Galatasaray'ın B tipi hissesi kalmadı
Son dakika haberi.. Galatasaray Genel Kurul Üyesi uluslararası yatırımcı Altuğ Özaslan, sarı kırmızılıların faaliyet raporunu değerlendirdi. Peki Galatasaray'ın mali durumu nasıl? İşte tüm detaylar...
Öncelikle mali tablonun genel bir değerlendirmesini yapar mısınız?
Geçen yıla göre gelirlerimizde yüzde 17 düşüş var. Şampiyonlar Lig'ndeki ve Süper Lig’deki sportif başarısızlık etkisi ile 46.7 milyon lira zarar etmişiz. Bu sene pandemi sebebiyle ligler ertelenince Nisan ve Mayıs aylarında maç oynanmayınca buradaki gelir ve giderler de Haziran ve Temmuz’a kaldı. Haziran ve Temmuz’a tahakkuk etmesi gereken, gelir-giderler bu rakamların içerisinde yok. Ama biz pandemi sonrası dönemde ne yazık ki başarılı olamadığımız için bizi pek pozitif etkileyecek bir durum oluşamıyor.
Son 5 yılda ortalama her yıl 124 milyon lira zarar ettik. Toplamda 621 milyon lira zarar ettik. Çok ciddi bir rakam bu! Artık bir yerden sonra sürdürebilir bir durum oluşmuyor. Tabii, bir şekilde de hakkımızı vermek lazım. Dün diğer rakiplerimizi gördük. Çok ciddi ölçüde zararlar beyan ettiler. Ama buradaki en büyük fark ne kadar gelir elde edildiğinden kaynaklanıyor. Diğer iki rakibimiz 497 milyon TL ve 544 milyon TL gelir elde ederken, biz aynı dönemde 900 milyon TL gelir elde ettik. Yani esasında, Galatasaray başarıları sebebiyle daha fazla gelir yaratabiliyor. Neredeyse diğer iki rakibimizin toplamı kadar gelir yaratıyoruz, neden; biz yerel ligde daha başarılı olduğumuz için yayın gelirleri ve performans gelirlerimiz daha fazla ve Şampiyonlar Ligi'ne katılabiliyoruz, buradan bir döviz geliri elde ediyoruz. Ama bir de bunu tersten yorumlayalım. Katılamadığımızda ne olur sorusunun cevabı, işte dün rakiplerimizin açıkladığı finansal tablolar gibi olurdur. Her sene katılamayacağımıza göre ayağımızı yorganımıza göre uzatmayı artık öğrenmemiz gerekiyor. Çünkü sürekli kredi alarak, geleceğimizi temlik ederek, her sene başarılı olabilecekmiş gibi harcama yapmak mevcut konjonktürde sürdürülemez.
BU AÇIĞIN NASIL KAPANACAĞINI YÖNETİM HİÇ DÜŞÜNDÜ MÜ?
Galatasaray SK Derneği’nin, Galatasaray Sportif A.Ş'ye borçlanması devam ediyor, bu konuda neler söyleyeceksiniz?
Benim dünkü faaliyet raporundan dikkatimi çeken iki ana konudan biri bu. Derneğin, Sportif A.Ş'ye borcu 1 milyar 4 milyon liraya çıktı. Geçen sene aynı dönemde 542.7 milyon liraydı. Bu yüzde 84,8 artış kabul edilemez! Doğal olarak, bağımsız denetçi de burada "Sınırlı olumlu görüş" beyan etmiş. Tabii yönetime sormak lazım, siz bu finansal hamleyi yaparken borcu nasıl kapatacağınızı düşündünüz mü ya da bu borç-alacak ilişkisinin gerçekten kapanacağını düşündünüz mü?
Tabii Riva, Galatasaray Spor Kulübü Derneği'nin bir duran varlığıdır, Sportif A.Ş'nin varlığı değildir. Bu sebeple Riva kaynaklı satış gelirleri Galatasaray Spor Kulübü Derneği'ne ödeniyor. Bu gelirler de bizim amiral gemimiz Sportif A.Ş olduğu için, hem en çok parayı kazanan hem de en çok gider yaratan, genel olarak Dernekteki atıl fonlar ve gelirler Sportif A.Ş'ye aktarılmaktadır. Eğer Riva projesinin satışları beklenenden ve taahhüt tutarından daha yüksek olursa bu borç tutarı makul bir yerlere getirilebilir. Bunlar hesap edildi mi bilmiyorum ama sonuçta inşaat sektörüne dayalı gelir projeksiyonu yaparak futbol kulübü şirketinin bilançosu yönetilmez.
