Halis Özkahya mı Halil Umut Meler mi?
28 Şubat günü oynanan ve Beşiktaş'ın 2-1 galibiyetiyle sonuçlanan Alanyaspor-Beşiktaş maçında Beşiktaş'ın kazandığı penaltı çok tartışıldı. Pozisyonda Burak'ın yerden attığı şut Alanyasporlu oyuncunun ayağından sekip koluna gelmişti. Bu pozisyonun benzeri dün akşam oynanan Gençlerbirliği-Antalyaspor karşılaşmasında da yaşandı. Gençlerbirliği oyuncusunun vurduğu şut Antalyasporlu oyuncunun ayağından sekip eline çarptı. Hamza Hamzaoğlu maç sonrasında Alanyaspor-Beşiktaş maçına atıfta bulunarak kendilerine penaltı verilmesi gerektiğini ifade ederken bize hangisi doğru onu söylesinler şeklinde bir serzenişte bulundu.
Alanyaspor-Beşiktaş maçında penaltı verilen pozisyonda ilk önce topa ve şuta bakalım. Çünkü orada savunan oyuncunun yere düşerken kendi ayağından sekerek koluna gelen bir top var. Gençlerbirliği-Antalyaspor maçında ise oyuncu ayakta ve yerden çekilen bir şutta top oyuncunun topuğundan sekip havalanıyor ve koluna çarpıyor.
Alanyaspor-Beşiktaş maçında penaltı verilen pozisyonda ilk önce topa ve şuta bakalım. Çünkü orada savunan oyuncunun yere düşerken kendi ayağından sekerek koluna gelen bir top var. Gençlerbirliği-Antalyaspor maçında ise oyuncu ayakta ve yerden çekilen bir şutta top oyuncunun topuğundan sekip havalanıyor ve koluna çarpıyor.
Eğer şut havadan çekilse ve oyuncu topa gerekli müdahaleyi yapamadan koluna çarpsa o zaman penaltı olarak değerlendirilmesi gerekirdi.
Oyuncu topa ayağıyla müdahale ettikten sonra el mi topa gidiyor top mu ele?
Net şekilde top ele gidiyor. Çünkü zaten oyuncu ayağıyla bilinçli bir şekilde müdahaleyi yapmış bloğu koymuş o top artık şut vasfını yitirmiş ve başka bir etkenle hareket etmeye başlamış.
Kurallarda da tanımlandığı gibi beklenen bir top mu, yoksa beklenmedik mi?
Top oyuncunun kendi ayağından kola beklenmedik şekilde geliyor. Yani kural kitapçığı tanımıyla “Unexpected Ball”. Vücut aksiyonu doğal mı? O da net şekilde doğal.
Bilinçli bir şekilde vücudu büyütüp genişletme çabası var mı?
Hayır, çünkü zaten şut yerden ve oyuncu ayakla müdahale ederken dengesini kaybediyor düşerken de top beklenmedik şekilde ayağından sekip kendi eline geliyor.
Beklenmedik toplarda vücudu genişletme zaten anlamını yitiriyor. Zira oyun kurallarına göre omuz seviyesinde veya üzerinde olan bir top kola top gelmiş olsaydı, o zaman sekme de olsa cezalandırma söz konusu olurdu.
Top gelmeden düşüşe başlayan oyuncu top ele geldikten sonra düşüşünü desteklemek için elini yere koyuyor sonra yavaşça kendini yere bırakıyor. Yani destek eli havada olsa da desteklemek amacıyla kol pozisyonunu doğal olarak almış tam iniş sırasında top gelip istemsiz bir şekilde kola çarpıyor.
Burada mesafeye de bakmak gerekiyor. Oyuncunun o mesafede kolunu kaçıracak zamanı var mi?
Yok ki zaten beklenmedik top, kendinden sekiyor ve kolunu toptan kaçırma şansı kalmıyor. Kol omuz seviyesi ve üzerine kadar açılıp risk alınmadıkça, hiçbir oyuncu kendi kendine penaltı yapama ihtimali yok.
Gençlerbirliği-Antalyaspor karşılaşmasındaki pozisyonda bu kadar komplike bir durum ise zaten yok. Top net ve beklenmedik bir şekilde topu savunma amacıyla karşılayan oyuncunun kendi ayağından sekerek koluna çarpıyor.
Bu bağlamda Halis Özkahya'nın Alanyaspor-Beşiktaş maçındaki penaltı kararı yanlış Gençlerbirliği-Antalyaspor maçında Halil Umut Meler'in devam kararı ise doğru.