Kadın oyuncular Vadide, 'Anadolu Parsı' dünya şampiyonluğu peşinde!
Espor haberleri... İstanbul'da 400 yıldır yaşayan Levanten bir aileden gelen fastPay Wildcats’in sahibi Orlando Calumeno, takımın ismini Anadolu Parsından aldığını söylüyor. Amacını, "League of Legends oyununda dünya şampiyonu olmak" diye açıklayan Calumeno, bunu içinde kadınların da bulunduğu 5 Türk esporcusu ile gerçekleştirmek istiyor. Detaylar haberimizde...
Kendinizi bize kısaca anlatabilir misiniz? Orlando Carlo Calumeno kimdir?
İstanbul'da 400 yıldır yaşayan Levanten bir aileden geliyorum, baba tarafım İtalyan asıllı, anne tarafım ise Osmanlı Ermenilerinden ve kökleri Kars'a kadar uzanıyor. Aile şecerelerinden dolayı genelde biz anne tarafımıza takılırız, sadece 300 yıllık geçmişinizi biliyorsunuz diye, ne de olsa biz baba tarafı olarak 400 yıldır bu topraklardayız. Eğitimim Fransız kökenli başlayarak Lycee Français Pierre Loti'de, daha sonra yurt dışında Kanada'da üniversite eğitimi olarak devam etti.
Kariyerim ise genç ve agresif bir Orlando olarak Global Menkul Değerlerde başladı, Global Portföy Yönetimi, Ege Portföy Yönetimi, Finans Yatırım, Finans Portföy Yönetimi ve Net Holding olarak ilerledi ve 2007 yılından bu yana Net Holding'te Grup Finans Başkanı, Yönetim Kurulu Üyesi ve Merit International CEO'su olarak devam ediyor. Diğer yandan Osmanlı kartpostal koleksiyonum ile 34 sene önce başlayan koleksiyonerlik yanım da ön planda olabilir. Şahsıma ait Orlando Carlo Calumeno Koleksiyon ve Arşivi, Birzamanlar Yayıncılık ve Galeri Birzamanlar vesileleri ile Osmanlı döneminde Anadolu'da yaşayan Azınlıklar hakkında 30'a yakın farklı eseri kendi yayınevimden yayınladım. Aynı zamanda Galeri Birzamanlar sayesinde ufak özel müze olarak koleksiyonumdan seçilmiş orijinal eserleri de sergiliyorum. İş hayatım fazla yoğun ve devamlı seyahat etmemi gerektiriyor, Bulgaristan, Hırvatistan, Karadağ ve Kıbrıs’ta bulunan şirketlerimizi sıkça ziyaret etmem gerekiyor, geri kalan zamanımda genel olarak İstanbul’dayım.
Espor sektörüne giriş hikayeniz nasıl oldu? Espora adım attığınızda hayatınız nasıl değişti?
Espor sektörüne girişim 2006 yılında Türkiye’de kurulan ilk profesyonel espor kulübü olan HWA Gaming'i 2018 yılında satın alarak gerçekleşti. HWA köklü, ilklerin takımı olarak bilinen ve esporda oldukça başarılı amatör bir kulüptü. Satın alma sonrası isim, logo ve renk değişikliklerine giderek İstanbul Wildcats olarak sarı-lacivert-beyaz renklerle ve kurumsal yaklaşımla hızla büyümeye başladık ve bugün gelinen noktada da dünyanın en büyük espor kulübü olduk. Siz sormadan ifade etmek isterim, gerçekten dünyanın en büyük espor kulübüyüz, bir Türk profesyonel espor kulübü dünyanın en büyüğü, sebebi ise 400'ü aşan profesyonel sözleşmeli oyuncu sayımız, 22 oyunda olan 30 takımımız, 16 kişilik koç ekiplerimiz ve 10 kişilik idari kadro ile dünyanın en büyük espor kulübüyüz, takımı değil kulübüyüz. Espor hayatımı değiştirmedi ancak güzel bir renk kattı, beni tanıyan insanlar renkli kişiliğimi bildikleri için gerçekten onlara sürpriz olmadı, hatta bazı arkadaşlarım ileri giderek espora sen renk kattın diyorlar. En azından Türkiye dahilinde esporun daha geniş kitleler tarafından tanınmasında da etkin rol oynadığımı düşünüyorum.
