Hıncal Uluç'tan milli takım için sert sözler: 'Bizim oradaki mahalle takımı...'
UĞUR KARAKULLUKÇU: İrlanda maçında radikal değişiklikler yoktu. Avrupa'da oynayan oyuncularımızın ise takımlarında bir çıkışı var. Cengiz, Enes, Cenk ve Hakan özellikle… İrlanda maçını ve bu oyuncularımızın Milli Takım'a olası etkisini nasıl görüyorsun Hıncal abi?
HINCAL ULUÇ: Şimdi önemli olan oyuncular değil. Türkiye'nin oyuncu sıkıntısı hiç olmadı. Ben 1957'de başladım gazeteciliğe. Oyuncu sıkıntısı çektiğimiz dönemi hiç hatırlamıyorum. 'Şu dönemde Türkiye'de iyi futbolcu yoktu' de bana mesela. Birisi desin. Önemli olan oynadığın futbol. Şimdi şu Cuma akşamı İrlanda önünde oynadığımız futbol neydi? Yazan, yorumlayan, eleştiren tek kişi yok Türkiye'de. Yahu Cengiz'in nasıl oynadığı veya kadroda olup olmadığı benim için önemli değil ki. Bir Cengiz nasıl olsa var Türkiye'de. Yoksa kapayalım zaten Türkiye'de futbolu. Her devirde Cengizler oldu. Büyük futbolcular da oldu, Avrupalara da gittiler. Metin Oktay nasıl gitti Avrupa'ya? Can Bartu nasıl gitti Avrupa'ya? Lefter nasıl gitti Avrupa'ya? Her devirde var. Lucescu denen adam, Türkiye'de kimse kalmamış, dünyada kimse kalmamış gibi, Galatasaray ve federasyonu birbirine düşüren Lucescu denen adam, hangi futbolu oynattı? Uğur Meleke kardeşim 'Sevdim' diyor. Maç oynanırken oyunu yerden yere vuran Ömer Üründül kardeşime bakıyorum Sabah'ta tek eleştirel lafı yok. "Pozisyon vermedik" diyor. Adam kaleciyi de çalımladı, dışarı attı. Hangi pozisyonu vermedik? Nedir bunun sebebi? "Yıldırım Demirören medyanın yüzde 80'ine sahip oluyor, acaba ondan mı?" diye düşünüyorum ben de ister istemez..
HIncal Uluç: "Ne oynadık? Korner noktasının orada, sol açığın orada orta yapacak diye bekliyoruz. Cenk Tosun gibi bir adamın var. O top nerede bitiyor peki: Kaleci Volkan Babacan'da. O geriye veriyor, o geriye veriyor, o geriye veriyor. Bu, Türkiye'nin kurtulamadığı Allah'ın belası futbol… Yana ve geriye oynamak. İstatistiklere oynamak daha doğrusu… Bu iğrenç istatistiklere göre o sol açıktan ortayı yaparsan kalenin önünde bomboş duran Cenk de ıskalayıp geçerse, Cenk'e bir şey yok. Sana isabetsiz pas diye yazılıyor. Ama o korner noktasından kalecine 90 metrelik isabetli pas atarsan kaleci onu da kucaklarsa isabetli pas oluyor. Buna oynuyor futbolcu. Çünkü teknik direktör buna bakıyor. Utanmadan sıkılmadan Lucescu 'Tatmin oldum' demiş yahu futboldan. Nesinden tatmin oldu ya? İki tehlikeli atağımız duran toptan. Birini gol yaptık. Birini yapamadık. Benim bir tane akınım yok. Yahu! Leventspor var bizim orada. Mahalle takımından az ileride. Onlar oynasa onlar bir tane akın yaparlar. 90 dakika bir tek akın yapmayan bir milli takımı 1957'den yana ilk defa görüyorum. Manşetlerde bunun olması lazım, yorumlarda bunun olması lazım. Tık yok ya herkes memnun hayatından. Niye? Yıldırım bey öyle istiyor çünkü. Ne olur ne olmaz!"
