"Kişisel bir hesaplaşma zarar verir"

Avrupa Kupası’ndan başlayan 1 yıl… Önemli bir başarıya imza attık. Fransa’ya gitmek çok önemliydi. Mühim olan o şova gitmek. Türkiye de o şovda oldu. Ancak tabii sportif başarı olarak daha ileriye gitmek bir amacımız vardı, o olmadı. Daha sonra sıkıntılı bir süre geçirdik. Artık ona dönmemek lazım. Kaldığımız yerden Dünya Kupası’na gitmek için çalışmalara başladık. Yarış bitmiyor. Türkiye de bu yarışın en önemli unsurlarında biri olmaya devam edecek.

Milli Takım bizim için çok önemli. Türkiye’deki büyük takımlar olayı çok domine ediyorlar. Dolayısıyla sahiden taraftarlık çok derin. Fransa’ya giderken Fatih Hoca ile birlikte Milli Takım’da öyle bir hava yaratıldı. Başarı öyle geldi. Şimdi aynı havayı yakalamak lazım. Oyuncular aynı oyuncular, gençler arkadan geliyor. Bu havayı yaratmak istiyoruz. Amaç o. Öyle olunca zaten sportif başarı gelir diye düşünüyorum.

Biz Kulüpler Birliği ile bu kararı aldık. Cumhurbaşkanımız da işi çok yakından takip ediyor. Çok işin içinde. Zaten bunun 2019’a kadar böyle olacağını açıkladık. Hayat devam ediyor. Kulüplerin taahhütname var. Ona göre bakmak lazım. Her zaman dediğimiz gibi altyapıdan gelen oyuncuların forma bulması önemli. 15 kişinin yaşı dolardı, bunları nerede oynatacağız derdik. Kendi takımında oynamayan futbolcuların milli takımdaki performansı sorgulanıyor. Bu oyuncuları oynatmak için bir takım ek tedbirler alınabilir. Bu karar zaten kulüplerle birlikte alınacak. Tabi ki yabancı oyuncuların da katkısı var. İyi bir hava oluşturuyorlar. Ama dengeyi gözetmek gerek. Çalışmalar devam ediyor. Hoca diğer hocalarla görüşmeler yapıyor. Belki bir toplantı yapılabilir. Bu böyle devam edecek.

Biz Sayın Demirören ile hep aynı ortamda bulunduk. Futbolun ortak dertleri hepimizin dertleri. Kulüp yönettiğinizde oradaki başarıya endeksli oluyorsunuz. Burada yabancı sayısının serbest olmasını kulüpler kullanacaktır. Gelecekte bu kulüplerin de lehine olacak. Altyapı çok önemli. Bu altyapı işi hep beraber yapılacak bir şeydir. Sadece TFF’nin yapacağı bir iş değil.

Fransa’ya giderken bu poz vardı. Taraftarlara diyeceğim şu; kulüp takımları her zaman şampiyon olmuyor. Fakat; her sene heyecanla destekleniyor. Milli Takım da hepimizin. Biraz daha müsamaha göstermek gerek. Çok sportif başarıyla endekslenmez. Milli Takım olgusunu yaşatmamız lazım. Bu heyecanı oyuncuya vermemiz lazım ki oyuncu da bunu hissetsin. Kişisel bir takım hesaplaşma sadece o kişiye değil, Milli Takım’a zarar veriyor. Bizim bir sıkıntımız yok. Uzun yıllar kulüp takımında çalıştım. Oyuncu kardeşlerimiz o havada devam ediyor. Ama dışarıdan bir olumsuzluk geldiğinde onu tamir etme şansımız yok. Kulüpte ise oyuncularla hep beraberdik. Burada 2 ayda bir toplanıyoruz. Buraya gelen oyuncuların daha sağlıklı olması gerek. 4-5 idmanla maça çıkıyorsunuz. Olumlu bir iklimi yaratırsak o oyunculardan verim alırsınız.

Son hazırlık maçından sonra önemli bir yarışa başlayacağız. Mart ve Mayıs’ta iki tane hazırlık maçlarımız var. Sonra Eylül’de yarış başlayacak. Türkiye’de iyi bir rekabet var. Bu rekabet de futbolun heyecanını yukarıya çıkarıyor. İnşallah bu heyecanı Milli Takıma taşıyıp şampiyonaya gideriz.