Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz konuştu! Rizespor, hakem, şampiyonluk...
Ligin bitmeye yaklaştığı son iki haftada, daha önceki iki haftayı da eklersek çok büyük bir algı yönetimi yapılıyor. Bu algı yönetimi Galatasaray'ın şanlı şampiyonluk yürüyüşünün maalesef kötülemek, değersiz kılmak, ayrıştırmak ve ötekileştirmek temelli. Ben bu yürüyüşün camiamızda tam tersine bir kenetlenmeye; yönetimiyle, taraftarıyla, teknik kadrosuyla, futbolcularıyla kenetlenme yürüyüşüne evrilmesini görüyorum.
Galatasaray en kötü durumlarında şampiyonluk yürüyüşünü asla bırakmadı. Bizim kenetlendiğimiz yürüyüş şerefli bir yürüyüştür. Şampiyonluğa ulaşan takımlar eğer oyunun içine hile, oyun dışına bir hile katmamış ise onun şampiyonluğunu tebrik etmek gerekir.
Biz her alanda lideriz. FFP'de de lideriz. İki kupada birinciliğe yürüyoruz. Biz buna yönetim olarak aracı olduk. Kenetlendikleri için biz bu yürüyüşü yaptık. Ancak bizi müthiş rahatsız eden bir şey var. Maalesef zamanında biz VAR kayıtları incelensin dediğimiz için, bazı pozisyonlara bakılsın dediğimiz için, federasyonun istifasını istediğimiz için ben 150 gün ceza aldım.
Galatasaray tarihinde görülmemiş muameleye uğradık. Teknik direktörümüz ceza aldı. Bize en büyük gücü veren camiamızdır. Biz onlara tekrar teşekkür ediyoruz. Ancak neden bu algı operasyonları yapılıyor? Sanki Galatasaray şampiyon oldu bitti. Bunu nasıl yok ederiz? Nasıl Galatasaray camiası mutlu olmasın? Bir takım odaklar bunu yaratıyor.
Hiçbir galibiyetimize bir tebrik, bir teşekkür yok. Değerli arkadaşlar spor bir yarışmadır. Türk ulusunu, Türk milletini bir araya getiren harçtır Galatasaray. Diğer spor kulüpleri de öyle. Ama en büyük paydası biziz.
Gerek siyasi, gerek ticari, gerek kendi yönetimlerini gerçekleştirmek için bir algı yaratmak çok kötü bir yoldur. Spor kulüpleri, yönetici ve başkanları diğer kulüpleri hakkında konuşurken çok dikkatli olmalıdır. Çok kötü duyumlar alıyoruz. Bunların olmamasını diliyoruz.
Karar verici mekanizmalara buradan sesleniyorum lütfen oynayacağımız maçları önceden belirlemesinler. Saha dışından etki etmesinler. Bunu özellikle istirham ediyoruz. Geçende bize yapılan taç hataları kendilerine yapıldığında feryat edenlerin bunu ana gündem maddesi yapmaması gerektiğini istirham ederiz.
Maçlar 20 senedir kayıt altındadır. Ve şükür ki son 1 yıldır VAR'ın kaydı altındadır. VAR ile hatalar olmamakta mı? Olmakta. Lehimize, aleyhimize olmakta. Fakat aleyhimize yapılan hatalar, lehimize yapılan hataların kat be kat üstünde. Hata her zaman vardır.
Bizi hiçkimse koruyup kollamamaktadır. Eğer kollansaydık ben 150 gün, hocamız ve oyuncularımız cezalar almazdı. Lütfen objektif olalım. Camiamızı birbirine düşüren söylemlerden imtina edelim.
Kendi kulübünün seçimi için, kendi kulübünün maddi durumu için rakibine saygısız, hadsiz cümleler kullanmayalım. Arka planda sinsilik yapmayalım. Mert olalım, açık olalım, korkusuz olalım.
Özellikle Göksel beyin 'saha dışı' sözcüğüne geleyim. Biz o işin uzmanı değiliz. Elinde herhangi bir bilgi, belge varsa açıklasın. Zevkle yanıt veririz. Bizim alnımız açık. Çünkü yanlışımız yok. Eğer sayın Gümüşdağ'ın elinde bilgi varsa beyan etsin. Ama ben söylersem, benim aldığım duyumlar çok üzücü olur. Üzülür.
O 20 yılda, Fenerbahçe'nin de, Beşiktaş'ın da, Bursaspor'un aldığı şampiyonlukları da lekelemek demektir. Televizyon, yayın var. Herkes görüyor. Son 20 yılda madem bir şeyler oldu, peki diğer 80 yılda ne oldu? O zaman ben bunu sorarım.
Abdürrahim Bey bir maçtan sonra dedi onu. Bir maçta bir sağlık ekibinin konuşması VAR kayıtlarına girdi. Abdürrahim bey onu dile getirdi. Duygusal bir tepkiydi. Siz bunu diyorsanız ben 'insan yok sizde' derim. Milleti kör zannetmeyelim.
Abdürrahim Bey bir maçtan sonra dedi onu. Bir maçta bir sağlık ekibinin konuşması VAR kayıtlarına girdi. Abdürrahim bey onu dile getirdi. Duygusal bir tepkiydi. Siz bunu diyorsanız ben 'insan yok sizde' derim. Milleti kör zannetmeyelim.
Ben seçime yönelik popülist bir söylem olarak görüyorum bunu. Söylediği çok şey var. Hiçbirine katılmıyorum. Ben ağızdan çıkanlara dikkat edilmesi gerektiğini söylüyorum, sadece Fikret başkana değil. Camialar düşman oluyor çünkü. Bilgi, belge olmadan kendi taraftarlarımıza şirin görünecek söylemlerden kaçınalım.
Ben 150 gün ceza aldım toplamda. Biz MHK ile görüşmemizde, keşke o görüşe TV'den de yayınlansaydı. Biz açık ve net olarak diyoruz ki Türk hakemleri kalite olarak kendini aşmak zorunda. Ve genç hakemlere fırsat verilmeli. Ben genç hakemlerin adını bile bilmiyorum. Hayatım boyunca hiçbir hakemle ne telefonla konuştum ne yüz yüze geldim. Burada önemli olan Türk sporunun kalkınması. Ne kadar açık ve şeffaf olursak o kadar iyi.
Hakemler torbaya konsun, kura çekilsin dedik. Buna bizim maçı oynayana kadar şiddetli itiraz ettiler. Biz onları biliyoruz. Neden bundan çekiniyorsunuz? Açık ortamda yapılsın dedik. Buna şikayet ettiler. Şimdi aynı kişiler çıkış yolu arıyor.
Hakemler de insandır, hata yapabilir diye bildiri yayınlatıp. Telefon edip, diğer kulüpleri bunu yayınlaması için zorlarsan dönüp o bildiriyi okuman gerekir. Hakemler de insandır, hiçbir kulübe ayrıcalık tanınamaz. Doğru.
Yabancı hakemi hepimiz düşündük. Ben Türkiye Ligi'nin çok değerli olduğunu düşünüyorum. Bizim cesaretle bu işin üzerine gitmemiz, uzun vadede genç hakemleri cesaretle sahaya sürmemiz gerekiyor. Gördükleri çalsınlar yeter. O cesareti göstersinler. Bu uzun vadede hakem eğitimiyle olur. Objektif, adil olmak gerek.
Şu an 3 takımın da şampiyonluk şansı var. Ben Beşiktaş da şampiyon olursa tebrik ederim. Yeter ki herkes birbirine saygılı olsun.