Küresel finansal futbol ve biz
Transfermarkt Manchester City’nin değerini €1 milyarın az altında gösteriyor. Sıralamada Barcelona ve Real Madrid’den sonra dünyanın en değerli üçüncü futbol kulübü.
Sahipleri Birleşik Arap Emirliğinden… Teknik direktör İspanyol… Teknik direktör yardımcıları arasında 1 İngiliz var. Kadrosunda da sadece 5 İngiliz futbolcu var.
Bu yıl dünyanın en değerli ligi Premier Lig’in tozunu attırarak şampiyon oldular.
Ancak Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finalde sahibi ABD’li, teknik direktörü Alman Liverpool’a iki maçta da yenilerek elendiler.
Bu arada Liverpool’un Mısırlı futbolcusu Mohamed Salah İngiltere’de yılın futbolcusu seçildi. Rakibi Cityli Kevin de Bruyne idi.
Salah 46 maçta 41 gol attı, şimdilik… Önceki üç sezonda Roma ve Fiorentina’da attığı gol toplamını yakaladı sayılır. Teknik direktör farkı, birlikte oynadığı oyuncuların farkı, oynanan ligin farkı…
Her neyse Salah sonuna kadar hak etti. Real Madrid Salah için €200 milyon’u gözden çıkarmış, öyle söyleniyor.
Bir alt lig Championship’te ise Wolverhampton gelecek yıl Premier Lig’de oynamayı garantiledi. Sahibi Çinli grup… Teknik direktörü Portekizli.
Arka planda ise oldukça tartışmalı bir kimlik var. Portekizli ünlü menajer Jorge Mendes. Ronaldo’nun menajeri olan Mendes en son Pepe’yi Beşiktaş’a getirmişti.
Ligdeki rakipleri, Wolves’taki bu ilişkilerden şikâyetçiler ve araştırma yapılmasını istiyorlar.
Bugünün dünyasında sermayenin oyuna etkisine bakınca bu durumu “endüstriyel futbol” olarak nitelemek bence eksik kalıyor.
Kadrolar öyle çeşitlendi, rakamlar öyle büyüdü, eşitsizlik o kadar arttı, parasal ilişkiler öyle tarif edilemez bir hal aldı ki; ben bunu “küresel finansal futbol” olarak tanımlamak istiyorum.
Dünyanın en değerli beş kulübünden dördü (Real Madrid dışında) Barcelona, Manchester City, Bayern Münih, Paris Saint Germain liglerinde uzak ara şampiyon oldular.
İtalya’da Juventus lider, en değerli 10’uncu kulüp… 13’üncü değerli Napoli ile çekişiyor.
Ama Şampiyonlar liginde Liverpool ve Roma var demeyin sakın. Liverpool en değerli 11’inci, Roma 15’inci kulüp!
Tamam, para her zaman her şeyi halledemiyor. Ama yüksek sesle konuşanların hepsi bol paralı!
Para hareketlerinin ardındaki ilişkileri saptamak kolay değil. Kısacası haksız rekabet var, parasallaşmadan kaynaklanan kirlilik var.
UEFA Fair Play kriterleri bu hafif çılgınlaşmış futbol iklimini yatıştırmaktan uzak görünüyor. Rakamların büyümesinden, rekabetin bu şekilde tepedekiler arasında keskinleşmesinden memnunlar belki de.
Bize dönecek olursak, acaba hiç dönmesek mi diyorum. Süper Lig’de harika bir çekişme olsa da, biz de kendi çapımızda aşırı parasallaşmanın kirliliğini yer yer yaşıyoruz.
Beni asıl kaygılandıran ise kulüplerimizin finansal durumları.
Nedeni basit: Euro 5 TL’ye geldi. Oyunculara, teknik direktörlere taahhütler ve borçlar var. Bu da Euro açık pozisyonu demek… Kimin ne kadar darbe aldığı belli değil.
Sıkıntılar muhtemelen zamanla yüzeye vuracak. Asıl kaygı verici olansa çok az kişinin bu sorunu dillendiriyor, buna çare arıyor olması. Herkes maşallah pek havalı!
Umarım abartıyorumdur… Umarım futbolda yerel finansal çöküş yaşamayız!