DÖVİZİN ARTMASIYLA İLGİLİ DEĞİL
Peki Derneğin, Sportif A.Ş'ye borcunun artmasının dövizin yükselmesiyle ilgisi var mı?
Biz kredilerimizin çoğunu bankalar birliği anlaşmasıyla liraya döndürdük hatta bu sayede geçen dönem 91,6 milyon TL kur farkı gideri oluşurken, bu dönem sadece 2 milyon TL kur farkı gideri oluştu. Benim tablolarda gördüğüm kadarıyla neredeyse artık döviz kredimiz yok diyebiliriz. Bu yüzden genel olarak Türk Lirası kredi kaynaklı fon aktarımı olduğunu düşünüyorum.
YÜZDE 99'U TEMLİK ALTINDA
Hisse satışlarıyla ilgili neler söyleyeceksiniz?
Benim için en önemli konu hisse satışı. Hatırlarsan, senenin başında çok ciddi hisse senedi satışı gerçekleşiyor diye üstüne basa basa kamuoyunu uyardım. O dönem, bu işin yanlış olduğunu ve çok ciddi psikolojik etkileri olduğunu belirtmiştim, bu görüşüm de hiçbir zaman değişmeyecektir. Ben asla hisse satmam diyen Sayın Başkan, ne yazık ki 30.026.475 adet hisseyi ortalama 2,30 TL’den sattı. Şimdi dönüp baktığımızda büyük bir problemimiz var. Gelecek dönem gelirlerimiz üzerinde 2 milyar 143 milyon tutarında temlik, teminat, nakit blokaj ve kefalet var. Bu rakam son 5 yıllık ortalama gelir üzerinden bakarsak kabaca 3 yıllık gelirimiz kadar, kar üzerinden bakarsak sonsuza kadar gibi görünen bir tutara imza atılmış. Son 1 yılda mevcut kredi stoğu %59 artarken, Teminat/Rehin/İpotek pozisyonu %91 artış göstermiştir. Bu artışın detaylarına baktığımızda ise, geçen seneden bu seneye gayrimenkuller üzerindeki ipotek miktarının 322 milyon lira arttığını görüyoruz. Ama en büyük problem nerede biliyor musunuz? Biz 640.710.005 TL değerinde hisse senedi rehni tesis etmişiz. Sayın Başkan, ben hisse satmam diyordu, hisseler satıldı! Sayın Başkan, ben kredi anlaşmalarına hisse senedi rehin tesis etmiyorum diyordu, elimizde kalan son hisseleri de rehin etmiş. Bu tutar ne kadar hisseye tekabül ediyor diye bakarsak, 29 Mayıs 2020 kapanış fiyatı olan 3,39 TL üzerinden tam 189 milyon adet hisse rehin vermişiz. Sayın Başkan, hisse senedi sattıktan sonra Derneğin, Sportif A.Ş'deki sahiplik oranı yüzde 60.86'ya geriledi. Bunun yüzde 25'i bizim namusumuz dediğimiz, Sayın Işın Çelebi'nin seneler önce Divan Kurulu’nda kürsüden üstüne basa basa vurguladığı ve satılamaz dediği A tipi hisseler iken, kalan yüzde 35.86’sı B tipi hisselerdir. Bizim rehin verdiğimiz hisse oranı ise tesafüfe bakın ki yüzde 35. Göğsümüzü gere gere bizim diyebileceğimiz, B tipi hisse sahipliğimiz reel olarak neredeyse kalmadı diyebiliriz. Bunu söylerken tüm samimiyetimle tüylerim diken diken oluyor. Kalbimin derinliklerine ok saplanmış gibi hissediyorum. Ve bunu kabul edemiyorum, asla da etmeyeceğim! Bir örnek vereyim, üç odalı bir evim var diyorsunuz. Bir odayı satmışsınız, bir tanesinde kendiniz oturuyorsunuz, kendi oturduğunuz odanın masraflarını fonlamak için bankadan kredi almış ve üçüncü odayı da bu krediye teminat vermişsiniz. Soruyorum, peki siz artık benim evim var diyebilir misiniz?
Elimizde boşta kalan B tipi hissemiz sadece yüzde 0,86. Rehin verilen bu hisseler neye istinaden verildi, Bankalar Birliği ile yapılan Yapılandırma Anlaşmasına bu hisseler dahil midir? Elde kalan tüm hisseleri verecek kadar kredi borcuna girmeye neden gerek duydunuz? Bu sorular Mali Genel Kurulda sorulmalıdır. Namusumuz olan A tipi hisseler dışındaki tüm hisseleri bankalara rehin verirken Sayın Başkan’ın ve Yönetim Kurulu’nun içi hiç mi cız etmedi?
Yasal uyarı: Bu haber Ajansspor.com tarafından yazılmıştır, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.