Galatasaray Milan'laşıyor itiraz edin!
2010 yılından beri spor yorumculuğu yapıyorum, bir çok mecrada futbol basketbol konuştum ve hiç bir zaman tuttuğum takımı ve dünya görüşümü gizlemedim. Galatasaraylı olduğumu gururla söylerken, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın büyüklüğünü kabul edip, bu camialara büyük bir saygı duydum ve haklarını teslim etmeye çalıştım. Bugünlerde de 30 milyon Galatasaraylı gibi ben de Galatasaray'ın kötü gidişini kendime dert ediyorum ve üzülüyorum. Bu konuda yine yazma ihtiyacı hasıl oldu. Güzel bir yazı olacak mı bilmiyorum ama derdimi anlatmak paylaşmak beni rahatlatacak.
Galatasaray Milan'laşıyor itiraz edin!
Türkiye'nin ilk basketbol iddaa tahmincilerinden biriyim, branşım basketbol ama arada futbol bahisleride kuponlarıma alıyorum. Tabi futbol kuponu yaparken marka takımlarar, büyük takımlara güvenme gibi bir klişem var, takıntılıyım. Bu takıntım yüzünden 3-4 yıldır Milan kazanır tahminlerini çok kuponuma aldım ve malesef hemen hepsinde Milan kaybetti kupon patates oldu. Sonra bu Milan'ın olayı nedir diye bir araştırayım dedim, gördüklerim duyduklarım üzüntü vericiydi, bu Milan'ın sadece adı kalmış, 3-4 sezondur sıradan vasat bir takım olmuşlar. Benim kuponların Milan'dan patates olması malesef normalmiş, artık Milan'a güvenmiyorum. Büyük ihtimal Milan ilerde eski günlerine döner ama şimdilik Torino'dan vs.. farksızlar.
Şimdi benim için trajik olan 2. bölüme geçeyim, tuttuğum gönlümü verdiğim, bütün branşlarında desteklediğim Türkiye'nin en büyük markalarından biri olan, Avrupa'dan bir çok branşta şampiyonlukları ilk kez ülkemize getirmiş olan Galatasaray'da, Milan gibi bir yola girmiş gözüküyor. Duygun Yarsuvat ile başlayan sıradanlaşma süreci Dursun Özbek'le ivme kazanmış gözüküyor. Galatasaray, bütün branşlarda büyük camia refleksi göstermekten uzaklaşıyor.
Dursun Özbek liyakat sahibi değil!
Peki neden Galatasaray Milan'ın yoluna girdi, onu da konuşalım! Bu durumun bütün suçlusu Dursun Özbek değil tabiki ama bunu çözebilecek olan kişi de Dursun Özbek değil. Kulüp yönetmek için bilgi, tecrübe, birikim, liderlik vasfı, hitabet yeteneği, otorite vs... gibi yetenekler gerekiyor. Kısaca liyakat sahibi olmak lazım. Bu saydıklarımın bence hiç biri Dursun Özbek'te yok. Bu sebeple kötü tabloyu düzeltemediği gibi, daha vahim bir noktaya getirmiş durumda.
Hakemler Galatasaray'a saygı duymuyor bütün branşlarda korkmadan puanlarını gasp ediyorlar, taraftar umutsuz ve bu sebeple stada salona gitmiyor, kimse ürün almıyor, sosyal medyada Dursun Özbek'e karşı tasvip etmediğim bir nefret söylemi var yani ilişkiler onarılamaz, verilen hiç bir söz tutulmadı, futbol dışı branşlarda para harcanmasına rağmen başarı yok. Amiral gemisi olan futbol şubesinde ne bir planları yol haritaları var, ne de şansları yardım ediyor. Hal ve vaziyet böyleyken başkanın ve yöneticilerin istifa etmemesi bana Galatasaray sevgisinden değilde, Galatasaray'ın nimetlerinden rantından kaynaklanıyormuş gibi geliyor.
Halk ozanı Musa Eroğlu'nun da dediği gibi artık 'Yolun sonu görünüyor'
Milan'laşma süreci ve Galatasaray'ı boğdukları karanlık nedeniyle, Dursun Özbek ve yönetimi sokağa çıkamaz, maçlara gelemez noktaya geldiler. Ben de Dursun Özbek ve yönetimine sevdiğim türkülerden biri olan Aşağıdan yukarıdan yolun sonu görünüyor türküsünü armağan ediyorum. Musa Eroğlu'ndan dinlesinler.
AJANSSPOR ÖZEL YORUM / EYÜP YILDIZ