"Keşke kulübü çok daha önce kursaydım"
Yeni hedeflerinin öncelikle Euroleague’de Final-Four oynamak olduğunun altını çizen Yakın Doğu Üniversitesi Kulübü Başkanı Işık Eyigüngör en büyük pişmanlığını açıkladı: “2006 yılında Fenerbahçe’den ayrıldıktan sonra keşke 6 yıl ara vermeseydim. 2012’de kurduğumuz kulübümüzü 2007 yılında başlasaydık şimdi çok daha başarılı olurduk. Tek yapmış olduğum hatam budur.”
Işık Eyigüngör: Keşke kulübü çok daha önce kursaydım
Yeni hedeflerinin öncelikle Euroleague’de Final-Four oynamak olduğunun altını çizen Yakın Doğu Üniversitesi Kulübü Başkanı Işık Eyigüngör en büyük pişmanlığını açıkladı: “2006 yılında Fenerbahçe’den ayrıldıktan sonra keşke 6 yıl ara vermeseydim. 2012’de kurduğumuz kulübümüzü 2007 yılında başlasaydık şimdi çok daha başarılı olurduk. Tek yapmış olduğum hatam budur.”
Yakın Doğu Üniversitesi Kulübü Başkanı Işık Eyigüngör kazandıkları 3 şampiyonluk sonrası Karar gazetesine çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’la ilk maçta yaşanan olaylara değinen Eyigüngör, “16 yıllık yöneticilik hayatımda ne bir ihtarım var disiplin kurulundan, ne de bir para cezam. Herkesle barışık bir insanım. Bütün spor ve basketbol kamuoyu beni çok iyi tanır” diye konuştu ve ekledi: “Fenerbahçe bizim şampiyonluğumuz için hiçbir şey söylemedi, o yüzden Fenerbahçe’nin Euroleague şampiyonluğuyla ilgili yorum yapmak istemiyorum.”
- Final serisinin son maçıyla başlasak...
Müthişti. Sezon başından beri en ufak bir şüphem olmadı şampiyonluğumuzdan. 3 saniye kala faul olunca maç uzatmaya gider diye düşündüm. Çünkü finalde kazanırsınız ya da kaybedersiniz ama o farklı olaylar olduktan sonra kupanın anlamı daha önemli oldu. Kızlarım o kupayı tribünde bana getirmeleriyle de çok duygulandım. Basketbol yöneticiliğim, oyunculuğum ve kulüp başkanlığımda en unutamadığım anı yaşadım.
- Yeni takım, yeni hoca ve yeni oyuncularla 3 kulvarda ilk şampiyonluk...
Basketbolu bu kadar sevmemin nedeni Eczacıbaşı’nda daha önce basketbol oynadım. Basketbol benim hayatım. Aynı anda bir futbol-basketbol maçı olsun, ben basket maçını seyrederim. Basketbola bir şeyler vermek istiyorum. Transferleri yaptıktan sonra takımı Zafer hocama emanet ettim ve başarıların onunla geleceğini söyledim, o da 3 kupayı takımımıza getirdi.
- 3 kupadan sonra Yakın Doğu'yla yeni hedefiniz...
Kimse tahmin edemiyordu bizim 3 kupayı birden alacağımızı. Lige başladığı ilk yılında 3 tane kupa alan başka bir takım yok. Biz bunu aile olarak başardık. Önümüzde Fenerbahçe’yle oynayacağımız Cumhurbaşkanlığı Kupası ve Euroleague şampiyonu Dinamo Kursk’la 2 senedir yapılmayan Super Kupa için görüşmelerimiz var. Seneye de en iyi lig olan Euroleague. Önümüzdeki yıl takviyeler yaparak Final-Four’u hedefliyoruz.
- Transfer olacak mı?
Ben oyuncuları seçerken karakterli olmalarına çok dikkat ediyorum. Bir Amerikalı, iki Avrupalı, bir tane de belki Türk oyuncu olacak Türkiye’den.
- Kadın basketbolunda ligde Galatasaray ve Fenerbahçe’nin şampiyonluk ambargosunu yıktınız...
