Türk Futbolunu Kurtarma Planı
Batma noktasındaki Türk futbolu için imdat manifesto. Tuğrul Akşar, Sebahattin Devecioğlu ve Erdal Alkış, “TFF Türkiye’nin federasyonu olmalı” dedi.
Akşar, Devecioğlu ve Alkış’tan manifesto
Yıllardır futbol endüstrisi üzerine yazan çizen, kitaplar yayınlayan veya fiilen yönetime talip olan üç isim futbolun kurtuluşu için bir manifesto yayınladı. Futbol ekonomisti Tuğrul Akşar, akademisyen Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu ve eski TFF Başkanı Adayı Erdal Alkış, Türk futbolunun yapısal nitelikli ekonomik, finansal, örgütsel, yönetsel ve yasal önemli sorunları bulunduğunu belirterek, çıkış yolunu önerdi.
Yayın geliri 500 milyon dolardan 152’ye düştü
Manifestoda Süper Lig yayın bedelinin 500 milyon dolardan 152 milyon dolara gerilediği vurgulanırken, marka değerinin de 450 milyon dolardan 140 milyon dolara düştüğü kaydedildi. Futbolun kamusal destekle ayakta durmaya çalıştığı belirtilen manifestoda sürdürülebilir bir yapının bir türlü kurulamadığı ve 65 yıllık bir statükonun yıkılamadığı anlatıldı.
TFF, Türkiye’nin federasyonu olmalı
Akşar, Devecioğlu ve Alkış, futbolun kurtuluşu için şu önerileri sıraladı:
-TFF, idari ve mali olarak kendisini yenilemeli, yasal düzenlemeler, teşkilatlanma ve organizasyon yapısı yeniden düzenlenmelidir.
-Yıllardır tarihe damga vurmuş güzide kulüplerimizi kendi PR ve şahsi menfaatleri için kullanarak amacından saptırılmasına göz yumulmuştur. Dolayısıyla özerk yapının verdiği dayanaktan faydalanarak “sözüm ona” başarı için hesapsız transferler, harcamalar ile sadece kulüplerimiz değil ülke gençliği ve ekonomisine zarar verilmiştir.
-Aynı zamanda sorunların çözümüne katkı sağlamak yerine çözüm için siyasileri devreye sokanlar ile siyasilerin spora müdahalesine itiraz edenler hep aynı kişiler olmuştur. Bu da maalesef içeride kısır döngü oluşturarak taraftar baskısına neden olmuştur. Bütün bunlar bu düzeni maalesef destekleyen en önemli etken olmuştur.
-Bugün artık, Türk futbolu tarihte hiçbir yerde olmayacak kadar siyasetle iç içe girmiş durumdadır. Bunun kısa zamanda çıkabilme ihtimali de çok zayıftır.
-Türk futbolu yenidünya futbol düzenine uygun olarak yeniden yapılanmalıdır. Türk futbolunu dünya markası yapmak için gerekli önlemler ve tedbirler alınmalıdır.
-Türk futbolunun kurtuluşu dünyadaki gelişmelere uyum sağlayacak, objektif kriterlere dayalı, hesap verebilir, sürdürülebilir futbol ekosisteminin hayata geçirilmesi ile mümkün olacaktır.
-TFF, Türkiye’nin Federasyonu olmalıdır, futbol sevgisinin tohumlarını Anadolu’ya ekerek futbolu yeniden yeşertmelidir.
Türk futbolunun 11 sorunu
Manifestoda Türk futbolunun temel sorunları ise şu şekilde özetlendi:
- Kurumsal yönetim yetersizliğini,
- Yanlış şirketleşme ve halka arzın yarattığı sorunları,
- Örgütlenme sorunlarını
- Devletin futbola sponsorluğunun artarak devam etmesinin neden olduğu sorunları,
- Kontrolsüz transfer harcamalarını,
- Ölçüsüz ücret, maaş ve prim personel harcamalarının astronomik artışı,
- Kulüplerin artan borçlarını,
- Ekonomik konjonktürün olumsuz etkisiyle artan finansman maliyetlerini,
- Faaliyetlerinden kar yaratamayan kulüplerin giderek artan zararları sonucu, öz kaynaklarını yitirdiklerini,
- Futbol yayınlarındaki gelir düşüşlerini,
- Finansal sorunların giderek derinleştiğini,
birlikte görüyoruz…
sorun üst yapı sorunudur
Alkış, Devecioğlu ve Alkış, futbol pastasının hızla büyümesine karşın, bu geliri sevk ve idare edecek yönetsel yapının oluşturulamadığı kaydedildi. Manifestoda Türk futbolunun temel sorununun bir üst yapı sorunu olduğuna vurgu yapıldı.
Avrupa standardı için rekabet, kalite ve mali yapı
Manifestoda potansiyeli olan Türk futbolunun Avrupa futbolunda hak ettiği yere gelebilmesi için de şu kriterler konuldu:
Potansiyeli harekete geçirebilecek yönetsel ve organizasyonel yapıları; rekabeti ve kaliteyi sağlayacak, sürdürülebilir ve sağlıklı bir mali yapıyı oluşturacak kapsayıcı kurumları inşa etmeliyiz. Toplum ve kültür olarak bunu yapabilecek yetkinliklere sahibiz.”