Bir iş adamı olarak espor sektörüne nasıl bakıyorsunuz? Uzun vadede Türkiye ve Dünya’da espor için neler düşünüyorsunuz?
Espor tam anlamı ile geleceğin sektörü, iş adamı olarak görüşüm çok net. İlerleyen yıllarda Türkiye'de, bölgemizde ve dünya genelinde esporun tüm dallarının ne kadar popüler olacağını ve ne kadar geniş kapsamlı iş kolları yaratacağını göreceksiniz. Espor deyince aklınızda sadece oynanan oyun ve oyuncular gelmesin, koçlardan analistlere, “shoutcasterlar”dan yayıncılara, prodüksiyon ekiplerinden dijital kreatif ekiplerine kadar sayısız iş imkanına imkân tanıyan dev bir sektörden bahsediyoruz. Esporun dünya büyüklüğü iş değeri olarak şu an sadece 1 milyar doları geçti, her dalı dünya genelinde hızla yatırım alıyor ancak unutulmamalı ki esporun arkasında 160 milyar dolarlık dünya oyun sektörü var ve bu sektörün yeni ön yüzü espor. Önümüzdeki yıllarda esporun yıllık global büyüklüğünün hızla 3 milyar doları geçmesi bekleniyor ve COVID ile değişen yeni dünyamızda espor ile oyun sektörlerinin büyüklükleri, değerleri devamlı artacak. Amerika’nın batısında altının keşfedilmesi ya da Ortadoğu’da petrol keşfi veya Endüstriyel Devrim gibi insanlar yeni yeni esporu keşfediyor ve keşfetmeye devam edecek. Özellikle Z kuşağı olarak nitelendirdiğimiz, bazılarına göre 1995 sonrası bazılarına göre ise 2000 sonrası doğan kuşak, ağır dijitalleşme ve yüksek cep telefonu kullanımı ile gerçekten yeni ufuklara yelken açtı, burada espor ön plana çıktı ve çıkmaya devam edecek. Kısa mesaj; esporu takip edin ve hem dünyada hem de Türkiye'de logaritmik büyümesine seyirci kalmayın, yatırım yapın veya bu sektörün sunduğu cazip iş imkanlarını değerlendirin.
Sizin esporla aranız nasıl? Oynadığınız bir oyun ya da takip ettiğiniz bir spor var mı?
Benim esporla olabilecek ilişkim maalesef sevgili annemin ben 48 kilobayt RAM'ı olan (Evet yanlış duymadınız 48 kilobayt RAM) Sinclair Spectrum oynarken kafama fırlattığı terlikler ve “Dersini çalış, saçma sapan şeylerle uğraşma!” laflarından dolayı en fazla kartuşlu Atari dönemine kadar zor bela gelebildi. Yurt dışında pinball makinelerinde geçen zamanı saymaz isek daha sonra oyunlarla tanışmam FIFA ve PES ile oldu ve Football Manager ile devam ederken Playstation odaklı devam etti.
Bugün ise takımım olan her oyunu biliyor ve oynayabiliyorum, tabii ki tahmin edeceğiniz gibi bazılarında feci kötüyüm, bazılarında fevkalade kötüyüm ancak birkaçında iddialıyım, iddialı olduklarımdan bahsetmiyorum ancak tabi ben daha çok spor odaklı oyunları seviyorum, her ne kadar FPS oyunlarının hepsine sempatim ve League of Legends'a özel ilgim olsa da. Son dönem hepimiz Valorant'çıyız, ağır moda her FPS oyuncusu için ancak içimde yanan Zula ateşi de sönmek bilmiyor. Zula oyununun yeri çok farklı bende, ilk kez Türkler tarafından geliştirilmiş bir FPS oyunu yurt içinde ve yurt dışında oldukça başarılı oldu ve bu da hem bir Türk olarak hem de espora gönül vermiş biri olarak ciddi gurur veriyor.
Türkiye’nin espordaki en büyük eksikleri sizce neler?
