"Galatasaray'da seçim olacak gibi değil"

"Zorunlu olarak seçime gitmek zorunda kalırlar"

Radyospor'da Özgür Sancar'ın canlı yayın konuğu olan Yarsuvat, "Bunların yaptıklarına akıl sır erdirilemiyor. Muhtemelen izin alamayacaklar. Alamamaları da normal. 16 Kasım'da duruşma var. Burada tedbir kararı kalkar ve zorunlu olarak seçime gitmek zorunda kalırlar. Bunu düşünüp, 'biz zaten seçim kararı aldık, seçime gitmek istiyoruz' diyorlar. Olağan seçime 6 ay kala başkanlık koltuğu boşalırsa, zaten ikinci başkan seçime kadar göreve devam eder. Manipülasyon yapıyorlar. Sanırım çok iyi poker oynuyorlar. Camiayı karıştırdılar. Adaylık açıklaması yapanlar oldu. Seçim olacak gibi değil" dedi.

"Tüzüğümüze göre seçimler Galatasaray Lisesi'nde yapılır"

Yarsuvat, "Mali genel kurul yapılmadan seçim yapılması doğru değil. Mart ayında mali genel kurulda geçmiş devre onaylanacaktı. 16 Kasım'da mahkeme tedbir kararını kaldırırsa, zaten ibrasızlık kabul edildiği için seçime gitmek zorundalar. Bunu bildikleri için seçim kararı alarak, hem hukuksuzluk yapmaktan kurtulacaklar hem de seçim baskısını ötelemiş olacaklar. Ayrıca tüzüğümüze göre seçimler Galatasaray Lisesi'nde yapılır. Acaba Milli Eğitim Bakanlığı bu pandemi koşullarında Lise'yi seçim için açacak mıdır? Açmaz" şeklinde konuştu.

"Aklımızda bir çatı adayı var"

Prof. Dr. Yarsuvat, "Çatı adayı olarak gösterilmeme çok sevindim. Ama ne sağlık olarak müsaitim ne de yaşım buna müsade etmez. Aklımızda bir çatı adayı var; ama yeni yeni adaylar da geliyor. Biz çok aday istemiyoruz, tek aday istiyoruz. O nedenle aralarında anlaşmaları lazım. Adaylar aralarında anlaşıp, tek bir isim üzerinde birleşirlerse, Galatasaray çok rasyonel bir iş yapmış olur. Egoları yüksek olanlar birbiriyle anlaşamaz. Aday olarak çıkanların egoları yüksek. Ama söz konusu olan Galatasaray'dır. Galatasaray'ın geçen 3 sene içindeki çarpıklığa bir daha maruz kalmamasını istiyorum" dedi.

Mehmet Helvacı: "Ben yönetimin seçim kararı almamasını temenni ederdim"

Galatasaray'ın eski 2. başkanı Prof.Dr Mehmet Helvacı ise "Ben yönetimin seçim kararı almamasını temenni ederdim; çünkü böyle bir seçimi yapılma ihtimali ne sağlık koşulları gereği ne de bizim tüzüğümüze göre yok. Tüzüğümüze göre seçim Galatasaray Lisesi'nde yapılmak zorunda. Salgın koşullarında bir öğretim kurumunda seçim yapmak için izin alınması ihtimali yok. 7 bin kişinin haftasonunda seçim için Galatasaray Lisesi'nde toplanması hayal bile edilemez. Ben sadece benim bildiğim bir şeyden bahsettiğimi sanmıyorum. Yönetimin seçimin bu koşullarda yapılmayacağını biliyor olmaları lazım. Buna izin verileceğini düşündüklerini sanmıyorum. 

"Yönetimin aleyhinde konuşmayı istemiyorum"

Bundan 20 gün önce bir divan kurulu toplantısı vardı. Yönetim seçim için başvurduklarını izin gelirse seçim yapacaklarını söylemişlerdi. Bugün bu kararı alıp, seçim yapacaklarını beyan edince, doğru söylemedikleri anlaşılıyor. Demek ki 20 gün önce başvuru yapmamışlar. Bunları konuşmak hoşuma gitmiyor. 8 sene yönetim koltuğunda oturmuş biri olarak, yönetimin aleyhinde konuşmayı istemiyorum, çünkü bu görevin ne kadar zor olduğunu biliyorum. 

Olumlu taraftalarını ön plana çıkarmaya çalışıyorum; ama bu tabloda olumlu olarak bahsedebileceğimiz bir şey yok" diyerek sözlerini tamamladı.