgi geldi. Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu ile Fulya Otoparkını işleten Mehmet Sağın’ın, başka bir şirkette ortak olduğu bilgisini aldım.
Ama kafamda minnacık da olsa bir kuşku vardı.
Acaba, isim benzerliği olabilir miydi? Ya da amca çocukları falan olabilir miydi?
Bu doğrultuda kolları sıvadım.
T.C kimlik numaralarının koordinesi doğrultusunda aile bireyleri arasında bir bağlantı olduğunu bildiğim için, Ticaret Sicil Gazetesi’ndeki veriler paralelinde Şafak Bey’in ve Celal Bey’in kimlik numaralarını karşılaştırdım. Doğru çıktı.
Ama içimdeki o kuşkuyu gidermem gerekiyordu.
****
TATLI ORTAKLIK...
Kısmet, Atıf Keçeci beni aradı, kısa bir sohbet yaptıktan sonra “İyi güzel de, Şafak Bey’in ağabeyi Celal Bey’in, başka bir şirkette Mehmet Sağın ile ortak olduğunu öğrendim. Nasıl iş bu” diye sordum.
Telefonu kapattık, biraz sonra Atıf Keçeci beni aradı, “Atilla... Şafak Bey’e sordum, evet, başka bir şirkette ortaklarmış. Ama Şafak Bey’in bizzat kendisi ortak değilmiş” dedi.
Ben de haliyle “Yok bir de kendisi bizzat ortak olsaymış” dedim.
İçim rahatladı, oturdum haberimi yazdım,
Celal Bey ile Mehmet Bey’in başka bir şirkette ortak olduğunu ortaya koydum.
Tabii belgelerle...
****
“ATİLLA... ÖNEMLİ FIRSAT...”
Aynı Atıf Keçeci, Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun geçen hafta düzenlediği basın toplantısından 4 saat önce cep telefonuma bir mesaj yolladı.
Mesajda şu yazıyordu:
“Şafak M.Y’nun bugün basın toplantısı yapacağını öğrendim. Bir gazeteci için önemli fırsat. Programımı değiştirdim. Belgeye dayalı iddialarını yerinde takip edip sonrasında yorumlayabilmek için ben de toplantıya katılacağım.”
****
GEL GEL YAPTI!
Atıf Keçeci bana açık açık “gel gel” yapıyordu.
Belli ki görevlendirilmişti.
İşi, beni oraya getirtmekti.
Tatilde olduğumu ve gelemeyeceğimi söyledim.
****
“KATILMAMAN SIKINTI YARATIR...”
Aynı Atıf Keçeci, üstüne vazifeymiş gibi, 20 dakika sonra bana başka bir ileti yolladı.
Bu kez aynen şunu yazdı:
“Olmadı, bugün iştirak etmeyip yarın Asena Özkan’ın programına katılırsan inandırıcılığın kalmaz. Ben Y. Demirören’i eleştirmem üzerine 46 sn. süren basın toplantısına başta Fatih Doğan şahit olmak üzere 40 derece ateşle katılmıştım. Fulya ilgili olanına da tatilime bir günlük mola verip bu defa 46 sn. süren toplantıya katılmıştım. Onun için bugün başım dik. YSYD dahil BJK’nin de genel kurullarını idare ediyorum. Katılmaman bundan sonrası için sıkıntı yaratır. Karar tabii ki senindir. İyi tatiller.”
****
CEVAP BİLE VERMEDİM
Güldüm. Acı acı güldüm.
Cevap yazmaya gerek duymadım.
Zaten o esnada Twitter aracılığıyla Şafak Bey’e yolladığım o 50 soruyu hızla kaleme alıyordum.
Ama sonradan cevap verseydim eğer, biraz tatsız olurdu.
Yaşına hürmeten cevap vermedim.
****
“KLAVYE SİLAHŞÖRÜ ATİLLA TÜRKER...”
Bardağı taşıran son damla şu oldu:
Aynı Atıf Keçeci, Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun basın toplantısından sonra Twitter aracılığıyla bana bir ileti yolladı. O 50 soru içinde bulunan Celal Mahmutyazıcıoğlu-Mehmet Sağın ortaklığı hakkında bana şunu yazdı:
“Konuşmayı çarpıtma, bana söylediği sana aktardığım ”ağabeyinin otopark işinde ortağı olmadığıydı.” Bugün de basın toplantısında tekrar etti. Delikanlılık gösterip gelip bizlerin yaptığı gibi sorularını sıralasaydın. Bu işler klavye silahşörlüğü ile yapılmaz, yürekli olmak gerekir.”
****
NİYE ANLAMIYORLAR ACABA?
Şaka gibi... Ben ilk günden itibaren hep ikinci bir şirkette... Yani Fulya Otopark İşletmeciliği’nde değil... CVS adlı başka bir şirkette bu Celal Mahmutyazıcıoğlu-Mehmet Sağın ortaklığını yazdım.
