Yazarların yorumu: Jesus’un Fenerbahçe’si Spaletti’nin Napoli’si gibi!
Spor yazarları Mehmet Demirkol, Uğur Meleke, Şansal Büyüka, Ömer Üründül, Faik Çetiner, Ercan Güven, Gürcan Bilgiç, İstanbulspor-Fenerbahçe maçını değerlendirdi.
Mehmet Demirkol: Rakibe nefes aldırmamak övgüyü hak ediyor
Mehmet Demirkol (Fanatik): Fenerbahçe yine bir İstanbul takımı karşısında savunma kodlarından bir süre de olsa uzaklaştı. Ümraniye ve Karagümrük’ten sonra dün 2. yarıda takım boyunu ayarlamak konusunda zaman zaman zorluk çektiler.Jesus bunu seyretmedi. Crespo oyun girdi ve o baskı/savunma kodları hemen hatırlandı. İlk 45 dakika boyunca iyi işleyen oyun bu kez bir üst seviyeye çıktı. Perşembe Rennes maçından 2 gün sonra, skor 3-2’ye gelmesine rağmen hiç endişe duymadan vites artırabilmek ve rakibe nefes aldırmamak da övgüyü hak ediyor.
Uğur Meleke: Fenerbahçe ve Napoli birbirine benziyor
Uğur Meleke (Hürriyet): Futbol artık hatlar arası boşlukları bulmakla ilgili bir konu değil. Çünkü herkes doğru duruyor, bütüncül hareket ediyor, kısa mesafede oynuyor ve kimse bloklar arası kolay boşluk bırakmıyor. “Futbol artık oyuncular arasında boşluk bulmakla ilgili” diyor Spalletti. Oyuncular arası boşluk bulabilmek için de bir rakibinizi manipüle etmeli, alanını terk etmeye zorlamalısınız. Jesus’un Fenerbahçe’sinin sırrı da Spalletti’nin Napoli’siyle benzer. Geride pasla da, önde hücum presle de bir-iki rakibi manipüle ediyor ve alanını terk etmesini-hata yapmasını sağlıyorlar. Dün de pozisyonları ve golleri böyle buldular.
Şansal Büyüka: Fenerbahçe tadıyla değil adıyla kazandı
Şansal Büyüka (Milliyet): Jesus maçtan önce “antrenman yapacak zaman bile bulamıyoruz“ dedi… Doğru… Fenerbahçe‘nin oyuna başlangıcından bu yorgunluk zaten belli oldu… Kolay değil, Temmuz'dan beri sabah - akşam maç oynuyorlar… Fenerbahçe iki golcüyle oynayacaksa biri Batshuayi, diğeri Valencia olur... Fenerbahçe‘de kaç maçtır Szalai çok kötü oynuyor… Ölümcül bir hata yapacağı belliydi… Fenerbahçe‘nin tadıyla değil, bu defa adıyla kazandığı bir maç oldu… Zaten adı bile yetti, maçı beşledi… Buna rağmen; Fenerbahçe‘nin ciddi anlamda dinlenmeye ihtiyacı var…
Ömer Üründül: Çizgi savunma büyük iş açacak gibi gözüküyor
Ömer Üründül (Sabah): Bu defans bloğunu çizgi halinde öne çıkarma hatası bir gün başa ciddi iş açacak gibi gözüküyor. Ferdi'yi dün dikkatle izledim. Kuvvetli, disiplinli ama ofansif girişimlerin sonunu iyi getiremiyor. Joao Pedro bir türlü Cagliari'deki form düzeyine ulaşamıyor. İstanbulspor'un kapasitesi sınırlı genç kadrosunun Süper Lig'e çıkması çok büyük bir başarıydı. Ama bu kadro Süper Lig için çok yetersiz. Sadece iyi niyetli mücadele yetmez.
Gürcan Bilgiç: Ustalar gereğini yaptı
Gürcan Bilgiç (Sabah): Bu sefer istekli önde baskı veya amansız orta saha presinden bahsetmeden yorumlayacağız Fenerbahçe'yi… Ustalarını devreye sokarak problemleri çabuk çözdü. Ve yine klasik "sakarlıklarını" göstererek de golleri yedi. Beş gollü, görkemli bir galibiyet Fenerbahçe adına. Ama geçmiş maçların yorgunluğunu- yıpranmasını da en çok hissettiği 90 dakikaydı. Dediğimiz gibi, ustalar üzerlerine düşenleri yaptılar, Fenerbahçe adına rahat bir galibiyeti puan cetveline yazdırdılar.
Serkan Akcan: Jesus her futbolcuyu parlatıyor
Serkan Akcan (Fanatik): Jesus futbolcularına büyülü bir terapi yöntemiyle dokunuyormuş gibi her maç yeni bir ismin yıldızı parlıyor. Sezon başından bu yana maçların senaryoları genelde benzer ilerlese de aktörler sürekli değişiyor. Rennes karşısında Zajc’ın dönüşüne şaşırmaya bile vakit bulamadan dün gece İstanbulspor’a karşı Batshuayi’nin hat-trick’i göz kamaştırıcıydı. Jesus’un dokunduğu her futbolcunun yıldız ışığı yeniden parlıyor.
Faik Çetiner: Fatih Tekke dersini çalışmamış
Faik Çetiner (Fanatik): Maçtan önce ‘Favori Fenerbahçe’ demiştik, yanılmadık. Zaten maçı dışarıdan bir göz izlese İstanbulspor’un Süper Lig takımı olduğuna inanmaz. Teknik direktörleri değişen takımlar ilk maçlarında motive olur diye düşünmüştük, yanıldık. Fatih Tekke’nin de dersini çalışmadığını gördük. Bir takım her hücumda ofsayta düşer mi? Maça 4’lü savunma başlayan Fenerbahçe rakibin ofansif futbola yatkın olmayışından, iki kenar beki Ferdi ve Osayi’yi daha çok hücumda kullandı.
Ercan Güven: Gerektiği kadar oynadı
Ercan Güven (Milliyet): Maçı “aktif dinlenme” ile kazandı Fenerbahçe!Çünkü üç günde bir maç oynuyordu ve yorgundu. Alternatifi olmadığından Fenerbahçe’nin en yorgunu Szalai’nin konsantrasyon kaybıyla ikinci yarı başında İstanbulsporlu Topalli’ye asist yapması, ardından yine Topalli’yi kaçırıp iki golün de kahramanı olması bunun kanıtıydı. Yine de de kalite anlamında asimetrik bir mücadele vardı Atatürk Stadı’nda. Ayrıca Fenerbahçe’nin oynamadığı kartları da cebindeydi. Gerektiği kadar, gerektiği gibi oynamak böyle bir şey olsa gerek!