ARTIK SOCRATES, ZİCO ÇIKMIYOR
UĞUR KARAKULLUKÇU: Hıncal abi, bir gazeteci olarak 1958 Dünya Kupası'ndan beri hepsini takip ettin. Bu Dünya Kupası'ndan beklentin nedir, nasıl bir hava görüyorsun Rusya öncesi?
HINCAL ULUÇ: Şimdi 2018 Dünya Kupası'na gidiyoruz. Peki ben sana sorayım, 2014 Dünya Kupası'ndan ne hatırlıyorsun?
UĞUR KARAKULLUKÇU: Brezilya'ya Almanya'nın 7 tane atmasını hatırlıyorum açıkçası ilk olarak…
HINCAL ULUÇ: Oyuncu söylemedin. Mesela bir Pele var mıydı? Bir Zico var mıydı ya da Socrates? Maradona? Yani böyle gözümü kapayıp bakıyorum, ne bir takım, ne de bir oyuncu geliyor gözümün önüne… Messi zaten Barcelona'nın çocuğu, Arjantin'de yok. Almanya, Almanya mı? Hala eski oyuncularının ayağına bakıyor. Fransa, Fransa değil… İngiltere, İngiltere mi? İtalya da İtalya değil, zaten elendiler daha kupaya gelemeden. Dünyada büyük takımlar yok. Bu takımlar yokken biz de yokuz ama… İki sebepten yokuz. Birincisi, kulüplerin hoşuna gitmek için yabancı transferini serbest bırakan, oranın buranın on para etmez sokak çocuklarını buraya getirip Türk gençlerinin yetişmesinin önüne geçenler… Ne oldu U-21 Milli Takımımız 3 yedi İsveç'ten, hem de Türkiye'de… İşte bu, geleceği bu Türkiye'nin.
UĞUR KARAKULLUKÇU: U21 Milli Takımı, İsveç'e 3-0 yenildi. Bu maç için A Milli Takım'dan iki oyuncuyu U-21'e aldık üstelik, Abdülkadir Ömür ve Zeki Çelik…
HINCAL ULUÇ: Evet, hem de A takımdan iki kişi indirdiler oraya. Türkiye'nin genç takımları her zaman başarılı sonuç alırdı, üst düzeyde bu başarıyı yukarıya taşıyacak hoca ve imkanlara sahip olmadıkları için sürdüremezlerdi. Şimdi orada da yok. 3-0'lık İsveç yenilgisiyle tek akın yapamadan bitirdiğimiz İrlanda maçını yan yana getirelim. Gerçi İrlanda bizden de beter. 11 futbolcunun 9'u ilk defa bir arada oynuyor. Adamın getirdiği takım yepyeni, ilk defa oynayan adamlar. Deniyorlar. En azından bir şey oynamaya çalışıyorlar, görüyorsun. Ona itirazım yok. Ben olduğum yerdeyim, ileride sen duruyorsun, geride de Yasemin… Ben topu Yasemin'e atıyorsam benim Messi ya da Maradona olmam bir şeyi değiştirmez. Kafamda topu sağlama atmak var, sana değil… Seyredin maçı. Soruyorum Uğur Meleke ve Ömer Üründül kardeşime. İzleyelim mi maçı üçümüz, bana anlatsınlar, nesi iyiymiş, nesini sevmişler? Tek akını olmayan bir takım. Olsun da dağlara taşlara vursunlar razıyım. O düzelir, antrenmanla, çalışmayla… Oynadığın futbol yanlış olursa hepsi Messi, Maradona, Ronaldo olsa ne olacak? Ne top oynadı Uğur? Ne top oynadı Ömer? Size soruyorum. Türkiye hangi futbolu oynadı? Sistemi, taktiği neydi, ne yapmaya çalıştı da yapamadı? Pozisyonumuz yoktu. Görmemiş olabilirim. Döne çevire yana geriye oynamanın nesini beğenir bir yorumcu?