Fırat Aydınus en çok neyi özledi? Karantina günlerinde...

Öncelikle sağlık durumunuz iyi mi?

Sizlere de merhaba. Allah’a çok şükür, sağlığım iyi. ‘Evde hayat var’ ve hayatın olduğu yerde moraller iyi olur.

Sürekli koşuşturduğunuz bir yaşantınız vardı. Şimdi?

Bu kadar uzun süre evde kalmamı gerektirecek bir mazeretim olmamıştı. Sadece 1999’daki büyük deprem sonrası eve girmemeyi tercih etmiştim bir süre.

Kaç gündür evdesiniz? İhtiyaçlarınızı nasıl karşılıyorsunuz?

Büyüklerimizin yaptığı ‘Evde kal’ çağrısından bu yana evden çıkmıyorum. İhtiyaçlarımı çoğunlukla internet üzerinden, zaruri durumlarda ise maske eldiven giyerek yakın marketlerden kendim karşılıyorum. Uyarılar paralelinde önlem almaya çalışıyorum. Özellikle evi havalandırma ve hijyen konusunda...

Fırat Aydınus evdeki vaktini nasıl değerlendiriyor?

Evde bir gününüz nasıl geçiyor?

Kitap okuyorum. Film seyrediyorum. Antrenman yapıyorum. Ve elbette ailemle, yakınlarımla iletişim kuruyorum.

En çok neyi özledi?

Olağan günlerden en çok neyi özlediniz?

Olağan günün kendisini özledim! Sevdiklerimle vakit geçirmeyi; yapmak istediklerimi yapabilme özgürlüğümü özledim.

Bu virüsün vahim boyutunu ilk ne zaman fark ettiniz?

Bir çoğumuz gibi ilk odaklanmamı sağlayan süreç, Avrupa’da yayılmaya başlaması neticesinde oldu açıkçası. İlk etapta durumun ciddiyetini kavrayamıyor insan. Ne zaman ki ülkemize sirayet etti, işte o anda tehlikenin boyutunu daha iyi anladık.

Bu kadar bilgi kirliliğinin olduğu bir ortamda doğru bilgiye nasıl ulaşıyorsunuz?

Sürecin başlarında konu ile ilgili her haberi ve bilgiyi takip ediyordum. Zaman ilerledikçe, daha sağlıklı bilinçlenmek ve bilgi kirliliği ile kafamın karışmasını önlemek için spesifik tercihlerde bulunmaya başladım. Artık sadece yetkililerin, Devlet büyüklerimizin söylemlerini takip ediyorum.

"Görüntülü konuşmak vazgeçilmezimiz oldu"

Diğer ülkelerde görüştüğünüz arkadaşlarınız var mı? Ülkemiz ile diğer ülkelerdeki durumu nasıl kıyaslarsınız?

Elbette var. Sürekli bilgi alışverişinde bulunuyoruz. Ailesiyle birlikte Almanya’da yaşayan kız kardeşim ile konuştuğumda, oradaki ve buradaki gelişmeleri birbirimize anlatıyoruz. Sağlık Bakanlığımız başta olmak üzere Devletimiz’in her kademesinin öngörüyle aldığı tedbirleri, duruma yaklaşımını ve halka sunulan tavsiyeleri, özet olarak süreci yönetme biçimlerini dört dörtlük buluyorum.

Anneniz, babanız, bir de hayatınızın anlamı kızınız var. Nasıl görüşüyorsunuz?

Gerçekten acizlik, böyle zamanlarda hayatındaki değerlere manevi olarak daha sıkı sıkıya sarılmana vesile oluyor. Bu şartlarda görüntülü konuşmak vazgeçilmezimiz oldu. Kızım, annem, babam, kız kardeşim ve ağabeyim ile telekonferans yapıyoruz.

İki haftalık izole yaşam size neyi öğretti? Gelecekte yapacaklarınız listesinin ilk üçüne ne yazdınız?

En başta sevdiklerin ve seni sevenler adına sana bahşedilen zamanı harcamayı ertelememeyi öğretti. Sabır ve metanetin ne kadar güçlü kavramlar olduğunu, olağan hayatımızda istediklerimizi yerine getirebilmek için en önemli önceliğimizin sağlığımız olduğunu öğretti. Gelecek için yapacağım üç şey yok, bir tane var. O da; önceliklerimin sırasını değiştirmek.

Röportaja siz de ekstra bir soru ekleyin?

Hayatınızda sizin için en önemli insanların kimler olduğu ve önceliklerinizin, değerlerinizin ne olduğu? Bu süreçte değişti mi?

Kilo aldınız mı?

