"Hakemin talimatla karar vereceğini düşünüyoruz"
Son dakika haberleri... Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, beIN Sports'un konuğu oldu. Önemli açıklamalar yapan Fatih Terim neler söyledi? İşte detaylar...
"İstikrarlı olamadık"
İstikrarlı olamamalarından dem vuran Fatih Terim, "İstikrarlı bir oyun anlayışı ile 2 maçı bile aynı 11 ile oynayamadık. Satranç, dünyada bilinen en stratejik oyunlardan biri kabul edilir. Geçen sene benim koltuğumda olmayı bir strateji oyunu haline getirselerdi, çok az kişi seviye atlayabilirdi. Transferlerden ve diğer şeylerden bahsettiniz. Herkesin elinden geldiğini yapmasını istediğim bir sezondu." dedi.
"Sporcu için durmak sorun olur"
Sezonun durmasının sporculara kötü geldiğini belirten Fatih Terim, "Başımıza bir sürü iş geldi. Ben de bu konularda 'Allah beterinden saklasın' derim. Bunlar hayatta oluyor. Bir sporcu için durmak her zaman sorun olur. Çünkü hem beden hem de heyecan durur. Belirsiz ve korku olunca iş başka yere gider." ifadelerini kullandı.
"Oyuncuları korumaya çalıştık"
Koronavirüs ortaya çıktıktan sonraki süreci anlatan Fatih Terim, "Eski olanlara benzemeyen enteresan bir durum ortaya çıktı. Oyuncular da bu olaydan önce çok etkilendiler. Nasıl hareket edeceklerini bilemediler. Arkasından bütün birimler, özellikle Florya'da olağanüstü hareket ederek önemli tedbirler alındı. Oyunculara bu olması gerektiği gibi anlatıldı. Siz sabah antrenman yapıyorsunuz, öğlen yemek yiyorsunuz ve akşam bir antrenman daha yapıyorsunuz. Sonrasında oyuncular ne yapıyor bilmiyorsunuz. Oyuncuları böyle böyle korumaya çalıştık. Altyapıyı başka bir şekilde kontrol ettik. Oyuncular her geçen gün bu işin ciddiyetini anlamaya başladılar. 'Bana bir şey olmaz' düşüncesi bugün herkeste var. Çok şükür bugünlere geldik." şeklinde konuştu.
"Takım kadar taraftara da güveniyorum"
Galatasaray taraftarının önemini vurgulayan Terim, "Son yıllarda toplum sosyolojisinin değişimi ile birlikte taraftarlara, seyirciler de eklendi. Galatasaray hâlâ taraftarı, seyirciden fazla takımlardan. Taraftarlarımız bize itici güç olmaya devam ediyor. En az takımım kadar, taraftarlara da güveniyorum." dedi.
Başkan olacak mı?
Galatasaray'a başkan olma durumunu da değerlendiren tecrübeli teknik adam, "Altyapı çok önemli ama ondan önce üst yapılara bakmak lazım. Büyük resme baktığımızda kulüplerin kapısına kilit vurulması gerekiyor. Benim açımdan Galatasaray'ın durumu kabul edilebilir değil. Bu kulübün bir üyesi olarak bunu söylüyorum. Benim başkanlık gibi bir düşüncem yok. Bunu da söyleyeyim. Bu böyle gitmez diyorum. Çünkü deniz bitmiş durumda. Hangi yönetim daha iyi kredi alır? Hangi yönetimin yerel ve ulusal idarelerle arası iyidir? Hangi yönetim kasa kolaylığı yapar? Bunlar bitti artık. Kredi faizleri bile ödenebilir durumda değil. Zaten çıkıp kimse de, 'Benim çıkış planım var' diyemez." ifadelerini kullandı.
"Galatasaray bir dünya markası"
Borçların büyük sıkıntılar yarattığına değinen Fatih Terim, "Her sene Şampiyonlar Ligi'nde kupa kaldırsanız bile borçları çevirmek zor. Peki altyapıya nasıl yatırım yapacağız, nasıl oyuncu yetiştireceğiz? Veya şubeleri kapatıp küçülecek miyiz? Ortak mı bulacağız, satışa mı yöneleceğiz? Bunların hiçbirini konuşmuyoruz ya da konuşamıyoruz. Çünkü Galatasaray bizim kutsalımız. Tarihiyle, değeriyle, ahlakıyla ve lisesiyle bir dünya markası. Biz bu kıymetin heba edileceğini ve değerlerinin değişeceğini düşünüyoruz ama bir şekilde çıkış olmayacağını da söyleyemiyoruz." şeklinde konuştu.
Altyapı konusu
Altyapılar ve Ozan Kabak'ın transferi hakkında önemli detaylar veren Fatih Terim, "Kol kazayla mı kırıldı yoksa bilerek mi? Kol kazayla kırıldıysa yen içinde kalır yoksa bilerek ise bu konuşulmalı. Ben bazı konuları net şekilde konuşmak taraftarıyım. Gelelim altyapılara... Ozan Kabak'ın satışının ardından yüzde kaçı akademiye yatırıldı? 0. Neden? Çünkü o anda ya yeni oyuncu alınması gerekir ya maaş ödenir ya da borç ödenir. Zaten bütçede de böyle bir kalem yok. Akademinin kendi bütçesi yok." dedi.
"Yeni Ozan'lar çıkar mı?"
