''Golü bilerek attım''
Adı 3 büyüklerle anıldı ama 1.Lig’e düşen Eskişehir’i bırakmadı. Bununla kalmadı, 4 maçta kurtardığı 3 penaltıyla Es Es’i sırtladı.
Boffin ‘yok artık’ denilecek hareketi ise Ümraniye maçında yaptı, 70 metreden gol attı! Belçikalı eldiven o anları FANATİK’e sitemle anlattı:
“Baktım kaleci önde defansıyla ilgileniyor. ‘En azından bir deneyeyim’ diye düşünerek vurdum ve gol oldu. Ama yayın olmaması çok kötü, herkes golü konuşuyor, kimse izleyemiyor. Keşke Türkiye izleseydi. Bu, Türk futbolu adına kötü”
Kolay değil bir futbolcu için yayını bile olmayan bir ligde oynamak... Hele transfer döneminde adı 3 büyüklerle anılan bir ismin 1. Lig’de oynamayı kabul ettikten sonra böyle bir durumla karşılaşması daha da zor. Ama inanç, azim ve çalışma hepsi bir araya geldiğinde yalnızca Türkiye değil, Avrupa’ya bile adınızı tekrardan duyurabilirsiniz.
Eskişehirspor’un başarılı file bekçisi Ruud Boffin’in yaptıkları bu ligde oynayanlara şimdiden örnek olmalı. 4 maçta 3 penaltı kurtaran, Ümraniye maçında 2-1 yenik durumdaki takımını 70 metreden attığı golle ipten alan Belçikalı eldivenle bir araya geldik ve bu müthiş formunu dinledik:
‘Penaltılar biraz şans’
“Maçtan önce çalışıyoruz. Videolarına bakıyoruz. Oyuncuların az çok nereye vurduğunu biliyorsunuz. Ama bu söylediklerim geçen sezon için geçerli. Çünkü bu yıl video izlemedik hiç. Nasıl izleyelim ligi yayınlamıyorlar ki. Şans deyip hafife almak istemiyorum ama köşeyi doğru tahmin ettikten sonra gerisi geliyor.”
‘Golü bilerek attım’
“Ümraniye’ya attığım gole ise şans dedirtmem. Çünkü havada çok rüzgar vardı ve o havada rüzgarın size yardımcı olabileceğini anlıyorsunuz. Hatta devre arasında yedek kalecimiz Kayacan’a bile söyledim. Ona, ‘Sahada öyle bir rüzgar var ki, ben bile gol atarsam şaşırma’ dedim. Faul olduğunda hemen aceleyle topu alıp ileri gönderecektim. Baktım kaleci önde defansıyla ilgileniyor. ‘En azından bir deneyeyim’ diye düşünerek vurdum ve gol oldu. Hayatımın en güzel anlarından biriydi. Ama yayın olmaması çok kötü, herkes golü konuşuyor, kimse izleyemiyor. Bu, Türk futbolu adına kötü bir durum.”
‘Sadece şampiyonluk...’
“Bu kulübe kesinlikle kimse 1. Lig kulübü diyemez. Burası gerçek bir Süper Lig kulübü. Geçen yıl çok kötü geçti. Tatilim bile zehir gibiydi bu yüzden, üzülmüştüm. Yönetim benimle devam etmek istedi, hoca konuştu ve kaldım. Çünkü biz yeniden şampiyon olacağız. 4 yıldır buradayım. Bu 5. sezonum olacak Eskişehir’de. Çünkü ben bu takımda isim yaptım, kariyerimi geliştiriyorum ve ekmek yediğim yer burası. Bu takımın geri dönmesi için ne gerekiyorsa yapacağız. Şampiyon olmaktan başka bir düşüncemiz yok. Zaten aksi olsa ben kalmazdım burada. Bütün takım tüm inancıyla bunu düşünüyor.”
‘Gençlere şans versinler’
“Eskişehirspor’da kaç tane hocayla çalıştığımı hatırlamıyorum ama bir kaleci için en önemlisi kaleci hocasıdır. Çünkü onlarla çalışıyoruz. Bu anlamda da Ertuğrul Sağlam’ın yardımcısı Öztürk hocayı söyleyebilirim. Gelişimime katkı sağlamıştı. Yılmaz hoca, Murat hoca da çok iyiydi. Türkiye’de bu işi iyi yapan çok başarılı hocalar var. Ancak neden iyi kaleciler yetişmiyor derseniz, bence çok şans vermiyorlar. Courtouis buna bir örnek mesela. Sonuçta yeteneği bulduğunuz zaman ona şans vermelisiniz. Kaleciler daha fazla oynamalı, oynamadan gelişemezsiniz. Ama baktığınızda Süper Lig’de genç kalecilere pek şans verilmiyor.”
Terim’e mesaj: TÜRK OLMAK İSTİYORUM!