MHK’nın antrenman ve fiziki durumlarımızdan sorumlu departmanındaki hocalarımızın, evde uygulamak için hazırladığı programları takip ediyorum. Profesyonelce yaşamalı, kilomuza ve fiziki durumumuza her şartta dikkat etmeliyiz.

"Seçim yapamayacağım ender şeylerden biri"

Sezen Aksu hayranısınız. Maçlardan önce rahatlamak için Sezen Aksu dinlediğinizi biliyorum. Bir Sezen Aksu şarkısı seçseniz...

Hayranlık mı! Ben iç dünyamda bu durumu ‘hayranlık’ ile beraber ‘bağımlılık’ olarak adlandırıyorum! Tam bu soruyu cevaplarken plaktan Sezen Aksu’nun ‘Bahane’ albümünü dinlemem de güzel bir tesadüf! Bu süreçte evde varolan plak ve cd’lerde Sezen Aksu’nun hangi şarkıları varsa dinledim. ‘Bir Sezen Aksu şarkısı seçin’ derseniz, ‘bu hayatta seçim yapamayacağım ender şeylerden biri de bu’ derim.!.. ‘Bir yemeği sevmem için annemin yapması yeterli’

Mutfakla aranız nasıl? ‘Şu yemeği yapsam, parmaklarınızı yersiniz!’ diyebileceğiniz maharetiniz var mı?

Maalesef! Bugünler için bu konuda yeteneğim olsa ne güzel olurmuş! ‘En sevdiğim yemek şu’ demekten daha ziyade; bu konuda tek söyleyeceğim şey şu: Bir yemeği sevmem için, o yemeğin ‘annemin eli'nden çıkmış olması yeterli.

"Seksenlerden vazgeçmem"

Neler izliyorsunuz?

Alışkanlıklarımdan vazgeçmem. Her zamanki gibi spor programları, maçlar, filmler, belgeseller, bilgi yarışmaları izliyorum. Ama eskisi, yenisi fark etmeden her gün seyrettiğim ‘Seksenler’ dizisi favorim.

Okuyucularımız için film önerileriniz?

Beni etki altında bırakanlar paralelinde yanıt veriyorum.

1- Mel Gibson - Braveheart (Cesur Yürek)

2- Yılmaz Güney&Filiz Akın - Umutsuzlar

3- Robin Williams - Ölü Ozanlar Derneği

4- Çetin Tekindor&Fikret Kuşkan&Hümeyra - Babam ve Oğlum

Albüm?

Tabii ki Sezen Aksu’nun tüm albümleri... Bu tercihime; Eros Ramazzotti’nin şarkılarını da ekleyebilirim.

Ya kitap?

Stefan Zweig, Ahmet Ümit ve Sabahattin Ali’nin tüm eserleri.

ALTTAKİ BOŞLUKLARI DOLDURMANIZI İSTİYORUM

-Şu stresli günlerde rahatlamak ve istediğim bir şeyi yapmak için 1 saatim olsaydı ......... (Kızım Mina Deniz ile onun istediği bir yere gider ve istediği her şeyi yapardım.)

-Bu süreçte yaşadığım/öğrendi ğim en önemli tecrübe ........... (Sabır ve metanetin bir erdem olduğudur.)

-Geçmişte yapma fırsatı bulamadığım için yapamamıştım ama şimdi vaktim bol ve sıklıkla ....... (Ailem ve sevdiklerimle bol bol görüntülü konuşabiliyorum.)

-Lige verilen bu arada ............... bana çok iyi geldi. (Okumak)

-Virüs tehdidi bittiğinde ilk yapacağım şey ............ (“Dışarıda, tüm aile bireylerimin katılımı ile gerçekleştireceğim herhangi bir organizasyon olacak.”

-Virüs tehdidi bittiğinde, daha önce yaptığım gibi bir daha ......... (“Annem veya babam aradığında ‘şu an işim var, sonra ben sizi arayayım mı’ demeyeceğim...”

"Evde kalalım"

Son mesajınız?

Başta Göksel Gümüşdağ, Abdürrahim Albayrak, Fatih Terim, Fenerbahçe ve Kayserispor kulüpleri olmak üzere tüm hastalarımıza Allah’tan acil şifalar dilerim. Gecesini gündüzüne katan Devlet büyüklerimiz, doktorlarımız, sağlık personelimiz, polislerimiz ve öğretmenlerimizle birlikte sürece katkıda bulunup emek veren tüm çalışanlarımızdan Allah razı olsun. Her şey bizler için... Bizler de üzerimize düşen görevleri yerine getirelim; hem kendimiz ve sevdiklerimiz, hem de toplum için lütfen ‘evde kalalım’.