Türkiye'de esporda en büyük sorun takımların kırılgan finansal yapısıdır ve çeşitlendirilmiş gelir dalları mevcut değildir. Maalesef Türkiye'de hâlâ espor kulüpleri ve takımları sponsorlarla yaşamaya çalışıyor, sebebi ise liglerin ve oyunların ödül havuzlarının Türkiye'de çok düşük olması, yayın gelirlerinin mevcut olmaması, “merchandising” gelirlerinin düşük olması ve lisanslı bahis sistemine dahil olmamalarıdır. Organize lig eksikliğimiz çok ciddi bir sorun. Çok daha fazla oyunda güzel ve profesyonelce tertiplenen, yüksek ödül havuzlu sürdürülebilir liglere ihtiyacımız var. Türkiye'de Türkiye Espor Federasyonumuzun (TESFED) 2018 yılında kurulması dev bir adım olmuştur, keza TESFED Başkanımız Sn. Alper Özdemir'in çabaları ile kurucusu olduğumuz Avrupa Espor Federasyonunun da Şubat 2020’de hayat bulması, ayrıca devletler nezdinde tanınan ilgili spor bakanlıklarına bağlı, resmi ve profesyonel lisanslı oyuncu, oyun ve takım yapısını oturtmuştur. Ülkemizde esporun ilerleyebilmesi için profesyonel takımların tıpkı bizim fastPay Wildcats olarak yaptığımız gibi sadece Türk esporcular ile takımlarını kurması daha sağlıklı olacaktır. Günümüzde futbol ve basketbol olmak üzere birçok spor dalında gördüğümüz yabancı sporcu oynatma sevdası maalesef Türkiye'de esporda da bulunmaktadır. Biz fastPay Wildcats olarak gururla ve ısrarla yabancı esporcu oynatmadık, oynatmıyoruz ve oynatmayacağız!
Ülkemin 83 milyon nüfusunun %51'i 25 yaş altında iken ve bu kadar kaliteli genç esporcu havuzuna sahipken takımlarında yabancı oynatan Türk takımlarını anlamadım ve anlamamaya devam edeceğim. Aynı zamanda espor arenaları konusunda ciddi atılım yapmamız lazım, şu an Türkiye genelinde tüm espor arenalarının sunduğu kapasite lisanslı profesyonel esporcuların %1'ine bile eş değer değil, belediyelerimizin bu konudaki atılımlarını heyecanla izliyor ve devamını bekliyorum ve bu sektöre bu zor ortamda COVID sonrası yatırım yapabilecek cengaverler aramaya devam ediyoruz.
“Wildcats” ismi ve “Wildy” maskotu nereden ortaya çıktı? Kimin fikriydi?
Wildcats ismi en son 1974 yılından ülkemizde görülen Anadolu Parsı ile İstanbul sokak kedilerimizin karışımı olarak düşünülerek karar verilmiştir. Tüm espor sektörü hem Türkiye hem de dünya genelinde İngilizceyi ana dil olarak kullandığı için İngilizce olarak Wildcats isminde karar kılıp doğduğumuz ve 400 yıldır yaşadığımız şehir olan İstanbul ile eşleştirilmiştir. Istanbul Wildcats maalesef yitirdiğimiz, soyu tükenmiş olan Anadolu Parsımızın çevikliğini, gücünü ve vahşiliğini simgelerken, İstanbul'umuzda hayatımızın parçası olan sokak kedilerimiz bağımsızlığı, sevimli, şirin ancak tehdit edildiğinde kendini koruyabilen vahşi yapısını da temsil etmektedir.
Maskotumuzun fikri ise özellikle Amerika'da profesyonel sporlarda uygulanan profesyonel maskot tasarımlarından esinlenerek tamamı ile el yapımı olup 1,90 metre boyundadır. Maskotumuz Wildy kendi sosyal mecralarından da beğeni ile takip edilirken Türkiye'de ilk kez bir espor profesyonel kulübünün de maskotu olarak tarihte yer almıştır. Yakında Wildy'imize yeni arkadaşlar da gelebilir, sürprizlere hazırlıklı olun!
Esporda hedefiniz ve en büyük amacınız ne?