Herkesin birbirine saygısı, güvenmesi ve takım ruhu diyorum. Bu takım ruhu kulüp başkanından en alt kademeye kadar devam ediyor. Herkes kendi işini yaptıktan sonra başarı her zaman gelir. Başarının gelmesi için çok büyük bir stres yaratırsanız, o baskı ve stres ters tepki yaptığı anda başarı gelmiyor. Fenerbahçe’yle oynadığımız ligin 2. yarısının ilk mücadelesinde oradaki maçı kaybettik. Ben yönetici arkadaşlarımla soyunma odasına girdim ve ‘Siz iyi oyuncularsınız ve biz bu yıl 3 kupayı da alacağız’ dedim. Mart ayında Türkiye Kupası, nisan ayında Eurocup, mayıs ayında da lig şampiyonu olduk.
- Size verilen cezaları ağır buldunuz mu?
Şu anda bir şey diyemem. Tahkim Kurulu’na başvurdum. Birinci raporda ben de harekette bulunmuşum ama tutturamadığım yazıyor. Böyle bir şey yok. Federasyon bu cezayı vermiştir, Tahkim karar verecek. Benim 16 yıllık yöneticilik hayatımda ne bir ihtarım, ne de disiplin kurulundan bir para cezam olmadı. Ben herkesle barışık bir insanım. Bütün spor ve basketbol kamuoyu beni çok iyi tanır.
- Aziz Yıldırım’la aranızda ilk maçta ne oldu sizden dinlersek...
Ben daha önce Aziz Yıldırım’ın yönetim kurulunda çalıştım. Daha sonra Aziz bey 2011’de cezaevine girmeden Mayıs’ta mali kongrede biz onlara muhalif taraftık. Oralarda bazı olaylar oldu.
- Sizi kongrede tehdit ettiği yönünde iddialar dolaşmıştı...
Onu emniyet yetkililerine soracaksınız. Bütün bulgular İstanbul Emniyeti’nde mevcut. Oradan beri hala devam ediyor. 8 Mayıs 2011’deki Mali Kongre’ye rağmen Aziz bey içeri girdikten sonra, ben ve arkadaşlarım o zamanki başkanvekili Nihat Özdemir’in önderliğindeki yönetim kuruluna müracaat ettik ve Fenerbahçe’nin maddi olarak kötü durumunda olan bayan basketbol şubesine talip olduğumuzu söyledik. Kulübün üzerinden bu yükü almak istedik ama kabul etmediler. Ben basketbol aşığı bir insan olarak, dostlarımla beraber 15 Mayıs 2012’de Basketbolu Geliştirenler Derneği kısaca BGD’yi kurduk. Kurduğumuz bu takım buralara kadar geldi.
- Fenerbahçe’de başkanlık ya da yöneticilik hayaliniz var mı?
Kesinlikle öyle bir fikrim yok, beni tanıyan bütün dostlarım bilir. Benim kulübüm Yakın Doğu ve bütün enerjimi kulübüm için veriyorum. Zaten bunu da aldığımız 3 kupayla ispat ettik. Bundan sonraki dönemlerde de yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır
- Yöneticilik kariyerinizde keşkeniz var mı?
2006 yılında Fenerbahçe’den ayrıldıktan sonra 2012’ye kadar ara vermiş oldum. 6 yıl keşke ara vermeseydim, 2012’de kurduğumuz kulübümüzü 2007 yılında başlasaydık daha iyi olurdu diyorum. Tek yapmış olduğum hatam budur.
- En büyük hayaliniz nedir?
Kadınlarımızın hep en yukarda olmasını istiyorum. Türk kadınına destek verdiğiniz zaman bunun karşılığını erkeklerden daha fazla veriyor. Geriye dönük baktığınızda Türk kadın basketbolu Türk erkek basketbolundan daha başarılı. Geçen yıl Kadın Milli Takımımız olimpiyatlardaydı. Galatasaray Kadın Basketbol Takımı Eurocup ve Euroleague'i kazandı. Bu sene de Yakın Doğu Eurocup’ta zafere ulaştı.
(Karar - Hakan Akar)