Altyapıların durumunun kötü olduğunu açıklayan Terim, "Ozan Kabak'ı yetiştiren antrenör 2.500 ile 4.000 arasında maaş alıyor. Türkiye'nin en büyük spor kulübünde çalışıyor ve Ozan'lar yetiştiriyor. Bir de Anadolu'yu düşünün... Günümüzde altyapı oyuncusunun tanımı değişiyor. Genç oyuncu kavramına dönüşüyor. Bazı oyuncular süre alamıyor. Genç oyuncuların A Takım'da forma giymesi için yetenek yetmiyor. Dünyanın hiçbir tarafında; 'hem genç oyuncu oynat hem de şampiyon ol' beklentisi uygulanabilir değil. Zaman zaman olabilir ama her zaman için olmayabilir. Kulüplerin geleceği olarak görülen altyapılarda durum bu. Şimdi siz yanıt verin! Yeni Ozan'lar çıkar mı?" ifadelerini kullandı.
"Ne doğru ki bu işlesin?"
Türk futbolunun gelecek 10 yılının tehdit altında olduğunu söyleyen Terim, "2015 yılında 'Haliç Konferansı' yaşadık. Burada Türk futbolunun geleceği ile ilgili önemli tespitlerde bulunup yol haritası için öneriler sunmuştum. Yapılması gerekenler basitti ama neden uygulanmadığı ortada. Daha önce A Ligi vardı. Bu ligin adı ve statüsü değişti. U21 olarak değişti. Fakat 1.5 yıl önce bu değişti çünkü felsefe şuydu: U21 düzeyine gelmiş bir oyuncu takımda süre alamıyorsa bu ligi kaldıralım. Aradan 6-7 ay geçti. Bu sefer de Rezerv Ligi düşüncesi geldi. Bu da rağbet görmedi ve bir sürü çocuğu göndermek zorunda kaldık. 1 yıl evvel net bir şekilde kaldırılan lig bu sefer TFF tarafından B Ligi olarak açıklandı. Kulüplere katılım isteğe bağlı diye bir yazı gönderildi. B Takım için statüyü anlatmayayım ki o da evlere şenlik. Daha geçen U17 takımlarının oynanmayacağı açıklandı. Türk futbolunun gelecek 10 yılı büyük bir tehdit ile karşı karşıya. Bu oyuncular 7 aydır antrenman yapmıyor. Yerli teşvik sistemi neden uygulanamadı diyenlere ben de 'Ne doğru ki bu işlesin' diye soruyorum. Bence bu görüntüleri yeniden yayınlayın. Bu konular yeniden tartışılınca bunlar size önemli veriler olacak." şeklinde konuştu.
"Yabancı kuralını ben sunmuştum"
Yabancı kuralı hakkında fikirlerini söyleyen Fatih Terim, "Yabancı kuralını ben futbol direktörü olduğum dönemde önce TFF Başkanı Yıldırım Demirören'e sonrasında ise Kulüpler Birliği'ne sundum. Ben de birkaç dayanak üzerine kurdum yabancı serbestliğini. Esasen 14 Türk oyuncu mecburdu, 14 yabancı değil. Kim ne kadar Türk oynatırsa o bunun karşılığını alacaktı. Kulüplere önemli bir katkısı oluyordu. Sonrasında kulüpler buna rağbet göstermedi ve federasyon bunu kaldırdı. Bu şekliyle bile çok büyük Euro'larla yedek oturan oyuncular vardı. Ben de onların oynamasını istedim. Avrupa'da ve Türkiye'de Türk oyuncuların daha fazla yer bulacağına inandım. Herkes oynamak istiyor. Bunun için sadece Türkiye'yi değil dışarıyı da tercih ediyor. Bu artacaktır. Bu karar yürürlüğe girdikten sonra EURO 2016'ya katıldık. Alınacak bir risk varsa onu da ben almıştım. Kuralın ülkemize uygun olduğunu düşündük. Bugün dünyada yasak da kalmadı. Futbolcu zaten futbolcudur. Bizim evlatlarımız nasıl dışarıda oynayıp çok iyi tepkiler alıp alaka görüyorsa, biz de diğerleri için aynı duyguyu taşımalıyız. Bence alınmış doğru kararlardan biridir." dedi.
Hakemler ve VAR yorumu
VAR sistemi ve Türk hakemleri üzerine düşüncelerini aktaran Fatih Terim, "İnsan unsurunun olduğu her yerde yorum veya bakış açısı farkı olacaktır. VAR sistemi neden geldi? Özü itibarıyla hatayı ve hasarı aza indirme mekanizması olarak. Hakemlerin üzerindeki baskıyı alacaktı. VAR sisteminin de bir sigorta olduğunu düşünüyorum. Bir hakem kolay yetişmiyor. Eğitimi ve pratiği ile pişmesi ciddi bir zaman alıyor. Bu kadar zor yetiştirilen meslek sahibini parçalıyoruz. Neden? Çünkü ne ona ne de içinde bulunduğu sisteme güveniyoruz. Performans değerlendirmesinin subjektif olduğunu, yanlı kararlar alınabileceğini ve talimatla karar vereceğini düşünüyoruz. Bu da sadece içinde bulundukları sistemden kaynaklanıyor. MHK'nin idari ve organizasyon yapılanmasının kişilerden bağımsız olmadığını ve bunun da yanlış olduğunu düşünüyoruz. TFF'nin hakem ve Tahkim Kurulu'nun; federasyondan ayrı bir şekilde kulüplerin oylamasıyla seçilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu değişimi anlamak ve uygulamak da kolay değil. Türk futbolunun yakın gelecekte bu sistem değişimine gitmesi ülke futbol markası adına önemlidir." ifadelerini kullandı.