Flaş yorum: 'Bu Galatasaray, Fenerbahçe'yi...'
Rıdvan Dilmen - Bu çocuklar 15 yeseler kızmam - Sabah
Maçtaki farklı skor nedeniyle Galatasaray'a bir şey söylemek doğru değil. Frene bassınlar demek de haksızlık çünkü bu bir lig maçı, kupa değil.
Galatasaray'ın yediği gol sayısı da çok, o yüzden skora gitme arzusunu anlayabiliyorum. İkili averaj eşit olursa genel averaja gitmek isterler.
Duygusallık kupa maçında olur, ligde olmaz. Karabük adına dramatik ama Galatasaray adına keyif verici bir maç geride kaldı.Karabükspor 1. Lig'in takımını yaptı deniyor ama bu görüntü bir alt ligde de Karabük'ü bir yere götürmez. Burada ligin sonlarına gelirken Karabük de savunma pek yapamıyor, açık oynamaya çalıştılar ama doğal olarak keyif eziyete döndü. Bu kadar açık oynarsanız Galatasaray cezayı keser.
Karabükspor'da kendi kalesine gol atan Özgür Yılmaz, 32 yaşında, ikinci Süper Lig maçıymış. Bu duruma düşürenler utansınlar. Karabük'te sokağa çıkmasınlar.
Bu çocuklar 15 tane yese yine kızmam. Kaleci Çağlar'ı gördüğümde üzüldüm tabii ki duygusal bakınca ama bu duruma düşüldüyse suçlusu bu çocuklar değil, Karabükspor yöneticileridir. Paraları pullarını verme. Oyuncuları al sat, sonra çocuklar mı suçlu olacak? Kimse kızamaz onlara. Galatasaray da işini yapıyor, tabii ki oynayacak.
Galatasaray'da Gomis ilk golde sakatlanır gibi oldu, aldığı darbeden dolayı bacağını tuttu, sonra golleri sıraladı.
Sakatlanmasa, 25 tane atacak demek ki... Toplamda Gomis 24 oldu, bence gol krallığını artık garantiledi.
Arkasından Burak geliyor, 18 golü var. Gomis dışında bireysel analizin bir anlamı yok, okuyucularıma da saygısızlık olur. Nagatomo uçuyor, Mariano sağdan bindiriyor diye analiz yapamam böylesi bir maç için. Öyle anlar oldu ki Galatasaraylı futbolcular, kaleci Çağlar'la 3'e 1 kaldılar zaman zaman. İkinci yarıda Donk ve Selçuk'u çıkarıp sadece Fernando'yu sokarak farkı düşündü Fatih hoca. 7. santrada 3 kişi pres yapıyordu. Bunu da asla yadırgamıyorum.
Güle oynaya dönüyorlar.
Son olarak hakeme değinmek istiyorum.1 dakika uzatma verip onu da oynatmamak niye? Skor hakemi ilgilendirmez ki, ne kadar gerekiyorsa o kadar uzatsınlar, maç oynansın.
Ali Ece - Gomis ile çok kolay - Fanatik
Gomis, St Etienne’de oynadığı dönemde L’Equipe’e verdiği bir röportajda “Ben her maçımı son maçımmış gibi oynarım” demişti. Galatasaray’a geldiğinden beri de her maçını son maçıymış gibi o gün nasıl oynadıysa öyle hatırlanmak motivasyonuyla oynuyor.
Bunu yaparken ayrıca hep ilk maçını oynarken kendisini kanıtlamak zorunda olan bir gencin futbol ateşini sergiliyor. Büyük profesyonel, her daim genç ve Türkiye Ligi ortalamasının çok üstünde bir gol vuruşu yeteneği: Kısaca Gomis gol krallığına koşarken Galatasaray’ı da şampiyonluk yarışında tutmaya devam ediyor. Nagatomo zaten kariyer ortalaması olarak Latovlevici’den iyi bir opsiyon. Dün de sol bek oynarken asist yapmak için illa sol ayakla orta yapma zorunluluğu olmadığını gösterdi. Mariano zaten bir bekten ötesi, ekstra bir oyun kurucu.
Gecenin sorusu
Karabükspor’un içinde bulunduğu maddi manevi duruma kısa sürede başka takımlar düşer?
Maçın starı
Gomis sadece yeteneği ve profesyonelliğiyle değil her şekilde bir yıldız.
Maçın olayı
Gomis’in her türlü gol repertuarını erkenden sergilemesi. Sonrasında da maç 0-0’mışçasına aynı disiplinle devam etmesi.