İlk hedefimize ulaştık, dünyanın en büyük espor kulübü olmak idi. İkinci hedefimiz ise dünyanın hem en büyük hem de en başarılı espor kulübü olmaktır, bu yolda da ciddi bir yol aldık, son 1 yılda kazandığımız 44 kupa ve bize verilen “Kupa Canavarı” lakabı sanırım bunu çok net ispat ediyor. Amacımız fastPay Wildcats takımını göreceğiniz her mecrada aklınıza gelmesi gerekenler; hep şampiyonluklara oynayan iddialı, eğlenceli, vahşi ve sempatik ekip/takım olmamızdır. En büyük amacım ise League of Legends oyununda 5 Türk esporcum ile hatta mümkünse kadın esporcularımızı da barındırarak dünya şampiyonu olabilmek ve tüm Türkiye ile dünyaya bunun mümkün olabileceğini kanıtlamaktır. Türk gençlerimizi güvenin, ben çok güveniyorum onlara, başarı hedefimiz sadece Türk oyuncularla mümkündür.
Kadın takımı kuran ve oyuncu barındıran nadir takımlardansınız. Kadın esporcular hakkında ne düşünüyorsunuz?
fastPay Wildcats, kadın esporcularımıza pozitif ayrımcılık yapmayı ilke edinen ve bu uğurda her türlü yaşadığımız espor camiasından negatif yaklaşımlara rağmen ısrarcı olan ve ısrarcı olmaya devam edecek bir kulüptür. League of Legends oyununda ilk kez hem Akademi hem Şampiyonlar Liginde kadın oyuncu oynatan ve galibiyet kazanan kulüp olarak tarihe geçtik, tüm oyunlarda sürekli kadın esporcularımıza şans verdik vermeye devam edeceğiz. Sadece kadın esporcularımıza değil aynı zamanda teknik ekip ve kadrolarımızda da kadınlarımıza yer veriyoruz. Başka bir ilk olduğumuz konu da League of Legends oyununda ilk kadın koç kullanan kulüp olmak.
Diğer oyunlarda da bu sene sürprizlerimiz olacak, kadın oyuncularımız birçok oyunda erkek esporcularımızla beraber ilk kez sahne alacaklar, hem de 5 erkeğe karşı. Biz sadece kadınlardan oluşan ve kadınlar liginde oynayacak takımlar yaratmıyoruz, bu da çok önemli, bu konuda da her oyunda kadın takımlarımızı oluşturuyoruz. Ancak en değerli olan kadın esporcularımızın erkek esporcularımızla beraber karışık olarak oyunların Şampiyonlar Liglerinde, karşılarında tamamen erkek kadrolara karşı oynaması ve başarı sağlaması benim hedefim budur. Kolay mı, değil ancak ısrara devam edeceğiz. Neden mi? Çünkü Türk kadınlarımızın erkeklerden hiçbir farkı yok ve onlara da güvenerek doğru platformda şans tanımak lazım, o platform da fastPay Wildcats.
As League of Legends kadronuzla Akademi Ligi’nde oynadığınız için çok eleştirilmiştiniz. Bu sezon kuraldan önce birçok takımın bu şekilde ilerleyeceği konuşuluyordu. Buna dair bir şey söylemek ister misiniz?
Açıkçası anlamakta zorlandığım bir konu, 2 sene boyunca bizi tenkit edenler hem aynı yapıya geçmeye çalışıyor hem de bunu sadece maliyet unsuru olarak görüyor, bunu yapmalarında asıl sebep maliyet kısmak. Bizim maceramız ise 2 yıl önce 13 Türk genci ile başladık, onlar her dönem minimum 2 yabancı oynatırken biz pırıl pırıl 13 Türk genci seçtik, 4'ü de kadın olmak üzere 13 çaylak esporcu. Bu 13 Türk gencinin 5'i bünyemizde -3 erkek, 2 kadın- ve maceralarına üstün başarı ile devam ediyor.
