Kumpas davasının sanığı kaçıp YouTube'da yayın yapmış!

Buna göre geçen duruşmada 'Çocuğumu parka götürmek istiyorum" savunması yapan ve tahliye edilen komiser  Soner Koç, yurt dışına kaçtı.  Koç, yine FETÖ ile açılan davalardan firari durumda bulunan Adem Yavuz Arslan'la program yapmıştı. Karakaya'nın verdiği bilgiye göre,  Fenerbahçe, komiser Koç hakkında 'kaçaklık' kararı verilmesini talep etti. Mahkeme bu talebi onayladı. Karakaya şu bilgileri verdi:  "Kaçaklık kararı, Türkiye’deki tüm mal varlıklarına da el konulması yönünden de bir karar. Mahkeme de bu talebimizi kabul ederek sanık Soner Koç hakkında da ‘kaçak’ olduğuna dair bir hukuki durum, bir statü kararı verdi."

Aktif ByLock kullanıcısı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Fuzuli Aydoğdu'nun hazırladığı 434 sayfadan oluşan iddianamede şike kumpasında rol alan momiser Soner Koç'la ilgili de şu tespit yapılmıştı: “Özellikle ByLock sistemini daha yoğun olarak Soner Koç zamanlarında kullanmaya başladıkları…”

Tahliye kararında Yargıtay ayrıntısı

Soner Koç'un tahliyesine karar verilirken Yargıtay'daki Şike Davası'nın onanmaması gerekçe gösterilmişti.  Kararda "Soner Koç, hakkında yüklenen ‘silahlı terör örgütüne üye olma' suçunu işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi oluşturacak ByLock başta olmak üzere somut deliller bulunmakla birlikte… Savunmalarının alınmış olması, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2014/147 esasa sayılı dosyasının Yargıtay'dan dönmemiş olması… Adli kontrol tedbiri ile de amaca ulaşılabileceğine kanaat getirilmekle sanıkların tahliyelerine…” denilmişti.

Sanık savunmaları tamamlandı, hükme az kaldı

Duruşmada sanık savunmaları tamamlandı. Mahkeme heyeti, mütalaanın hazırlanması için dosyayı duruşma savcısına göndererek duruşmayı 3 Mayıs’a erteledi. Fenerbahçe'nin  avukatı Karakaya bu konuda şunları söyledi: "Önemli ara karar şu; mahkeme dosyayı savcıya iletti ve savcının davanın sonucuna ilişkin görüşünü yani bizim esas hakkında mütalaa dediğimiz görüşünü bildirmesi ve bu bildirilen görüşün gerek davanın şikayetçilerine, katılanlarına, mağdurlarına gerek sanıklarına doğrudan tebliğ edilmesi ve bu süreç içerisinde her iki tarafın da savunmalarını hazırlaması ve sonuçta da bir sonraki celse yapılacak olan yargılamada tüm tarafların diyeceklerinin dinleyip hüküm kurabileceği ile ilgili bir sürece girmiş bulunuyoruz. Mahkeme böylece bir sonraki celseyi yaklaşık 1 ay olarak planladı. Bu 1 aylık sürede yani 3 Mayıs-4 Haziran arasında Arife günü ile Ramazan Bayramı’nın birinci ve ikinci günü olmak üzere 3 gün, bir de 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı ve hafta sonu hariç her gün duruşma yapacak. Sonucunda bu süre içerisinde tüm sanıkların sorgularını yapıp eğer usulü bir eksiklik olmazsa da hüküm kurmak istediğini ifade etti. Bir sonraki celse biz artık hükme ulaşabileceğimizi düşünüyoruz! Bu bizim açımızdan önemli bir şey. Gerek hukuka duyduğumuz saygı ve söz açısından gerek taraftarımıza verdiğimiz söz açısından değerli bir şey. Biz, 4 Haziran’a kadar özel bir aksilik olmazsa hükme ulaşabileceğimizi ve bu kumpası kuranlar hakkında da yargının vereceği kararı göreceğimizi düşünüyorum.”

İddianamede ne deniyor?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Fetullah Gülen,  eski milletvekili İlhan Başbilen ve iş insanı Mammer İhsan Kalkavan'ın 35 yıla kadar 85 yıla kadar, kapatılan Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı'nın 35 yıldan 78 yıla  kadar ve  eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın 35 yıldan 80 yıla kadar hapis cezası alması isteniyor.

İddianamede dönemin İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Mutlu Ekizoğlu, İstanbul Organize Suçlar ile Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç, eski emniyet müdürü Ali Fuat Yılmazer, Fatih Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan, Prof. Dr. Suat Yıldırım, avukat Cemalettin Mutlu, Avukat Orhan Erdemli ile birlikte toplam 87 sanık hakkında da çeşitli sürelerle hapis cezası talep ediliyor.