Kısa mesaj
Galatasaray, sezon sonuna kadar Gomis’in sakatlanmaması için ne gerekirse yapmalı!
Mehmet Demirkol - Çok rahat - Fanatik
Karabük’ün ligi bırakmışlığı sağ kanatta Osman Çelik’in neredeyse tek başına çaresiz kalmasıyla birleşince maç daha en başka onlar için cehenneme döndü.
Ofsayt hattını ayarlayamadılar. Rodrigues ve Nagamoto çok rahat etti. Karabük savunması yerleşemeden hızla içeriyi Gomis’i gördüler. Maç hızla 4-0’a geldi. Osman orta sahaya geçince Glatasaray’ın o kanadı kullanma gücü biraz düştü ve oyun dengelendi. Ancak bu da Galatasaray’ın vitesini biraz düşürdü. Ancak aman duralım ayıp olmasın demediler. Bu konuda zamanında ben de bayağı kafa karışıklığı yaşadım. Acaba skorla rakibi rencide etmemek mi lazım? Hayır, biletin karşılığını vermek lazım. TV başındakiler ne yapacak? TV’yi mi kapatacak?
Averaj durumu var
90 dakika olabildiğince en iyisini yapmak lazım. Tabii bir de averaj durumu var. Sezon sonunda o 7. gole ihtiyacın olup olmayacağını asla bilemezsin çünkü. Terim de oyuncu değiştirdi, daha kontollü oynamaya başladılar. Ama durmadılar. Belki sahada 8 yerli oyuncu olsa 4’ten sonra rica minnet durabilirlerdi ama onlar olabildiğince yapmaya çalıştılar. Bu maçtan deplasman fobisi bitti sonucu çıkmaz ancak rakipler gerginken serin kanlı bir dönem yaşadıkları kesin.
Gecenin sorusu
26’da 4-0 olunca rakibe saygı gereği durmak gerekir miydi? Hayır. Karabükspor’u yönetenler lige ve seyircilerine saygı duyup takımı bu hale getirmemeleri gerekirdi.
Maçın starı
Gomis. Ligin yıldızı da o. 4 gol attı. Bir golü de o atmasın diye Özgür attı. Oyuna karakter veriyor. Şimdiden Galatasaray’ın unutulmaz santrfroları arasına girdi.
Maçın olayı
Zemin. Olağanüstü bir yağmura rağmen ideal bir futbol zemini vardı. Ülkede az olan bir durum. Tebrikler.
Kısa mesaj
Şampiyonluk adayları arasında ruh hali en iyi olan takım Galatasaray. Her şartta soğukkanlılar. Onları yıpratacak çok maç oynamadıklarından mı? Bakalım göreceğiz.
Serhat Ulueren - Bu G.Saray Fener’i yenebilir - Vatan
KARABÜK gibi takımlara, bir başka ifadeyle “omurgasız” takımlara hiç acımayacaksın, atabildiğin kadar atacaksın. Sen misin küçülmeye giden, sen misin başkan ve teknik adamlarını gömlek değiştirir gibi değiştiren. O zaman yakaladığında bırak 7’yi 8, 9, 10 gol atacaksın. Sezona Erkan Sözeri, sonrasında Levent Açıkgöz, Tony Popoviç ve yeniden Levent Açıkgöz’le devam eden, başkan ve yönetimlerin bolca değiştiği Karabük bu kafayla G.Antepspor gibi olur. Olsun da. Madem böyle kötü yönetiliyorsun o zaman ne işin var ligde? Üstelik güzel stadyumları ve ateşli seyircileri de var. Yazık etmişler işçinin, emekçinin ili Karabükspor’a.
G.SARAY’A ilaç gibi geldi bu deplasman. Maçın çok anlatılacak tarafı yok. İşlerini ciddiyetle yaptı G.Saraylı futbolcular. Feghouli, Nagatomo, Gomis, Rodrigues, Serdar çok iyi oynadılar ve erken gelen gollerle G.Saray son yılların en farklı galibiyetine imza attı. Bu galibiyet hakem Mete Kalkavan’ı da kurtardı. Çünkü hakem futbolculardan daha gergin duruyor sahada. Maicon, Donk ve Özgür’ün duran top öncesi, 80’de de Fernando’nun gördüğü sarı kartlar gülünç. Sinan ve Leandrinho’da haksız kartlar gördü. Böyle kolay kart çıkarılmaz Mete hocam. Dedim ya G.Saray, Kalkavan’ın da işini kolaylaştırdı. Özgür Yılmaz’ın kendi kalesine attığı golle maç bitti. Sonrasında Gomis, Feghouli ve Rodrigues’in şovu vardı. Özellikle gol pasları ve son vuruşlar G.Saraylılar’ı mest etti.