Yabancılara yüksek ve çılgın miktarlarda Euro ve Dolarlar akıtan espor kulüpleri ise başarımızı görerek biz tenkit ettikleri noktalara dönmeye çalışıyorlar. Ne kadar komik! Şu an League of Legends'ta Şampiyonlar Liginde 10 takım var, 5
oyuncudan toplam 50 oyuncu ediyor ve bu 50 esporcunun 11'i fastPay Wildcats kökenli, yani %22'si son 2 yıl bizim çaylak olarak alıp eğiterek yıldızlaştırıp Türk esporuna kazandırdığımız isimler. Demek ki keşke herkes bizim gibi yapıp yabancı esporculara milli servetimizi aktarmasaymış değil mi? 2 yıl sonra da olsa doğruyu görebilen Türk espor sektörünü ve ekosistemini tebrik ederim, onlar 2018'de, biz ise 2023'eri dizayn ediyoruz, çünkü biz fastPay Wildcats'iz. Bu arada hatırlatmak isterim, League of Legends Akademi Lig 4 sezondur oynanıyor; ilk sezon finalde Fenerbahçe’ye yenilerek 2. ci olduk, diğer 3 sezon üst üste 3 kere şampiyon olduk. Son konu da bu şekilde çaylak esporcularımızı hem Akademi hem Şampiyonlar
Liginde oynatmanın stratejisi mali değil, hızla tecrübelendirmek ve beraber oynayacakları maçları arttırmak içindi. Bir sezonda yani "splitte" 10 takım olduğu için 18 maç yapılırken, bu formatta bir splitte hem akademi hem Şampiyonlar liginde aynı kadro ile aynı ekibimiz 36 maç yapabildi hem uyum hem tecrübe olarak üst düzeye çıkabildiler, bu kadar basit.
Yabancı transferler yapmayı düşünüyor musunuz yoksa hedefiniz hep 5 Türk oyuncu mu?
Kesinlikle hayır, hayır, hayır. Hedefimiz hep bahsettiğim gibi her oyunda sadece Türk esporcular ve özellikle de kadın esporcularımıza da pozitif ayrımcılık, bu maddeyi bizim anayasamız gibi görebilirsiniz.
Türkiye’de espor bahsinin gelmesi konuşuluyordu. Bu durum sizi ve diğer takımları ne yönde etkiler?
Türkiye'de resmi lisanslı bahis mecrası olan IDDIA kapsamına ve ekosistemine esporun dahil edilmesi konuşuldu ancak henüz kabul görmedi. Söz konusu espor maçlarına bahis açılması olması gereken tabii ki, ardından ilk etapta sadece Türk espor takımlarının müsabakaları olmalıdır. Bu durum doğal olarak Türk espor kulüplerine takımlarına ek gelir sağlayacaktır. Yurt dışında resmi lisanslı bahis sistemlerinde yurt dışı espor müsabakaları yer almaktadır ve oldukça popülerdir, bizim de Türkiye'de daha güçlü ve daha kurumsal espor kulüplerine sahip olmamız için olası TV veya sosyal medya kanallarından yapılacak yayınlardan sağlanacak gelir kadar IDDIA üzerinden gelişecek espor müsabakaları bahislerinden gelirde çok önem taşımaktadır. Genel olarak çocuklar oynuyor tezi yanlış, profesyonel esporcular 16-17 yaşından başlıyorlar, ortalama yaşları ise 20-22 yaş bandında, Türkiye 2. ve 3. futbol liglerinde oynayan oyuncuların yaş ortalamasına paralel, o zaman neden Türkiye 2. ve 3. futbol lig maçlarına IDDIA bahis açabiliyor ama espor maçlarına açamıyor, bu durum tutarsız.
Bu sene fastPay Wildcats’ten ne beklemeliyiz ve siz takımınızdan neler bekliyorsunuz?
Her sene olduğu gibi olduğumuz her oyunda Şampiyonluk ve özellikle “bu sene o sene” diyerek League of Legends'da yarım kalmış hikayemizi noktalayacağız, yani Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu hedefimiz. Takım değil kulüp olduğumuz için COVID’den uzak offline maçların yapılabileceği, eğlenceli ve eğlendiren başarılı, renkli fastPay Wildcats maceramız “kupa canavarı” lakabımıza uygun olarak devam edecek, ilklerin takımı sizlere yeni sürprizler sunmaya devam edecek. Bu sürprizlerden ilki ise çok yakında gelecek; dünya genelinde ilk kez bir espor kulübü için bestelenen kulüp marşımıza video klip çekildi, ocak ayında yayına alacağız ve çok ses getirecek, şaşırtacak. Farklıyız, 2023'lerin kulübüyüz, iddialıyız çünkü biz fastPay Wildcats'iz.