İstisnasız hep böyle yazdım,
Niye anlamadılar acaba?
Niye anlayamıyorlar acaba?
****
“DELİKANLILIK VE YÜREK...”
Tabii, asıl mevzu bu değil.
Bana ne diyor Atıf Keçeci?
Delikanlılık gösterseydin...
Klavye silahşörü...
Yürekli ol...
****
SİLAHŞÖR...
Bu doğrultuda... Anlaşılan o ki...
Kendisini delikanlı olarak görüyor.
Gerçek bir silahşör olarak görüyor.
Yürekli olarak görüyor.
****
PARALAR PARALAR, BOZULMASIN ARALAR...
Yazının girişinde de belirttiğim gibi, Atıf Keçeci’nin bana yazdıklarını ve Keçeci’nin kızı ile ilgili danışmanlık ücretlerinin belgelerini bu yazının en altında görebilirsiniz.
****
ATIF BEY’İ TANIYALIM...
İşte, Atıf Keçeci...
Basın toplantısına katılmam için bana “gel gel” yapan...
Katılmayacağımı duyunca sinirlenen ve tepki koyan...
Görevini yerine getirememenin üzüntüsüyle öfke kusan...
Basın toplantısı sonrasında bile saygısızlık yapan...
Bir kişidir.
****
İŞ İNSANI...
Aynı Atıf Keçeci, bir iş insanı.
Hayatının önemli bölümünü ticaret yaparak geçirdi.
40 yaşından sonra bir gazetede yazı yazmaya başladı.
İyi mi yazar, kötü mü yazar, bilmiyorum. Tüm yazarları genelde takip etmeme karşın, Atıf Keçeci’nin bir tek yazısını bile bugüne kadar okumak nasip olmadı.
Hayatımda kendisiyle hiç karşılaşmadım... Kendisiyle hiç el sıkışmadım.
****
SÖZDE GAZETECİ KİM?
Hatırlar mısınız, Fikret Orman, ben, Mertcan Çam haberini yazdıktan bir gün sonra düzenlenen basın toplantısında “Atilla Türker gibi kişileri biz gazeteci olarak kabul etmiyoruz. Biz kendi bünyemizde bulunan kişileri, gerçek gazeteci olarak görüyoruz” demişti.
Belirteyim. Önemle belirteyim. Özellikle geçmiş dönemlerde son derece değerli Beşiktaş muhabirleri ve yazarları vardı. Hepsi de çok saygın isimlerdi.
Elbette ki halen de var... Halen de çok saygın arkadaşlarımız var.
Ama... Atıf Keçeci ve Atıf Keçeci gibi olanlar da var.
****
KİMLER GERÇEK GAZETECİ?
Şimdi anlaşılmıştır umarım, Fikret Orman ve arkadaşları bana niye “Atilla Türker, gerçek gazeteci değil, sözde gazeteci” diyor.
İşte, Atıf Keçeci ve Atıf Keçeci gibi olanlardan dolayı maalesef böyle konuşuyorlar.
Günümüzde gerçek gazeteciyle az karşılaştıkları için, Atıf Keçeci ve Atıf Keçeci gibi olanları gerçek gazeteci sanıyorlar.
****
KEÇECİ VE DİĞERLERİ...
Sayın Fikret Orman...
Sayın Şafak Mahmutyazıcıoğlu...
Ve de Kültür Hukuk Bürosu’nun bazı malum avukatları...
Sizler, Atıf Keçeci ve Atıf Keçeci gibi gazetecilerle yolunuza devam edin.
Başarılar dilerim.
****
OMURGA...
Bir de ağır bir paylaşımda bulunayım.
Beşiktaş Kulübü eski yönetim kurulu üyesi Seyit Ateş, 2 ay önce attığı twitte “Hayatımda tanıdığım en omurgasız kişi Atıf Keçeci’dir” dedi.
Bu twiti aynen aktarıyorum:
“Hayatımda tanıdığım en omurgasız kişi ATIF KEÇECİ’DİR. Dün yolsuzluk yapmakla, Beşiktaş’ın parasını har vurup harman savuruyorlar, Beşiktaş’tan geçiniyorlar diye suçladığı insanlarla bugün işbirliği yapıyor. Allah seni bildiği gibi yapsın...”
****
SIKINTI HEP AYNI...
40 yıllık meslek yaşantımın ilk 30 yılı Ankara’da geçti. Ankara’da da pek çok cambaz spor muhabiri ve bu cambazlara destek veren başka spor muhabirleri vardı.
Şöyle de bir vaka oldu... Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin (TSYD) Ankara Şubesi’ndeki naylon fatura olayını ortaya çıkardım.
TSYD Genel Merkezi olaya el koydu, Ankara Şube istifa etmek zorunda kaldı, olağanüstü genel kurula gidildi.
Yani Ankara’da da boş durmadım.
****
AZ OLSUN, ÖZ OLSUN...