EL FRENİ AYKUT KOCAMAN!
G.SARAY ligde Atiker Konya maçını da rahat geçer, Kupada zaten final biletini kaptı. F.Bahçe maçı ne olur, kestirmek zor. 19 yıl sonra G.Saray, Kadıköy’de kazanacak diyorum. Neden mi? F.Bahçe’nin başında Aykut Kocaman gibi bir el freni, G.Saray’ın başında da Kadıköy’de şampiyonluk kupası kaldırmış, aynı zamanda 6-0’ı yaşamış Fatih Terim var.
Şansal Büyüka - Kalite ve ciddiyet - Milliyet
Karabükspor’un “mahalle takımı” görüntüsü, Galatasaray’ın farklı ve çarpıcı galibiyetine gölge düşüremez. Hele iş disiplinine asla...
Galatasaray daha ilk çeyrekte üç farklı galibiyeti yakalamasına rağmen tek futbolcunun bile kişisel bir gösteriye girdiğini, bireyselliği seçtiğini, takım disiplininden uzaklaştığını görmedik. Farklı galibiyetten çok, daha önemli olan Galatasaray’ın sahada futbola, formasına ve mesleğine en ufak disiplinsizlik yapmadan, alın teri ve emeğini maçın her dakikasında ve son dakikasına kadar sürdürerek tamamlamasıydı.
Gomis elbette bu ciddiyetin, bu yeteneğin en büyük temsilcisi... Karabük maçıyla birlikte Galatasaray’ın bugüne kadar en fazla gol atan yabancı oyuncusu olan Jardel’i (22) de Karabük maçında attığı gollerle geride bıraktı. Gomis’in hızla tırmanan gol sayısı Galatasaray’ı şampiyon yapar mı bilemem ama, kendisini bu sezonun gol kralı yapacağı sanki kesin gibi...
Galatasaray’da son maçlarla birlikte “tadından yenmeyen” bir baklava oluştu. Geride ve ortada Belhanda, sağ kenarda Feghouli, sol kenarda Rodrigues ve ileride uçta Gomis... Öyle hücum organizasyonları geliştiriyorlar ki, baklava gibi tadından yenmiyor ve çoğu kez de golle sonuçlanıyor. Genelde Belhanda paslarıyla başlayan ve Feghouli ya da Rodrigues asistleriyle golle buluşan ataklar bunlar...
Galatasaray’ın Karabük karşısındaki hırsını anlatmak için bir duran top pozisyonunda aldığı iki sarı kartı anlatmak bile yeter... Galatasaray atışı kullanmaya çalışırken Donk ile Maicon rakipleriyle pozisyon önceliği almak için mücadele ederken aynı pozisyonda iki sarı kartı birden gördüler. Elbette kartı almak güzel değil ama Galatasaray’ın hırsını anlatmak adına anlamlı...
Karabükspor devre arası bütün takımını dağıtıp ikinci lige göre yeni bir takım yaptı. Kusura bakmasınlar, hiç becerememişler. Bu takım seneye ikinci ligde oynarken, bu defa da üçüncü lige düşmemek için mücadele eder. Üstelik bu ciddi anlamda yetersiz kadro ile ligin dengeleri bozuluyor.
Galatasaray kadro kalitesiyle bu Karabükspor’u her türlü yener. Ama bu şehre tehlike bölgesinde dolaşan takımlar gelecek ve Karabük ile maçı olanlar ligde kalma konusunda büyük avantaj elde edecek. Aslında ligdeki takımların en azından bir standardı olması gerekiyor.
Ancak zemindeki Karabükspor’u hiç beğenmesek de, o zemini, o drenajı, o sahayı hazırlayanlara büyük teşekkür borcumuz var. Gök delinecek, beş saat sürekli yağmur yağacak ve futbolu engelleyecek en ufak bir olumsuzluk olmayacak. Yıllardır bu konuda çok çektik ama artık iyi sahalarımızın, iyi zeminlerimizin olduğunu iftihar ederek görüyoruz.
Galatasaray dörtlü zirve yarışında 24. haftayı da lider olarak kapattı. Kalan 10 haftada elbette çok şey olur. Ancak ben Galatasaray’ı, Başakşehir ve Beşiktaş’ın da, lider takımın hiç kaybetmediği Aslantepe’ye geleceğini düşününce, bu dörtlü grubun en şanslısı ve en güçlüsü olarak görüyorum.