“Bu 5. sezonum ve öyle zannediyorum ki Türk vatandaşlığına geçebilmek için az bir zamanım kaldı. Türkiye’de çok güzel şeyler yaşadım ve geldiğim ilk günden bu yana aynı sıcaklığı hissettim. Türk olmak istiyorum. Bununla ilgili gereken başvuruları yapacağım. Tabii ki Türk olduktan sonra Fatih Terim düşünürse Türk Milli Takımı için de oynamak isterim. Belçika’da yalnızca altyaş milli takımlarında oynamıştım. Bununla ilgili bir engel yok önümde. Son dönemde Türkiye’de zor bir süreç yaşandı. Terörizm olayları yabancı oyuncuların kararlarını değiştirmesinde etkili olmuş olabilir. Ancak bu her yerde var. Belçika’da yok mu veya başka bir yerde. Onlara söyleyeceğim tek şey. Türkiye gerçekten yaşamak için harika bir yer.”
‘Bu ligde taktikler farklı’
“1. Lig, çok zor ve farklı bir lig. Top oynamıyorlar. Sert giriyorlar. Mücadele ediyorlar, uzun toplarla çıkmaya çalışıyorlar. Bana biraz garip geliyor. Biz ise farklıyız. Eskişehirspor olarak futbol oynamaya çalışıyoruz. Oynuyoruz da... Gerçek futbol oynamaya çalışan takımlar da var elbette ama sahalar çok kötü. Hele bir deplasmana gittik. İlk yarı iyi atak yapmak için bizim sahayı ıslatıyorlar, diğeri kuru. İkinci yarı da tam tersi. Bu nasıl bir mantık anlamadım. Yani bu ligde farklı taktikler de varmış!”
1 saat 24 dakikada İstanbul’a uçtu!
“Hızı çok seviyorum. Motor, araba farketmez. Ralli de yaptım bir süre. Çok zamanım yok bunlar için. Kalecilerin arıza olduğunu söylerler. Sanırım biraz haklılar. Çünkü hız tutkunluğu benim en çılgın yanım. İstanbul’a 1 saat 24 dakikada gittiğimi biliyorum. Araba Bentley’di. Radara yakalanmamak için önplakayı çıkarmak zorunda kalmıştım. Çünkü çok acelem vardı. Belçika’ya gidince hep pistlerdeyim.”
‘Serkan Kırıntılı milli takımda olmalı’
“Herkes Volkan Demirel’in neden milli takıma çağrılmadığını konuşuyor ama aslında Serkan Kırıntılı bence son dönemde çok formda. Çok başarılı maçlar çıkarıyor. Volkan Babacan hatasız maçlar oynuyor tabii. Ancak Serkan da bence kadroda yer almalı. Zaten bir de Tolga var Beşiktaş’tan.”
‘Ersun Yanal Trabzon’a istedi’
“Ersun Yanal, beni ilk olarak Trabzonspor’a istemişti. Ancak o dönem onlarla anlaşamadık ve ben West Ham’a gittim. Ersun hoca kontratımın bitmesini bekledi ve daha sonra beni Eskişehirspor’a çağırdı. O dönem Türk futbolu hakkında hiç bir şey bilmiyordum. Ama iyi ki gelmişim.”
‘Muslera çılgın kaleci’
“Muslera büyük bir kaleci, büyük bir takımda oynuyor. Önünde oynayan oyuncuların da performansında katkısı var tabii. Ama bence Türkiye’deki en iyisi o. Kendimle hiçbir kaleciyi kıyaslamam ama Muslera gerçekten çılgın bir kaleci. Galatasaray ona çok şey borçlu.”
‘Salih Dursun’a hâlâ gülüyorum’
“Bu kadar zamandır Türkiye’de oynuyorum. Beni en çok şaşırtan olay Salih Dursun’un hakeme kırmızı kart göstermesiydi. Hâlâ aklıma geldiğinde gülüyorum. Nasıl aklına geldi, anlamak zor. Çok zekice bir davranıştı.” (Sesli gülüyor)
‘Setkus’u unutamıyorum’
“Geçen sezon Sivas’ın kalecisi Setkus’un yediği bir gol vardı. Takım arkadaşlarım gülerek bana izletmek istediklerinde onlara kızmıştım. Bir kaleci için en kötü anlardan biri.”
‘Büyük takımlarla masaya oturdum’
“Adımın sürekli transferle anılması güzel. Bunlar hep Türkiye’deki büyük takımlar oldu. Bazılarıyla masaya oturduk, hocalarıyla dahi görüştük. Ancak gerçekleşmedi. Bu benim motivasyonumu etkilemez. Çünkü hep iyi olmalıyım. Kalecinin kötü oynama şansı yok.”
‘Yıldızlar benim için sıradan’
“Drogba, Sneijder, Eto’o, Van Persie, Gomez hepsine karşı oynadım. Ama maçlarda benim için sıradan birileri. Kariyerlerine tabii ki sonsuz saygı duyuyorum. Ama maçta Drogba’nın büyüklüğünü düşünürsen topu kaleden çıkarırsın. Kendinden büyük görmemelisin onları.”
‘Onlar yok ben varım’
“Geçen sezon Konya maçında kırmızı görmüştüm. Sonrasında yönetim bilerek gördüğümü söyleyip kadro dışı bıraktı beni. Ama bugün baktığınızda ben hâlâ takımın kalesindeyim, bana buları söyleyenler ise yok.”