Haliyle kavganın hep içindeydim. Onlarca meslektaşla yolları ayırdım. Hiç sorun değil tabii. Umursamıyorum bile... Önemli olan, cebini düşünen insanlarla aynı havayı teneffüs etmek değil, basın meslek ilkeleri doğrultusunda az ama öz dostla yola devam etmektir.
Bu nedenle 10 yıl önce bir bavul alarak İstanbul’a taşındım.
****
KEYİFLE VE MUTLULUKLA...
Bu tür mücadeleleri verirken büyük mutluluk duyuyorum.
Keyifli bir şekilde yaşamıma devam ediyorum.
****
DANIŞMANLIK BEDELİ...
Evet, belgelere gelelim.
Tekrarlıyorum, tüm belgeleri bu yazının en altında görebilirsiniz.
Önce bir bilgi vereyim.
Atıf Keçeci’nin kızı A. Keçeci, COMM Entegre Pazarlama İletişimi Hizmetleri A.Ş’nin ortağı...
İşte Beşiktaş Kulübü, “reklam ve danışmanlık bedeli” olarak bu şirkete çeşitli ödemeler yapmış.
Ne zaman mı? Yakın tarihlerde...
Hepsi, Fikret Orman döneminde...
****
KAPI GİBİ BELGELER...
Belgelerin ne olduğunu merak ediyorsanız eğer, söyleyeyim.
Beşiktaş adına kesilen faturalar, Beşiktaş’ın hesap ekstreleri ve banka dekontu...
Kapı gibi belgeler yani...
Daha ötesi yok zaten.
****
FATURALARIN TARİHLERİ VE MİKTARLARI...
Bu doğrultuda yazıyorum.
1- COMM Entegre Pazarlama İletişimi Hizmetleri A.Ş. tarafından Beşiktaş Futbol Yat. San. Tic. A.Ş.’ye kesilen bir fatura...
Tarih, 25.04.2017.
Tutar, 30 bin lira...
2- Yine aynı şirket tarafından yine Beşiktaş’a kesilen başka bir fatura...
Tarih, 01.08.2017
Tutar, yine 30 bin lira.
****
BEŞİKTAŞ’IN HESAP EKSTRESİ...
Önümüzde bu kez Beşiktaş’ın hesap ekstresi var.
1- Tarih, 25.05.2017...
COMM Entegre’ye verilen para 30 bin lira...
2- 31.05.2017...
COMM Entegre’ye verilen para 35 bin 400 lira.
3- Tarih, 12.06.2017...
COMM Entegre’ye verilen para 35 bin 400 lira...
4- Tarih 01.09.2017...
COMM Entegre’ye verilen para 30 bin lira.
****
BANKA DEKONTU...
Bir de banka dekontu ortaya koyayım.
Tarih, 26.09.2017...
Beşiktaş’ın hesabından, COMM Entegre’nin hesabına yatırılan miktar 15 bin 540 lira.
****
CEVAP BEKLEYEN SORULAR...
Durum bu...
Haliyle şimdi soralım.
1- Ne danışıldı?
2- Kime danışıldı?
3- Toplamda kaç fatura kesildi?
4- Toplamda ne kadar para ödendi?
****
GİZLİ KALMADI, KALMAYACAK...
Atıf Keçeci ile yaptığımız telefon görüşmelerinin birinde laf lafı açtı, sıra bu hususa geldi. Detaya girmedi ama bu yönde gelen eleştirilerden dolayı belli ki biraz sıkıntılıydı.
Çünkü kendisi de iyi biliyordu ki, hiç bir şey gizli kalmıyor.
Kalmayacak...
****
BÜYÜK TEZGAH...
Bir kez daha yazıyorum.
Basın toplantısı, tezgah amaçlıydı.
Akılları sıra laf kalabalığı yapacaklardı
Kışkırtacaklardı... Her türlü numarayı çevireceklerdi.
İşte ne oldu, o ortamda bile bir tane haberimi çürütemedi, Şafak Mahmutyazıcıoğlu...
Öyle ki, Beşiktaş’ın resmî sitesinde bile yayınlanmadı Şafak Bey’in sözleri.
****
BAŞI DİKMİŞ...
Atıf Keçeci, Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun basın toplantısı öncesi bana “gel gel yapmak için” WhatsApp’tan yolladığı iletide ne diyordu?
“Atilla... Benim başım dik...”
Ne diyeyim... Helal olsun.
****
KEÇECİ’YE BİR TAVSİYE...
Atıf Keçeci şimdi benim bu yazıyı alsın, Cumhuriyet Savcılığı’na acilen bir suç duyurusunda bulunsun.
Ya da dava açsın.
Avukatı da Şafak Mahmutyazıcıoğlu olsun.
Çok sevinirim.
****
PARALAR NEREDE?
Yazımı Büyük Beşiktaş taraftarının şahane tezahüratı ile bitirmek istiyorum:
“Fikret Orman paralar nerede?”
ATİLLA TÜRKER